Güney Koreli ekipte yer alan itfaiye şefi Cho In-jae: Türkiye, Kore Savaşı'nda bize asker gönderen, yardım eden bir ülke. Ben gelirken o hatırayla geldim

AA
AA
TT

Güney Koreli ekipte yer alan itfaiye şefi Cho In-jae: Türkiye, Kore Savaşı'nda bize asker gönderen, yardım eden bir ülke. Ben gelirken o hatırayla geldim

AA
AA

Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından 73 yıllık minnetin azmiyle çalışan Güney Kore’den kurtarma çalışmalarına destek için gelen ekipte bulunan itfaiye ekibi şefi Cho In-jae, 8 kişiyi enkazdan sağ çıkardıklarını belirterek, "Türkiye, Kore Savaşı'nda bize asker gönderen, yardım eden bir ülke. Ben gelirken o hatırayla geldim. 'Buraya gelip ne kadar kişi kurtarırsak bizim için o kadar güzel olur.' dedik." ifadesini kullandı.
"Asrın felaketi" olarak nitelenen Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından Türkiye'ye gelen Güney Kore Dışişleri Bakanlığı Kalkınma İşbirliği Direktörü Won Do Yeon başkanlığındaki 121 kişilik ekipte yer alan itfaiye grubunun şefi Cho, AA muhabirine, arama kurtarma operasyonlarına ilişkin açıklamalarda bulundu.
Cho, 8 Şubat'ta Türkiye'ye ulaştıklarını ve Hatay'ın Antakya ilçesine 9 Şubat'ta geldiklerini söyledi.
Önce kamp alanı oluşturduklarını belirten Cho, "Sonra dışarıdaki durumu gözlemlemek, arama kurtarma çalışmalarında yolu öğrenmek, analiz etmek için oraya bir ekip gönderdik. Ardından bütün o bölgedeki çalışma arkadaşlarımız yaşam belirtisi gösteren bölgeye doğru hızlı şekilde gitti. O bölgede hayat belirtisi varsa biz de burada ekibi hazırlayıp, arama kurtarma operasyonunu başlattık." ifadesini kullandı.
Enkazda yaşam belirtisi olduğuna dair ihbar aldıklarını kaydeden Cho, kamerayla bunu teyit ettiklerini ve yaşam belirtisinin tespit edilmesinin ardından arama kurtarma çalışmasına başladıklarını dile getirdi.
Cho, enkazdaki kişinin yaşam belirtisinin kesin olduğunu saptadıktan sonra enkazdaki kişiyi tünel açarak bulunduğu yerden çıkardıklarını anlattı.

"Anne, baba ve küçük kızın yaşadığını saptadık"
Depremin üçüncü gününde bir ailenin enkaz altında olduğunu arama tarama sonucu fark ettiklerini belirten Cho, şöyle devam etti:
"Ailenin olduğu bina yan yatmıştı, altta iki kat yıkılmıştı. Alttaki bölgede bir delik oluşmuştu. O delikte anne, baba ve küçük kızın yaşadığını saptadık. Yanında küçük bir bebek de vardı ama o vefat etmişti. Daha sonra bu 3 kişiyi kurtarmak için küçük bölge operasyonu başlattık. O gün, onları bulmamız ve kurtarmamız büyük bir şanstı. Annenin ellerinde hasar vardı, moloz altında kalmıştı. Anne şok geçiriyordu, yanındaki bir çocuğu ölmüştü ama çocuğunun ölmediğini düşünüyordu, bize yaşadığını söylüyordu ama vefat etmişti. Anne, baba ve çocuğu sağ çıkardık."

"11 yaşındaki Abdüsselam'ı sağ çıkardık"
Cho, başka bir kurtarma operasyonunda, ekiplerinin bir çocuğun sesini duyduğunu ve hemen kurtarma operasyonu başlattıklarını söyledi.
11 yaşındaki "Abdüsselam" adlı çocuğun yanında annesinin de bulunduğunu ama annenin vefat ettiğini anlatan Cho, çocuğu sağ çıkarmayı başardıklarını dile getirdi.
Cho, diğer kurtarma operasyonlarına ilişkin "Enkaz altında bir teyze, eşiyle beraberdi. Eşi, onun üzerindeydi ve vefat etmişti. Çok küçük, dar bir alanda, 'yaşam üçgeni' dediğimiz bir bölgedeydi. Çok küçük bir yaşam alanı vardı ve hiçbirini hareket ettiremiyorduk. Çalışmalarımızla teyzemizi sağ çıkardık." diye konuştu.
Son kurtardıkları kişilerin anne ve oğlu olduğunu, İstanbul’dan gelen itfaiye ekipleriyle operasyonu başlattıklarını belirten Cho, onları enkazdan sağ çıkarmayı başardıklarını vurguladı.

"Buradaki yıkım, çok büyük bir yıkım"
Cho, Cezayir’de meydana gelen depremden sonra o bölgeye de gittiğini anlatarak, "Orada da çok yıkım vardı. Buraya gelip gördüğümde aklıma orası geldi. Buradaki yıkım, çok büyük bir yıkım." ifadesini kullandı.
Güney Kore'den gelen arama kurtarma ekibinin standartlar içerisindeki en üst seviyede bulunan kurtarma sınıfında olduğu bilgisini paylaşan Cho, şunları kaydetti:
"Türkiye, Kore Savaşı'nda bize asker gönderen, yardım eden bir ülke. Ben gelirken o hatırayla geldim. 'Buraya gelip ne kadar kişi kurtarırsak, bizim için o kadar güzel olur.' dedik. Bu, 18. yurt dışına gidişimiz ve kurtarma operasyonumuz. En son Tayvan’daki deprem sonrası gitmiştik. Orada 1 kişi kurtarmıştık.
Biz, Türkiye’ye geldik şimdi de ve bu depremde 8 kişiyi sağ çıkarmayı başardık. Enkazda cenazeler de vardı, cenazeyi çıkardığımız zaman kalbimiz acıyordu, üzülüyorduk. 19 kişinin cansız bedenini enkazdan çıkardık. Türkiye’de kurtarma operasyonundan sonra çok mutlu oluyorduk. Kurtardığımız canlar için tabii ki mutluyuz ama kurtaramadığımız canlar var onlar için de hüzünleniyoruz, kalbimiz acıyor. Bize Kore Savaşı'nda yardım eden Türkiye’nin hızlı şekilde toparlanmasını ümit ediyoruz."
Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından Güney Kore'den Türkiye'ye gelen 121 kişilik arama kurtarma ekibine 4 köpek de eşlik ediyor.

Kore Savaşı
Kore Savaşı, 25 Haziran 1950'de Kuzey Kore'nin Güney Kore'yi işgal etmesi üzerine başladı.
Çin ve Sovyetler Birliği Kuzey Kore'ye, ABD önderliğindeki Birleşmiş Milletler (BM) de Güney Kore'ye savaş boyunca destek verdi.

İlk Türk Tugayı, 17 Eylül 1950'de yola çıktı
BM Güvenlik Konseyinin (BMGK), BM güçlerini, Kuzey Kore işgalini sonlandırmak için Kore Yarımadası'na göndermeye onay vermesi üzerine Türkiye de BM tarafında savaşa katılma kararı aldı.
Tuğgeneral Tahsin Yazıcı emrindeki 1. Türk Tugayı, 17 Eylül 1950'de Hatay'ın İskenderun Limanı'ndan yola çıktı ve 12 Ekim 1950'de Pusan Limanı'na vardı.
Türkiye'den Pusan Limanı'na tugayların gelebilmesi için gemiyle en az 30 gün yol alınması gerekiyordu. Bu limana gelen Türk askerleri, hazırlıkların ardından 21 Kasım 1950'de bugün Kuzey Kore tarafında olan Kunuri'ye ulaştı.
Güney Kore Savunma Bakanlığı kaynaklarına göre, savaşa 21 bin 212 askerle toplamda 4 tugayla katılan Türkiye, asker sayısı bakımından Kore Savaşı'na katılan 16 ülke arasında 4. sırada yer aldı.
Kore Gazi Bakanlığının kayıtlarına göre, cephede hayatını kaybeden 700'ü aşkın askerle yaralanıp cepheden ayrıldıktan sonra vefat eden ve kaybolanlar da dahil Türkiye, Kore Savaşı'nda 900'ü aşkın şehit verdi. Türkiye, en fazla şehit veren 3. ülke oldu.
O zaman açılan Ankara Okulu'nu ve Türk askerinin fedakarlıklarını unutmayan Güney Kore halkı, Türk halkını "kan kardeşi" olarak nitelendiriyor.



(Video haber) Avustralya'da Yahudilerin Hanuka Bayramı kutlamaları sırasında silahlı saldırı: En az 10 ölü

Medyada dolaşan bir fotoğrafta saldırının failleri görülüyor.
Medyada dolaşan bir fotoğrafta saldırının failleri görülüyor.
TT

(Video haber) Avustralya'da Yahudilerin Hanuka Bayramı kutlamaları sırasında silahlı saldırı: En az 10 ölü

Medyada dolaşan bir fotoğrafta saldırının failleri görülüyor.
Medyada dolaşan bir fotoğrafta saldırının failleri görülüyor.

Avustralya'nın Sidney kentinde bir plajda Yahudilerin Hanuka Bayramı kutlamaları sırasında meydana gelen silahlı saldırıda en az 10 kişi öldü, çok sayıda  kişi yaralandı. İsrail gazetesi Yedioth Ahronoth'a göre olay sırasında yaklaşık 2 bin kişi panik içinde tahliye edildi ve birçoğu sığınaklara sığındı.

Öte yandan Avustralya polisi tarafından bugün yapılan açıklamada, olay nedeniyle Bondi Plajı'ndan uzak durulması çağrısı yapıldı. Polis daha sonra, silahlı saldırının ardından iki kişinin gözaltına alındığını duyurdu.

Şarku’l Avsat’ın Fransız Haber Ajansı AFP’den aktardığı  habere göre bir görgü tanığı, ‘siyah giysili iki kişinin’ plajda ateş açtığını söyledi.

dfgthy
Avustralya medyasında yayınlanan, saldırganlardan birine ait bir fotoğraf.

Avustralya medyası tarafından yayınlanan saldırganlardan birinin fotoğrafı

Öte yandan İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog, saldırıyı ‘Yahudilere yönelik acımasız bir saldırı’ olarak nitelendirerek kınadı.

uı89o
Kurtarma ekipleri, Sidney sahilinde meydana gelen silahlı saldırının ardından yaralı bir kişiyi taşıyor (AP)

Herzog, açıklamasında şunları söyledi:

“Sidney'deki kardeşlerimiz, Bondi Plajı'nda Hanuka'nın ilk mumunu yakmaya giden Yahudilere yönelik acımasız bir saldırıda kötü niyetli teröristler tarafından saldırıya uğradı.”

Görgü tanıkları, kutlamaya katılanların saldırı mahallinden panik halinde kaçtıklarını söylerken yerel medya, silahlı saldırganların olay yerinden kaçtığını ve yetkililerin yoğun bir arama çalışması yürüttüğünü bildirdi.


Almanya: Noel pazarına saldırı planlamak şüphesiyle beş kişi gözaltına alındı

Alman polisi (EPA)
Alman polisi (EPA)
TT

Almanya: Noel pazarına saldırı planlamak şüphesiyle beş kişi gözaltına alındı

Alman polisi (EPA)
Alman polisi (EPA)

Münih savcılığı, Almanya'nın güneyindeki bir Noel pazarına saldırı planlamakla suçlanan beş kişinin gözaltına alındığını duyurdu.

Alman Haber Ajansı'na (DPA) göre savcılık, bu kişilerden dördü hakkında resmi tutuklama emri çıkarıldığını, beşinci kişinin ise Bavyera'nın güneyindeki Dingolfing'deki bir Noel pazarına saldırı planlamak şüphesiyle önleyici gözaltına alındığını belirtti.

Savcılar, saldırının arkasında İslamcı bir motif olduğundan şüpheleniyor.

Geniş çapta tanınan Bild gazetesi daha önce olayla ilgili haber yapmıştı.

Gözaltıların cuma günü gerçekleştiği ve zanlıların dün soruşturma hakimi önüne çıkarıldığı düşünülüyor.


Trump: DEAŞ bize tekrar saldırırsa Suriye'de onlara karşılık vereceğiz

ABD Başkanı Donald Trump (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump (Reuters)
TT

Trump: DEAŞ bize tekrar saldırırsa Suriye'de onlara karşılık vereceğiz

ABD Başkanı Donald Trump (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump, Suriye'de bir silahlı saldırgan tarafından üç ABD askerinin öldürülmesiyle ilgili olarak, tekrar saldırılması halinde ABD'nin DEAŞ güçlerine karşılık vereceğini söyledi.

Şarku'l Avsat'ın Reuters'ten aktardığına göre Trump, Beyaz Saray dışında gazetecilere yaptığı açıklamada, üç Amerikalının bir pusu sonucu öldürüldüğünü belirtti.

Trump ayrıca Truth Social platformunda "Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara bu saldırıdan dolayı çok öfkeli ve üzgün" ifadelerini kullandı.

ABD ordusu, dün bir DEAŞ militanının ABD ve Suriye güçlerinden oluşan bir konvoya düzenlediği saldırıda üç personelinin (iki asker ve bir sivil tercüman) öldüğünü açıkladı.

ABD Merkez Komutanlığı (CENTCOM), üç ABD askeri personelinin de yaralandığını bildirdi.

Açıklamada, tek başına hareket eden bir silahlı saldırgan tarafından gerçekleştirilen saldırının, Suriye'nin merkezindeki Palmira şehrinde "askerlerin önemli bir komutanla çatışma halinde olduğu sırada" meydana geldiği belirtildi.

ABD Savunma Bakanı Pete Higseth ise "müttefik güçlerin" saldırganı öldürdüğünü ifade etti.