Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, uydu ve İHA'larla hasar tespiti yapıyor

AA
AA
TT

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, uydu ve İHA'larla hasar tespiti yapıyor

AA
AA

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca, Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen 10 ilde insansız hava aracı (İHA), dron ve Göktürk uydu görüntüleri ile dijital şehir ikizi görüntüleri karşılaştırılarak binalarda ön hasar tespit çalışmalarının yürütüldüğü bildirildi.
Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, Coğrafi Bilgi Sistemleri Genel Müdürlüğü koordinasyon merkezinden yürütülen çalışmalar kapsamında 81 ilde tamamlanan 3 boyutlu dijital şehir ikizi teknolojisiyle elde edilen görüntüler ve koordinat bilgileri, depremde hasar gören 10 ilde 12 İHA, dronlar ve uyduların aldığı görüntülerle karşılaştırılarak hasar tespit çalışmaları yapıldığı kaydedildi.
Dijital şehir ikizi teknolojisiyle hasar gören binaların kadastro ve Mekansal Adres Kayıt Sistemindeki (MAKS) numarataj ve nüfus verileri ile sisteme eklenen ihbar verilerinin eşleştirilerek ATLAS sistemine entegre edildiği ve bu sayede yıkık binalarda ikamet eden kişi sayısına depremde görevli tüm ekiplerin kullanımına açıldığı belirtildi.
Açıklamada şunlar ifade edildi:
"Genelkurmay Başkanlığınca sağlanan veriler ile Göktürk uydu verileri, Harita Genel Komutanlığı uçaklarından elde edilenler ve Aksungur İHA görüntüleri afet bölgesinde yapılan çalışmalarda aktif rol oynadı. Coğrafi Bilgi Sistemleri Genel Müdürlüğü koordinasyonunda, özel sektörden 12 firmanın 12 insansız hava aracıyla, afet bölgesinde yer alan 10 ilde hassas görüntülerin alınması çalışmaları devam ediyor. Bakanlığın oluşturduğumuz koordinasyon merkezinde yapılan kapsamlı çalışmalar ile bölgedeki binalara ait kadastro ve tapu bilgileri ile bağımsız bölüm ve kişi sayıları sistemimize entegre edilmiştir. Görev alanımızda yapılan çalışmalar ile ihtiyaç duyulacak tüm alanlardaki yıkık ve çökük binalar için verilere erişim sağlanmıştır."



Muhammed bin Selman, Starmer ve Erdoğan ile son gelişmeleri görüştü

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
TT

Muhammed bin Selman, Starmer ve Erdoğan ile son gelişmeleri görüştü

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman bin Abdulaziz ile Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer arasında dün yapılan telefon görüşmesinde, bölgedeki anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesi gerektiği vurgulandı.

Görüşmede, bölgedeki son gelişmeler ve İsrail'in İran'a yönelik askeri operasyonlarının yansımaları ele alınırken, tüm anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesi ve gerilimin azaltılması için her türlü çabanın sarf edilmesinin önemine değinildi.

Diğer yandan İsrail'in İran'a yönelik saldırısı bağlamında Suudi Arabistan ve Türkiye, gerilimin düşürülmesi ve itidalli davranılması için her türlü çabanın sarf edilmesi gerektiğini ve diyaloğa dönülerek tüm anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesinin önemini vurguladı.

Şarku’l Avsat’ın Suudi Arabistan resmi haber ajansı SPA’dan aktardığına göre, Veliaht Prens Muhammed bin Selman ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan arasındaki telefon görüşmesinde, İsrail'in İran'a yönelik saldırısının ardından bölgede yaşanan gelişmeler gözden geçirildi ve söz konusu gelişmelerin krizin çözümüne yönelik mevcut diyaloğun kesintiye uğramasına yol açtığı ifade edildi.

Türk devlet televizyonu TRT, iki tarafın bölgesel ve küresel konuları ele aldığını belirtti. Erdoğan'ın, Başbakan Binyamin Netanyahu liderliğindeki İsrail'in ‘bölgenin istikrar ve güvenliğine en büyük tehdidi oluşturduğunu’ söylediği ve bu tehdidin İran'a yönelik saldırıyla bir kez daha ortaya çıktığını belirttiği aktarıldı.

Erdoğan, ABD ile İran arasında nükleer müzakereler yoluyla uzlaşma arayışlarının sürdüğü bir dönemde İsrail'in İran'a yönelik saldırısının barış çabalarını baltalamayı amaçladığını ve İsrail saldırılarının İsrail'in ‘bölgesel ve küresel güvenliği sorumsuzca tehdit ettiğini’ bir kez daha ortaya koyduğunu belirtti.

Görüşme sırasında Erdoğan, ‘bölgenin yeni bir krizi kaldıramayacağı ve yıkıcı bir savaşın bölgedeki tüm ülkelere düzensiz göç dalgaları yaratabileceği’ uyarısında bulunarak, ‘nükleer anlaşmazlığın ancak devam eden müzakereler yoluyla çözülebileceğini’ vurguladı.