Rusya Mısır'da Ulusal Nükleer Araştırma Üniversitesi'nin şubesini açacak

Rusya’daki Ulusal Araştırma Nükleer Üniversitesi (MEPhI resmi internet sayfasından)
Rusya’daki Ulusal Araştırma Nükleer Üniversitesi (MEPhI resmi internet sayfasından)
TT

Rusya Mısır'da Ulusal Nükleer Araştırma Üniversitesi'nin şubesini açacak

Rusya’daki Ulusal Araştırma Nükleer Üniversitesi (MEPhI resmi internet sayfasından)
Rusya’daki Ulusal Araştırma Nükleer Üniversitesi (MEPhI resmi internet sayfasından)

Rusya’dan bir yetkili, ülkesinin, Mısır’ın Akdeniz kıyısındaki ed-Dabaa Nükleer Santrali projesi kapsamında Mısır’da Ulusal Nükleer Araştırma Üniversitesi'nin bir şubesini açmayı planladığını açıkladı.
Rusya Yüksek Öğretim Bakan Yardımcısı Constantin Mogilevsky, Rus haber ajansı TASS tarafından aktarılan açıklamasında, Nükleer santral inşa etme projesi kapsamında Mısır’da Ulusal Nükleer Araştırma Üniversitesi’nin bir şubesinin açılmasına yönelik bir ön karar alındığını söyledi.
Rusya Tarihi Derneği toplantısında konuşan Mogilevsky, şubenin ne zaman açılacağına değinmezken Mısır'da Ulusal Nükleer Araştırma Üniversitesi'nin bir şubesinin kurulmasının nükleer santralde çalışacak personel yetiştirilmesine olanak sağlayacağını belirtti. Rus yetkili, isimlerini açıklamadan bazı Afrika ülkelerinde de Rus üniversitelerinin şubelerinin açılması ve ortak eğitim programları uygulanması yönünde planlar olduğunu söyledi. Rusya’nın Kahire Büyükelçiliği, Şarku'l Avsat'a Ulusal Nükleer Araştırmalar Üniversitesi’nin Mısır'da bir şubesinin kurulmasıyla ilgili haberleri doğrulasa da Mogilevsky’nin açıklamasında geçenler dışında bir detay vermedi.
Mısır ile Rusya arasında 2015 yılı sonlarında imzalanan bir sözleşmeyle Rus Devlet Nükleer Şirketi Rosatom, Mısır'ın Kahire'nin 300 kilometre batısındaki ed-Dabaa şehrinde yer alan nükleer santral projesini yürütüyor. Santralde, 4 adet üçüncü nesil nükleer reaktör yer alıyor. Her biri bin 200 megavatlık üretim kapasitesine sahip olan reaktörler maliyeti 30 milyar dolar. Bu maliyetlerin yüzde 85’i yan 25 milyar doları Rusya tarafından sağlanan kredi ile karşılanıyor. Mısır Cumhurbaşkanlığı resmi internet sitesine göre ilk reaktörün 2024 yılında hizmete girmesi planlanıyor.
Rosatom, inşaatına 2020 yılında başlanması planlanan ancak Kovid-19 salgını nedeniyle projesi sekteye uğrayan nükleer santralin beton temellerini geçtiğimiz temmuz ayı sonunda atmaya başladı. Resmi verilere göre Mısır, elektrik üretim kaynaklarını çeşitlendirmeyi hedefliyor. Bu hedef doğrultusunda nükleer santrallerden üretilen elektrik toplam enerji üretiminin yüzde 9'unu oluşturuyor.
Mısır ve Rusya arasında nükleer bilimler alanındaki iş birliği çerçevesinde, nükleer enerjinin barışçıl kullanımları konusunda öğrenci ve araştırmacı yetiştirmek üzere bir mutabakat yapılmıştı. Mısır Yüksek Eğitim ve Bilimsel Araştırma Bakanı Dr. Eymen Aşur, Rusya Ortak Nükleer Araştırma Enstitüsü Uluslararası İlişkiler Koordinatörü Dmitry V. Kamanin ile geçtiğimiz eylül ayında nükleer enerjinin barışçıl kullanımı alanlarında Rusya Federasyonu Birleşik Nükleer Bilimler Enstitüsü ile yapılan mutabakatı etkinleştirecek mekanizmaları ve Mısır'ın enstitü üyeliği düzeyinin ortak üyeden tam üyeliğe yükseltilmesini görüşmüştü.



Avukat Mesut Özer: Selahattin Demirtaş önümüzdeki ay tahliye edilebilir

Selahattin Demirtaş (Twitter hesabından)
Selahattin Demirtaş (Twitter hesabından)
TT

Avukat Mesut Özer: Selahattin Demirtaş önümüzdeki ay tahliye edilebilir

Selahattin Demirtaş (Twitter hesabından)
Selahattin Demirtaş (Twitter hesabından)

Avukat Mesut Özer, eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın önümüzdeki ay tahliye edilebileceğini söyledi. Demirtaş için yapılan son tahliye talebi geçen ay reddedilmişti. Avukat Özer , PKK’nın silahsızlandırılması için yasal zemin hazırlayacak bir parlamento komisyonunun çalışmaları sayesinde eylül ayında Demirtaş'ın serbest bırakılma olasılığının olduğunu belirtti.   Demirtaş'ın avukatlarından Ramazan Demir ise bu açıklamanın Mesut Özer'in ''kendi beklentisinden ibaret olduğunu' belirtti.

Demirtaş'ın avukatı Ramazan Demir ise Mesut Özer'in açıklamalarına ilişkin X hesabından şöyle dedi:

"Av. Mesut Özer Sn. Demirtaş’ı temsile yetkili avukatlardan değildir. Mesut Bey kendi görüşünü ve beklentisini açıklamıştır. Meslektaşlarımızı ve gazeteci arkadaşlarımızı bu konuda daha hassas davranmaya davet ediyoruz" ifadelerini kullandı.

Aynı zamanda, Türk yetkililer, ülkenin güneydoğusundaki Şırnak ilinde, PKK militanlarının faaliyetleriyle bilinen 5 bölgeye güvenlik kısıtlamaları getirildiğini ve “önceden izin alınmadıkça” vatandaşların bu bölgelere girişinin 8 gün süreyle yasaklandığını duyurdu.

Beklenen bir gelişme

Özer, yaptığı açıklamada, Demirtaş’ın gelecek ay serbest bırakılma olasılığı" olduğunu söyledi. Özer, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin PKK’nın silahsızlandırması için hukuki zemin hazırlamak üzere kurduğu komitenin (Terörsüz Türkiye Komitesi) müvekkilinin serbest bırakılmasının önünü açabileceğini ifade etti.

Özer açıklamasında, “Komisyon, Demirtaş'ın serbest bırakılması için parlamentoya bir öneri sunabilir ve bunun kabul edilmesi için milletvekillerinin 301'inin lehte oy kullanması gerekiyor” ifadelerini kullandı.

fthy
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eşbaşkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ (Türk medyası)

Bir Türk mahkemesi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AHİM) 8 Temmuz'da verdiği karar uyarınca, Demokratik ve Eşitlik Partisi'nin önde gelen Kürt siyasetçilerinin başta Demirtaş olmak üzere, serbest bırakılması talebini reddetti. AHİM, “Kobani olayları” olarak bilinen davada verilen kararların siyasi saiklerle verildiğini ve sanıkların haklarının ihlal edildiğini belirtti.

Yargıtay 22. Dairesi, Demokratik Halk Partisi eş başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ ile diğer tutuklu siyasetçilerin serbest bırakılmasını talep eden başvuruyu reddederken, “Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin kararı kesin değildir” gerekçesini gösterdi.

Strasbourg merkezli AHİM verdiği üçüncü kararında, Demirtaş'ın tutukluluğunun siyasi gerekçelere dayandığı ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ni ihlal ettiği sonucuna varıldı.

2014 yılında terör örgütü DEAŞ'ın Suriye'nin kuzeyinde Kürtlerin çoğunlukta yaşadığı Kobani kasabasını kuşatması birlikte Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerindeki iller başta olmak üzere 35 ilde başlayan gösterilerde 37 kişinin hayatını kaybetmesi ve çok sayıda kişinin yaralanmasıyla sonuçlanmıştı. AİHM, Kobani protestolarına atıfta bulunarak, Demirtaş'ın savunma ve dosya erişim haklarının ihlal edildiğini, tutukluluğuna ilişkin yeterli hukuki gerekçenin sunulmadığını ve bu süreçte yargı bağımsızlığı konusunda ciddi endişeler olduğunu belirtti.