Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu: Şu ana kadar 76 ülkeden ve 14 uluslararası kuruluştan yardım teklifi geldi

AA
AA
TT

Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu: Şu ana kadar 76 ülkeden ve 14 uluslararası kuruluştan yardım teklifi geldi

AA
AA

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Kahramanmaraş merkezli ve 10 ili etkileyen iki depremin ardından 76 ülkeden ve 14 uluslararası kuruluştan yardım teklifi geldiğini belirterek, "Bu yardımların da gerek yurt dışından gerek Türkiye'ye geldikten sonra koordine edilmesi önemli." dedi.
Çavuşoğlu, Antalya Havalimanı'nda gazetecilere yaptığı açıklamada, vatandaşların imdadına yetişmek için gece gündüz çalıştıklarını belirterek, gönüllü ve sivil toplum örgütlerinin de sahada olduğunu söyledi.
Bakanlık olarak kurumların ve milletin çabalarına destek olmak için ellerinden gelen gayreti gösterdiklerini aktaran Çavuşoğlu, Kovid-19 salgını, Ukrayna'daki savaş ve Afganistan'daki gelişmelerden sonra tahliyeler için daha önce oluşturdukları koordinasyon ve destek merkezini faaliyete geçirdiklerini bildirdi.

"Hatay'daki büyükelçimiz halen enkaz altında"
Ankara'daki AFAD kriz merkezine 4 büyükelçiyi görevlendirdiklerini belirten Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
"Yurt dışından çok sayıda mesajlar, telefonlar, yardım teklifleri geliyor. Şu ana kadar 76 ülkeden ve 14 uluslararası kuruluştan yardım teklifi geldi. Bu yardımların da gerek yurt dışından gerek Türkiye'ye geldikten sonra koordine edilmesi önemli. Bu amaçla Adana'ya iki büyükelçimizi görevlendirdik. Maalesef Hatay'daki büyükelçimiz halen enkaz altında, yıkılan binada, oturduğu 13 katlı yeni bir bina yıkıldı. Oraya da bir büyükelçimizi görevlendirdik. Gaziantep'e büyükelçimizi gönderdik. Diyarbakır temsilciliğimiz açık. Yurt dışından gelen özellikle arama kurtarma ve acil sağlık ekiplerinin bu bölgelerde koordineli şekilde görevine başlaması için arkadaşlarımız başta AFAD olmak üzere ilgili kurumlarımıza destek veriyor. Şu ana kadar 36 ülkeden 3 bin 319 arama kurtarma personeli sahada, 7 ülkeden de aynı şekilde ilave ekipler planlanmıştır. Hızlı şekilde intikal için gerekli çalışmaları yapıyoruz."
Bugün Belçika Dışişleri Bakanı Hadja Lahbib'in deprem bölgesine sahra hastanesi kurmak için kendisini aradığını anlatan Çavuşoğlu, "Büyük bir ekiple gerekli materyalleri göndereceklerini söylediler. Yurt dışından ayni yardımlar da gönderiliyor. O yardımların da koordine edilmesi için elimizden gelen desteği veriyoruz. Çok sayıda mevkidaşım telefonla ya da mesajla taziyelerini ilettiler. Kendilerine çok teşekkür ediyorum. 7 günlük yas ilan ettik. KKTC ve Kosova'da da yas ilen edildi. Ayrıca NATO, Türk Devletleri Teşkilatı gibi farklı teşkilatlarda da bayraklar yarıya indirildi. Bu dayanışmaları için kendilerine teşekkür ediyoruz." diye konuştu.

Depremzedeler, oteller ile misafirhanelere yerleştirilecek
Evi yıkılan vatandaşlara barınma, yiyecek, içecek sağlanması için de tüm kurumların seferber olduğunu belirten Çavuşoğlu, deprem bölgesinin dışında farklı şehirlerde vatandaşların barınma imkanlarını sağlamak için de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın başkanlığında bir çalışma başlatıldığını anlattı.
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy'un koordinesinde Antalya, Muğla ve Mersin bölgesinde kapasitesi elverişli otellerde vatandaşların barınması için gerekli çalışmaların yürütüldüğü aktaran Çavuşoğlu, kendisinin de bugün Antalya'ya gelerek Kundu, Manavgat Side ve Alanya'da turizm sektörü temsilcileriyle 3 toplantı gerçekleştirdiğini kaydetti.
Antalya'da da bir kriz merkezi kurulduğunu dile getiren Çavuşoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bugün yaptığımız toplantılar neticesinde Cumhurbaşkanı'mızın da vurguladığı gibi 50 binin üzerinde bir yatak kapasitesine ulaştık. Vatandaşlarımızın deprem bölgesinden gelip kalabilmesi için. Ayrıca kamu kurumlarımızın da misafirhaneleri var. Bunların hepsini de depremzedelere ayırdık, yaklaşık 4 bin 380 yatak. Vatandaşlarımızın bugünden itibaren Antalya'da otel sahipleri olsun, gerekse devletimizin imkanları olsun verilen imkanlarda gelip yerleşme imkanına sahip olacaklar."
Seferber olan tüm turizmcilere teşekkür eden Çavuşoğlu, koordineli bir şekilde çalıştıklarını söyledi. Açık olan otellerin bazı bölümlerini depremzedeler için ayırdıklarını belirten Çavuşoğlu, kış sezonu nedeniyle kapalı olan otellerin de açılması için çalışmaların başladığını bildirdi.

Antalya'dan insani yardım götüren uçak, isteyen depremzedeleri getirecek
Orta ve uzun vadede de barınma ihtiyacı olursa neler yapılabileceğinin bugünkü toplantılarda değerlendirildiğini aktaran Çavuşoğlu, şu bilgileri verdi:
"Gerek kurumlarımızla gerekse işletme sahipleriyle görüştük, güzel fikirler geldi. Onlar üzerinde de çalışacağız. Ama şu anda acil olan barınma ihtiyacı olan vatandaşlarımıza Antalya, Muğla, Mersin gibi şehirlerimizde bu imkanları vermektir. Burada en çok sorulan soru şu, nasıl vatandaşlarımız gelecek? Vatandaşlarımızın bu bölgeye intikali için ya da diğer şehirlere intikali için gerekli çalışmalar da yapıyoruz. Otobüslerle uçaklarla... Mesela bugün Antalya'dan insani yardım götürecek uçakların dönüşte Antalya'ya gelmek isteyen vatandaşlarımızın getirilmesi için de bir planlama yapıldı. Bu planlamalar yapılacak. Burada önemli olan depremzede vatandaşlarımızın kendi illerinde kriz merkezleri, AFAD var ve bu bünyede de barınmayla ilgili birimler var, buraya kaydedilmesi, isimlerin bildirilmesi, Antalya'da kurulan kriz merkezinde de yine Kültür ve Turizm Bakanlığımızın İl Müdürlüğü, Gençlik Spor Bakanlığının da burada içinde olduğu bir birim o arkadaşlarımızı da yönlendirecekler. Planlamaları yapıyorlar. Gerek devlet kurumlarının misafirhaneleri gerekse otellerde vatandaşlarımızı burada ağırlamaktan tüm Antalyalıların da büyük bir memnuniyet duyacağını görüyoruz."
İleride ihtiyaç olursa yatak kapasitesinin daha da artırılabileceğini vurgulayan Çavuşoğlu, vatandaşların büyük bir dayanışma örneği gösterdiğini belirtti.



Türkiye: Kürt güçleri Suriye hükümetinin komutası altında olmalı

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan (Reuters)
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan (Reuters)
TT

Türkiye: Kürt güçleri Suriye hükümetinin komutası altında olmalı

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan (Reuters)
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan (Reuters)

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan bugün yaptığı açıklamada, kuzeydoğu Suriye’nin büyük bölümünü kontrol eden Kürt güçlerinin, Suriye ile tüm sınır kapılarının açılmasından önce Şam yönetiminin kontrolüne tabi olması gerektiğini söyledi.

Şarku’l Avsat’ın TRT’den aktardığı habere göre Fidan, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) 2026 yılı Dışişleri Bakanlığı bütçesinin sunumunun ardından milletvekillerinin sorularını yanıtlarken, Türkiye’nin prensip olarak Suriye ile tüm sınır kapılarını açma niyetinde olduğunu belirtti. Ancak kapıların açılabilmesi için 10 Mart anlaşmasının tamamlanması gerektiğini vurguladı.

Fidan, 10 Mart’ta Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera ile imzaladığı ve Kürtlerin liderliğindeki güçlerin tüm sivil ve askeri kurumlarını Suriye devlet yapısına entegre etmeyi kabul ettiği anlaşmayı hatırlattı.

Fidan, “Bizim politika olarak bütün sınır kapılarını açmaya niyetimiz var. Fakat Suriye'de, özellikle Nusaybin mücavirindeki sınır kapılarının açılabilmesi için 10 Mart mutabakatı ile ilgili sürecin tamamlanması ve merkezi hükümetin bir noktaya gelmesi lazım” dedi.

Suriye'nin kuzeydoğusundaki SDG milisleri (AFP)Suriye'nin kuzeydoğusundaki SDG milisleri (AFP)

Fidan, SDG’nin 2014’te DEAŞ’ın Suriye ve Irak’ın geniş bölgelerini ele geçirmesinin ardından ABD ile ortak mücadele yürütmesine rağmen, Şam ile yapılan anlaşmaları uygulama konusunda hiçbir hazırlık göstermediğini belirtti.

Türkiye, SDG ve YPG’yi, Ankara tarafından ‘terör örgütü’ olarak tanımlanan PKK’nın bir uzantısı olarak görüyor.

İsrail'in Gazze'deki ihlalleri

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, İsrail’i Gazze’deki ateşkes anlaşmasını ihlal etmekle suçlayarak, ülkenin barışı korumaya hazır olmadığını söyledi.

Türkiye, Mısır, Katar ve ABD ile birlikte ekim ayında Şarm eş-Şeyh’te imzalanan barış anlaşmasının taraflarından biriydi; anlaşmanın amacı Gazze Şeridi’ndeki savaşı sona erdirmekti.

Fidan, Türkiye’nin anlaşmanın garantörü olarak rolünü sürdürmesinin, barışın devamına bağlı olduğunu ifade etti.

Fidan, “Bu aşamada teknik ve hukuki açıdan garantör ülke değiliz ve başka bir garantör ülke de yok. Ancak gelecekteki anlaşmalar bunu gerektirirse Türkiye bu görevi üstlenecektir” dedi.

Fidan ayrıca, “Biz bir garantörmüşüz gibi sorumluluk yüklenmeye, iş birliklerini ilerletmeye, anlaşmalar yapmaya, açıkta ve kapalıda çalışmaya her zaman için hazırız ve buna da devam ediyoruz” ifadesini kullandı.


Entegrasyon anlaşmasının uygulanması için son tarih yaklaşırken, Türkiye ve Suriye SDG'ye karşı askerî harekât hazırlığı mı yapıyor?

Münbiç'e giden Türk askeri ikmal konvoylarından biri (8 Aralık'ta Türk televizyon kanallarında yayınlanan bir videodan alınan ekran görüntüsü)
Münbiç'e giden Türk askeri ikmal konvoylarından biri (8 Aralık'ta Türk televizyon kanallarında yayınlanan bir videodan alınan ekran görüntüsü)
TT

Entegrasyon anlaşmasının uygulanması için son tarih yaklaşırken, Türkiye ve Suriye SDG'ye karşı askerî harekât hazırlığı mı yapıyor?

Münbiç'e giden Türk askeri ikmal konvoylarından biri (8 Aralık'ta Türk televizyon kanallarında yayınlanan bir videodan alınan ekran görüntüsü)
Münbiç'e giden Türk askeri ikmal konvoylarından biri (8 Aralık'ta Türk televizyon kanallarında yayınlanan bir videodan alınan ekran görüntüsü)

Türkiye ve Suriye ordularının, temas hatları ve Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) kontrolünde bulunan bölgelerdeki saha hareketliliği, SDG’nin 10 Mart’ta imzalanan Suriye ordusuna entegrasyon anlaşmasını aralık sonuna kadar uygulamaması halinde ortak bir askeri operasyon için hazırlık ve teyakkuz mesajı verdi.

Son iki gün içinde Türk medyası, Halep’in kuzeydoğusundaki Münbiç’e ilerleyen askeri ikmal konvoylarının görüntülerini paylaştı. Aynı dönemde Suriye ordusu da Deyrizor’a yoğun takviye birlikler gönderdi.

Bu hareketlilik, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Selçuk Bayraktaroğlu ile Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Levent Ergün’ün geçtiğimiz cuma ve cumartesi günleri Şam’ı ziyaret etmesiyle eş zamanlı gerçekleşti. Heyet, ziyaret sırasında Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera, Savunma Bakanı Murhaf Ebu Kasra ve Genelkurmay Başkanı Tümgeneral Ali Nurettin Nasan ile görüştü.

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera, 5 Aralık'ta Şam'da Genelkurmay Başkanı Orgeneral Selçuk Bayraktaroğlu ile bir araya geldi. (Türk Silahlı Kuvvetleri’nin resmi X hesabı)Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera, 5 Aralık'ta Şam'da Genelkurmay Başkanı Orgeneral Selçuk Bayraktaroğlu ile bir araya geldi. (Türk Silahlı Kuvvetleri’nin resmi X hesabı)

Bayraktaroğlu, Türkiye-Suriye Ortak Harekât Merkezi’ni ziyaret etti ve 8 Aralık Hürriyet Günü kutlamaları kapsamında düzenlenen Suriye Devrimi askeri sergisini gezdi.

Türk askeri konvoyları

Türk askeri konvoyları, Afrin, Resulayn ve Halep’in kuzeyi olmak üzere üç ayrı güzergâhtan Suriye’ye giriş yaptı. Bazı görüntülerde konvoyların Münbiç Sınır Kapısı’na doğru ilerlediği görüldü.

Şarku'l Avsat'ın yerel kaynaklardan edindiği bilgiye göre bir Türk askeri konvoyu Halep bölgesine Deyr el-Belut Sınır Kapısı’ndan giriş yaptı. Başka bir konvoy ise pazar gecesi Advaniye Sınır Kapısı’ndan Suriye’ye geçti. Harekât hazırlıkları özellikle Halep’in kuzeyi ve Münbiç çevresinde yoğunlaştı.

Buna paralel olarak Suriye ordusu da Deyrizor bölgesine yeni takviyeler konuşlandırmaya başladı. Bu takviyeler arasında topçu sistemleri ve insansız hava araçları (İHA) yer alıyor.

Raporlara göre, bu takviyeler ağırlıklı olarak 86. Tümen mensuplarından oluşuyor ve batı Deyrizor kırsalındaki çeşitli mevzilere yönlendiriliyor.

8 Aralık'ta Deyrizor'da düzenlenen askeri geçit töreni sırasında Suriye ordu birlikleri (X)8 Aralık'ta Deyrizor'da düzenlenen askeri geçit töreni sırasında Suriye ordu birlikleri (X)

Hükümete yakınlığıyla bilinen Türkiye gazetesine dün yansıyan habere göre askeri kaynaklar, Türk ordusunun sınır boyunca üç ayrı noktada konuşlandığını ve Münbiç, Kamışlı, Aynel Arap, Resulayn, Tel Abyad ile Halep-Lazkiye uluslararası yolu (M4) boyunca sıkı önlemler alındığını bildirdi.

Haberde ayrıca, Suriye ordusunun Deyrizor cepheleri, Tişrin Barajı, Karakozak Köprüsü, Tabka, Ayn İsa ve Rakka’da çok sayıda gözetleme uçağı, İHA ve teknik ekipman konuşlandırdığı belirtildi. İleri mevziler ve tüm savaş birimleri için de pozisyon dağılımları gerçekleştirildi.

Suriye ordusunda hazırlıklar

Gazete, ismini belirtmediği güvenlik kaynaklarına dayandırdığı haberinde, Suriye ordusunun SDG’nin yeniden yapılandırma için belirlenen son tarihe yaklaşmasıyla birlikte geniş çaplı bir operasyona hazırlandığını aktardı. Kaynaklara göre, operasyon kapsamında 7 tümen ve 80 bin asker konuşlandırılacak; gelişmelere göre bu sayının artırılması planlanıyor. Ayrıca İHA’lar, helikopterler ve savaş uçakları, ordunun ağır silah envanterini destekleyecek.

Suriye'nin kuzeydoğusundaki SDG milisleri (AFP)Suriye'nin kuzeydoğusundaki SDG milisleri (AFP)

Deyrizor, Türkiye’nin Suriye’de PKK’nın uzantısı olarak gördüğü SDG’nin kontrolündeki bölgelerden biri olarak öne çıkıyor. Haberlere göre, bu bölgede Arap aşiretleri ile Şam yönetimi iş birliği yapacak ve SDG’nin hakimiyeti kademeli olarak azaltılacak.

Türkiye gazetesi, Suriye Aşiretler ve Kabileler Yüksek Konseyi Başkanı Şeyh Mudar Hammad el-Esad’ın açıklamalarına yer verdi. Esad, SDG lideri Mazlum Abdi’nin ‘100 bin savaşçıya sahip oldukları’ iddiasının doğru olmadığını belirterek, SDG içinde en az 20 bin Arap savaşçının, bölgede ilk çatışma başladığında Suriye devletine katılacağını ve SDG yönetiminin bu durumu bildiğini söyledi.

Esad ayrıca, SDG’nin kontrolündeki bölgelerde 8 Aralık kutlamalarını yasakladığını, bu kararın, kutlamaların halk arasında bir isyana dönüşmesinden çekinildiği için alındığını ifade etti.

Entegrasyon anlaşmasının uygulanması yönünde baskı

Türkiye’deki sosyal medya platformlarında, Türk ordusunun, SDG’nin 10 Mart anlaşmasını uyguladığını ilan etmemesi halinde Suriye ordusuyla ortak şekilde başlatılacak bir operasyon hazırlığı kapsamında çok sayıda sahra hastanesi kurduğuna dair iddialar dolaşıma girdi.

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera ve SDG lideri Mazlum Abdi, SDG'nin Suriye devlet kurumlarına entegre edilmesine yönelik anlaşmanın imza töreninde, 10 Mart 2025 (EPA)Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera ve SDG lideri Mazlum Abdi, SDG'nin Suriye devlet kurumlarına entegre edilmesine yönelik anlaşmanın imza töreninde, 10 Mart 2025 (EPA)

Bu saha hareketleri, SDG üzerinde baskı kurmayı ve diplomatik temaslarla örgütün kendi kendini feshedip Suriye ordusuna entegre olmasını sağlamayı amaçlayan hazırlık operasyonu olarak yorumlandı.

Buna karşın Savunma Bakanlığı kaynakları, Cumhuriyet gazetesine son hareketliliğin ‘sadece rutin bir faaliyet’ olduğunu belirtti.

Öte yandan, raporlara göre Suriye Savunma Bakanlığı, cumartesi günü SDG’ye gönderdiği revize edilmiş bir teklif ile örgütün tamamen Suriye ordusuna tabi kılınmasını talep etti.

Türkiye ve Suriye genelkurmay başkanları, Şam'daki Ortak Harekât Merkezi’ni ziyaret etti. (Türk Silahlı Kuvvetleri’nin resmi X hesabı)Türkiye ve Suriye genelkurmay başkanları, Şam'daki Ortak Harekât Merkezi’ni ziyaret etti. (Türk Silahlı Kuvvetleri’nin resmi X hesabı)

Türkiye, SDG’nin tamamen feshedilmesini ve örgüt içindeki yabancı unsurların Suriye topraklarından çıkarılmasını talep ediyor.

SDG’nin Kuzey Tugayı Komutanı Ebu Ömer el-İdlibi, Kürt medya organlarına yaptığı açıklamada, “Şu ana kadar sahada tehlike sinyali veren bir gelişme kaydedilmedi. Çoğu paylaşılan bilgi medya savaşı ve korku yayma çabasıdır. Sahadaki gerçek durum, bu abartıları yansıtmıyor” ifadelerini kullandı.


Avrupa Konseyi Başkanı, İrlanda'daki insansız hava aracı uçuşlarının arkasında Moskova'nın olduğunu iddia etti

Avrupa Konseyi Başkanı Antonio Costa (AFP)
Avrupa Konseyi Başkanı Antonio Costa (AFP)
TT

Avrupa Konseyi Başkanı, İrlanda'daki insansız hava aracı uçuşlarının arkasında Moskova'nın olduğunu iddia etti

Avrupa Konseyi Başkanı Antonio Costa (AFP)
Avrupa Konseyi Başkanı Antonio Costa (AFP)

Avrupa Konseyi Başkanı António Costa, dün yaptığı açıklamada, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy'nin aralık ayındaki resmi ziyareti için İrlanda'ya gelen uçağında görülen insansız hava araçlarının arkasında Rusya'nın olduğunu iddia etti.

Şarku'l Avsat'ın AFP'den aktardığına göre Costa, İrlanda Başbakanı Micheál Martin ile düzenlediği ortak basın toplantısında şunları söyledi: "Ne yazık ki, geçen hafta Dublin'de yaşananlar, Rusya'nın Avrupa topraklarındaki saldırı ve tehditlerinin bir başka örneğidir."

Martin bu görüşü destekleyerek, Rus büyükelçisinin ülkesinin olaya karışmadığı yönündeki inkârını reddetti.

Irish Times, Rus büyükelçiliğinden yapılan bir açıklamayı aktararak, olayı Rusya'nın müdahalesi olarak gösterme girişimlerini kesin bir dille reddettiğini ve bu tür iddialar için hiçbir dayanak olmadığını belirtti.

İrlanda Başbakanı şunları söyledi: “Rus büyükelçisiyle aynı fikirde değilim. Aynı büyükelçinin 2022'de Rusya'nın Ukrayna'yı işgal etme niyetinde olmadığını bize temin ettiğini hatırlatmak isterim ve olayların nasıl sonuçlandığını gördük.”

Martin sözlerine şöyle devam etti: “Antonio'nun da söylediği gibi, insansız hava aracı olayı, diğer Avrupa ülkelerinde meydana gelen benzer olaylar dizisinin bir parçasıdır diye düşünüyorum.”

İrlanda polisi cuma günü insansız hava aracı saldırısıyla ilgili soruşturma başlattığını duyurdu.

Olayı ilk duyuran İrlanda'nın günlük gazetesi The Journal, olayın 1 Aralık'ta yerel saatle 23:00 civarında, Zelenskiy'nin uçağı Dublin Havalimanı'na iniş yapmak üzereyken meydana geldiğini belirtti.

Ziyaret nedeniyle oluşturulan uçuşa yasak bölgeye, planlanan uçuş rotalarını izleyen birkaç insansız hava aracı girdi; uçak ise planlanandan biraz daha erken gelmişti.

Son haftalarda Avrupa'daki hassas tesisler üzerinde insansız hava aracı uçuşları birkaç kez rapor edildi ve politikacılar bu operasyonların arkasında Rusya'nın olduğunu iddia etti.