Sırbistan, Avrupa'da Moskova'nın en büyük desteğe sahip olduğu ülke

Belgrad’da geçen mart ayında Rusya'ya destek gösterisi yapıldı. (Reuters)
Belgrad’da geçen mart ayında Rusya'ya destek gösterisi yapıldı. (Reuters)
TT

Sırbistan, Avrupa'da Moskova'nın en büyük desteğe sahip olduğu ülke

Belgrad’da geçen mart ayında Rusya'ya destek gösterisi yapıldı. (Reuters)
Belgrad’da geçen mart ayında Rusya'ya destek gösterisi yapıldı. (Reuters)

Rusya'nın Avrupa Kıtası’ndaki son müttefiklerinden biri olan Sırbistan, Moskova'ya yaptırım uygulamaktan kaçınıyor. Fransız Le Figaro gazetesinin haberine göre Rus propagandasının geniş çapta yayıldığı ülkede Kremlin yerel kamuoyunda geniş bir desteğe sahip.
Habere göre 12 yıldır Belgrad'da yaşayan genç Rus sinemacı Sasa Seregina şu açıklamada bulundu:
"Rusya Sırbistan'ı tek kurşun sıkmadan işgal etti. Aslında Rus etkisi, Belgrad'daki mevcut rejimin rızasıyla toplumun tüm kesimlerine uzanıyor. Öyle ki bu etki Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic için zorlayıcı bir hal aldı.”
Sırbistan, bir yandan Rusya'nın Ukrayna'yı işgalini kınayan 2 Mart 2022 tarihli Birleşmiş Milletler Genel Kurulu kararını desteklerken diğer yandan da Rusya'ya yaptırım uygulamaktan kaçınarak Moskova'nın Avrupa Kıtası’ndaki son müttefiklerinden biri olmaya devam ediyor.
Haberde, AB Belgrad-Priştine Diyaloğu Özel Temsilcisi Miroslav Lajcak'ın 9 Şubat'ta Sırbistan ile ilgili raporunu Avrupa Parlamentosu'na sunduğu sırada yaptığı "Rus etkisi Sırbistan'da bir sorun olmaya devam ediyor" iddiasına atıfta bulunuldu.

"Etkili Kampanya"
Kosova'nın statüsü, Moskova'nın Belgrad üzerinde kullandığı ana nüfuz araçlarından biri. Moskova, Kosova'nın BM meclisine üye olmasını engellemek için Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde veto yetkisini kullanıyor. Moskova böylece Sırbistan'ın Kosova'nın bağımsızlığını tanımayı reddeden resmi tutumunu desteklemiş oluyor.
Ancak habere göre Sırbistan enerji sektöründe her şeyden önce Rusya'ya bağlı. Rus şirketi Gazprom, doğrudan veya yan kuruluşları aracılığıyla, Sırp yerli petrol şirketinin en büyük hissedarı. Aynı zamanda Rus gazını Sırp evlerine ve endüstrilerine taşıyan iki doğal gaz boru hattının da ana sahibi. Gaz devi (Gazprom), yan kuruluşları aracılığıyla, ‘Kızıl Yıldız’ futbol kulübü ve ‘Partizan’ basketbol kulübü gibi spor kulüplerinin de yıllardır sponsorluğunu yaptı. Ayrıca bir dizi festival, kurum ve kültürel etkinliği de finanse etmektedir. Gazprom, Aziz Sava Katedrali'nin iç dekorasyonunu finanse eden şirkettir.
Sırp vatandaşları üzerinde önemli etkisi olan sembolleri hedef alan bu faaliyetler, Rus-Sırp ilişkilerini destekleyen aktif bir kampanyanın parçasıdır.

Yumuşak güç
Rus yumuşak gücü, Sırp kamuoyunu şekillendirmek için Sputnik'i kullanıyor. Rejim tarafından kontrol edilen tüm medya, Sputnik'in mesajlarını benimsiyor. Avrupa Birliği tarafından yasaklanan Russia Today, kasım ayında Belgrad'daki ofislerini açtı.
Sırp siyaset bilimci Igor Novakoviç’in duruma dair değerlendirmesi şöyle oldu:
“Rusya'ya karşı eleştirel olmayan bir atmosfer yaratılmasına, Slav kardeşliği ve Ortodoksluk mitinin desteklenmesine ve Rus pazarını Sırp ihracatçılar için bir fırsat olarak sunmaya katkıda bulunuyorlar. Sırbistan'ın ana ticaret ortaklarının Avrupa Birliği ülkeleri olduğunu kanıtlayan gerçek ekonomik göstergelere rağmen!”
Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinin öncesinde Sırp gazeteleri ‘Ukrayna Rusya'ya saldırdı’, ‘ABD dünyayı kaosa sürüklüyor’ manşetlerini attı. Savaştan neredeyse bir yıl sonra, medya sahnesi bu propagandayı öne çıkarmaya devam etti. Medya, NATO'dan gelen tehditlere rağmen Kremlin'in yanında yer aldı.

Açıklamalar Rusya’nın safında
Yapılan açıklamalarda Avrupa Birliği ve ABD'yi rahatsız eden şeyin geçtiğimiz aralık ayında Alexander Volin'in Sırp güvenlik teşkilatının (BIA) başına atanması olduğu belirtildi.
Kosova ofisi eski müdürü olan Volin, Sırbistan Cumhurbaşkanı Vucic'in güvendiği bir adam. Daha önce Çalışma, Savunma ve İçişleri Bakanı olarak görev yaptı.
Moskova ile bağlantılarını gizlemeyen Volin, geçen ağustos ayında Rus diplomasisini yürüten isim olan Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ile görüştükten sonra şunları söyledi:
“Sırbistan, Rusya karşıtı histeriye yenik düşmeyen tek ülke.”
Belgrad'da geçtiğimiz aralık ayında, Wagner milisleri için bir ofis açıldığı yönündeki söylentiler ışığında Ukrayna'da Rus güçlerinin yanında savaşmaları için Sırbistan'da paralı askerler toplandığı yönünde açıklamalar yapıldı.
Sırplar arasında Moskova'ya verilen desteğin boyutunu gösterme çerçevesinde, Sosyal Araştırmalar Ofisi (Berudi) tarafından 13 Şubat'ta yayınlanan bir anketin sonuçlarına göre katılımcıların yüzde 71,8'i Rusya'ya yaptırım uygulanmasına karşı çıktı. Sırpların çoğunluğu Sırbistan'ın, Rusya ile Batı arasındaki çatışmada tarafsız kalması gerektiğini ifade ederken Batı ile Rusya arasında seçim yapmak gerekirse, yalnızca üçte biri Batı kampını tercih ediyor.



Uluslararası Af Örgütü: İran, savaş sırasında İsrail'deki sivillerin yaşadığı bölgelere misket bombası attı

Tel Aviv'in doğusundaki Beni Barak'ta İran'ın gerçekleştirdiği füze saldırısının sonuçları (Arşiv - AFP)
Tel Aviv'in doğusundaki Beni Barak'ta İran'ın gerçekleştirdiği füze saldırısının sonuçları (Arşiv - AFP)
TT

Uluslararası Af Örgütü: İran, savaş sırasında İsrail'deki sivillerin yaşadığı bölgelere misket bombası attı

Tel Aviv'in doğusundaki Beni Barak'ta İran'ın gerçekleştirdiği füze saldırısının sonuçları (Arşiv - AFP)
Tel Aviv'in doğusundaki Beni Barak'ta İran'ın gerçekleştirdiği füze saldırısının sonuçları (Arşiv - AFP)

Uluslararası Af Örgütü (Amnesty International) bugün, İran'ı haziran ayında iki ülke arasında 12 gün süren savaş sırasında İsrail'in sivil bölgelerine “uluslararası insani hukukun açık ihlali” niteliğinde misket bombaları attığı suçlamasında bulundu.

Uluslararası insan hakları örgütü yaptığı açıklamada, “İran güçleri geçen ay İsrail'in yoğun nüfuslu yerleşim bölgelerine, savaş başlıklarında misket bombaları bulunan balistik füzeler ateşledi ve bu saldırılar sivillerin hayatını tehlikeye attı” denildi. Amnesty International, açıklamasında 19, 20 ve 22 Haziran tarihlerinde Gush Dan (merkez), Beerşeba (güney) ve Tel Aviv'in güneyindeki Rishon LeZion bölgelerinde üç füze saldırısı gerçekleştiğini belirtti.

Açıklamada, Uluslararası Af Örgütü Araştırma, Savunuculuk, Politika ve Kampanyalar Direktörü Erika Guevara-Rosas'ın şu sözleri yer aldı: "Misket bombaları, asla kullanılmaması gereken ayrım gözetmeyen silahlardır. İran güçleri, bu silahları yerleşim alanlarında veya yakınında kullanarak sivillerin hayatını tehlikeye atmış ve uluslararası insancıl hukuku açıkça hiçe saymıştır."

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre Misket bombaları, geniş bir alana çok sayıda bombacık fırlatmak üzere tasarlanmıştır. Patladıkları geniş coğrafi alana ilave olarak, bu bombacıkların bazıları çarpma anında patlamaz ve bu da onları gelecekte herhangi bir zamanda potansiyel olarak patlayıcı hale getirir.

İran ve İsrail, bu silahların kullanımını, üretimini, stoklanmasını ve konuşlandırılmasını yasaklayan 2008 Misket Bombaları Sözleşmesi'ne taraf veya imzacı değildir. Ancak Uluslararası Af Örgütü, açıklamasında, "uluslararası örf ve adet hukukunun, doğası gereği ayrım gözetmeyen silahların kullanımını yasakladığını ve sivilleri öldüren veya yaralayan ayrım gözetmeyen saldırılar düzenlemenin savaş suçu teşkil ettiğini" vurgulamıştır ifadeleri yer aldı.

Örf ve adet hukuku, ilgili tarafların zaman içinde örf ve adeti tekrar tekrar kabul etmelerine dayanan yazılı olmayan mevzuattır. İran ve İsrail arasındaki savaş, 13-25 Haziran tarihleri arasında 12 gün sürmüş ve bu süre zarfında İsrail ordusu, özellikle İran İslam Cumhuriyeti'nin nükleer programını hedef alan İran topraklarına hava saldırıları düzenlemiştir. İran İslam Cumhuriyeti de buna karşılık Yahudi devletine çok sayıda balistik füze fırlatmıştır.