Çin Ordu Sözcüsü: Çin'in savunma harcamaları, egemenliği ve güvenliği korumaya yönelik

AA
AA
TT

Çin Ordu Sözcüsü: Çin'in savunma harcamaları, egemenliği ve güvenliği korumaya yönelik

AA
AA

Çin Savunma Bakanlığı Sözcüsü Tan Kıfey, savunma harcamalarının yalnızca ülkenin egemenliğini ve güvenliğini korumaya yönelik olduğunu vurguladı.
Devlet televizyonu CCTV'nin haberine göre, Sözcü Tan, Pekin'de düzenlenen Çin Ulusal Halk Kongresi'ne Çin Halk Kurtuluş Ordusu ve Halk Silahlı Polis Gücü delege heyetinin sözcüsü olarak katıldı.
Tan, kongrenin açılış oturumunda Meclise sunulan 2023 bütçe taslağında savunma harcamalarındaki artışa değindi.
Savunma harcamalarının, ekonomik büyümeye paralel olarak makul artış gösterdiğini belirten Tan, bu harcamaların yalnızca egemenliği ve güvenliği koruma amacına yönelik olduğunu belirtti.
Başbakan Li Kıçiang, dün, Çin Meclisine sunduğu bütçe taslağında, 2023'te savunma harcamalarının yüzde 7,2 artışla 1,5537 trilyon yuana (yaklaşık 224,79 milyar dolar) çıkarılacağını bildirmişti.
Savunma bütçesinin yuan bazında artacağı öngörülse de ulusal para biriminin dolar karşısındaki değer kaybı nedeniyle harcamaların dolar bazında azalması bekleniyor.
Çin, 2022'de savunma harcamalarını yüzde 7,1 artışla 1,45 trilyon yuana yükseltmişti. Savunma bütçesi, o günkü döviz kuruna göre yaklaşık 230 milyar dolar olarak hesaplanmıştı.
Bu yıl, yuan bazında geçen yıla yakın bir artış planlanmasına rağmen bütçede dolar bazında kayıp olacağı görülüyor.
Çin, "ABD'nin ardından en fazla savunma harcaması yapan ülke" konumunda bulunuyor.
ABD Kongresi, geçen yılın sonunda, 2023 mali yılı için 800 milyar dolar savunma harcamasına onay vermişti. Savunma bütçesi, önceki yıla göre yüzde 4,3 artmıştı.
ABD, 2022'de ulusal savunmaya 767 milyar dolar bütçe ayırmıştı. Savunma harcamaları, kamu bütçesinin yaklaşık yüzde 12'sini oluşturmuştu.
Çin'in son yıllarda teknoloji alanındaki yatırımları ve askeri modernizasyon hamlesiyle savunma alanında kendine yeterliliğini giderek artırdığı gözleniyor.



Hong Kong'da tartışma yaratan öneri: "Yönetimin karalanması yasaklansın"

Hong Kong Baş Yöneticisi John Lee (Reuters)
Hong Kong Baş Yöneticisi John Lee (Reuters)
TT

Hong Kong'da tartışma yaratan öneri: "Yönetimin karalanması yasaklansın"

Hong Kong Baş Yöneticisi John Lee (Reuters)
Hong Kong Baş Yöneticisi John Lee (Reuters)

Shweta Sharma Muhabir 

Hong Kong'un yasama meclisi, milletvekillerinin yönetimi "karalamasını" yasaklayacak ve Pekin'in kent üzerindeki genel kontrolüne "samimi destek" verilmesini zorunlu kılacak bir dizi yeni etik kural teklif etti.

Sadakati sağlamayı amaçlayan kurallar, bunların ihlali durumunda uzaklaştırmalar ve maaş kesintilerini de içeren 5 aşamalı bir ceza sistemi öngörüyor.

Hong Kong Yasama Konseyi'ne (LegCo) bu hafta sunulan yeni etik kuralların, Meclis Komitesi tarafından incelendikten sonra bir sonraki yasama döneminin başında yürürlüğe girmesi bekleniyor.

Belgeye göre milletvekillerinin görevlerini yerine getirirken "Baş Yönetici'ye" ve Özel İdari Bölge (ÖİB) yönetimine "samimi destek" vermeleri ve yapıcı bir tutum sergilemeleri gerekiyor.

Metinde "Baş Yönetici'nin ve ÖİB yönetiminin görevlerindeki güvenilirliğini kasten karalamamalı; yürütmenin liderliğindeki yönetimin etkinliğini isteyerek zayıflatmamalı ya da baltalamamalılar" diye ekleniyor.

Ayrıca yalnızca Pekin'e ve Çin Komünist Partisi'ne (ÇKP) sadık kişilerin Hong Kong'da kamu görevi üstlenebileceği yönündeki emirlere atıfta bulunarak "Hong Kong'u vatanseverlerin yönetmesi" ilkesinin kapsamlı bir şekilde hayata geçirilmesi çağrısında bulunuyor.

Hong Kong Free Press'e göre LegCo Başkanı Andrew Leung, kuralların milletvekillerinin konuşmasını engellemeyeceğini söyledi ancak "kırmızı çizgiyi aşmamaları" gerektiğine dair onları uyardı.

LegCo yeni kuralları uygulamak için Üyelerin Menfaatleri Komitesi'nin rolünü genişleterek adını "Yasama Konseyi Denetleme Komitesi" olarak değiştirmeyi önerdi.

Yeniden yapılandırılan bu organ, milletvekilleri hakkındaki şikayetleri soruşturma ve disiplin cezaları uygulama yetkisine sahip olacak.

Gözlemciler bu etik kuralların, 2020'de çıkarılan ulusal güvenlik yasasından bu yana siyasi muhalefet üzerindeki denetimi sıkılaştırmak ve yalnızca Pekin yanlısı "vatanseverlerin" Hong Kong'u yönetmesini sağlamak amacıyla yürütülen daha geniş kapsamlı bir baskının parçası olduğunu belirtiyor.

Çin anakarasına sınır dışı edilmeleri öngören bir yasa tasarısına tepki olarak 2019'da patlak veren hükümet karşıtı kitlesel protestoların aylarca sürmesinin ardından Pekin, Haziran 2020'de ulusal güvenlik yasasını yürürlüğe koyarak muhalefeti etkin bir şekilde susturdu.

O zamandan beri, önde gelen birçok aktivist ya yargılanıyor ya hapse atılıyor, demokrasi yanlısı medya kuruluşları kapatılıyor ve sivil toplum örgütleri dağılıyor veya faaliyetlerini gizlice sürdüyor.

Mart 2021'de Pekin, Hong Kong'u yalnızca "vatanseverlerin" yönetebilmesini sağlamayı amaçlayan bir yasa çıkardı.

Bu reformla yasama meclisindeki demokratik temsil azaldı, seçimlere daha sıkı denetim geldi ve adayları değerlendirmek için Pekin yanlısı bir inceleme komitesi kuruldu.

Hong Kong yönetimi bu değişikliğin kentin istikrarını ve refahını koruyacağını iddia etse de demokrasi yanlısı adayların seçime girmesini fiilen engellediği için uluslararası kamuoyundan geniş çapta eleştiriye maruz kaldı.

 Independent Türkçe, independent.co.uk/asia