Çin, ChatGPT'yi yasaklayan ilk ülke oldu

Uyarının gittiği teknoloji şirletleri arasında Tencent ve Alibaba var (AP/Reuters)
Uyarının gittiği teknoloji şirletleri arasında Tencent ve Alibaba var (AP/Reuters)
TT

Çin, ChatGPT'yi yasaklayan ilk ülke oldu

Uyarının gittiği teknoloji şirletleri arasında Tencent ve Alibaba var (AP/Reuters)
Uyarının gittiği teknoloji şirletleri arasında Tencent ve Alibaba var (AP/Reuters)

Çin yönetiminin ülkedeki teknoloji şirketlerine ChatGPT yasağı getirdiği öne sürüldü.
Nikkei Asia'nın haberine göre, teknoloji firmalarının platformları aracılığıyla ChatGPT veya bağlantılı hizmetler sunması yasaklandı.
Çin devlet medyasında yer alan haberlerde, ABD merkezli yapay zeka firması OpenAI'ın geliştirdiği ChatGPT'nin egemenliğe zarar verebilecek yanlış bilgiler yaydığı ifadeleri yer aldı.
20 Şubat'ta China Daily gazetesinin ülkenin en büyük sosyal medya platformu Weibo'da konuyla ilgili bir gönderi paylaştığı bildirildi. 
Gönderide ChatGPT'nin ABD'ye "dezenformasyon ve kendi siyasi anlatılarını yaymasında" yardımcı olacağı iddia edildi.
Aynı zamanda gazetenin yayımladığı bir videoda da ChatGPT'ye Sincan Uygur Özerk Bölgesi'yle ilgili sorular sorulduğu görüldü.
ChatGPT'nin Çinlilerin Uygur Müslüman azınlıklara karşı insan hakları ihlallerinde bulunduğuna yönelik haberlerden bahsetmesi üzerine videodaki sunucunun şu ifadeleri kullandığı aktarıldı:
"ABD hükümetinin siyasi vurgularına uygun olarak mükemmel bir şekilde yazılmış bir cevap."
Sohbet botu, ülkenin bir diğer büyük sosyal medya platformu WeChat'teki üçüncü taraf uygulamalar aracılığıyla kısa süre önce erişilebilir hale gelmişti.
Yeni kararla birlikte WeChat'in sahibi teknoloji devi Tencent'e de uyarı gittiği ve bunun ardından erişimin kaldırıldığı belirtildi.
Bu hamlenin ardından Çin'in ChatGPT'yi yasaklayan ilk ülke olduğu yorumları yapılıyor.
Çinli internet devi Baidunu da ChatGPT'ye rakip sohbet botu geliştirdiği biliniyor.
Henüz adı açıklanmayan yeni sohbet botunun mart ayında kullanıcıların hizmetine açılması bekleniyor.
Independent Türkçe, Forbes, Gizmo China, Nikkei Asia, BloombergHT



Washington: İran'a yönelik azami baskı politikası tam güçle devam ediyor

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, 20 Mayıs 2025'te Senato'da konuşuyor. (Reuters)
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, 20 Mayıs 2025'te Senato'da konuşuyor. (Reuters)
TT

Washington: İran'a yönelik azami baskı politikası tam güçle devam ediyor

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, 20 Mayıs 2025'te Senato'da konuşuyor. (Reuters)
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, 20 Mayıs 2025'te Senato'da konuşuyor. (Reuters)

ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Tami Bruce, dün gazetecilere yaptığı açıklamada, Washington'un İran ile yeni bir nükleer anlaşma imzalamaya yönelik çabalarına rağmen, ABD'nin İran'a yönelik azami baskı politikasının “tam güçle” devam ettiğini söyledi.

İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan ise Tahran'ın ABD'nin nükleer programını durdurması yönündeki baskılarına boyun eğmeyeceğini belirtti.

Pezeşkiyan dün televizyonda yayınlanan konuşmasında, “Onlar (ABD) ‘Elinizdeki her şeyi durdurmalısınız’ diyorlar, ancak özgür hiçbir insan adaletsizliğe ve baskıya boyun eğmez” dedi.

İran, ABD Başkanı Donald Trump'un uranyum zenginleştirmesinin durdurulması şartında ısrarcı tavrını sürdürmesi üzerine müzakerelere bağlılığını vurguladı ve tüm senaryolara hazır olduğunu açıkladı. Bu gelişme, Washington ile Tahran arasındaki müzakere sürecinin geleceğine ilişkin ABD kaynakları arasında görüş ayrılıklarının yaşandığı bir dönemde gerçekleşti.

ABD Başkanı, pazartesi günü geç saatlerde potansiyel nükleer anlaşmanın Tahran'ın "herhangi bir uranyum zenginleştirmesine" izin vermeyeceğini vurguladı. Trump, sosyal medya platformunda, "Potansiyel anlaşmamız kapsamında herhangi bir uranyum zenginleştirmeye izin vermeyeceğiz!" ifadelerini kullandı.

Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre iki tarafın anlaşamadığı kırmızı çizgiler arasında, İran'ın ABD'nin uranyum zenginleştirmeyi durdurma talebini reddetmesi ve nükleer bombaların ham maddesi olma potansiyeline sahip olan yüksek oranda zenginleştirilmiş uranyum stokunun tamamını yurtdışına göndermeyi reddetmesi de yer alıyor.