AB’den Türkiye ve Suriye’ye 6,5 milyon euro acil yardım

Avrupa Birliği Komisyonu, ekonomik yaptırımlara rağmen üye devletleri Şam'ın yardım talebine karşılık vermeye "teşvik ediyor".

Sağlık görevlileri dün Halep şehrinde çöken bir binanın enkazından ceset çıkarıyor. (AFP)
Sağlık görevlileri dün Halep şehrinde çöken bir binanın enkazından ceset çıkarıyor. (AFP)
TT

AB’den Türkiye ve Suriye’ye 6,5 milyon euro acil yardım

Sağlık görevlileri dün Halep şehrinde çöken bir binanın enkazından ceset çıkarıyor. (AFP)
Sağlık görevlileri dün Halep şehrinde çöken bir binanın enkazından ceset çıkarıyor. (AFP)

Reuters, depremden saatler sonra hızlı bir şekilde Türkiye'ye büyük yardım ve kurtarma ekipleri gönderen Avrupa Birliği'nin, Sivil Koruma Mekanizması kapsamında Türkiye ve Suriye'ye 6,5 milyon euro değerinde acil insani yardım sağlayacağını bildirdi.
Türkiye’ye gönderilen hızlı yardımlara karşın, açık insani yardım kanallarından Suriye'ye çok az miktarda yardım gönderildi ve bu yardımlar rejim tarafından kontrol edilen bölgelere ulaştı. Lenarčič, Suriye makamlarının, arama-kurtarma ekipleri, ilaç, tıbbi ekipman, gıda ve acil yardım malzemelerinden oluşan bir ihtiyaç listesi sunduğunu açıkladı. Avrupa Birliği'nin listedekileri sağlayacağını ancak yardımın başka amaçlar için kullanılmaması gerektiğini vurguladı. Avrupa Birliği Sivil Savunma Mekanizmasından bir yetkili, Şarku’l Avsat’a verdiği özel röportajda, Suriye rejiminin sivil halka uyguladığı vahşi baskı sebebiyle rejimi ve onunla bağları olan iş adamları ile kurumları hedef alan mevcut yaptırımların, savaşın başından bu yana yapılması gereken insani yardımı sekteye uğrattığını söyledi. Buradaki yaptırımların ise, petrol ihracatının yasaklanmasından, Suriye Merkez Bankası'nın Avrupa Birliği ülkelerindeki varlıklarının dondurulmasına ve baskı aracı olacak bir dizi teknolojik ekipmanın Suriye’ye ithalatına kadar birçok unsuru kapsadığını belirtti.
Pazartesi günü, Avrupa Birliği'nin şu anki Dönem Başkanlığını yürüten İsveç Cumhurbaşkanlığı, Türkiye ve Suriye'deki duruma ilişkin Konsey'in Acil Durum Müdahale Koordinasyon Merkezi (IPCR) toplamak için inisiyatif aldığını açıkladı. Yapılan toplantıda IPCR mekanizmasının amacının, depremden etkilenen ülkelere AB desteğini ve yardımlarını hızlı şekilde koordine etmek olduğunun altı çizildi. Birliğin tüm kurumlarını, üye devletleri ve bazı büyük sivil toplum kuruluşlarını kapsayan bu mekanizmayı ise Konsey Başkanı’nın denetlediği vurgulandı.
Londra hükümeti ise çadır ve battaniyeleri içeren daha fazla destek sağlayacağını açıkladı. İngiliz Dışişleri Bakanı James Cleverly yaptığı açıklamada, "Önceliğimiz, Türk hükümeti, Birleşmiş Milletler ve uluslararası ortaklarla koordinasyon içinde yardımların en çok ihtiyaç duyanlara verilmesini sağlamaktır” dedi.

Şam rejimi AB’den yardım istedi
Şarku’l Avsat’ın Reuters haber ajansından aktardığı habere göre Suriye Dışişleri Bakanı Faysal Mikdad, Suriye hükümetinin uluslararası kuruluşlar tarafından depremzedelere sağlanan insani yardımın ulaşması için gerekli prosedürleri kolaylaştırmaya hazır olduğunu söyledi. Bundan iki gün sonra, Avrupa Kriz Yönetimi Komiseri Janez Lenarčič, Avrupalı ​​yetkililerin, Suriye ve Türkiye'yi vuran şiddetli depremin yol açtığı hasarın karşılanmasına yardımcı olmak için, Suriye hükümetinden resmi bir yardım talebi aldığını açıkladı. Lenarčič, Avrupa Komisyonu'nun, AB üye devletlerini tıbbi ekipman ve gıda sağlayarak bu talebe yanıt vermeye teşvik ettiğini de ifade etti. Gönderilecek yardımların kullanımını yakından izleyeceklerinin de altını çizdi.



Filistin'den İsrail'in Mescid-i Aksa'yı havaya uçurma planları konusunda uyarı

Mescid-i Aksa (Reuters)
Mescid-i Aksa (Reuters)
TT

Filistin'den İsrail'in Mescid-i Aksa'yı havaya uçurma planları konusunda uyarı

Mescid-i Aksa (Reuters)
Mescid-i Aksa (Reuters)

Filistin Dışişleri Bakanlığı bugün, ‘Mescid-i Aksa'nın havaya uçurulması ve yerine tapınak (Süleyman Mabedi) inşa edilmesine ilişkin olarak Yahudi örgütlere ait platformlarda dolaşıma sokulan haberlerin tehlikesi’ konusunda uyarıda bulundu.

Şarku’l Avsat’ın Filistin resmi haber ajansı WAFA’dan aktardığına göre Dışişleri Bakanlığı, söz konusu planı, ‘işgal altındaki Kudüs'te bulunan kutsal mekanların hedef alınmasına yönelik sistematik bir kışkırtma’ olarak değerlendirdi. Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, “İsrail'in iktidardaki sağ kanadı, özellikle Gazze Şeridi'nde işlediği soykırım suçlarına ve tezahürlerine yönelik cılız uluslararası tepkiler ışığında yayılmacı ve ırkçı Yahudileştirme planlarını uygulayabileceğini düşünüyor” denildi.

Bakanlık, uluslararası toplumu ve yetkili Birleşmiş Milletler (BM) kurumlarını ‘bu kışkırtmayla ciddi bir şekilde ilgilenmeye, İsrail hükümetinin Filistin halkı üzerindeki tekeline son vermek için uluslararası hukukun dayattığı önlemleri almaya, İsrail’i uluslararası meşruiyet kararlarına ve soykırımı durdurmaya yönelik uluslararası mutabakata uymaya ve halkımızı koruyacak mekanizmaları sağlamaya zorlamaya’ çağırdı.

Diğer yandan İsrail makamları, Filistin Başbakanı Muhammed Mustafa'nın Batı Şeria'nın Ramallah ve Nablus vilayetlerindeki bazı kasaba ve köyleri ziyaret etmesini engelledi.

Duvar ve Yerleşim Direniş Komisyonu’nun Facebook sayfası üzerinden yapılan paylaşımda, “İsrail işgal yetkilileri, önceden uyarıda bulunmaksızın, Başbakan Muhammed Mustafa'nın Nablus vilayetindeki Duma ve Kusra kasabalarını, Ramallah vilayetindeki Berka ve Deyr Dibvan kasabalarını ziyaret etmesini engelledi” denildi.

Paylaşımın devamında, “Bu keyfi adım, işgal makamları tarafından Filistin hükümetine karşı alınan bir dizi ırkçı tedbirin devamı niteliğinde olup, hükümet ile Filistin vatandaşları arasındaki güveni sarsmaya yönelik umutsuz bir girişimdir” ifadesi yer aldı.