Hatay'ın ilk ve tek Cumhurbaşkanı Sökmen'in 21 akrabası depremde hayatını kaybetti

Tayfur Sökmen'in valilik bahçesindeki büstü de depremde zarar gördü. (AA)
Tayfur Sökmen'in valilik bahçesindeki büstü de depremde zarar gördü. (AA)
TT

Hatay'ın ilk ve tek Cumhurbaşkanı Sökmen'in 21 akrabası depremde hayatını kaybetti

Tayfur Sökmen'in valilik bahçesindeki büstü de depremde zarar gördü. (AA)
Tayfur Sökmen'in valilik bahçesindeki büstü de depremde zarar gördü. (AA)

Hatay'ın ana vatana katılmadan önceki ilk ve tek Cumhurbaşkanı Tayfur Sökmen'in yakınları, 21 akrabalarının da hayatını kaybettiği depremlerdeki büyük yıkıma rağmen kentin küllerinden yeniden doğacağına inanıyor.
"Asrın felaketi" olarak nitelenen depremlerde, Fransız mimar Leon Benju tarafından 1927 yılında Köprübaşı olarak anılan meydanda inşa edilen ve 1938'den Hatay Devleti'nin Türkiye'ye katıldığı 29 Haziran 1939'a kadar meclis binası olarak hizmet veren yapının da arasında yer aldığı simge binalar yerle bir oldu. Tayfur Sökmen'in valilik bahçesindeki büstü de depremde zarar gördü.
Hatay'da her yıl düzenlenen, 3 Mart 1980'de yaşamını yitiren Cumhurbaşkanı Tayfur Sökmen'i anma töreni, deprem nedeniyle bu sene yapılamadı.
Sökmen'in torunu Mehmet Mursaloğlu, AA muhabirine, deprem sırasında Hatay'da bulunduğunu, daha sonra ise İstanbul'a geçtiğini söyledi.
Hatay'ın depremde büyük yıkıma uğradığını anlatan Mursaloğlu, "Hal böyleyken dedemizin ölüm yıl dönümü için tören düzenlenemedi ama yapacak bir şey yok. Biz onu İstanbul Zincirlikuyu'da mezarının başında andık. İlk kez vefat yıl dönümü olan 3 Mart'ta tören düzenlenmedi. Bu ailenin bir ferdi olarak çok üzgünüz." dedi.
Mursaloğlu, Hatay Cumhuriyeti Devleti'nin o zamanki "gündüz sineması" diye adı geçen yerde kurulduğunu belirterek, şunları kaydetti:
"Tayfur Sökmen büyüğümüzün 'Sen, ben yok, biz varız' düsturuyla bu devlet kuruldu. Böyle manevi bir atmosfere sahip olan, Hatay ile ilgili önemli kararların alındığı yerlerin bir anda yok olması ailemizi ve Hataylıları çok üzdü çünkü bunlar bizlere kalan mirastı, maneviyattı. İnşallah biz tekrardan küllerimizden doğacağız, inşallah orayı en kısa zamanda tekrardan eski haline kavuşturacağız. Bundan sonra Hatay topraklarını kimseye bırakmamak için belli bir zaman sonra topraklarımıza geri döneceğiz. Bize emanet edilen bu öz yurt parçasını kimseye bırakmayacağız. Hataylılar olarak tekrardan küllerimizden doğup, yeniden buraya gelerek mücadele vereceğiz. Doğduğumuz ve doyduğumuz topraklar. Atatürk'ün en büyük idealinin 'Hatay benim şahsi meselemdir' demesinin tek sebebi, öz ve öz Hatay Türk yurdudur. Bundan dolayı Atatürk şahsi meselesi yapmıştır. Onun için de biz bu emanete Allah'ın izniyle sahip çıkacağız."

"Kalan eşyaları depremde zarar görmedi"
Yıkılan Hatay Valiliğindeki makam odasının dedesi tarafından da makam odası olarak kullanıldığını anlatan Mursaloğlu, depremde yıkılan eski meclis binasının önemine dikkati çekerek, şöyle devam etti:
"Tayfur Sökmen 40 kişilik milletvekili oluşturmuştu. Bu milletvekillerinin hepsi çok heyecanlı, çok gurur verici kararlar almıştı. 10 ay, 16 gün 8 saat süren bir meclis geçmişi var. Tüm Hatay halkının birleşerek aldığı önemli kararlar vardı bu mecliste. Valilikte Tayfur Sökmen'in odasındaki mumyalar, kendisinin özel kalemi, cumhurbaşkanlığı kimliği, milletvekilliği kimliği ilk cumhurbaşkanı olarak kullandığı dolma kalem gibi eşyaları o zaman Kültür Bakan Yardımcısı olan sayın Hüseyin Yayman ve Vali beyin yardımlarıyla Hatay Etnografya Müzesi'ne taşınmıştı. Bunlar depremde bir zarar görmedi."
Depremde yakınlarını kaybettiğini belirten Mursaloğlu, "Bizim asıl soyadımız Mursaloğlu. Atatürk, kendisine Sökmen soyadını armağan ettikten sonra Tayfur Bey, hiçbir çocuğuna bu soyadını kullandırtmadı. Soyadı Mursaloğlu olan 21 kişi vefat etti, aile olarak kaybımız çok büyük. Vefat edenler Tayfur Sökmen'in yeğenlerinin çocukları ya da torunları oluyor. Tayfur Sökmen'in çok sayıda yakınını depremde kaybettik." ifadesini kullandı.



15 Temmuz darbe girişimiyle bağlantılı 63 askeri personele yönelik yakalama kararı çıkarıldı

15 Temmuz darbe girişimi sırasında tankın tepesinde silahını doğrultan bir asker, Ankara, 16 Temmuz 2016 (Reuters)
15 Temmuz darbe girişimi sırasında tankın tepesinde silahını doğrultan bir asker, Ankara, 16 Temmuz 2016 (Reuters)
TT

15 Temmuz darbe girişimiyle bağlantılı 63 askeri personele yönelik yakalama kararı çıkarıldı

15 Temmuz darbe girişimi sırasında tankın tepesinde silahını doğrultan bir asker, Ankara, 16 Temmuz 2016 (Reuters)
15 Temmuz darbe girişimi sırasında tankın tepesinde silahını doğrultan bir asker, Ankara, 16 Temmuz 2016 (Reuters)

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı bugün, 15 Temmuz darbe girişimiyle suçlanan Fetullahçı Terör Örgütü'yle (FETÖ) bağlantılı oldukları gerekçesiyle 63 muvazzaf askeri personel hakkında yakalama kararı çıkardı.

Başsavcılık şüpheliler arasında ordu, deniz kuvvetleri, hava kuvvetleri ve jandarmadan dört albayın bulunduğunu açıkladı. Şarku’l Avsat’ın AP’den aktardığına göre ülke genelinde sabah erken saatlerde yapılan baskınlarda 56 şüpheli gözaltına alındı.

Gözaltına alınanların, Türkiye'nin FETÖ olarak adlandırdığı yasadışı grupla bağlantılı oldukları iddia ediliyor. Örgütün lideri Fethullah Gülen, 1999 yılından bu yana sürgünde yaşadığı ABD'de geçen yıl ekim ayında öldü.

15 Temmuz 2016'da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan hükümetini devirmek amacıyla Ankara ve İstanbul'da sokaklara dökülen darbeci askerler yaklaşık 290 kişiyi öldürdü. Savaş uçakları, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) binasını ve Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ni bombalarken, o sırada tatilde olan Erdoğan suikasttan ya da tutuklanmaktan kıl payı kurtuldu.

Darbe girişiminin ardından ordu, polis, yargı ve diğer devlet kurumlarında yapılan tasfiye on binlerce kişinin tutuklanmasına yol açtı. FETÖ ile bağlantılı okullar, işletmeler ve medya kuruluşları kapatıldı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan yapılan açıklamada, Türk Silahlı Kuvvetleri’ne (TSK) sızmış örgüt mensuplarının tespit edildiği ve FETÖ’nün ‘anayasal düzene ve devletin bekasına yönelik en büyük tehdidi’ oluşturmaya devam ettiği belirtildi. Açıklamada, başarısız darbe girişiminden bu yana 25 bin 801 askeri şüphelinin gözaltına alındığı belirtildi.

Açıklamada, şüphelilere yöneltilen suçlamaların tam olarak ne olduğu belirtilmedi.

Eski bir din adamı olan Gülen, on yıllar boyunca küresel bir hayran kitlesini harekete geçirdi ve Erdoğan'ın 2003 yılında iktidara gelmesine yardımcı oldu. İttifak, hükümetin Gülen'e ait bazı eğitim kurumlarını kapatması ve Gülen'in polis ve yargıdaki takipçilerinin Erdoğan hükümetini yolsuzluk suçlamalarıyla takip etmesinin ardından çöktü.

Gülen, başarısız darbe girişimiyle herhangi bir ilgisi olduğunu her zaman reddetti. 2024 yılının ekim ayında ölen Gülen, ABD'den defalarca iadesini talep eden Türkiye tarafından aranıyordu.