Kahramanmaraş'ı üç gün önceden tahmin ettiği iddia edilen Frank Hoogerbeets'ten İstanbul depremi açıklaması

Hoogerbeets kısa süre önce "Türk medyasının iddia ettiği gibi kahin değilim" yazmıştı

Hoogerbeets, "1984'ten beri geometri ve sayısal titreşimler alanlarında aktif" olduğunu söylüyor (Frank Hoogerbeets)
Hoogerbeets, "1984'ten beri geometri ve sayısal titreşimler alanlarında aktif" olduğunu söylüyor (Frank Hoogerbeets)
TT

Kahramanmaraş'ı üç gün önceden tahmin ettiği iddia edilen Frank Hoogerbeets'ten İstanbul depremi açıklaması

Hoogerbeets, "1984'ten beri geometri ve sayısal titreşimler alanlarında aktif" olduğunu söylüyor (Frank Hoogerbeets)
Hoogerbeets, "1984'ten beri geometri ve sayısal titreşimler alanlarında aktif" olduğunu söylüyor (Frank Hoogerbeets)

Kahramanmaraş merkezli depremleri birkaç gün öncesinden tahmin ettiği ileri sürülen Frank Hoogerbeets, şimdi de beklenen İstanbul depremiyle ilgili yeni açıklamasıyla gündemde.
Hoogerbeets, dün (15 Şubat) paylaştığı yeni bir Twitter gönderisinde kendisine sürekli İstanbul depreminin ne zaman olacağının sorulduğunu ima ederek şunları yazdı:
"'İstanbul depremi ne zaman olacak?' Bana tarih ve saati söyleyen kristal kürem yok."

Kendisini araştırmacı ve gezegen geometrisi uzmanı diye nitelendiren Hoogerbeets, depremden günler önce, 3 Şubat'ta attığı tweette "Er ya da geç bu bölgede (Türkiye'nin Güney-Orta bölgesi, Ürdün, Suriye, Lübnan) 7,5 büyüklüğünde bir deprem olacak" diye yazmıştı.
Sırasıyla 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremlerin 6 Şubat'ta Kahramanmaraş başta olmak üzere 10 ili vurmasının ardından Hoogerbeets'in bu tweeti yeniden gündeme gelmişti.
Hatta bazıları Hoogerbeets'i "deprem kahini" diye nitelemeye başlamıştı.

"Türk medyasının iddia ettiği gibi kahin değilim"
Öte yandan Hoogerbeets, 13 Şubat'ta yaptığı bir paylaşımda kendisine "deprem kahini" diyen medya organlarını eleştirmişti.
"Bazı Türk medya kuruluşlarının iddia ettiği gibi 'kâhin', 'mistik' veya 'peygamber' değilim. Büyük depremler için asla kesin tarihler vermiyorum" diyen Hoogerbeets, şöyle eklemişti:
"Ben depremler ve gezegen konumları arasındaki ilişkiyi inceleyen bir araştırmacıyım ve bu amaçla özel bir yazılım (SSGI) geliştirdim."

Sismolog veya bilim insanı değil: Gezegen dizilimlerinden tahmin yapmaya çalışıyor
Gezegenlerin diziliminin depremlere neden olduğunu ileri süren ve gök cisimlerinin pozisyonları üzerinden deprem tahminleri yapan Hoogerbeets, dünyanın farklı konumlarına ilişkin sürekli uyarılarda bulunuyor. Bunları da genellikle YouTube kanalında yayımladığı videolarda veya Twitter'da yaptığı paylaşımlarda dile getiriyor.
Hoogerbeets, dile getirdiği bu bölgelerin bazılarında deprem meydana geldiğinde basının ve sosyal medyanın gündeminde hızla yukarılara tırmanarak "deprem kahini" diye nitelenir hale geldi.
YouTube kanalında binlerce takipçisi olması ve internet sitesinin düzenli olarak güncellenmesi, Hollandalı tahmincinin gerçek bir sismolog olduğu izlenimini veriyor.
Ancak uzmanlara göre Hoogerbeets'in uğraşının bu bilim dallarıyla ilgisi yok. Üstelik kendisi de herhangi akademik unvanının olmadığını kabul ediyor ve kendisini "deprem heveslisi" diye niteliyor.
Hoogerbeets, sarsıntıların arkasında Mars ve Venüs gibi gezegenlerin olduğunu savunuyor.
Örneğin Hoogerbeets'e göre Endonezya'da, 28 Eylül 2018'de Sulawesi Adası'ndaki Palu Körfezi'nde meydana gelen 7.5 büyüklüğündeki deprem ve ardından oluşan tsunamiye Venüs, Uranüs, Neptün ve Mars'ın Dünya'da uyguladığı yerçekimi kuvveti neden oldu. 
Söz konusu depremde Donggala, Palu, Sigi bölgeleri etkilenmiş, 4 bin 340 kişi hayatını kaybetmişti.

"Gök cisimleri depremleri etkilemez"
Yerbilimciler Uranüs, Neptün veya diğer gezegenlerin depremlere etki edebileceği iddiasını kesin bir dille reddediyor. Bu tür tahminlerin deprem biliminden çok astrolojiye yakın olduğu belirtiliyor.
Gökbilimciler uzun yıllar boyunca Ay'ın okyanuslarda yarattığı gelgitlerin depremleri etkileyip etkilemediğini tartıştı. Ancak bu tartışmalar da büyük ölçüde sonuçsuz kaldı.
ABD'li jeofizikçi Andrew Michael, "Küçük bir etki bulmak için bile büyük veri setlerinin istatistiksel analizi gerekir. Bu yapıldığında bile sonuçlar tartışmalı olmaya devam etti" ifadelerini kullanıyor:
"Yani genel olarak, Ay'ın depremler üzerinde tahmin için kullanılacak kadar büyük bir etkisi yok."
Jeofizikçiye göre, Dünya'ya en yakın gök cismi olan Ay'ın etkisi bile tartışmalıyken daha uzak gezegenlerin yeryüzündeki depremleri etkilemesi mümkün değil.
"Jüpiter'in Dünya'ya en yakın olduğu konumu düşünelim. Gezegenin bu konumdaki kütle çekim kuvveti, Ay'ınkinin sadece yüzde 1'ine sahip. Bunu yüzde 0,6'yla Venüs izliyor. Diğerlerininki daha da az" diyen Michael, şöyle ekliyor:
"Ay'ın depremler üzerindeki etkisini zar zor gözlemleyebiliyorsak, diğer gezegenlerin etki ettiğini düşünmek akla hayale sığmaz."
 
Independent Türkçe, Daily Mail, Snopes



Türkiye 'gerektiğinde' Suriye'de ‘tansiyonu düşürmek’ için İsrail ile teknik görüşmeler yapıyor

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan (Reuters)
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan (Reuters)
TT

Türkiye 'gerektiğinde' Suriye'de ‘tansiyonu düşürmek’ için İsrail ile teknik görüşmeler yapıyor

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan (Reuters)
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan (Reuters)

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan dün yaptığı ve Reuters tarafından aktarılan açıklamasında Türkiye'nin gerektiğinde Suriye'de tansiyonu düşürmek için İsrail ile teknik görüşmeler yaptığını söyledi.

Fidan, Türkiye’nin İsrail de dahil olmak üzere Suriye'deki hiçbir ülkeyle çatışmaya girme niyeti olmadığını vurguladı.

Dışişleri Bakanı, İsrail ile Suriye konusunda gerilimin arttığı bir dönemde CNN Türk’e konula ilgili açıklamalarda bulundu.

Basında yer alan haberlere göre İsrail'in geçtiğimiz hafta Suriye’de bombaladığı hava üsleri, Türkiye'nin Suriye ile yapmayı planladığı ortak savunma anlaşmasının bir parçası olarak asker konuşlandırmayı planladığı yerlerdi.

Dışişleri Bakanı Fidan, açıklamasında şunları söyledi:

“Suriye'de güvenlik iş birliği olacak ve biz Suriye için istikrar ve refah istiyoruz. Ama Suriye'nin tekrar Türkiye'nin milli güvenliğini tehdit edecek bir iç karışıklığa, bir operasyona, bir provokasyona maruz kalmasını da izleyemeyiz. Ona da sadece bakmakla yetinmeyiz.”

İsrail, Beşşar Esed rejimin geçtiğimiz aralık ayında düşmesinin ardından Suriye toprakları içinde kalan bir tampon bölge de dahil olmak üzere Suriye'nin güneybatısındaki bazı bölgelerin kontrolünü ele geçirdi, Suriye ordusuna ait silahları ve askeri üsleri hedef alan bombardımanlar düzenledi.

İsrail, geçtiğimiz hafta Hama ve Humus'taki hava üslerinin yanı sıra Şam'daki askeri altyapıyı da bombaladığını duyurdu.

Dışişleri Bakanı Fidan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Amerika’nın (İsrail Başbakanı Binyamin) Netanyahu'ya tabiri caizse bir ayar vermesi gerekiyor.”

Türkiye, İsrail'in Suriye'ye yönelik saldırılarını ‘ülkedeki istikrar çabalarını engellemek’ olarak değerlendirirken İsrail, ‘kendi güvenlik çıkarlarını korumak için hareket ettiğini’ öne sürüyor.