Savunma sanayisi için üretilen "Duvar Arkası Radar" deprem bölgesinde can kurtarıyor

Türk savunma sanayisinin önde gelen mühendislik şirketlerinden STM Savunma Teknolojileri Mühendislik ve Ticaret AŞ tarafından üretilen Duvar Arkası Radar (DAR) cihazı, deprem bölgesindeki arama kurtarma çalışmalarında etkin rol üstleniyor.

AA
AA
TT

Savunma sanayisi için üretilen "Duvar Arkası Radar" deprem bölgesinde can kurtarıyor

AA
AA

Asrın felaketi olarak nitelenen, Akdeniz, Güneydoğu ve Doğu Anadolu bölgelerinde 10 ili etkileyen 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerin ardından arama kurtarma çalışmaları devam ediyor.
Türkiye ve dünyanın dört bir yanından deprem bölgesine gelen arama kurtarma ekiplerinin çalışmalarına savunma sanayisi firmaları da ürettikleri teknolojiyle destek veriyor.
Ankara merkezli STM Savunma Teknolojileri Mühendislik ve Ticaret AŞ tarafından yerli imkanlarla üretilen DAR, depremin en fazla etkilediği illerden Hatay'daki enkazlarda can kurtarmaya yardımcı oluyor. Cihazla enkaz altında canlının olup olmadığını tespit edilerek, kişinin göçük altındaki konumu arama kurtarma ekiplerine bildiriliyor.
Ekipler DAR'ın verdiği koordinatlarla 20'den fazla depremzedeye ulaşarak sağ çıkarılmasını sağladı.

DAR, savunma sanayisi dışında ilk kez Hatay'da kullanıldı
Savunma Teknoloji Mühendislik AŞ (STM) lider teknikeri Yusuf Hayırlı, AA muhabirine, firma tarafından görevlendirildikleri deprem bölgesinde faaliyetlerde bulunduklarını söyledi.
Hayırlı, savunma sanayisi için tasarlanan DAR cihazını bu alanın dışında ilk kez deprem bölgesinde denediklerini belirterek, 20'den fazla kişinin canlı kurtarılmasına katkı sağladıklarını vurguladı.
Yön ve metraj tavsiyesinde bulunarak arama kurtarma ekiplerine kolaylık sağlamaya çalıştıklarını dile getiren Hayırlı, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu sayede savunma teknoloji ve mühendisliğinin gelişmesinin ülkemiz için ne kadar önemli olduğunu bu deprem bölgesinde de görmüş olduk. Duvar arkasında bulunan canlının nefes hareketlerinden, nefes alıp vermesinden, el kol hareketlerinden yerinin tespit edilmesi konusunda yardımcı oluyoruz. Bir canlıya ulaştığımız zaman 'üç metre ileride, iki metre sağda' şeklinde yaklaşık olarak tavsiyelerde bulunuyoruz. Ekipler de dinleme yaparak eğer konuşuyorsa o tarafa doğru yöneliyor. Koordineli bir şekilde kurtarma ekipleriyle beraber çalışmaya devam ediyoruz."
Hayırlı, Hatay'da iki ekip olarak görev aldıklarını ifade ederek, "7 aylık bir bebeğin enkazdan çıkışına şahit olduk. Bu mutluluk tarif edilemez." dedi.



Türkiye: İsrail bölgenin güvenliğine yönelik en büyük tehdit ve Suriye'yi istikrarsızlaştırıyor

TT

Türkiye: İsrail bölgenin güvenliğine yönelik en büyük tehdit ve Suriye'yi istikrarsızlaştırıyor

Türkiye: İsrail bölgenin güvenliğine yönelik en büyük tehdit ve Suriye'yi istikrarsızlaştırıyor

İsrail'in Suriye'ye yönelik hava saldırılarını arttırması ve Türkiye'yi Suriye'yi vesayeti altına almaya çalışmakla suçlamasının ardından Türkiye dün yaptığı açıklamada, İsrail'in Suriye'den çekilmesi ve istikrar çabalarını engellemekten vazgeçmesi gerektiğini belirtti.

Dışişleri bakanlığı açıklamasında, “İsrail, bölgedeki güvenliğe yönelik en büyük tehdit haline geldi” diyerek, “stratejik bir istikrarsızlaştırıcı, kaosa neden olan ve terörizmi körükleyen” bir ülke haline geldiğini ifade etti.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'ten aktardığına göre açıklama şöyle devam etti: “Dolayısıyla, bölgede güvenliğin tesis edilebilmesi için İsrail'in öncelikle yayılmacı politikalarından vazgeçmesi, işgal ettiği topraklardan çekilmesi ve Suriye'deki istikrar çabalarını baltalamaktan vazgeçmesi gerekmektedir.”

Suriye'ye yönelik hava saldırılarını dün gece yoğunlaştıran İsrail, saldırıları Şam'daki “yeni yöneticilere” bir uyarı olarak ilan etti ve Ankara'yı Suriye'ye vesayetini dayatmaya çalışmakla suçladı.

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, çarşamba gecesi düzenlenen hava saldırılarının “İsrail Devleti'nin güvenliğinin tehlikeye atılmasına izin vermeyeceğimize dair açık bir mesaj ve gelecek için bir uyarı” olduğunu söyledi.

Katz yaptığı açıklamada, İsrail silahlı kuvvetlerinin Suriye içindeki tampon bölgelerde kalacağını ve güvenliğine yönelik tehditlere karşı harekete geçeceğini belirterek, Suriye hükümetini, İsrail'e düşman güçlerin girmesine izin vermesi halinde ağır bir bedel ödeyeceği konusunda uyardı.

İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar, İsrail'in Türkiye'nin Suriye'deki etkisine ilişkin endişelerini yansıtarak, Ankara'yı Suriye'de, Lübnan'da ve başka yerlerde “olumsuz bir rol” oynamakla suçladı.

Saar, Paris'te düzenlediği basın toplantısında “Suriye'ye Türk vesayetini empoze etmek için ellerinden geleni yapıyorlar. Niyetlerinin bu olduğu çok açık” ifadelerini kullandı.