Hamas hücresine suikast, arabulucuların çabalarını zorlaştırıyor

İsrail, Eriha’da 5 Filistinliyi öldürdü olası misillemeye hazırlanıyor

İsrail’in Batı Şeria’daki Eriha yakınlarında 5 Filistinliyi hedef almasının ardından Filistinliler, operasyon bölgesini denetliyor (EPA)
İsrail’in Batı Şeria’daki Eriha yakınlarında 5 Filistinliyi hedef almasının ardından Filistinliler, operasyon bölgesini denetliyor (EPA)
TT

Hamas hücresine suikast, arabulucuların çabalarını zorlaştırıyor

İsrail’in Batı Şeria’daki Eriha yakınlarında 5 Filistinliyi hedef almasının ardından Filistinliler, operasyon bölgesini denetliyor (EPA)
İsrail’in Batı Şeria’daki Eriha yakınlarında 5 Filistinliyi hedef almasının ardından Filistinliler, operasyon bölgesini denetliyor (EPA)

İsrail ordusu, yaklaşık 10 gün önce ‘Almog’ kavşağı yakınlarındaki bir restorana silahlı saldırı düzenlemeye çalışan Hamas hücresi oldukları gerekçesiyle Batı Şeria’nın sınır kenti Eriha’da 5 Filistinliye suikast düzenledi. İsrail, güçleri ile 5 silahlı Filistinli arasında gerçekleşen dört saatlik operasyonu ‘iki ordu arasındaki savaş’ olarak nitelendirdi. Ayrıca güçlerinin, Filistin kasabasını dokuz gün boyunca kuşattığını ve pazartesi günü şafak vakti baskın kararı aldığını söyledi.
İsrail ordu sözcüsü, güçlerinin benzeri görülmemiş bir uygulamayla 5 militanı öldürdüğünü ve cesetlerini alıkoyduğunu duyurdu. Ordu ve Şin Bet iç güvenlik servisi tarafından yapılan ortak açıklamada, İsrail özel kuvvetlerinin silahlıların kaldığı ‘ahşap bir kulübeyi’ kuşattığını ve silahlı çatışmada 5 kişiyi öldürdüğünü belirtti.
Filistin Sağlık Bakanlığı, Eriha’ya düzenlenen saldırıda biri başından olmak üzere 3 kişinin yaralandığını ve durumlarının stabil olduğunu açıkladı.
ABD, Mısır ve Ürdün’ün müdahaleleri ortasında ordunun Batı Şeria’daki faaliyetleri sakinleştirmek ve gerginliğin tırmanmasını önlemek amacıyla operasyonlarını azaltması amaçlanıyor.
İsrail, 5 genci öldürerek, 28 Ocak’ta Almog kavşağında bulunan bir restorana yönelik silahlı saldırıdan bu yana Eriha’da devam eden kuşatmayı sonlandırdı.
İsrail ordusu, operasyonun yapıldığı gün saldırıyı gerçekleştirenlerin bir fotoğrafını ve silahlı kişilerin üzerlerinde Hamas logosu bulunan silahlarının bir fotoğrafını yayınladı. Daha sonra ise Filistinliler, zemini kanla kaplı olan kulübenin fotoğraflarını yayınladı.
İsrail medyası, 5 Filistinlinin isimlerini, ‘Almog kavşağında silahlı saldırıyı gerçekleştiren Rıfat Uveydat, Malik Lafi, Rıfat’ın kardeşi İbrahim Uveydat, Ethem Uveydat ve Sair Uveydat’ olarak açıkladı.
Radikalizm yanlısı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben Gvir, hücrenin tasfiye edilmesine övgüde bulunurken, her ‘teröristin’ sonunun ölüm olduğunu vurguladı. İsrail güvenlik birimleri de olası bir misilleme için hazırlanmaya başladı.
İsrailli gazeteci Ohad Hamo, “Cenin’den farklı olarak, bu kez Ürdün Vadisi’ndeki Almog kavşağında bulunan restorana yapılan saldırının ve Akabat Cebr kampındaki çatışmaların arkasında Hamas hareketi var. Bugün Gazze Şeridi’nden bombardıman yapılırsa şaşırmayın. Bu sefer açık bir şekilde Hamas’ın parmak izi var” dedi.
Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye, “Tugaylar, topraklarımızdan işgal bozguna uğratılıncaya kadar halkımızın tüm devrimcileriyle birlikte faaliyetlerine devam edecektir” açıklamasında bulundu. Heniyye ayrıca, “İşgalcilerin Batı Şeria topraklarında uyguladığı katliamların devam etmesi, onun için bir felaket olacak ve işgalciler sükûnete ermeyecektir” şeklinde konuştu.
Heniyye’nin, Batı Şeria’da ateşkes durumunu ele almak üzere Mısır’ın davetiyle bir Hamas heyetinin başında 6 Şubat’ta Kahire’ye gitmesi bekleniyordu. İsrail’in operasyonu, özellikle de Hamas’ın Gazze’den yanıt verme kararı alması halinde, arabulucuların çabalarını sekteye uğratabilir ve Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas’ı ‘İsrail ile güvenlik koordinasyonunu yeniden başlatmaya’ ikna etme çabalarını da engelleyebilir. Abbas, geçen pazar günü geç saatlerde Filistin güvenlik teşkilatından yetkililerle bir araya geldi. Görüşmede, güvenlik koordinasyonunu durdurmayı, uluslararası forumlara ve mahkemelere yönelmeyi ve Filistinlilerin haklarını ve ulusal çıkarlarını korumayı amaçlayan diğer kararlar da dahil Filistin liderliği tarafından alınan önlemler ve kararlar ele alındı.
İsrail ordusu, medya organlarına yaptığı açıklamada, saldırgan güçler arasında 10’dan fazlasının ‘Usud el-Gor’ adlı bir güce mensup kadınlar olduğunun altını çizdi.
Filistinlilerin İsrail hedeflerine karşı düşmanca operasyonlar planladığını iddia eden istihbarat bilgileri ortasında Batı Şeria, kamplara ve kasabalara sık sık baskınlar düzenleyen İsrail güçleri ile sürekli tırmanışa ve zaman zaman çatışmalara tanık oluyor. Bu tırmanış, siyasi bir çözüme inanmayan ve İsrail içinde ve dışında birçok tarafı endişelendiren düşmanca, aşırılık yanlısı bir yaklaşım izleyen aşırı sağcı hükümetin gölgesi altında yaşanıyor. Hükümette, özellikle de Filistinlilerin sınır dışı edilmesini savunan bir ideolojiye sahip olan Ulusal Güvenlik Bakanı’nın yanı sıra açık bir yerleşim ideolojisiyle hareket eden Maliye Bakanı Bezalel Smotrich de bulunuyor.



Esed rejimi döneminde kaybolan mahkûmların çocuklarıyla ilgili davada hayır kuruluşlarının başkanları tutuklandı

Sednaya Cezaevi’nde olduğu düşünülen kayıp mahkûmların fotoğrafları Şam'ın merkezindeki Merce Meydanı’nda asılı (Reuters)
Sednaya Cezaevi’nde olduğu düşünülen kayıp mahkûmların fotoğrafları Şam'ın merkezindeki Merce Meydanı’nda asılı (Reuters)
TT

Esed rejimi döneminde kaybolan mahkûmların çocuklarıyla ilgili davada hayır kuruluşlarının başkanları tutuklandı

Sednaya Cezaevi’nde olduğu düşünülen kayıp mahkûmların fotoğrafları Şam'ın merkezindeki Merce Meydanı’nda asılı (Reuters)
Sednaya Cezaevi’nde olduğu düşünülen kayıp mahkûmların fotoğrafları Şam'ın merkezindeki Merce Meydanı’nda asılı (Reuters)

Suriye Sosyal İşler ve Çalışma Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ile koordinasyon halinde, Nada el-Gabra, Lema es-Savaf, Rana el-Baba ve devrik rejim döneminde gözaltına alınan ve kaybolan muhaliflerin kayıp çocuklarıyla ilgili dosyada yer alan diğer sanıkların tutuklandığını duyurdu. Kayıp Çocuklar Komitesi Sözcüsü, sanıklara yönelik tutuklama emrinin, çocukların aileleri ve yakınlarının kişisel iddiaları ve açılan davalar üzerine Şam Savcılığı tarafından çıkarıldığını bildirdi.

Kayıp Çocuklar Komitesi Sözcüsü Samir el-Kirbi Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, Şam'daki Lahn el-Hayat Çocuk Bakım Kompleksi'ni yöneten Nada el-Gabra ve Lema es-Savaf ile Şam'daki el-Mubarrah Yetim Sponsorluk Derneği'ni yöneten Rana Muvaffak el-Baba'nın, ‘Şam Cumhuriyet Savcılığı tarafından çıkarılan bir tutuklama emrine göre, kaybolan çocukların dosyasının saklanmasına karışan diğer sanıklarla birlikte tutuklandığını’ belirtti.

El-Kirbi bu önlemin, önceki dönemlerde mahkûmların çocuklarının kaybolmasıyla ilgili davalara karıştıkları yönündeki suçlamaların arka planında geldiğini söyledi. El-Kirbi, “Resmi ve sivil makamların yanı sıra konuyla ilgili herhangi bir bilgiye sahip olan herkesi, bu çocukların akıbetini aydınlatmak ve haklarını güvence altına almak için soruşturma komitesiyle iş birliği yapmaya çağırıyoruz” dedi.

Sosyal İşler ve Çalışma Bakanlığı tarafından yapılan açıklamaya göre, çocukların dosyasıyla ilgili bir dizi kişi tutuklandı ve bu kişiler, ‘çocukların akıbetiyle ilgili olası suiistimal ve ihlallere karıştıklarından şüphelenildiği için resmi soruşturma altına alındı.’ Söz konusu adımlar, Sosyal İşler ve Çalışma Bakanlığı’nın 2025 tarihli ve 1806 sayılı kararı uyarınca, bu dosyayı araştırmak ve çocukların akıbetini takip etmek üzere özel bir komite oluşturulmasını takiben atıldı.

3 bin 700 çocuk yetimhanelere yerleştirildi

İnsan hakları örgütleri ve medya raporları, eski rejime muhalif mahkûmların Şam'daki yetimhanelere veya çocuk esirgeme kurumlarına yönlendirilen 3 bin 700 çocuğu olduğunu gösteriyor. Esed'in devrilmesi ve kaçışından sonra yayınlanan gizli Suriye istihbarat belgelerine göre, yaklaşık 400 çocuk tutukluluk yılları boyunca muhaliflerin ailelerinden ayrılarak Şam'daki Lahn el-Hayat Çocuk Bakım Kompleksi, Daru’r Rahme Yetimhanesi ve Çocuk Köyleri de dahil olmak üzere dört yetimhaneye yerleştirildi.

 Daru’r Rahme Yetimhanesi Müdürü Beraet el-Eyyubi (SANA)

Daru’r Rahme Yetimhanesi Müdürü Beraet el-Eyyubi (SANA)

Daru’r Rahme Yetimhanesi Müdürü Beraet el-Eyyubi bir televizyon röportajında, eski rejimin yıkılmasından önce 2015-2024 yılları arasında 27 çocuğun kendisiyle birlikte yetimhanede kaldığını ve güvenlik güçlerinin bu çocukları gizli notlarla şube mahzenlerinden yetimhaneye gönderdiğini itiraf etti. Güvenlik güçleri bu çocukları gizli emirlerle yetimhaneye gönderiyor, isimlerini değiştiriyor ve Sosyal İşler ve Çalışma Bakanlığı'ndan yazılı onay almadıkça kimsenin onları ziyaret etmesine izin vermiyordu.

Esma Esed yetimlerle ilgilenmek üzere Şam kırsalındaki SOS Çocuk Köyleri’ni ziyaret etti. (SANA)Esma Esed yetimlerle ilgilenmek üzere Şam kırsalındaki SOS Çocuk Köyleri’ni ziyaret etti. (SANA)

Lahn el-Hayat Çocuk Bakım Kompleksi Müdürü Meys Acib bir televizyon kanalında yayınlanan açıklamalarında, kompleksin geçmişte özel durumları olan çocukları kabul ettiğini ve devrik Devlet Başkanı’nın eşi Esma Esed'in bu çocukların dosyalarını bizzat takip ettiğini itiraf etti. Öte yandan SOS Çocuk Köyleri yetkilileri de 2014-2018 yılları arasında resmî belge ve kayıtları olmayan 139 çocuğu kabul ettiğini ve bunların çoğunu Esed'in yetkililerine iade ettiğini ve o dönemde bakanlıktan bu tür vakaların gönderilmemesini istediğini kabul etti.

Samir el-Kirbi, çocukların akıbetinin belirlenmesi ve halen hayatta olup olmadıkları ya da toplu mezarlara gömülüp gömülmedikleri konusunda, bu çocuklar için özel toplu mezarların varlığının söz konusu olmadığını vurguladı. El-Kirbi, “Bugüne kadar yaptığımız dikkatli araştırma ve incelemeler sonucunda çocuklar için toplu mezarların varlığına rastlamadık, ancak bu çocukların yetimhanelere ve çocuk derneklerine yönlendirildiğini kanıtlayan belge ve kanıtlara sahibiz. Kayıp Çocuklar Komitesi, gerçeği ortaya çıkarmak ve çocukların ailelerine ve yakınlarına adalet sağlamak amacıyla bu dosyaları ilgili bakanlıklarla paylaşıyor” ifadelerini kullandı.

 Suriye İnsan Hakları Ağı’nın (SNHR) Suriye'de Çocuklara Yönelik İhlallere İlişkin 13’üncü Yıllık Raporu, Kasım 2024Suriye İnsan Hakları Ağı’nın (SNHR) Suriye'de Çocuklara Yönelik İhlallere İlişkin 13’üncü Yıllık Raporu, Kasım 2024

Suriye İnsan Hakları Ağı (SNHR), Mart 2011'den bu yana Suriye'de Esed rejimi tarafından en az 23 bin çocuğun öldürüldüğünü, bunlardan 190'ının işkence altında hayatını kaybettiğini ve 5 bin 200 çocuğun da zorla kaybedildiğini belgeledi.

Sosyal İşler ve Çalışma Bakanı Hind Kabavat tarafından kurulan Kayıp Çocuklar Komitesi'nde Adalet, İçişleri ve Vakıflar bakanlıklarından birer temsilci ile devrik rejim döneminde kaybolan kişiler ve mahkûmlar konusunda çalışan sivil derneklerin başkanları yer alıyor.