Polis ve güvenlik güçlerinin ortak operasyonunda Pakistan Talibanı’na bağlı 12 militan öldürüldü

Polis memurları, geçen ay Hayber bölgesindeki merkezlerini hedef alan bir intihar saldırısının ardından inceleme yapıyor (EPA)
Polis memurları, geçen ay Hayber bölgesindeki merkezlerini hedef alan bir intihar saldırısının ardından inceleme yapıyor (EPA)
TT

Polis ve güvenlik güçlerinin ortak operasyonunda Pakistan Talibanı’na bağlı 12 militan öldürüldü

Polis memurları, geçen ay Hayber bölgesindeki merkezlerini hedef alan bir intihar saldırısının ardından inceleme yapıyor (EPA)
Polis memurları, geçen ay Hayber bölgesindeki merkezlerini hedef alan bir intihar saldırısının ardından inceleme yapıyor (EPA)

Pakistan’ın Hayber-Pahtunhva eyaletinde bulunan Lakki Marwat bölgesinde, polis ve güvenlik güçlerinin dün gece düzenlediği ortak operasyonda Pakistan Talibanı’na (TTP) mensup 12 militan öldürüldü.
Pakistan merkezli The Nation gazetesinin haberine göre polis, örgüte mensup teröristlerin Aralık 2022’de meydana gelen bir saldırıda 6 polisi öldürdüğünü bildirdi.
Bir haftadır izlenen militanlara yönelik operasyonda, teröristlerin elindeki silah ve mühimmatların ele geçirildiği bilgisi verildi.
Polis, öldürülen militanların kimliklerinin belirlendiğini de açıkladı.
Öte yandan, Dera İsmail Han bölgesindeki bir polis kontrol noktasına yapılan saldırı püskürtüldü.
Teröristlerle 25 dakika süreyle çatışmanın ardından çevik kuvvetin gelmesi üzerine saldırganlar kaçtı.
Bir Pakistan heyetinin, Afganistan’daki sığınaklardan faaliyet gösterdiği iddia edilen militanlara karşı Afgan hükümetinden destek istemek için Kabil’e gitmesi bekleniyor.
Afganistan’daki Taliban ile aynı ideolojiyi benimseyen Pakistan Talibanı, onlarca yıldır süren şiddet olayları sırasında yaklaşık 80 bin kişiyi öldürdü.
Militanlar, 2014’ten bu yana bir dizi saldırıyla Afganistan sınırındaki kalelerine geri püskürtüldü, ancak Afganistan’da Taliban’ın iktidara gelmesinin ardından yeniden toplanmaya çalışıyorlar.



Hong Kong'da tartışma yaratan öneri: "Yönetimin karalanması yasaklansın"

Hong Kong Baş Yöneticisi John Lee (Reuters)
Hong Kong Baş Yöneticisi John Lee (Reuters)
TT

Hong Kong'da tartışma yaratan öneri: "Yönetimin karalanması yasaklansın"

Hong Kong Baş Yöneticisi John Lee (Reuters)
Hong Kong Baş Yöneticisi John Lee (Reuters)

Shweta Sharma Muhabir 

Hong Kong'un yasama meclisi, milletvekillerinin yönetimi "karalamasını" yasaklayacak ve Pekin'in kent üzerindeki genel kontrolüne "samimi destek" verilmesini zorunlu kılacak bir dizi yeni etik kural teklif etti.

Sadakati sağlamayı amaçlayan kurallar, bunların ihlali durumunda uzaklaştırmalar ve maaş kesintilerini de içeren 5 aşamalı bir ceza sistemi öngörüyor.

Hong Kong Yasama Konseyi'ne (LegCo) bu hafta sunulan yeni etik kuralların, Meclis Komitesi tarafından incelendikten sonra bir sonraki yasama döneminin başında yürürlüğe girmesi bekleniyor.

Belgeye göre milletvekillerinin görevlerini yerine getirirken "Baş Yönetici'ye" ve Özel İdari Bölge (ÖİB) yönetimine "samimi destek" vermeleri ve yapıcı bir tutum sergilemeleri gerekiyor.

Metinde "Baş Yönetici'nin ve ÖİB yönetiminin görevlerindeki güvenilirliğini kasten karalamamalı; yürütmenin liderliğindeki yönetimin etkinliğini isteyerek zayıflatmamalı ya da baltalamamalılar" diye ekleniyor.

Ayrıca yalnızca Pekin'e ve Çin Komünist Partisi'ne (ÇKP) sadık kişilerin Hong Kong'da kamu görevi üstlenebileceği yönündeki emirlere atıfta bulunarak "Hong Kong'u vatanseverlerin yönetmesi" ilkesinin kapsamlı bir şekilde hayata geçirilmesi çağrısında bulunuyor.

Hong Kong Free Press'e göre LegCo Başkanı Andrew Leung, kuralların milletvekillerinin konuşmasını engellemeyeceğini söyledi ancak "kırmızı çizgiyi aşmamaları" gerektiğine dair onları uyardı.

LegCo yeni kuralları uygulamak için Üyelerin Menfaatleri Komitesi'nin rolünü genişleterek adını "Yasama Konseyi Denetleme Komitesi" olarak değiştirmeyi önerdi.

Yeniden yapılandırılan bu organ, milletvekilleri hakkındaki şikayetleri soruşturma ve disiplin cezaları uygulama yetkisine sahip olacak.

Gözlemciler bu etik kuralların, 2020'de çıkarılan ulusal güvenlik yasasından bu yana siyasi muhalefet üzerindeki denetimi sıkılaştırmak ve yalnızca Pekin yanlısı "vatanseverlerin" Hong Kong'u yönetmesini sağlamak amacıyla yürütülen daha geniş kapsamlı bir baskının parçası olduğunu belirtiyor.

Çin anakarasına sınır dışı edilmeleri öngören bir yasa tasarısına tepki olarak 2019'da patlak veren hükümet karşıtı kitlesel protestoların aylarca sürmesinin ardından Pekin, Haziran 2020'de ulusal güvenlik yasasını yürürlüğe koyarak muhalefeti etkin bir şekilde susturdu.

O zamandan beri, önde gelen birçok aktivist ya yargılanıyor ya hapse atılıyor, demokrasi yanlısı medya kuruluşları kapatılıyor ve sivil toplum örgütleri dağılıyor veya faaliyetlerini gizlice sürdüyor.

Mart 2021'de Pekin, Hong Kong'u yalnızca "vatanseverlerin" yönetebilmesini sağlamayı amaçlayan bir yasa çıkardı.

Bu reformla yasama meclisindeki demokratik temsil azaldı, seçimlere daha sıkı denetim geldi ve adayları değerlendirmek için Pekin yanlısı bir inceleme komitesi kuruldu.

Hong Kong yönetimi bu değişikliğin kentin istikrarını ve refahını koruyacağını iddia etse de demokrasi yanlısı adayların seçime girmesini fiilen engellediği için uluslararası kamuoyundan geniş çapta eleştiriye maruz kaldı.

 Independent Türkçe, independent.co.uk/asia