Tunus Cumhurbaşkanı Said, göçmenlere ırkçılık yapıldığı suçlamalarını yalanladı

Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said. (Şarku’l Avsat)
Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said. (Şarku’l Avsat)
TT

Tunus Cumhurbaşkanı Said, göçmenlere ırkçılık yapıldığı suçlamalarını yalanladı

Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said. (Şarku’l Avsat)
Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said. (Şarku’l Avsat)

Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said dün yaptığı açıklamada ırkçılığı kınayarak bunu yapanlara yönelik olası yasal sonuçlara dikkat çekti. Said’in bu açıklamaları, Afrika Birliği (AfB) tarafından ‘ırkçı nefret söylemi’ olarak nitelenen dile karşı yapılan ilandanon gün sonra geldi.
Said 21 Şubat’ta yaptığı açıklamada şunları söyledi:
“Tunus’un nüfus yapısını değiştirmek için yüzyılın başından bu yana hazırlanan bir suç düzeni var. 2011’den beri Sahra Altı Afrika’dan gelen düzensiz göçmenleri ülkeye yerleştirmek için ciddi meblağlar alan oluşumlar bulunuyor.”
Said ayrıca bu duruma son verilmesi çağrısında bulundu.
İnsan hakları grupları, polisin yüzlerce göçmeni tutukladığını ve bildirimde bulunmaksızın evlerinden tahliye ettiğini bildirdi. Ayrıca yüzlerce kişinin de işlerinden kovulduğunu kaydetti.
Said 23 Şubat’ta yaptığı açıklamada ırkçılığı reddetmesine rağmen, nüfus komplosu olarak değerlendirdiği göç konusundaki bakış açısına sadık kalmayı sürdürdü.
Said, ırkçılık suçlamalarını ‘bilinen kaynaklardan’ ülkeye yönelik bir kampanya olarak nitelendirerek Tunus’un Afrika ülkesi olmaktan gurur duyduğunu belirtti.
Said Afrika vatandaşları için vize kurallarında, ikamet şartı aranmadan üç yerine altı aya ve öğrenciler için bir yıla kadar izin veren bir toleransa işaret etti. İkamet sürelerini aşan göçmenlerin ayrılabileceğine dikkat çeken yetkililerin sınır dışı etmek istediği kişilerin çoğunun para cezası ödeyemediğinin tespit edildiğini dile getirdi.
Said, yasa dışı göçe karşı yürüttüğü kampanyanın hedefinde insan kaçakçılığının olduğunu vurguladı. Ayrıca yabancılara yönelik sözlü veya fiziksel istismarın yasalarca cezalandırılacağı uyarısında bulunarak 2018’de kabul edilen bir yasaya dikkat çekti.



İsrail, Suriye ile "hafif normalleşme" konusunda istekli değil

İşgal altındaki Golan Tepeleri'nde, Bental Dağı'ndaki (Tel el-Gharam) İsrail ordusuna ait bir gözlem noktasından, dünyanın dört bir yanındaki şehirlerin yönlerini gösteren tabelada bu şehirlerin uzaklıkları listeleniyor (AFP)
İşgal altındaki Golan Tepeleri'nde, Bental Dağı'ndaki (Tel el-Gharam) İsrail ordusuna ait bir gözlem noktasından, dünyanın dört bir yanındaki şehirlerin yönlerini gösteren tabelada bu şehirlerin uzaklıkları listeleniyor (AFP)
TT

İsrail, Suriye ile "hafif normalleşme" konusunda istekli değil

İşgal altındaki Golan Tepeleri'nde, Bental Dağı'ndaki (Tel el-Gharam) İsrail ordusuna ait bir gözlem noktasından, dünyanın dört bir yanındaki şehirlerin yönlerini gösteren tabelada bu şehirlerin uzaklıkları listeleniyor (AFP)
İşgal altındaki Golan Tepeleri'nde, Bental Dağı'ndaki (Tel el-Gharam) İsrail ordusuna ait bir gözlem noktasından, dünyanın dört bir yanındaki şehirlerin yönlerini gösteren tabelada bu şehirlerin uzaklıkları listeleniyor (AFP)

İsrailli siyasi kaynaklar Şarku'l Avsat'a, İsrail ve Suriye arasındaki görüşmelerin pozisyonlar arasında büyük bir uçurum olduğunu ortaya koyduğunu ve Şam'ın Golan Tepeleri'nden tamamen çekilme fikrini kabul etmediği sürece, İsrail'in normalleşme konusunda istekli olmadığını açıkladı.

Kaynaklar, İsrail'in, Suriye'nin normalleşmenin Beşşar Esed rejiminin düşmesinden sonra işgal ettiği bölgelerden çekilmesiyle sınırlı “hafif” olacağı yönündeki tutumunu reddettiğini ve bu bölgelerin büyük bir kısmında kalma karşılığında “derin normalleşme” istediğini söyledi. Kaynaklar, İsrail'in Şeyh Dağları'nın tepelerinde ve Golan Tepeleri'nin doğusunda işgal ettiği dokuz bölgede kalmakta ısrar ettiğini vurguladı.

İsrailli kaynaklar, Suriye hükümetinin bu aşamada, İsrail ile “karşılıklı saldırmazlık” garantisi veren ve 1974 Kuvvetler Ayrılığı Anlaşması ile İsrail'in bu anlaşmada onaylanan sınır hattına çekilmesini temel alan bir güvenlik anlaşmasıyla ilgilendiğini doğruladı.