Neden bazı yemeklerin tadı pişirildikten sonraki günlerde daha iyi oluyor?

Aşçılık ederken doymak da konuyla ilintili

Artan yemekleri sonra yemek hem zaman kazandırıyor hem de paradan tasarruf ettiriyor (Unsplash)
Artan yemekleri sonra yemek hem zaman kazandırıyor hem de paradan tasarruf ettiriyor (Unsplash)
TT

Neden bazı yemeklerin tadı pişirildikten sonraki günlerde daha iyi oluyor?

Artan yemekleri sonra yemek hem zaman kazandırıyor hem de paradan tasarruf ettiriyor (Unsplash)
Artan yemekleri sonra yemek hem zaman kazandırıyor hem de paradan tasarruf ettiriyor (Unsplash)

Bazıları, oturdukları sofrada yemek arttığı zaman bunları sonra tüketmeyi hiç sevmez. Bunların bir kısmı artan yemekleri yemeyi düşük sosyoekonomik düzeyle özdeşleştirdiği için, bir diğer kısmıysa taze yemeğin daha lezzetli olduğunu düşündüğü için böyle hisseder. 
Ancak Washington Post, uzmanlarla konuşarak bazı yemeklerin tadının pişirildikten sonraki günler neden daha iyi geldiğine cevap aradı. 
ABD'nin Philadelphia kentindeki Monell Kimyasal Duyular Merkezi'nden Pamela Dalton, bunun iki yönden incelenmesi gerektiğini söylüyor:
"Yiyeceklerin tadının farklı gelmesinde iki etken rol oynuyor. Biri yemeğin kendisinde, diğeriyse yemeğin tadına bakan kişide."
Dalton, yemeğin ısı kaynağıyla ilişkisi kesilince pişmeye devam ettiğini ve bunun tadı etkilediğini söyledi. 
Washington'daki Rasika adlı restoranın şefi Vikram Sunderam ise Hint yemeklerini işaret ederek baharatların yemeğe zamanla daha iyi nüfuz ettiğini vurguladı:
"Yapıldığı gün yemeği yediğinizde, çok iyi pişirmiş olsanız bile damakta sert bir etki yaratıyor. Ama ertesi gün yediğinizde yemeğe iyice karışıyor ve olgunlaşıyor, o kadar sert bir tat almıyorsunuz."
Sunderam, yemeklerin bol soslu ya da sulu olmasının da marine etme etkisi yarattığını sözlerine ekledi. 
Yemek kitabı yazarı Samin Nosrat da pek çok baharatta bulunan tat moleküllerinin zamanla yemeklerdeki yağ ile iç içe geçerek insan duyusuna daha rahat ulaşabildiğini eserlerinde belirtiyor. 
Ayrıca nişastalı yiyecekler zamanla daha fazla şekerli bir his veriyor. Bu da yemeklerdeki baharat ve asit tatlarını azaltıyor. 
Etlerdeki proteinin zamanla çözülmesiyse onları daha yumuşak hale getiriyor.
Bütün bu etkenlerle birlikte yemekteki farklı tatlar teker teker algılanmaktan uzaklaşıp adeta bir koroya dönüyor. 
Son olarak bir de Pamela Dalton'un da dediği gibi yemeği tadan kişinin tarafına bakmak lazım:
"Yemeği pişiren kişi sizseniz muhtemelen duyu sistemleriniz o yemeğe göre ayarlanacak. Bu yüzden çoğunlukla yemeği pişiren kişi hiç de aç olmaz. Ancak ertesi gün o yemekten arta kalanlar, özellikle de herkes o yemeği beğendiyse, inanılmaz derecede çekici gelir."
 
Independent Türkçe, Washington Post



Eleştirmenler beğendi: Superman gişenin zirvesine uçabilecek mi?

Pearl ve The Greatest Hits gibi yapımlarla da tanınan 31 yaşındaki David Corenswet, rolü için kas yaptıktan sonra bazı kıyafetlerine artık sığamadığını söylüyor (Warner Bros.)
Pearl ve The Greatest Hits gibi yapımlarla da tanınan 31 yaşındaki David Corenswet, rolü için kas yaptıktan sonra bazı kıyafetlerine artık sığamadığını söylüyor (Warner Bros.)
TT

Eleştirmenler beğendi: Superman gişenin zirvesine uçabilecek mi?

Pearl ve The Greatest Hits gibi yapımlarla da tanınan 31 yaşındaki David Corenswet, rolü için kas yaptıktan sonra bazı kıyafetlerine artık sığamadığını söylüyor (Warner Bros.)
Pearl ve The Greatest Hits gibi yapımlarla da tanınan 31 yaşındaki David Corenswet, rolü için kas yaptıktan sonra bazı kıyafetlerine artık sığamadığını söylüyor (Warner Bros.)

David Corenswet'in Superman'i canlandırdığı James Gunn imzalı yeni çizgi roman uyarlaması, gişede güçlü bir açılış yapmaya hazırlanıyor. 

ABD'de ilk hafta sonunda 120 ila 130 milyon dolarlık bir hasılat bekleniyor. Ancak yapımcı stüdyo Warner Bros. bu tahminlerde temkinli davranarak 100 ila 110 milyon dolarlık bir öngörüde bulunuyor. 

Bağımsız takip firmaları ise olumlu eleştirilerin etkisiyle açılış hasılatının 140 milyon doları bile aşabileceğini düşünüyor. Uluslararası gişede ise en az 100 milyon dolarlık bir gelir hedefleniyor.

Toplam bütçesi 225 milyon doları bulan film, gişedeki performansıyla değil, DC Evreni'nin yeniden başlatılması açısından da büyük önem taşıyor. 

Son dönemde The Flash, Aquaman ve Kayıp Krallık (Aquaman and the Lost Kingdom), Shazam! Tanrıların Öfkesi (Shazam: Fury of the Gods) ve Blue Beetle gibi projelerin gişede hayal kırıklığı yaratmasının ardından Warner Bros., evreni James Gunn ve Peter Safran'ın yönetiminde sıfırdan inşa etmeye karar vermişti.

Filmin yönetmen koltuğunda oturan James Gunn, projeyi "umuda ve iyiliğe duyulan özlemin" yansıması diye tanımlıyor:

İnsanlar bugünlerde iyiliği temsil eden kahramanlara ihtiyaç duyuyor. Superman tam olarak böyle biri: İyi, değerli ve vicdan sahibi...

Filmde David Corenswet'e Lois Lane'i canlandıran Rachel Brosnahan ve Lex Luthor rolündeki Nicholas Hoult eşlik ediyor. Yardımcı rollerde ise Skyler Gisondo, Isabela Merced, Nathan Fillion ve Anthony Carrigan yer alıyor.

ABD içindeki ön satışlar 20 milyon doları buldu. Bu rakamla, Gunn'ın yönettiği Galaksinin Koruyucuları 3'ün (Guardians of the Galaxy Vol. 3) ön satışları geçildi bile.

Stüdyo kaynaklarına göre Superman, dünya genelinde yaklaşık 60 bin perdede vizyona girecek ve ilk haftasında küresel çapta en az 200 milyon dolarlık bir açılış yapması bekleniyor.

Pazartesi akşamı Hollywood'daki galada büyük ilgi gören filmin eleştirmen puanı da umut verici: Superman, eleştiri derleme sitesi Rotten Tomatoes’ta şimdiden yüzde 85'lik beğeni puanına ulaştı.

Yine de Superman'in gişe yolculuğu kolay olmayacak. Jurassic World: Yeniden Doğuş (Jurassic World: Rebirth) ve ay sonunda gösterime girecek Marvel yapımı Fantastik Dörtlü: İlk Adımlar (Fantastic Four: First Steps), Superman'in gişe performansını etkileyebilecek diğer büyük yapımlar arasında.

Superman, 11 Temmuz'da izleyiciyle buluşacak.

Independent Türkçe, Variety, Hollywood Reporter, Deadline