Tarık Salih: Husiler barış seçeneğini boşa harcarsa masada savaş seçeneği olacak

Yemen Başkanlık Konseyi üyesi Tarık Salih, Husilerle temas hatlarındaki Yemen güçlerini denetliyor (SABA)
Yemen Başkanlık Konseyi üyesi Tarık Salih, Husilerle temas hatlarındaki Yemen güçlerini denetliyor (SABA)
TT

Tarık Salih: Husiler barış seçeneğini boşa harcarsa masada savaş seçeneği olacak

Yemen Başkanlık Konseyi üyesi Tarık Salih, Husilerle temas hatlarındaki Yemen güçlerini denetliyor (SABA)
Yemen Başkanlık Konseyi üyesi Tarık Salih, Husilerle temas hatlarındaki Yemen güçlerini denetliyor (SABA)

Yemen’de Husi milisleri Taiz cephesindeki taciz atışlarını sürdürürken, ateşkesin yenilenmesi ve kapsamlı hale getirilmesi yönündeki uluslararası ve bölgesel çabalar ise devam ediyor. Yemen Başkanlık Konseyi üyesi Tarık Salih, milisler barış seçeneğini boşa harcadığı taktirde savaşa dönüşün bir seçenek teşkil edeceği uyarısında bulundu.
Reşad el-Alimi başkanlığındaki Yemen Başkanlık Konseyi, uluslararası ve bölgesel çabalara, darbeye son verecek, Husi milislerin karşı çıktığı, uzlaşıya dayalı geçiş yolunun önünü açacak, müzakere edilmiş kapsamlı bir siyasi süreç başlatma fırsatı sağlamayı amaçlıyor.
Yemenli resmi kaynakların aktardığına göre, ülkenin batı kıyısındaki Ulusal Direniş Güçleri ve Muhafız Tugayları komutanı Tuğgeneral Tarık Salih, Muhafız Tugayları’na ait bir eğitim kamplarını, Kızıldeniz Sahili cephelerinde temas hatlarındaki askeri bölgeleri teftiş etti.
Şarku’l Avsat’ın SABA’dan aktardığı habere göre, eski Cumhurbaşkanı Ali Abdullah Salih'in oğlu Tarık Salih, Yemenlilerin öncelikli hedeflerinin devlet kurumları ve tarihi başkenti Sana'nın geri alınması, adil, kapsamlı ve sürdürülebilir bir barışın sağlanması, barış yahut savaş yoluyla Cumhuriyet değerleri ve halkın haklarının korunması olduğunu vurguladı.
Aynı zamanda, “Savaş veya barış durumu sonsuza kadar devam etmeyecek, mutlaka bir son verilecektir. Yemen halkı, devleti yeniden kurmak için ellerinden gelen her türlü seçeneği kullanacak. Husilerin işledikleri insan hakları ihlalleri ve sivillere karşı işledikleri suçlar hoş karşılanmamıştır, karşılanmayacaktır. Birleşmiş Milletler’in çabaları ve uluslararası düzeydeki çabalar yoluyla barışçıl çözümler, Husilerin iddialarından uzakta, öncelikle Yemen halkını himaye etmeli, sandık yoluyla kendi kendilerini yönetme haklarını güvence altına almalıdır. Bu kaideden sapan herhangi bir çözüm önerisi hiçbir gerekçeyle kabul edilmeyecektir” açıklamalarında bulundu.
Husilerin temas hatlarında gerilimi sürdürmesi ve uluslararası seyrüsefer tehdidi hususunda ise “Husilerin Kızıldeniz'deki küresel seyrüsefer güvenliğini tehdit eden tüm düşmanca hareketleri dikkatle izleniyor” ifadelerine başvurdu.
Komutanlara ve subaylara yüksek alarm durumu sürdürmeleri, askeri teçhizatı korumaları, personel için eğitim ve yeterlilik kurslarını yoğunlaştırmaları talimatını veren Tarık Salih, “Husi milisler geriye kalan barış umutlarını da boşa harcarsa, savaş seçeneği masada olacak” vurgusunda bulundu. Aynı zamanda “Suudi Arabistan Krallığı ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) liderliğindeki Arap Koalisyonu’nun Yemen halkını desteklemek için gösterdiği büyük çabalara değer veriyoruz” ifadelerine başvurdu.
Yemen Savunma Bakanı Muhsin ed-Dairi, geçici başkent Aden'de bir İngiliz askeri heyetiyle, Husi terör örgütünün aktif olduğu terörizm ve kaçakçılıkla mücadelede ortak işbirliğini geliştirmenin yollarını görüştü.
Resmi kaynakların bildirdiğine göre, İran'ın terörist Husi milislere sürekli silah kaçakçılığında bulunduğunu vurgulayan Dairi, “Bu, huzurun istismar edildiğinin, uluslararası barış çabalarının reddedildiğinin açık bir göstergesidir” ifadelerini kullandı. Husi terör grubu ile El Kaide ve DEAŞ arasında açık bir işbirliği olduğuna da değinen Dairi, meşru güçlerin terörist Husi milislerin kontrolündeki bölgeleri özgürleştirmek için ilerlemesi hususunda kendi deyimiyle kaydedilen çifte standart politikasını eleştirdi. Aynı zamanda, üzerinde anlaşmaya varılan referanslar mucibince Husi terörist milisleri barışa yöneltmek için gerçek bir baskı yapılması çağrısında bulundu.
Yemen askeri medyası, ordu güçlerinin Salı günü Husi terör örgütünün Taiz cephelerinde düzenlediği saldırıları püskürttüğünü bildirdi. İlin kuzeyindeki Usayfira ve ez-Zenuc cephelerindeki noktalara doğru ilerlemeye çalışan milislerin aynı zamanda batıda ed-Debab cephesi, doğuda Sala bölgesi, valiliğin batı kırsalındaki cephelere ve şehrin doğusunda el-Akrud ve el-Ahdub cephelerine doğru ilerlediği belirtildi.



Tunus mahkemesi, cumhurbaşkanı adayı el-Ayaşi Zemal'e 1 yıl 8 ay hapis cezası verdi

Tunuslu işadamı, eski milletvekili ve cumhurbaşkanı adayı el-Ayaşi Zemal (videodan alınan ekran görüntüsü)
Tunuslu işadamı, eski milletvekili ve cumhurbaşkanı adayı el-Ayaşi Zemal (videodan alınan ekran görüntüsü)
TT

Tunus mahkemesi, cumhurbaşkanı adayı el-Ayaşi Zemal'e 1 yıl 8 ay hapis cezası verdi

Tunuslu işadamı, eski milletvekili ve cumhurbaşkanı adayı el-Ayaşi Zemal (videodan alınan ekran görüntüsü)
Tunuslu işadamı, eski milletvekili ve cumhurbaşkanı adayı el-Ayaşi Zemal (videodan alınan ekran görüntüsü)

Tunus cumhurbaşkanı adayı el-Ayaşi Zemal’in avukatı, Cendube Mahkemesi’nin dün (Çarşamba) Zemal'i bir yıl sekiz ay hapis cezasına çarptırdığını ve bunun muhalefetin Cumhurbaşkanı Kays Said'in yeniden seçilmesini amaçlayan adil olmayan seçimlere ilişkin korkularını güçlendiren son hamle olduğunu söyledi.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'tan aktardığı habere göre, 6 Ekim'de yapılması planlanan cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde, Tunus Bağımsız Yüksek Seçim Kurulu’nun bu ay üç önemli adayı diskalifiye etmesinin ardından tansiyon yükseldi. Bu hareket bir eleştiri seline yol açtı.

Binlerce Tunuslu geçen hafta muhalefetin ve sivil toplum örgütlerinin çağrısıyla sokaklara dökülerek Tunus Bağımsız Yüksek Seçim Kurulu’nun muhalifleri ve adayları baskı altına almamasını talep etti.

Seçim Kurulu sadece Said, Zuheyr el-Mağzavi ve el-Ayaşi Zemal'in adaylıklarını onaylayarak seçim anlaşmazlıklarını karara bağlayan en yüksek yargı organı olan İdare Mahkemesi'nin kararına meydan okudu.

Dün alınan kararı yorumlayan Zemal'in avukatı Abdussettar el-Mesudi Reuters'e şunları söyledi: “Karar siyasi amaçlıdır; adil değildir. Zemal’in cumhurbaşkanlığı yarışındaki şansını baltalamayı ve onu Tunuslulara dürüst olmayan biri olarak göstermeyi amaçlamaktadır.”

Zemal iki hafta önce ‘belge uydurmak ve halk desteğini tahrif etmek’ suçlamasıyla gözaltına alınmıştı.

Said'in muhalifleri, üyelerini kendisinin atadığı Tunus Bağımsız Yüksek Seçim Kurulu’nu rekabeti bastırmak ve adayları sindirmek suretiyle yeniden seçilmesini sağlamak için kullandığını söylüyor.

Said ise hainlerle, paralı askerlerle, yolsuzluk yapanlarla savaştığını ve diktatör olmayacağını söyleyerek suçlamaları reddediyor.

Özgür Anayasa Partisi lideri Abir Musi kamu güvenliğine zarar vermek suçlamasıyla geçen yıldan bu yana hapiste. Önde gelen siyasetçi Lutfi el-Merahi de 2019 seçimlerinde hile yapmak suçlamasıyla bu yıl hapse atıldı.

Her iki isim de seçimlere katılma niyetlerini açıklamış, ancak hapsedilmiş ve adaylıklarını sunmaları engellenmişti.

Geçtiğimiz ay bir başka mahkeme de cumhurbaşkanlığı seçimlerine aday olan dört siyasetçiyi hapis cezasına çarptırdı ve ömür boyu adaylıktan menetti.

Said 2019 yılında demokratik yollarla seçildi. Ancak zamanla iktidar üzerindeki kontrolünü sıkılaştırdı ve 2021 yılında muhalefetin ‘darbe’ olarak nitelendirdiği bir kararname yayınladı. Söz konusu kararnameyle Said yasama yetkisini kendisine devrederek ülkeyi yönetmeye başladı.