Yemen: Tarık Salih, amcası öldürüldüğünden beri ilk kez Taiz’de

Yemenlilerin amacının, yan savaşlar değil, Sana’yı kurtarmak olduğunu söyledi

TT

Yemen: Tarık Salih, amcası öldürüldüğünden beri ilk kez Taiz’de

Yemen Başkanlık Konseyi üyesi Tarık Salih, 1 Mart’ta amcası Cumhurbaşkanı Ali Abdullah Salih’in Husi milisler tarafından öldürülmesinden bu yana ilk kez ziyaret ettiği Taiz şehrinden Yemenlilerin saflarının birleştirilmesi çağrısı yaptı. Salih, amaçlarının yan çatışmalar değil, Sana’yı kurtarmak olduğunu belirtti.
Tarık Salih, Aralık 2017’de Husilerden kaçtı ve daha sonra Yemen’in batı kıyısına yerleşmek için Meşruiyeti Destekleme Koalisyonu’nun desteğiyle devasa askeri kuvvetler kurdu. Ardından ise 7 Nisan 2022’de yapılan yetki devri ilanına göre Başkanlık Konseyi’nin bir üyesi oldu.
Taiz’deki yerel yönetim yetkilileri ve askeri liderlerle yaptığı görüşmede Salih, “İran Husi projesi, aynı bölgenin insanları arasında farklılık ve çatışma tohumları ekmek üzerine kurulu” diyerek, tüm siyasi partilerin hata yaptığını ve ders alması gerektiğini vurguladı.
Hükümet medyası, Salih’in Su ve Çevre Bakanı Tevfik eş-Şarcabi ile Taiz şehrine bir teftiş ziyareti gerçekleştirdiğini ve bu ziyaret sırasında Vali Nebil Şamsan, ajanslar, askeri yetkililer, güvenlik amirleri, icra daireleri müdürleri ve valilikteki siyasi parti ve kuruluşların liderleri ile görüştüğünü dile getirdi.
Tarık Salih, Taiz’i ‘devrimlerin başlatıcısı, siyasi eylemin kaldıracı ve ulusal eylemin kılavuzu’ olarak tanımladı. Salih ayrıca, ‘ulusal projenin taşıyıcısı, bilgelik ve kültürün kaynağı ve tüm devrimlerin siyasi kaldıracı olduğu için’ özgürlüğüne kavuşturulmasının ve üzerindeki kuşatmanın kaldırılmasının önemli olduğunu söyledi ve “Sana ancak Taiz’in özgürleştirilmesiyle özgürleştirilebilir” dedi.
Salih, “Su projesini başlatarak, el-Maha el-Kadha Yolu’nu hayata geçirerek ve Taiz ve Yemen vilayetlerine hizmet verecek olan havalimanı kurarak kuşatmanın kırılmasına katkıda bulunup, Başkanlık Konseyi’nin desteği ile ve şehir halkının acılarını hafifletmek için iş birliği yaparak Taiz için çok şey gerçekleştirebiliriz. Tüm vilayetlerde hayata geçirilen birçok proje var. Taiz de payına düşeni alacak ve şu anda Maha termoelektrik istasyonunu yeniden başlatmak ve Taiz’i elektriğe kavuşturmak için çalışmalar yapılıyor” ifadelerini kullandı.
Salih, siyasi partiler ve kuruluşlar, ticari ve sosyal figürler de dahil olmak üzere, yerel yönetimin gayretli çalışmaları ile herkesin iş birliğine vurgu yaparken, “Husi milisler, Taiz’den nefret ediyor. Onu askeri, siyasi, ekonomik ve sosyal olarak kuşatıyor. Çünkü Taiz’in devrim ve özgürlük olduğunu ve kurtuluşun yalnızca Taiz’den başladığını biliyor” dedi.
Tarık Salih ayrıca, Yemenlilerin amacının, ‘Yemen kimliğini ve tüm Yemen halkını yok etmeye çalıştığını’ söylediği İran’a bağımlı milislerin saçmalığından Sana’yı kurtarmak olduğunu vurguladı.
‘Yan savaşlar’ olarak tanımladığı çatışmalar konusunda da uyarı yapan Salih, “Yan savaşlarımız yok ve yan savaşlarımız olmayacak. Amacımız Sana’yı özgürleştirmektir. Anlaşmazlıklarımızdan beslenen, bölücülük, seferberlik, düşmanlık ve rekabet geliştirmekten çıkar sağlayan milislere karşı zafer kazanmak için tek saf ve tek söz olmalıyız. Birliğimiz ile milisleri yeneceğiz ve ülkeyi onların şerrinden arındıracağız” ifadelerini kullandı. Husi milislerin tırmanışı devam ederken ve milisler, ateşkesin yenilenmesini, genişletilmesini ve Birleşmiş Milletler (BM) himayesinde barışa ulaşma yollarının açılmasını reddederken, meşru Yemenli liderler de darbeyi sona erdirmek ve Sana’yı ve kaçırılan devlet kurumlarını yeniden ele geçirmek amacıyla ‘belirleyici bir savaş’ başlatma imkanına dair konuşmalara yeniden başladı.
Öte yandan Başkanlık Konseyi üyesi Osman Macali, 1 Mart’ta İngiltere büyükelçisiyle yaptığı görüşmede “Husiler, ulusal veya Yemen gündemine göre çalışmıyor. Daha ziyade İran’ın emriyle çalışıyor ve İran rejiminin bölgedeki gruplarından biri. Husiler, bir aile, vatan ya da siyasi ortak değil. Tıpkı El-Kaide ve DEAŞ gibi askeri bir terör örgütüdür” açıklamasında bulundu.
Macali, “İran’ın izlenen deniz ve kara çıkışları aracılığıyla ve çeşitli şekillerde terörist Husi milislere silah kaçakçılığı yapmaya devam etmesi, uluslararası toplumun Yemen’de barış konusunda sunduğu vizyon ve fikirlerle çelişiyor ve ezilmiş Yemen halkının acısını artırıyor” dedi.



Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı Burhan: Hükümet savaşı sona erdirmeye yönelik tüm çabalara açık

Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah el-Burhan (Reuters)
Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah el-Burhan (Reuters)
TT

Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı Burhan: Hükümet savaşı sona erdirmeye yönelik tüm çabalara açık

Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah el-Burhan (Reuters)
Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah el-Burhan (Reuters)

Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı ve Ordu Komutanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan, dün yaptığı açıklamada hükümetin HDK ile ordu arasında yaşanan ‘yıkıcı savaşı sona erdirmeyi amaçlayan tüm yapıcı çabalara açık’ olduğunu söyledi.

Reuters'ın haberine göre Orgeneral Burhan, ABD Başkanı Joe Biden'ın çatışan taraflara müzakerelere yeniden başlamaları için yaptığı çağrıya verdiği yanıtta “Halkımızın acılarını hafifletecek ve Sudan'ı güvenlik, istikrar, hukukun üstünlüğü ve demokratik güç devri yoluna sokacak barışçıl bir çözüm aramak için tüm uluslararası ortaklarla birlikte çalışmaya hazırız” ifadelerini kullandı.

Başkan Biden dün çatışan tarafları, 2023 nisanından bu yana devam eden ve on binlerce insanın ölümüne ve ülkenin kıtlığın eşiğine gelmesine neden olan savaşı sona erdirmek üzere müzakerelere yeniden başlamaya çağırdı. Biden, Sudan’ın batısındaki Darfur’da ordu ile Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) arasında şiddetli çatışmaların yeniden başlamasından günler sonra yaptığı açıklamada, “Sudanlıların çektiği acıların sorumluluğunu taşıyan çatışan tarafları (Sudan ordusu ve HDK) güçlerini geri çekmeye, insani yardımların ulaştırılmasını kolaylaştırmaya ve bu savaşı sona erdirmek için müzakerelere yeniden katılmaya çağırıyorum” dedi.

Cumartesi günü, HDK'nın ülkenin güneybatısındaki el-Faşir’in kontrolünü ele geçirmek için saldırı başlatmasıyla şehirde şiddetli çatışmalar yeniden başladı.

El-Faşir, geçtiğimiz mayıs ayından bu yana kuşatma altına almış olmasına rağmen HDK’nın ele geçiremediği Darfur eyaletinin beş şehrinden sadece biri.

Biden yaptığı açıklamada kuşatmanın son zamanlarda ‘yoğunlaştırılmış bir saldırıya’ dönüşmesinden duyduğu rahatsızlığı dile getirdi. Fransız Haber Ajansı’nın (AFP) haberine göre Biden, savaşın başlamasından bu yana sivillere yönelik zulümlere atıfta bulundu.

Darfur Valisi Minni Minawi, geçtiğimiz hafta ordunun HDK tarafından el-Faşir'e yapılan ‘büyük bir saldırıyı’ püskürttüğünü ve HDK'nın ilerleyerek kentteki askeri mevzileri ele geçirdiğini açıkladı. Sudan, geçtiğimiz yıl nisan ayından bu yana Orgeneral Abdulfettah el-Burhan komutasındaki ordu ile eski yardımcısı Orgeneral Muhammed Hamdan Dagalu liderliğindeki HDK arasında devam eden bir savaşa sahne oluyor.

ABD Başkanı, salı günü yaptığı açıklamada, Sudan’daki savaşın ‘dünyanın en kötü insani krizlerinden birini’ yarattığı uyarısında bulunarak yaklaşık ‘10 milyon insanın’ yerinden edildiğini söyledi.

ABD, 14 Ağustos'ta Sudan’a insani yardımların ulaştırılmasının kolaylaştırılması ve ateşkesin sağlanması için İsviçre'de müzakereler başlattı.

Müzakereler, başladıktan yaklaşık on gün sonra ateşkes konusunda bir anlaşma sağlanamadan sona erdi. Ancak çatışan taraflar iki önemli koridor üzerinden güvenli ve hiçbir engelleme olmadan insani yardımların ulaştırılmasını sağlamayı taahhüt etti.

ABD'nin Sudanlı sivillere iki yıl içinde toplam 1,6 milyar dolarlık yardımda bulunduğunu hatırlatan Biden, “Açıkça söylemeliyim ki ABD, özgürlük, barış ve adaleti hak eden Sudan halkına olan bağlılığından vazgeçmeyecek. Çatışmanın tüm taraflarına şiddete son vermeleri çağrısında bulunuyoruz” ifadelerini kullandı. ABD Başkanı, her iki tarafın da Sudan'ın tüm bölgelerine insani yardımların herhangi bir engelleme olmadan ulaştırılmasına derhal izin vermesi gerektiğinin altını çizdi.