Husiler tonlarca ilaca el koydu

Husiler, Sana ve Hudeyde'de bulunan 45 eczane ve ecza deposunu hedef aldı

Husiler Sana'da bir eczaneye baskın düzenledi (Husi medyası)
Husiler Sana'da bir eczaneye baskın düzenledi (Husi medyası)
TT

Husiler tonlarca ilaca el koydu

Husiler Sana'da bir eczaneye baskın düzenledi (Husi medyası)
Husiler Sana'da bir eczaneye baskın düzenledi (Husi medyası)

Yemen sağlık kaynakları, Husi milislerin son günlerde kontrolleri altındaki başkent Sana ve Hudeyde kentinde 45 eczane ve ecza deposunu hedef alan baskın ve şantaj faaliyetleri yürüttüklerini bildirdiler. Ayrıca Husilerin ilaç tesislerinin sahiplerini savaş çabalarını desteklemek için “ilaç ve gıda konvoyları” temini adı altında rüşvet ödemeye zorladıklarını ifade ettiler.
Sana'daki yerel kaynaklar Şarku'l Avsat'a, sağlık sektöründeki Husi milislerine bağlı saha ekiplerinin ve sözde İlaç Dairesi'nin organize yağma ve toplama faaliyetleri yürüttüğünü ve bu faaliyetlerin eczane, sağlık kurumu ve Sana'nın farklı bölgelerinde toptan satış yapan ecza depolarının sahiplerini etkilediğini belirttiler.
Kaynaklardan gelen teyit edilmiş bilgilere göre söz konusu faaliyetler sonucu, mesleği icra etmek için ruhsat almadıkları iddiasıyla Sana'nın merkezindeki Tahrir bölgesinde bulunan yaklaşık 6 ecza deposu kapatıldı. Milisler ayrıca Sana ve Hudeyde'deki tüccar ve yatırımcılara ait 42 tondan fazla çeşitli ilaca el koydu.
Kaynaklar Husi milisleri, bazılarını alıp yerel pazarlarda satmak amacıyla tonlarca ilacı yağmalamakla ve bazı ilaçları da cephelerdeki unsurlara dağıtmakla suçladı.
Husi milisleri, kontrol alanlarının geri kalanında ilaç sektöründe kalan işçilere karşı bu hedefleme kampanyalarından daha fazlasını yürütmeye devam etme sözü verirken, davranışlarını “ilaç pazarı üzerindeki sözde kontrol bağlamında, ihlalleri kontrol etmek ve olumsuz olayları azaltmak” olarak gerekçelendirdiler.
Buna karşılık, Husiler tarafından hedef alınan Sana ve Hudeyde'deki eczane ve ecza depolarının sahipleri, uyduruk darbe bahaneleriyle yürütülen saha faaliyetlerinin kendilerini, mağazalarını ve kurumlarını hedef aldığını ifade ettiler.
Eczane ve ecza deposu sahiplerinden bazıları Şarku’l Avsat'a söz konusu faaliyetlerin kendilerine şantaj yapmak ve farklı isimler altında meblağlar ödemeye zorlamak amacıyla bu iki kentteki eczaneleri, ilaç şirket şubelerini ve ecza depolarını hedef aldığını söyledi.
Kaynaklara göre Husi milisler her bir faaliyetlerine eşlik eden yeni suç yöntemleri geliştirmeye devam ediyor. Şayet istedikleri meblağların ödenmesi talepleri karşılanmazsa, zarar gördükleri bahanesiyle hemen dükkanlara baskın yapmaya ve ilaçları yağmalamaya başlıyorlar.
Bir ilaç firmasının sahibi Şarku'l Avsat'a, Hudeyde'deki depolarının ve toptan ilaç satan diğer dükkanların birkaç gün önce asılsız iddialar ve suçlamalarla Husiler tarafından yağmalandığını söyledi.
Kurumun sahibi, milislerin aynı kentte bulunan yaklaşık 30 mağaza ve tüccarlara ait 9 diğer tesisten farklı miktarlarda ilaç yağmalanmasına ek olarak, kendi mağazalarından yaklaşık çeyrek ton çeşitli ilaç yağmaladığına dikkat çekti. Ayrıca yağmalanan ilaçların iyi ve kullanılabilir durumda olduğunu ve tanınmış uluslararası, bölgesel ve Arap şirketlerden resmi usullere göre ithal edildiğini açıkladı.
Sana'daki bir diğer ecza deposunun sahibi, Husi milislerin örgüte bağlı ilaç kaçakçılarına ait depolara karşı kampanya başlatmasının daha uygun olduğunu belirtti. Bu depoların birçoğunun İran'dan kaçak yollarla gelen çeşitli sahte ve son kullanma tarihi geçmiş ilaçlarla dolu olduğunu vurguladı.
Ecza deposu sahibi Şarku’l Avsat ile yaptığı röportajda, Sana ve kırsalında, Zamar, İbb, Hudeyde ve diğer şehirlerde bulunan Husi ilaç depolarına yönelik talimatlara tabi olmayan tarafsız saha denetim ve kontrol ekiplerine ihtiyaç olduğunu vurgulayarak “Bu ekipler çoğu milisler tarafından kontrol edilen bölgelere yasadışı yollardan giren tehlikeli ilaçları ve ecza depolarının içeriğini kontrol etmeli” dedi.
Gümrük tarifeleri, Husilerin kontrolündeki sağlık ofislerinin telif ücretleri, Sana'daki Husi bakanlığının harçları, milislerin koyduğu telif bedelleri nedeniyle yerel ilaç piyasasının yüksek fiyatlarına rağmen milisler, üyelerine yasadışı yollarla eczane açma ruhsatı vermenin yanı sıra, üyelerinin ilaç acentelerini ele geçirmelerini sağlamak amacıyla eczane sahipleri, üreticileri ve ilaç ithalatçıları üzerindeki vidaları sıkmaya devam ediyor.
Sana ve Husi milislerin kontrolü altındaki diğer şehirlerin sakinleri, İran ilaçlarının kalitesizliğinden ve piyasada başka seçenek olmamasından dolayı defalarca şikâyette bulundular. Bazı vatandaşlarsa Yemen'in kusurlu ilaçlar için bir çöplük olarak kullanılmasıyla ilgili endişelerini dile getirdi.
Sana'daki eczacılar, daha önce Şarku’l Avsat'a, İran ilaçlarının Yemen'deki ilaç pazarının yaklaşık yüzde 30'unu ele geçirdiğini ve nüfus yoğunluğunun yüksek olduğu Husi kontrolündeki bölgelerde yoğunlaşmış durumda olduğunu söylemişlerdi. Ayrıca eczacılar, İran ilaçlarının Yemen pazarında daha önceden bulunmadığını vurguladılar.
Eczacılar, kronik hastalıklar için ilaç üreten 260'tan fazla firmanın Yemen’deki ilaç pazarında bulunmadığını ve Husi milislerinin İran ilaçlarını onlarla değiştiren politikası nedeniyle söz konusu firmaların artık Yemen pazarına girmeyeceklerini ifade ettiler.
Eczacılar Sendikası'nın daha önce yaptığı bir sayımda Yemen'de faaliyet gösteren toplam 18 bin eczaneden 5 bini resmi eczane konumunda bulunuyor ve Yemen'de kayıtlı ilaç sayısı 20 bin kaleme ulaşıyor.
 



Sudan hükümeti "2026 acil durum bütçesini" onayladı ve bunu "mucize" olarak nitelendirdi

Sudan hükümeti Başbakan Dr. Kamil Idris başkanlığında toplantısını gerçekleştirdi (SUNA)
Sudan hükümeti Başbakan Dr. Kamil Idris başkanlığında toplantısını gerçekleştirdi (SUNA)
TT

Sudan hükümeti "2026 acil durum bütçesini" onayladı ve bunu "mucize" olarak nitelendirdi

Sudan hükümeti Başbakan Dr. Kamil Idris başkanlığında toplantısını gerçekleştirdi (SUNA)
Sudan hükümeti Başbakan Dr. Kamil Idris başkanlığında toplantısını gerçekleştirdi (SUNA)

Sudan Başbakanı Dr. Kamil Idris, dün Bakanlar Kurulu tarafından onaylanan 2026 mali yılı için acil durum bütçesini "mucize" olarak nitelendirdi.

Maliye Bakanlığı'nı, olağanüstü koşullar altında harcamaları kontrol altına aldığı, devlet kaynaklarını etkin bir şekilde yönettiği ve gelirleri artırdığı için övdü.

Sudan Başbakanı, ilk "mucizenin" bütçenin yaklaşık yüzde 9'luk bir GSYİH büyüme oranı beklentisi olduğunu, ikincisinin ise 2026 yılı boyunca ortalama enflasyon oranının yüzde 65'e düşürülmesi olduğunu belirtti.

Maliye Bakanı Dr. Cibril İbrahim, bütçenin ücretlerin iyileştirilmesini ve hizmet sektörünün giriş seviyesinde iş imkanlarının sağlanmasını içerdiğini belirterek, gelir tabanının genişletilmesinin yatay genişlemeye bağlı olduğunu ve vatandaşlara yeni vergi yükleri getirmeyi gerektirmediğini açıkladı. Bütçe ayrıca, 2025 yılındaki %101,9'luk orana kıyasla, 2026 yılı için ortalama enflasyon oranını %65'e düşürmeyi hedefliyor.

İbrahim, bütçenin kamu maliyesini reforme etmeye, belirli harcamalara ve kamu giderlerine öncelik vermeye, silahlı kuvvetlerin ve güvenlik hizmetlerinin ihtiyaçlarını karşılamaya, bakanlıkların ve hükümet birimlerinin temel ihtiyaçlarını karşılamaya, ayrıca komşu ülkelerdeki yerinden edilmiş ve mülteci Sudanlıların koşullarını iyileştirmeye ve onlara insani yardım sağlama maliyetlerini karşılamaya odaklandığını belirtti.

Maliye Bakanı, savaşın devam eden zorluklarına rağmen 2025 bütçesinin performansının beklentileri aştığını, kamu gelirlerinin %147'lik bir performans oranına ulaştığını ve harcamaların temel ihtiyaçlara yönelik olarak sürdürüldüğünü açıkladı. Bakan, bütçenin Hartum'a dönüş için uygun bir ortam yaratmaya ve Hartum Havalimanı'nı rehabilite etmeye yönelik olduğunu ifade etti.


Tunus'ta olağanüstü hal bir ay daha uzatıldı

Tunus bayrağı (Reuters)
Tunus bayrağı (Reuters)
TT

Tunus'ta olağanüstü hal bir ay daha uzatıldı

Tunus bayrağı (Reuters)
Tunus bayrağı (Reuters)

Tunus, ülkedeki olağanüstü hal uygulamasını yarından 30 Ocak'a kadar geçerli olarak bir ay daha uzattı.

Uzatma kararı, Cumhurbaşkanı Kays Said tarafından Resmi Gazete'de yayımlandı. Önceki uzatma, 2025 yılının tamamını kapsıyordu.

Ülkede olağanüstü hal, 24 Kasım 2015 tarihinde başkent merkezinde başkanlık güvenlik otobüsünü hedef alan ve 12 güvenlik görevlisi ile saldırının failinin de öldüğü ve DEAŞ’ın üstlendiği terörist bombalı saldırıdan bu yana on yıldan fazla bir süredir yürürlükte.


Şarku’l Avsat’a konuşan Yemenli yetkililer: El-Alimi’nin kararları devlet egemenliğini korumayı hedefliyor

Yemen Ulusal Savunma Konseyi'nin El-Alimi başkanlığında yapılan toplantısı (Saba)
Yemen Ulusal Savunma Konseyi'nin El-Alimi başkanlığında yapılan toplantısı (Saba)
TT

Şarku’l Avsat’a konuşan Yemenli yetkililer: El-Alimi’nin kararları devlet egemenliğini korumayı hedefliyor

Yemen Ulusal Savunma Konseyi'nin El-Alimi başkanlığında yapılan toplantısı (Saba)
Yemen Ulusal Savunma Konseyi'nin El-Alimi başkanlığında yapılan toplantısı (Saba)

İki Yemenli yetkili, Cumhurbaşkanlığı Liderlik Konseyi Başkanı Reşad el-Alimi'nin yakın zamanda aldığı kararların, son derece hassas bir bölgesel ve güvenlik döneminde devletin yasal statüsünü korumayı ve parçalanmasını önlemeyi amaçlayan önemli bir siyasi dönüşümü temsil ettiğini vurguladı.

Konsey başkanının danışmanı Bedr Basalma, Yemen'de devletin inisiyatifini bölgesel destekle, özellikle de Suudi Arabistan'ın tutumuyla yeniden tesis etmeyi amaçlayan ciddi bir "tersine mühendislik" girişiminin yaşandığını söyledi.

Yemen Başbakanlık Ofisi Başkan Yardımcısı Mutab Baziyad ise kararların ülkenin birliğini tehdit eden yakın tehlikelerle mücadele etmek için anayasal yetkilere dayandığını vurgulayarak, devlet çerçevesi dışında silah kullanımının tekrarlanmaması konusunda uyarıda bulundu.

Baziyad, Suudi Arabistan'ın desteğinin, Ulusal Diyalog ve barış sürecinin sonuçlarına uygun olarak, Yemen ve bölgede istikrarı koruma, gerilimleri azaltma ve güvenliği sağlama bağlamında geldiğini teyit etti.