Batı Şeria’da tansiyon yeniden yükseliyor

Batı Şeria'daki Huvara yakınlarında yerleşimciler tarafından gerçekleştirilen saldırıda birçok araç yandı. (Reuters)
Batı Şeria'daki Huvara yakınlarında yerleşimciler tarafından gerçekleştirilen saldırıda birçok araç yandı. (Reuters)
TT

Batı Şeria’da tansiyon yeniden yükseliyor

Batı Şeria'daki Huvara yakınlarında yerleşimciler tarafından gerçekleştirilen saldırıda birçok araç yandı. (Reuters)
Batı Şeria'daki Huvara yakınlarında yerleşimciler tarafından gerçekleştirilen saldırıda birçok araç yandı. (Reuters)

Ürdün’ün akabe şehrinde düzenlenen ve İsrail’in yol açtığı gerilimin azaltılması yönünde düzenlenen zirvenin hemen ardından tansiyon yeniden yükseldi. Sahadaki duruma toplantıya katılanların mı yoksa apayrı bir savaş yürüttüğü anlaşılan halkın mı karar verdiği yönünde soru işaretleri var.
İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı ve Güvenlik İşleri için Küçültülmüş Bakanlar Kurulu’nda (Kabinet) Bakan Itamar Ben-Gvir, “Ürdün'de olup bitenler Ürdün'de kalacaktır” açıklamasında bulundu. Güvenlik İşleri için Küçültülmüş Bakanlar Kurulu’nun (Kabinet), İsrail'in politikasına karar veren, Filistinlilerle görüşmek üzere Akabe'ye heyet gönderen taraf olduğu biliniyor. Kontrolden çıkmış yerleşimcilerin Nablus yakınlarındaki Filistin kasabası Huvara’ya ateşli saldırı düzenlemeden önce aldıkları mesaj bu şekildeydi.
‘İntikam’ ve ‘Araplara ölüm’ sloganları ile evleri, arabaları ve arazileri ateşe veren yerleşimcilerin Akabe mutabakatına tepki olarak yerleşimlerin bir gün dahi durmayacağını taahhüt eden Maliye Bakanı Bezalel Smotrich ve Bakan Ben-Gvir’in takipçileri olduğu biliniyor.
Filistin yönetiminin Batı Şeria’nın kuzey bölgesindeki yerleşim dosyasından sorumlu Gassan Douglas, yerleşimcilerin dün gece Nablus’un güneyindeki Huvara, Burin ve Asira Kibliya kasabalarına yaklaşık 300 saldırı düzenlediğini bildirdi. Bu kapsamda 30 ev ve 15 aracın ateşe verildiği belirtildi. Samih Hamdallah Mahmud Aktaş (37) adlı Filistinlinin yaşamını yitirdiği saldırılarda dördü ağır olmak üzere 100'den fazla kişi yaralandı. Douglas, Asira Kibliya’da bir ev, bir su deposu ve bir araba ateşe verildi. Yaşananlar Filistinlilerin çığlıkları eşliğinde canlı yayınlarda kaydedildi.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun yerleşimcilere çağrısına rağmen dün bu saldırılar tekrarlandı.
İsrail ordusu, güçlerinin yeterli olmaması ve olayların kontrolden çıkması nedeniyle pazar günü yakalanamayan yerleşimcileri yakalamak için bölgeye üç tabur, dört bölük ve özel kuvvetlerin gönderildiğini duyurdu. Bu gerekçeler, yerleşimcilerin saldırısını ‘hesaplı kanlı kargaşalar’ olarak nitelendiren İsrailli yetkilileri dahi ikna etmedi. Yetkililer, güvenlik güçlerini yerleşimcilerin Huvara'ya girmesini engellemede başarısız olmakla suçladı.
İsrail'deki üst düzey bir güvenlik kaynağı, Huvara’ye düzenlenecek saldırıya yönelik çağrının sosyal medyada zaten yayıldığını, bu yönde istihbarata gerek olmadığını vurguladı. Nitekim Ben-Gvir ve Smotrich’in mensubu olduğu partilerin Knesset üyelerinin açıklamaları, Huvara’yı yerle bir etme çağrısında bulunmaya kadar varmıştı.
İsrail ordusu dün Nablus çevresindeki ana kavşakları kapatarak buradaki kontrolünü sıkılaştırmış, bu tür saldırıların devamını önleyeceğini açıklamıştı. Ancak bu gelişmeler, Huvara’ya yönelik saldırının son olacağı anlamına gelmiyor.
Söz konusu saldırı, Akabe zirvesine katılımını İsrail’in suçlarını durdurmayı amaçladığı’ gerekçesiyle meşrulaştırmaya çalışan Filistin liderliği üzerindeki baskıyı artırarak Filistinlileri öfkelendirdi. Toplantının birkaç saat ardından böyle bir manzarayla karşı karşıya kalan Filistin Devlet Başkanlığı, İsrail işgal güçlerinin koruması altında yerleşimciler tarafından gerçekleştirilen terör eylemlerinin, mevcut krizden çıkmak için gösterilen uluslararası çabaları yok etmeyi ve engellemeyi amaçladığını söyledi. Güven eksikliğini teyit ettiğini vurguladığı bu terörizmden tamamen İsrail hükümetini sorumlu tutan Filistin liderliği, yerleşimcilerin bu yaptığının, aşırı sağcı İsrail hükümetindeki bazı bakanların tutumlarının bir yansıması olduğunu vurguladı.
Akabe Anlaşması'na bağlılığını teyit eden Filistin Devlet Başkanlığı, şu açıklamada bulundu:
“Bir yol ayrımındayız. ABD liderliğindeki uluslararası toplumun İsrail hükümetini saldırılarını ve yerleşimci suçlarını derhal durdurmaya mecbur ederek sorumluluklarını üstlenmesi gerekiyor. Vaziyet, kimse sonunu tahmin edemeyeceği bir etki/tepki girdabına girme tehdidinde bulunuyor.”
Akabe zirvesinin arkasındaki ABD’liler bile yerleşimcilerin şiddetini kınadı. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price, ABD’nin Batı Şeria'da bir Filistinlinin ölümü, 100'den fazla kişinin yaralanması ve birçok mülkün tahrip edilmesiyle sonuçlanan yerleşimci şiddetini kınadığını söyledi. Twitter üzerinden açıklamada bulunan Price şu ifadeleri kullandı:
“Bu gelişmeler, gerek açıklamalar, gerek eylemlerdeki tansiyonun bir an önce düşürülmesi gerektiğini teyit ediyor. ABD, sükuneti yeniden tesis etmek için İsrailliler, Filistinliler ve bölgesel ortaklarımızla çalışmaya devam edecek.”
Yerleşimcilerin saldırısına uğrayan köylerdeki Filistinliler, de saldırılara karşılık vereceklerini duyurdular. Kuşatma altındaki Huvara’yı desteklemek için Batı Şeria'nın her yerinde gösteriler düzenledi.
Fetih ve Hamas hareketleri, Filistinlileri seferberliğe ve yerleşimcilere mümkün olan her şekilde ve her yerde karşı koymaya çağırma konusunda anlaştılar. Bu çağrıların gerilimi artıracağı ifade edildi.
Huvara yakınlarında yerleşimcilerin öldürüldüğü yeri ziyaret eden İsrail Savunma Bakanı Yoav Galant şu açıklamada bulundu:
“Batı Şeria ve Kudüs'te, hatta Gazze Şeridi’nde karmaşık ve zor günlerin geleceği beklentisindeyiz. Tüm tehditlere hazırız. Orduya, güvenlik servislerine ve sınır muhafızlarına tüm tehditlere karşı en üst düzeyde hazırlıklı olunması, saha operasyonlarını yoğunlaştırmaları, yollarda ve ana kesişme noktalarında mevcudiyetin artırılması, yerleşim yerlerinin himaye edilmesi yönünde talimatlar verdim.”



Arap diplomatik kaynak: Şara, cumartesi günü Bağdat'ta yapılacak Arap Zirvesi'ne katılmayacak

Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara ile Irak istihbarat şefi Hamid el-Şatri arasındaki bir görüşme (Arşiv-AFP)
Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara ile Irak istihbarat şefi Hamid el-Şatri arasındaki bir görüşme (Arşiv-AFP)
TT

Arap diplomatik kaynak: Şara, cumartesi günü Bağdat'ta yapılacak Arap Zirvesi'ne katılmayacak

Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara ile Irak istihbarat şefi Hamid el-Şatri arasındaki bir görüşme (Arşiv-AFP)
Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara ile Irak istihbarat şefi Hamid el-Şatri arasındaki bir görüşme (Arşiv-AFP)

-Arap diplomatik kaynaklar, dün, Suriye'nin geçici Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara'nın cumartesi günü Bağdat'ta düzenlenecek Arap zirvesine katılmayacağını açıkladı. Eş-Şara’ya gönderilen resmi davet, İran yanlısı Iraklı siyasetçiler ve destekçileri tarafından sert eleştirilere maruz kalmıştı.

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığına göre kaynak yaptığı açıklamada, “Suriye Arap Cumhuriyeti Geçici Cumhurbaşkanı Ahmed Şara, 17 Mayıs'ta Irak'ın başkenti Bağdat'ta düzenlenecek 34. Arap Zirvesi'ne katılmayacak” dedi. Kaynak, “Suriye’yi zirvede Dışişleri Bakanı Esad Şeybani'nin temsil edeceğini” belirtti.

Bağdat, yakın müttefiki Beşşar Esed'in devrilmesinden bu yana komşusu ile yakın ilişkiler kurmak isteyen Şam'a karşı temkinli davranıyor. Ulusal İstihbarat Servisi Başkanı Hamid eş-Şatri başkanlığındaki Irak heyeti, geçen ayın sonlarında Şam'ı ziyaret ederek, güvenlik, ticaret ve terörle mücadele konularında iş birliği konularını görüşmek üzere eş-Şara ve hükümet yetkilileriyle bir araya geldi.

Esed'e en büyük destek Rusya, İran ve Hizbullah'tan gelirken, İran yanlısı Iraklı milisler de Esed'in demokrasi yanlısı protestoları bastırmak için başlattığı kanlı kampanyanın sürdüğü 13 yıllık savaşta rejimi savunmak için mücadele etti. Bu gruplar, sosyal medyadaki destekçileriyle birlikte Şeriat yasalarına karşı sert söylemlerini sürdürüyor.

xsdfrgt

Irak güvenlik kaynakları AFP'ye yaptığı açıklamada, Eş Şara'nın Irak'ta, eski bir tutuklama emri olduğunu ve bu emrin, Şara'nın El Kaide örgütü saflarında ABD ve müttefiklerine karşı savaştığı ve ardından Irak'ta yıllarca hapis yattığı döneme ait olduğunu söyledi.

sdfgthy
Şam sokaklarında devrik Başkan Esed ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in afişi, Mart 2022 (Arşiv-Reuters)

İçişleri Bakanı Abdul Emir el-Şammari, geçen hafta El-Hadath televizyonuna verdiği röportajda, 40 yıllık çatışma ve savaşın ardından göreceli bir istikrara kavuşan Irak'ın, zirveye katılan ileri gelenleri korumak için "kapsamlı güvenlik planları" uygulamaya koyduğunu doğruladı. Irak'ın Şara'nın katılımı için güvenlik garantisi vermesinin istenip istenmediği sorusuna El-Şammari, "Bizden herhangi bir güvenlik garantisi istenmedi ve güvenlik önlemlerimiz herkesi kapsıyor. Bütün konuklar eşit derecede önemlidir" yanıtını verdi.

Zirve ile eş zamanlı olarak Irak İçişleri Bakanlığı cumartesi günü, “11 Mayıs'tan 20 Mayıs'a kadar” gösterilerin yasaklandığını ve “gösteriye yapmaya çalışanların tutuklanacağını” duyurdu.