Bakan Akar: TCG İskenderun gemisi yaralıları Mersin'deki hastanelere sevk edecek

AA
AA
TT

Bakan Akar: TCG İskenderun gemisi yaralıları Mersin'deki hastanelere sevk edecek

AA
AA

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, TCG İskenderun gemisinin bu gece İskenderun Limanı'na yanaşacağını, depremde yaralanan vatandaşları Mersin'deki hastanelere sevk edeceğini bildirdi.
Akar, Kahramanmaraş merkezli depremler sonrası arama kurtarma çalışmalarının sürdüğü Hatay'daki AFAD Koordinasyon Merkezinde, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez ve Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci ile açıklama yaptı.
Sabah saatlerinde meydana gelen depremin ardından Milli Savunma Bakanlığı ve Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) olarak çalışmalara başladıklarını belirten Akar, bunun ilk adımı olarak Bakanlıkta bir kriz merkezi oluşturduklarını hatırlattı.
Kriz merkezinin, bütün bölgeye hakim bir şekilde koordinasyon ve çalışmalarını sürdürdüğünü aktaran Akar, bakanlıklarla yaptıkları çalışma sonucu, öncelikli ihtiyacın bir hava yardım koridoru teşkili olduğunu gördüklerini söyledi.
Akar, A400M uçakları dahil 17 uçakla bir hava yardım koridoru oluşturduklarını ifade ederek, bu koridorda ayrıca ihtiyaç duyulduğunda kullanılmak üzere Akıncı TİHA'ların da görevlendirildiğini belirtti.
Helikopterlerin de müsait olan bölgelerde kullanıldığını kaydeden Akar, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Hava yardım koridorunu kullanmak suretiyle uçaklarımızla ihtiyaç duyulan bütün personeli, AFAD, sağlık personelini söz konusu bölgelere ulaştırmak için büyük bir gayret gösterdik. Maalesef hava şartlarındaki olumsuzluk nedeniyle ve bazı hava meydanlarımızdaki depremin verdiği hasardan dolayı sıkıntılar olmakla beraber, şu ana kadar büyük bir gayretle arkadaşlarımız hava yoluyla ulaştırabilecekleri personel ve malzemeyi yerlerine ulaştırdılar. Ayrıca TSK bünyesindeki İnsani Yardım Tugayımız ve onun bünyesinde bulunan 8 adet Doğal Afet Kurtarma Timi ile Kıbrıs'ta ihtiyaç halinde kullanmak üzere bulundurduğumuz Doğal Afet Yardım Timi de şu anda bölgeye intikal etmiş bulunmakta ve çalışmalarını sürdürmektedir."

"Kışlalarda yemek hazırlandı"
Hava şartlarının çok soğuk olması nedeniyle sıcak yemek dağıtımı için gayret gösterdiklerini belirten Akar, kışla mutfaklarında hazırlanan yemeklerin, yaklaşık 15 bin vatandaşa ulaştırıldığını söyledi.
TSK'nın sefer stoklarında bulunan malzemelerden 25 seyyar mutfak, banyo ve tuvalet ünitelerini ilgili makamlara vererek kullanılmalarını sağladıklarını dile getiren Akar, şunları kaydetti:
"Çadır ihtiyacı var. Bu bakımdan da Mehmetçik bu konuda, diğer konularda olduğu gibi çalışmalarını sürdürüyor ve alanda çadırların kurulmasını sağlıyor. Şehir Hastanesindeki hasardan dolayı ihtiyacı karşılamak üzere seyyar sahra hastanesinin bölgede kurulması için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Yakın bir zamanda hizmete girecek ve biraz da olsa buradaki sıkıntıyı hafifletmeye gayret gösteriyoruz. Bunun yanı sıra bölgedeki yaralılarımızın hastanelerdeki hasardan dolayı burada bakımlarının mümkün olmayacağını düşünerek, bizim TCG İskenderun gemisini görevlendirmek suretiyle, bu gece İskenderun Limanı'na yanaşacak. Ve buradaki bütün yaralıların en kısa zamanda Mersin'deki daha donanımlı hastaneye sevkini mümkün kılacağız."

 "Büyük fedakarlık gösteriliyor"
Akar, Antakya bölgesinde 850-900 Mehmetçiğin vatandaşa yardım sağlamaya çalıştığını aktararak, Mehmetçiğin, valiliklerle görüşerek, verilen görevleri yerine getirmeye gayret ettiğini söyledi.
Bu zor günlerde, milletin bağrından çıkan, "peygamber ocağı" olarak da bilinen TSK'nın büyük bir incelik ve fedakarlıkla vatandaşa yardımcı olabilmek için gayret sarf ettiğini vurgulayan Akar, Mehmetçiğin emeğini görmezden gelenlerin, duymayanların olduğunu, bunlardan, özür beklediklerini kaydetti.
Akar, hayatını kaybeden vatandaşlara Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar dileyerek, hep beraber, omuz omuza, olabildiğince çok vatandaşı enkazdan kurtarmak için çalışacaklarının altını çizdi.



Muhammed bin Selman, Starmer ve Erdoğan ile son gelişmeleri görüştü

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
TT

Muhammed bin Selman, Starmer ve Erdoğan ile son gelişmeleri görüştü

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman bin Abdulaziz ile Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer arasında dün yapılan telefon görüşmesinde, bölgedeki anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesi gerektiği vurgulandı.

Görüşmede, bölgedeki son gelişmeler ve İsrail'in İran'a yönelik askeri operasyonlarının yansımaları ele alınırken, tüm anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesi ve gerilimin azaltılması için her türlü çabanın sarf edilmesinin önemine değinildi.

Diğer yandan İsrail'in İran'a yönelik saldırısı bağlamında Suudi Arabistan ve Türkiye, gerilimin düşürülmesi ve itidalli davranılması için her türlü çabanın sarf edilmesi gerektiğini ve diyaloğa dönülerek tüm anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesinin önemini vurguladı.

Şarku’l Avsat’ın Suudi Arabistan resmi haber ajansı SPA’dan aktardığına göre, Veliaht Prens Muhammed bin Selman ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan arasındaki telefon görüşmesinde, İsrail'in İran'a yönelik saldırısının ardından bölgede yaşanan gelişmeler gözden geçirildi ve söz konusu gelişmelerin krizin çözümüne yönelik mevcut diyaloğun kesintiye uğramasına yol açtığı ifade edildi.

Türk devlet televizyonu TRT, iki tarafın bölgesel ve küresel konuları ele aldığını belirtti. Erdoğan'ın, Başbakan Binyamin Netanyahu liderliğindeki İsrail'in ‘bölgenin istikrar ve güvenliğine en büyük tehdidi oluşturduğunu’ söylediği ve bu tehdidin İran'a yönelik saldırıyla bir kez daha ortaya çıktığını belirttiği aktarıldı.

Erdoğan, ABD ile İran arasında nükleer müzakereler yoluyla uzlaşma arayışlarının sürdüğü bir dönemde İsrail'in İran'a yönelik saldırısının barış çabalarını baltalamayı amaçladığını ve İsrail saldırılarının İsrail'in ‘bölgesel ve küresel güvenliği sorumsuzca tehdit ettiğini’ bir kez daha ortaya koyduğunu belirtti.

Görüşme sırasında Erdoğan, ‘bölgenin yeni bir krizi kaldıramayacağı ve yıkıcı bir savaşın bölgedeki tüm ülkelere düzensiz göç dalgaları yaratabileceği’ uyarısında bulunarak, ‘nükleer anlaşmazlığın ancak devam eden müzakereler yoluyla çözülebileceğini’ vurguladı.