AFAD hakkında ne biliyoruz?

Bir AFAD üyesi, Türkiye'de depremden zarar görmüş bir bölgede (Reuters)
Bir AFAD üyesi, Türkiye'de depremden zarar görmüş bir bölgede (Reuters)
TT

AFAD hakkında ne biliyoruz?

Bir AFAD üyesi, Türkiye'de depremden zarar görmüş bir bölgede (Reuters)
Bir AFAD üyesi, Türkiye'de depremden zarar görmüş bir bölgede (Reuters)

Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), deprem, sel, orman yangını ve diğer acil durumlarda arama kurtarma çalışmalarını koordine etme ve yardım sağlama sorumluluklarını taşıyor.

AFAD tarihi
17 bin insanın ölümüne neden olan 199 depremi, Türkiye'nin doğal afetlerle mücadele yaklaşımında bir dönüm noktası oldu. Hükümet, inşaat yönetmeliklerinde ve afet yönetiminde reform yapılmasına öncelik verdi.
AFAD, afetlerin sonuçlarını ele alma çabalarını yönetmek ve koordine etmek için 2009 yılında kuruldu.
AFAD, Türkiye'deki arama kurtarma çalışmaları ve yardımın yanı sıra Türkiye'nin katıldığı uluslararası yardım operasyonlarını koordine etmek için devlet kurumları ve sivil toplum kuruluşları arasında ana bağlantı görevi görüyor.
AFAD, ilk olarak Başbakanlığa bağlıydı. Daha sonra Türkiye'nin 2018'de cumhurbaşkanlığı sistemine geçmesi ve Recep Tayyip Erdoğan’ın devlet başkanlığı görevini üstlenmesiyle İçişleri Bakanlığı'na bağlandı.
Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı, ayrıca doğal afetler sonrasında kaynak geliştirme çabalarını koordine ediyor.
AFAD, hazırlığı geliştirmeyi ve deprem risklerini azaltmayı amaçlayan bir deprem araştırma programı oluşturdu.

Personel
İçişleri Bakanlığı tarafından hazırlanan bir raporda, Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı'nın 2022 yılında Türkiye'nin 81 ilinde 7 bin 323 personeli olduğu belirtildi.
AFAD, 2021 yılında hedeflediği 250 bin gönüllüden sadece 53 bin 750 gönüllüye eğitim verdi. Geçtiğimiz yıl 200 bin gönüllüye eğitim hedeflenirken, bu yıl sayıyı azaltarak 100 bine çekti.

Bütçe
2022 yılında bütçesi 11 milyar 867 milyon 417 bin TL olan AFAD’ın 2023 bütçesi yüzde 32 azaltılarak 8 milyar 75 milyon 405 bin TL'ye geriledi. Aynı zamanda polis ve sahil güvenlik gibi alanlarda koordinasyonuna yardımcı olan kurumların bütçeleri artırıldı.

Süreçler
AFAD raporuna göre yönetim, 2022 yılında Batı Karadeniz bölgesinde maden kaynaklı bir afet, batıda orman yangınları, sel ve depremler dahil olmak üzere yaklaşık 5 bin 300 afete müdahale etti.
AFAD ekipleri, 2020'de  İzmir’i vuran ve 100'den fazla kişinin ölümüne neden olan depremin yanı sıra 2021'de Kuzey Karadeniz bölgesinde meydana gelen yıkıcı sellerde sivil toplum kuruluşları ve diğer kurumlarla koordinasyon çalışmaları yürüttü.
İçişleri Bakanlığı verilerine göre AFAD geçtiğimiz yıl Türkiye dışında 12 ülkeye 11.4 milyon dolarlık yardımda bulundu. Suriye'de AFAD, Türk kuvvetleri ve müttefik Suriyeli savaşçılar tarafından kontrol edilen bölgelerdeki insani yardım çalışmalarını koordine etti.

Artan yayılma
Son yıllarda yaygınlaşan AFAD, olayları bildirmek için eylem planları geliştirerek acil durum uygulamalarını geliştirdi.
AFAD Gönüllülük Dairesi Saha Koordinatörü İdris Varlı, 4 Şubat depreminden bu yana 100 binden fazla başvuruyla toplam gönüllü sayısının 700 bini aştığını söyledi.
Varlı, 4. derece afetlerde AFAD Gönüllülük Sistemine başvuran kişileri online eğitime almaksızın 'temel AFAD gönüllüsü' kabul ettiklerini ve destek olmaları için afet bölgelerine gönderdiklerini aktardı.



Putin'e baskı ve ‘nükleer denizaltıların’ konuşlandırılması... Trump'ın çifte uyarısının arkasında ne var?

ABD Başkanı Donald Trump ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Reuters)
TT

Putin'e baskı ve ‘nükleer denizaltıların’ konuşlandırılması... Trump'ın çifte uyarısının arkasında ne var?

ABD Başkanı Donald Trump ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump, Moskova'nın alaycı tavırlarına yanıt olarak iki nükleer denizaltıyı ‘uygun bölgelere’ gönderme emri vereceğini açıklayarak, Rusya ile ABD arasındaki güç gösterisinde çıtayı yükseltti.

Trump'ın sosyal medya platformu Truth Social’de yaptığı paylaşım, güvenlik bağlamında alışılmadık bir durum değildi. Şarku’l Avsat’ın The Times gazetesinden aktardığına göre, ABD'nin 71 nükleer denizaltısından yaklaşık 20'si her an denizde görev yapıyor ve özellikle gerginliğin arttığı dönemlerde rutin olarak Rusya'ya yakın bölgelere sevk ediliyor. Ancak olağandışı olan, ABD'nin bunu açıklaması. Bu ise Trump'ın paylaşımının gerçek amacını ortaya koyuyor. Söz konusu paylaşım iki mesaj içeriyor: Birincisi, Trump'ın eylem adamı olduğunu kanıtlamak, ikincisi ise mesaj vermek.

Rusya Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Dmitry Medvedev (AP)Rusya Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Dmitry Medvedev (AP)

Medvedev'e yanıt ve Putin'e işaret

Trump için bu adım, provokasyona sert tepki verme şeklindeki alışılmış tavrının bir parçası.

Trump, özellikle Rusya'da başkanlık görevinden ayrıldıktan sonra tartışmalı rolüyle tanınan Dmitriy Medvedev'e yanıt veriyordu. Trump'ın Moskova'ya Ukrayna'da ateşkes sağlanması için verdiği süreyi kısaltmasının ardından Medvedev sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda, “Her yeni uyarı bir tehdit ve savaşa doğru adımdır. Rusya ile Ukrayna arasında değil; kendi ülkenle. Uyuyan Joe'nun yolunu izleme!” ifadelerini kullandı.

The Times’ın haberine göre bu açıklamaların amacı, sürekli olarak Üçüncü Dünya Savaşı’nın patlak vereceği konusunda uyarıda bulunan Trump'ı korkutmak. Öyle ki Trump, Oval Ofis'teki meşhur sözlü tartışmada Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy'i ‘kumar oynamakla’ suçlamıştı. Ancak, Rusya'da bile abartılı bir kişilik olarak görülen Medvedev, Trump'ın Putin'e yönelik söyleminin son aylarda giderek sertleştiği göz önüne alındığında, bu mesajın hedefi değil.

ABD Başkanı Donald Trump ve Rus mevkidaşı Vladimir Putin (Arşiv - Reuters)ABD Başkanı Donald Trump ve Rus mevkidaşı Vladimir Putin (Arşiv - Reuters)

İhtiyatlı eleştiri

Trump, Putin'i giderek daha fazla eleştiriyor, ancak onu doğrudan kışkırtmaktan da kaçınıyor; çünkü aralarında iyi bir dostluk ve iş ilişkisi olduğunu düşünmeye devam ediyor. Bu durum, Medvedev'in pazartesi günü yaptığı açıklamadan açıkça anlaşılıyor. Putin ise Trump'ın barış için belirlediği son tarihi, dün yaptığı paylaşımdan yaklaşık bir saat önce reddetmişti.

Trump kendini usta bir müzakereci olarak görüyor. Bu nedenle, ABD donanmasında başkomutan olarak emrinde bulunan çeşitli gemi türlerini kapsayacak şekilde ‘nükleer denizaltılar’ ifadesini belirsiz bir şekilde kullandı.

ABD'nin 71 adet nükleer denizaltısı varken, bunların 14'ü Ohio sınıfı balistik füze denizaltılarıdır ve 20 adede kadar Trident II füzesi taşıyabilirler. Bu füzeler nükleer başlıklarla donatılabilir. ABD’nin sahip olduğu nükleer silahlı denizaltılardan sekiz ila on tanesi her an dünya çapında devriye görevindedir.

Resim  Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Arşiv-AFP)Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Arşiv-AFP)

Beyaz Saray, Putin'in Trump'ın denizaltılarla ilgili diplomasisinin provokatif olmadığını, Dmitriy Medvedev'in tek bir provokatif açıklaması üzerine nükleer söylemlerin yeniden alevlenmesini önlemek için olduğunu anlayacağına inanıyor. Zira filonun görevi saldırı amaçlı değil; savunma amaçlı.

Müttefiklere yönelik yaptırımlar ve gümrük tarifeleri

Bununla birlikte, Trump'ın Putin'e yönelik söylemi belirgin şekilde sertleşti. Trump geçen hafta, “Yaptıkları şey iğrenç” dedi ve Putin'i ‘yalan söylemekle’ suçladı.

Trump ayrıca, Rus enerjisini satın alanlara ikincil yaptırımlar uygulamakla tehdit etti ve Hindistan'ı yüzde 25'lik genel gümrük vergisiyle hedef aldı. Trump, “Zaten zor durumdaki ekonomilerini birlikte mahvedebilirler” dedi.

Rusya'dan petrol alımına yönelik bu cezai gümrük vergisinin oranını doğrudan açıklamamasına rağmen, nihai gümrük vergisi sistemi ile ilgili görüşmeler kritik aşamaya yaklaşırken, benzer bir yaklaşım daha sonra Çin'e de uygulanabilir.

Rus gazının en büyük alıcısı olmaya devam eden Avrupa Birliği (AB) de yaptırımların hedefinde olabilir. Macaristan, Belçika, Fransa ve Slovakya en büyük ithalatçılar.

Geçtiğimiz günlerde gümrük vergilerini yüzde 15'e düşüren bir ticaret anlaşması imzalayan Trump'ın, Rusya'yı cezalandırması için kendisine baskı yapan Avrupa ülkelerine yaptırım uygulaması ironik olacak, ancak Trump’ın izlediği yol bu.