Hamas, gerilimi durdurmak Kahire'de istişarelere başladı

Hamas-İsrail geriliminde tansiyonu düşürmeye yönelik görüşme çağrısı, Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi tarafından yapıldı. (Reuters)
Hamas-İsrail geriliminde tansiyonu düşürmeye yönelik görüşme çağrısı, Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi tarafından yapıldı. (Reuters)
TT

Hamas, gerilimi durdurmak Kahire'de istişarelere başladı

Hamas-İsrail geriliminde tansiyonu düşürmeye yönelik görüşme çağrısı, Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi tarafından yapıldı. (Reuters)
Hamas-İsrail geriliminde tansiyonu düşürmeye yönelik görüşme çağrısı, Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi tarafından yapıldı. (Reuters)

Hamas heyeti, Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye'nin dün Kahire'ye varmasının ardından Mısır güvenlik yetkilileriyle yoğun istişarelere başladı. Süreci yakından takip eden Mısırlı bir kaynak, Mısır'ın sakinliğe ulaşma planıyla ilerlemeye kararlı olduğunu, Hamas ile istişarelerin salı günü Kahire'de istişarelerini sonlandıran Cihad Hareketi heyetine ev sahipliği yapılması ile başlanan plan kapsamında geldiğini aktardı.
İsmini vermek istemeyen kaynak, İsrail güçlerinin pazartesi günü Batı Şeria'daki Eriha şehrinde düzenlediği ve aralarında Hamas unsurlarının da bulunduğu beş Filistinliyi öldürdüğü son operasyona rağmen Mısırlı yetkililerin Hamas heyetinin ziyaretinde ısrarcı olduğunu belirterek şunları söyledi:
 “Bu süreç, Hamas'ın Kahire'de yürüttüğü müzakerelerin gidişatını etkilemeyecek. Üst düzey Ürdünlü yetkililerle koordinasyon içerisindeki Mısır, İsrail ile temaslara ek olarak gerek Filistinli gruplardan (Hamas ve Cihad) gerek Filistin Otoritesi’nden çeşitli taraflarla temaslarını sürdürüyor.”
Mısır, İsrail güçlerinin ‘arananlar’ olarak tanımladığı kişileri tutuklamak için başlattığı baskınlar sebebiyle Batı Şeria'da gerilimin artmasının ardından işgal altındaki topraklarda gerilimi durdurmak için yoğun temaslara başladı. Filistin insan hakları raporlarına bakıldığında, yıl başından bu yana işgal güçleri ile Filistinliler arasında meydana gelen çatışmalarda en az 35 Filistinli ve Kudüs'te ayrı ayrı açılan ateşlerde de 10 İsrailli öldürüldü.
Söz konusu kaynak konuya dair şunları söyledi:
“Daha fazla kan dökülmesine yol açabilecek eylemleri durdurmak için zamana karşı yarışan Mısır, Filistin halkını korumak istiyor. Son günlerde İsrail hükümeti göreceli bir yanıt verdi. İşlerin açık bir çatışmaya dönüşmesini, Filistinli grupların çatışmalara dahil olmasını önleme yönünde sürekli temaslar var. İsrail hükümetinden aşırılık yanlısı unsurlar da aslında bunu istiyor. Mısır'ın tüm Filistinli gruplarla temasları durmadı, durmayacak da. Çeşitli gruplara aynı mesafede duran Mısır, durumu kontrol etmek ve patlak vermesini önlemek için çabaları koordine etmeye çalışıyor.”
Mısır bir üre önce, işgal altındaki topraklarda sakinliği sağlamak ve mevcut gerginliğin Gazze’ye ulaşmasını engellemek amacıyla Cihad ve Hamas liderlerini Kahire'de toplantı düzenlemeye davet etmişti. Mısır güvenlik yetkilileri son günlerde, işgal altındaki topraklarda gerilimi durdurmak ve sakinliği garanti altına almak amacıyla Batı Şeria'da Filistin Otoritesi liderleriyle, Tel Aviv'de ise İsrailli yetkililerle yoğun görüşmeler gerçekleştirdi. Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, ocak ayı sonlarında Ramallah'ta Mısır İstihbarat Müdürlüğü (GID) Başkanı Abbas Kamil ve Ürdün İstihbarat Dairesi Başkanı Ahmed Husni’yi ağırlamıştı. Filistin Otoritesi tarafından o günlerde yapılan açıklamada, yetkililerin Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi ve Ürdün Kralı 2. Abdullah’ın Filistin'e ve kardeş halkına verdikleri destek mesajını ilettikleri belirtildi. İki lider, bölgedeki güvenlik ve istikrar konusundaki kaygılarını dile getirdi.
İslami Cihad Hareketi salı günü yaptığı açıklamada, Genel Sekreter Ziyad en-Nahhale liderliğindeki heyetin 3 Şubat'ta başladığı Kahire ziyaretini tamamladığını bildirdi. Kahire'nin İsrail’in işgal politikaları, Kudüs ile Batı Şeria'daki kanlı saldırılar, yerleşimcilik ve tutuklulara yönelik saldırılar nedeniyle tehlikeli bir durumun patlak vermesi tehdidini yatıştırmaya yönelik hamleleri çerçevesinde Nehhale’nin birçok Mısırlı yetkiliyle bir araya geldiği, GID Başkanı Kamil ile görüştüğü kaydedildi. Görüşmelerde siyasi gelişmelere, Siyonist radikal hükümete karşı ulusal birliğe ulaşmanın önemine, Batı Şeria ve Kudüs'teki duruma odaklanıldığı bilgisi paylaşıldı.
Mısır, son yıllarda İsrail işgal güçleri ile Gazze'deki Filistinli gruplar arasında birden fazla kez ateşkes anlaşmasına varmayı başarmıştı. Bunlardan sonuncusu geçen yıl Ağustos ve Aralık 2021'de gerçekleşti.
Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şukri salı günü, Avrupa Birliği’nin (AB) Orta Doğu Barış Süreci Özel Temsilcisi Sven Koopmans’ı ağırladı. Mısır Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre Şukri, Koopmans’a Mısır'ın tutumunu aktararak sahadaki durumu sakinleştirme gereğine değindi. Ayrıca AB liderliğindeki uluslararası ortakların mevcut gerilimi sona erdirmek, Filistinlilere yönelik ihlalleri ve saldırıları durdurmak ve tarafları müzakerelere teşvik etmek için oynayabilecekleri rolün önemini vurguladı.



Stockholm ve Şam, hüküm giymiş Suriyelilerin sınır dışı edilmesini artırmak için iş birliği yapacak

İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)
İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)
TT

Stockholm ve Şam, hüküm giymiş Suriyelilerin sınır dışı edilmesini artırmak için iş birliği yapacak

İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)
İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)

İsveç Göç Bakanı Johan Forssell, bugün yaptığı açıklamada, Stockholm ve Şam'ın, İsveç'te işlenen suçlardan hüküm giymiş Suriyelilerin sınır dışı edilmesini artırmak için iş birliği yapacağını duyurdu. Bu, Stockholm'ün Suriye'ye yaptığı yardımların bir kısmını dağıtmaya devam edebilmesi için koyduğu bir koşuldu.

Forssell, İsveç kamu yayın kuruluşu SR'de yaptığı açıklamada, söz konusu kişilerin "İsveç'te bulunan ve orada suç işlemiş Suriye vatandaşı kişiler olduğunu ve sınır dışı edilmeleri gerektiğini, ancak bunun çeşitli nedenlerle bazen çok zor olduğunu" belirtti.

Forssell ve Uluslararası Kalkınma Bakanı Benjamin Dossa, bu hafta Suriye'yi ziyaret ederek Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara ile görüştü. Bu, İsveçli bakanların 2011'den bu yana Şam'a yaptığı ilk ziyaretti.

2015 yılında savaştan kaçan birçok Suriyeliye İsveç'te sığınma hakkı tanıyan büyük göçmen akınının ardından, ardışık sol ve sağ hükümetler sığınma kurallarını sıkılaştırdı.

Forssell, "İsveç'in en önemli önceliklerinden biri konusunda iş birliği yapmayı kabul ettik," diyerek, "İsveç'e gelenlerin büyük çoğunluğu dürüst ve yasalara saygılı, ancak suç işleyenler de var" ifadeleriini kullandı.

Forssell, "Bu insanları sınır dışı edebilmeliyiz; İsveç'te onlara yer yok" dedi.

İsveç kalkınma yardımlarını düzenleyen ve artık göçü azaltmayı ve sınır dışı işlemlerini hızlandırmayı da içeren yeni ilkeye işaret etti; bu iki hükümet önceliği var.

"İsveç çıkarlarımız tehlikede... Kalkınma yardımı sağladığımızda, bu ülkelerin bizimle iş birliği yapmalarını ve vatandaşlarını, özellikle de İsveç'te suç işleyenleri geri almalarını bekliyoruz. Benzer adımlar atılmazsa, kalkınma yardımı sağlamayacağız" dedi.

İki bakan, Suriyelilerin geri dönüşü konusunu eş-Şara ile genel olarak görüştü. Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre ülkelerine dönmek isteyen Suriyelilere, seyahat masrafları ve diğer lojistik giderlerini karşılamak üzere mali yardım alma hakkı tanınıyor.


Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü toplantısında: Rus silahlarının etkili olduğu kanıtlandı

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)
TT

Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü toplantısında: Rus silahlarının etkili olduğu kanıtlandı

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)

Alman Haber Ajansı'nın (DPA) haberine göre, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü (KGAÖ) toplantısında Rus silahlarının etkinliği hakkında konuştu.

Rus haber ajansı Interfax'ın aktardığına göre Putin, bugün Kırgızistan'da düzenlenen askeri ittifak toplantısında, "Gerçek muharebe operasyonlarında etkili olduğu kanıtlanmış modern Rus silahları ve teknolojisiyle birleşik silahlı kuvvetleri donatmak için geniş çaplı bir program başlatmayı öneriyoruz" dedi.

Rusya, Ukrayna'ya karşı yürüttüğü savaşta düzenli olarak yeni silah sistemleri test ediyor.

Kırgızistan'ın başkenti Bişkek'te konuşan Putin, hava ve savunma kabiliyetlerine odaklanan ortak askeri tatbikatların planlandığını söyledi.

 KGAÖ, Rusya'nın hakim olduğu bir askeri ittifaktır.

Şu anda eski Sovyet cumhuriyetleri olan Tacikistan, Kırgızistan, Kazakistan ve Belarus'u kapsamaktadır.

Ermenistan, Dağlık Karabağ bölgesindeki anlaşmazlıkta Azerbaycan'a yenilmesinin ardından Rusya ile gerginliğin artması üzerine Şubat 2024'te ittifak üyeliğini dondurdu.


İsrail Savunma Bakanı Katz: Suriye’deki silahlı gruplar Golan Tepeleri’ni ele geçirmeyi düşünüyor

Golan Tepeleri (Reuters)
Golan Tepeleri (Reuters)
TT

İsrail Savunma Bakanı Katz: Suriye’deki silahlı gruplar Golan Tepeleri’ni ele geçirmeyi düşünüyor

Golan Tepeleri (Reuters)
Golan Tepeleri (Reuters)

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, Knesset Dışişleri ve Savunma Komitesi toplantısında yaptığı açıklamada, Suriye’deki bazı silahlı grupların Golan Tepeleri’ni ele geçirmeyi düşündüğünü söyledi. Şarku’l Avsat’ın Times of Israel’den aktardığına göre Katz, İsrail’in Şam ile güvenlik anlaşması ya da normalleşme yolunda olmadığını belirterek, Suriye ordusu ya da ülkedeki farklı milislerin İsrail yerleşimlerine saldırma veya Suriye’deki Dürzi toplumunu yeniden tehdit etme ihtimaline karşı hazırlık yapıldığını ifade etti.

Katz, Husilerin de Golan Tepeleri’ne yönelik olası bir kara harekâtını değerlendirdiğini söyledi.

Öte yandan, İsrail güçleri Aralık 2024’te Beşşar Esad rejiminin çöküşünün ardından Suriye’nin güneyinde dokuz noktada konuşlandı. Bu noktaların büyük bölümü, iki ülke arasındaki sınırda Birleşmiş Milletler tarafından izlenen tampon bölgede yer alırken, konuşlanma alanları arasında Cebel Hermon’un (Şeyh Dağı) Suriye tarafındaki iki nokta da bulunuyor.

İsrail, bu birliklerin İsrail yerleşimlerini korumak ve düşman unsurların eline geçtiğinde tehdit oluşturabilecek silahları güvence altına almak amacıyla Suriye topraklarında yaklaşık 15 kilometre derinliğe kadar faaliyet yürüttüğünü açıkladı. Bu potansiyel tehdit unsurları arasında Lübnan Hizbullahı ile İran destekli diğer milis gruplar da yer alıyor.

Suriye’nin güneybatısında bulunan Golan Tepeleri, başkent Şam’ın yaklaşık 60 kilometre batısında yer alıyor ve toplamda 1.860 kilometrekarelik bir alanı kaplıyor. İsrail, Haziran 1967 Savaşı sırasında bölgenin yaklaşık 1.250 kilometrekarelik kısmını işgal etmiş, 1981’de ise fiilen ilhak etmişti. Ancak bu ilhak, bölgeyi hâlen işgal altındaki Suriye toprağı olarak kabul eden Birleşmiş Milletler tarafından tanınmıyor.