ABD güçleri DEAŞ tümüyle yenilene kadar Suriye’de kalacak

Temsilciler Meclisi, Suriye’den asker çekilmesi için DEAŞ’ın tamamen yenilmesini şart koştu

ABD askerleri Suriye’nin kuzeydoğusundaki bir üste (AP)
ABD askerleri Suriye’nin kuzeydoğusundaki bir üste (AP)
TT

ABD güçleri DEAŞ tümüyle yenilene kadar Suriye’de kalacak

ABD askerleri Suriye’nin kuzeydoğusundaki bir üste (AP)
ABD askerleri Suriye’nin kuzeydoğusundaki bir üste (AP)

ABD Temsilciler Meclisi, Cumhuriyetçi Kongre Üyesi Matt Gaetz tarafından sunulan bir yasa tasarısını büyük çoğunlukla reddetti. Bu tasarı, ABD'nin Suriye'de konuşlu kuvvetlerini altı ay içinde geri çekmesini isteyen bir öneriydi. Bu hamlenin, DEAŞ’ın saflarını yeniden organize etmesine izin verebileceği ve ABD ve müttefiklerini terörist saldırı riskine maruz bırakabileceği uyarıları yapıldı.
Tasarıya 321 vekil karşı çıkarken, sadece 103 vekil destekledi. Gaetz, metni, geçtiğimiz ay Suriye'nin kuzeydoğusundaki bir helikopter saldırısında dört ABD askerinin yaralanması ve önde gelen DEAŞ liderlerinden Hamza al-Humsi'nin öldürülmesinin ardından sundu. Terör örgütünün uyuyan hücreleri, Suriye'deki yenilgisine rağmen Suriye ve Irak'ta saldırılarını sürdürüyor.
Gaetz, sunduğu yasayı savunurken, ‘hilafet ile yokluğu arasında duran şeyin, zafer tanımı olmadan bu cehennem yerine gönderilen 900 Amerikalı olduğuna’ inanmadığını söyledi.
Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre ABD askeri gücünün kullanımına yönelik uzun süredir devam eden yetkilendirmelerin sona erdirilmesi için Kongre'de destek artıyor. Bir Senato Komitesi, geçtiğimiz Çarşamba günü Körfez ve Irak'taki savaşlar için resmi olarak verilen yetkileri sona erdirmeyi amaçlayan 8 senatörün itirazına karşı 13 oyla kabul edilen bir yasa tasarısını onayladı. Ancak Gaetz'in çabaları, birçok Cumhuriyetçi ve Demokrat milletvekili için sürpriz oldu.
Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi'nin Cumhuriyetçi Başkanı Michael McCaul ise ABD'nin geçen yıl ortaklarıyla birlikte 466 DEAŞ üyesinin öldürülmesi ve 250 kişinin tutuklanmasıyla sonuçlanan operasyonlara katıldığını belirtti. McCaul, eğer ABD kuvvetlerini şimdi geri çekerse, bunun DEAŞ'ın yeniden dirilişine yol açabileceğine inanıyordu. ABD’li yetkili, “ABD kuvvetlerinin bu yasal ve yetkili konuşlandırmasının geri çekilmesi, DEAŞ'ın tamamen yenilgiye uğratılmasına dayanmalıdır” dedi.
Komitenin önde gelen Demokrat üyesi Temsilci Gregory Meeks, ABD'nin Suriye'de süresiz askeri varlığına karşı çıkıyor. Ancak, Gaetz tasarısına atıfta bulunarak ‘çabalarımızın kritik bir döneminde görevimize erken bir son vermeye zorladığını’ söyledi.
DEAŞ, yıllarca süren ABD destekli bir harekatın ardından 2019'da Irak ve Suriye'deki tüm toprak kontrolünü kaybetti. Bir zamanlar filli başkenti Rakka olan sözde ‘hilafet devletini’ mağlup etti. Ancak militanların uyuyan hücreleri hala var ve o zamandan beri çok sayıda Iraklı ve Suriyeliyi öldürdüler. Suriyeli Kürtler ve Amerikan güçleri, örgütün Kuzey ve Doğu Suriye'deki uyuyan hücrelerini hedef alan sık sık baskınlar düzenliyor.
Cumhuriyetçi Temsilci Ryan Zinke, "Acı gerçek şu ki ya onlarla Suriye'de savaşacağız ya da burada onlarla savaşacağız. Ya onlarla Suriye'de savaşır ve onları yeneriz ya da ülkemizin sokaklarında onlarla savaşırız" dedi. Geçtiğimiz hafta, Ordunun Genelkurmay Başkanı Orgeneral Mark Milley, ABD güçlerinin DEAŞ'a karşı mücadeledeki misyonu hakkında güncelleme almak, güç koruma önlemlerinin gözden geçirilmesi ve çoğu DEAŞ ile bağlantılı kadın ve çocuklardan oluşan on binlerce mülteciyi barındıran genişleyen bir mülteci kampından ülkelerine geri dönüş çabalarının değerlendirilmesi için Suriye'ye sürpriz bir ziyarette bulundu.
Gaetz’in yasa tasarısı Ukrayna'ya devam eden yardıma karşı çıkan bazı muhafazakarların desteğini aldı. Bazıları, paranın ABD-Meksika sınırındaki güvenliği artırmaya harcanmasının daha iyi olacağını savunuyor. Ancak yasa, daha liberal Demokrat milletvekillerinin çoğundan da destek aldı. Önlem lehinde oy kullanan İlerici Demokrat Temsilci Pramila Jayapal, tasarının özünün Kongre'nin görevinin ‘nerede ve ne zaman savaşa gidileceğine karar vermek ve düşmanlıklarla yüzleşmek’ olduğunu iddia etmek olduğunu söyledi.
Sonuçta, 47 Cumhuriyetçi yasa tasarısı lehinde oy kullanırken, 171 Cumhuriyetçi karşı çıktı. 56 Demokrat milletvekili tasarı lehinde oy kullandı ve 150 Demokrat karşı çıktı.



Gazze'de İç Güvenlik yetkilisi Zemzem’e suikast: İçişleri Bakanlığı soruşturma başlattı

Yarbay Ahmed Zemzem, silahlı kişilerin arabasına açtığı ateş sonucu öldürüldü (Filistin Enformasyon Merkezi)
Yarbay Ahmed Zemzem, silahlı kişilerin arabasına açtığı ateş sonucu öldürüldü (Filistin Enformasyon Merkezi)
TT

Gazze'de İç Güvenlik yetkilisi Zemzem’e suikast: İçişleri Bakanlığı soruşturma başlattı

Yarbay Ahmed Zemzem, silahlı kişilerin arabasına açtığı ateş sonucu öldürüldü (Filistin Enformasyon Merkezi)
Yarbay Ahmed Zemzem, silahlı kişilerin arabasına açtığı ateş sonucu öldürüldü (Filistin Enformasyon Merkezi)

Filistin Enformasyon Merkezi, Gazze Şeridi'ndeki İç Güvenlik Teşkilatı yetkililerinden Yarbay Ahmed Zemzem’in bu sabah Gazze Şeridi'nin orta kesiminde yer alan Megazi Mülteci Kampı’nda silahlı kişiler tarafından düzenlenen silahlı saldırıda öldürüldüğünü bildirdi.

Gazze İçişleri Bakanlığı tarafından yapılan kısa basın açıklamasında, ilgili makamların Yarbay Ahmed Zemzem suikastıyla ilgili ‘derhal soruşturma başlattığı’ ve suikasta karışan şüphelilerden birini tutukladığı, diğer şüphelilerin izini sürme çabalarının ise devam ettiği belirtildi. Açıklamada olayın arkasındaki koşulları ve nedenleri ortaya çıkarmak için çalışmaların sürdürüldüğü ifade edildi.

Olay, İsrail ordusunun dün akşam Gazze şehrinin batısındaki er-Raşid Caddesi’nde bir araca düzenlenen baskında Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları liderlerinden Raid Saad'ı öldürdüğünü açıklamasının üzerinden 24 saat geçmeden meydana geldi. İsrail, Saad'ın öldürüldüğü saldırıyla, Gazze'deki ateşkes anlaşmasını bir kez daha ihlal etti.


Cezayir’de Kabiliyeliler ‘MAK’ ayrılıkçı projesine karşı birleşti

Bejaia'da ayrılıkçı projeye karşı düzenlenen miting sırasında aktivistler (Özel hesaplar)
Bejaia'da ayrılıkçı projeye karşı düzenlenen miting sırasında aktivistler (Özel hesaplar)
TT

Cezayir’de Kabiliyeliler ‘MAK’ ayrılıkçı projesine karşı birleşti

Bejaia'da ayrılıkçı projeye karşı düzenlenen miting sırasında aktivistler (Özel hesaplar)
Bejaia'da ayrılıkçı projeye karşı düzenlenen miting sırasında aktivistler (Özel hesaplar)

Cezayir’de Kabiliye bölgesi, ayrılıkçı “MAK” hareketinin Fransa’da ilan etmeyi planladığı “bağımsız Kabiliye devleti” girişimine karşı dikkat çekici bir toplumsal mobilizasyona sahne oldu. Cezayir yönetiminin, ülkenin toprak bütünlüğünü hedef almakla suçladığı bu girişime karşı bölgede çeşitli protesto ve farkındalık faaliyetleri gerçekleştirildi.

Başkent Cezayir’in yaklaşık 250 kilometre doğusunda bulunan ve Kabiliye’nin en büyük kentlerinden biri olan Becaia (Bejaia) vilayetinde, vatandaşlar ve yerel aktörler ulusal birliğe zarar verecek her türlü projeye karşı olduklarını ortaya koyan çok sayıda inisiyatif gerçekleştirdi. Kent genelinde çok sayıda ev ve iş yerinin cephelerine Cezayir bayraklarının asıldığı gözlemlendi.

Becaia Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü tarafından “Cezayir tek ve bölünmezdir” sloganıyla düzenlenen, ulusal bayraklarla süslenmiş araçlardan oluşan bir konvoy, kent merkezinden hareket ederek çeşitli cadde ve köyleri dolaştı. Öte yandan Becaia Üniversitesi öğrencileri yayımladıkları bildiride, ayrılıkçı MAK hareketinin projesini reddettiklerini belirterek, “Cezayir’in birliği ve egemenliğine” olan bağlılıklarını vurguladı.


HDK, Güney Kordofan'daki BM karargahına saldırdı: Altı Bangladeşli asker öldürüldü

Sudan'ın kuzeyindeki bir beldede devriye gezen HDK üyeleri (Arşiv - AP)
Sudan'ın kuzeyindeki bir beldede devriye gezen HDK üyeleri (Arşiv - AP)
TT

HDK, Güney Kordofan'daki BM karargahına saldırdı: Altı Bangladeşli asker öldürüldü

Sudan'ın kuzeyindeki bir beldede devriye gezen HDK üyeleri (Arşiv - AP)
Sudan'ın kuzeyindeki bir beldede devriye gezen HDK üyeleri (Arşiv - AP)

Sudan’da Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) dün, kuşatma altındaki Güney Kordofan eyaletinin yönetim şehri Kadugli şehrine insansız hava aracı (İHA) ile düzenlediği bir saldırıyla şehirdeki Birleşmiş Milletler (BM) karargahını hedef aldı. Saldırıda en az altı Bangladeşli asker öldürüldü. Öte yandan şehirdeki bazı insani yardım kuruluşları ve BM ajansları, kötüleşen güvenlik durumu nedeniyle personelini tahliye etmeye başladı.

BM Abyei Geçici Güvenlik Misyonu (UNISFA) tarafından yapılan açıklamada, Kadugli'deki BM merkezine düzenlenen İHA’lı saldırıda ‘altı askerin öldürüldüğü ve altı askerin yaralandığı’ duyuruldu. UNISFA tüm kurbanların Bangladeşli olduğunu ekledi.

Öte yandan Bangladeş Başbakanı Muhammed Yunus, yaptığı açıklamada olaydan dolayı ‘derin üzüntüsünü’ dile getirdi.

BM Genel Sekreteri António Guterres ise Sudan'daki UNISFA askerlerine yönelik saldırıların ‘haksız ve savaş suçu niteliğinde’ olduğunu vurguladı.

Guterres, sosyal medya platformu X hesabından yaptığı paylaşımda, UNISFA askerlerini hedef alanlardan hesap sorulması çağrısında bulundu.

Sudan Egemenlik Konseyi saldırıyı kınadı

Öte yandan Sudan Geçiş Dönemi Egemenlik Konseyi, saldırıyı ‘uluslararası insani hukukun ciddi bir ihlali ve açık bir ihlali’ olarak nitelendirdi.

Konsey tarafından yapılan açıklamada, ‘korunan bir BM tesisini hedef almanın, organize terörizme eşdeğer tehlikeli bir tırmanış ve suç teşkil eden bir davranış olduğu, uluslararası hukuku kasıtlı olarak hiçe saydığı’ vurgulandı.

sd
Sudan ordusu komutanı Korgeneral Abdulfettah el-Burhan (AFP)

Saldırıdan HDK’yı sorumlu tutan konsey, BM ile uluslararası topluma BM tesislerinin korunması için ‘kararlı tutumlar ve caydırıcı önlemler almaları’ çağrısında bulundu.

HDK dün, kuşatma altındaki Güney Kordofan eyaletinin yönetim şehri Kadugli şehrine İHA’lı saldırı düzenleyerek BM karargahını hedef aldı ve en az altı sivili öldürdü. Bunun üzerine şehirdeki bazı insani yardım kuruluşları ve BM ajansları, kötüleşen güvenlik durumu nedeniyle personelini tahliye etmeye başladı.

Sudan Geçiş Dönemi Egemenlik Konseyi, saldırıyı ‘uluslararası insani hukukun ciddi bir ihlali ve açık bir ihlali’ olarak nitelendirdi. Konsey tarafından yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“Korunan bir BM tesisini hedef almak, organize terörizme eşdeğer tehlikeli bir tırmanma ve suç teşkil eden bir davranış olup, uluslararası hukuku kasıtlı olarak hiçe sayma ve insani yardım ve uluslararası misyonların çalışmalarını doğrudan tehdit etme anlamına gelir.”

dfrgt
BM Genel Sekreteri António Guterres (Reuters)

HDK, bu saldırıyı, BM Genel Sekreteri António Guterres’in HDK’yı ‘kötü güçler’ olarak nitelendirdiği, HDK’nın ise BM'yi ‘çifte standart’ uygulamakla suçladığı açıklamasından iki sonra gerçekleşti.

Birçok kaynak, HDK'nın Kadugli şehrine İHA’lı saldırı düzenlediğini bildirdi. Şehirde dumanlar yükseldiği görüldü. Fransız Haber Ajansı AFP’ye konuşan bir sağlık kaynağı, BM karargahına düzenlenen İHA’lı saldırıda en az altı sivilin öldüğünü söyledi.

Bölge sakinleri kaçıyor

Sudan merkezli bir haber sitesi, HDK'ya bağlı Sudan Kurucu İttifakı’nın (Te’sis) perşembe günü Kadugli sakinlerine askeri çatışma ve operasyon bölgelerini terk etmeleri çağrısında bulunduğunu aktardı. Haberde, bu çağrının bölge sakinleri tarafından geniş çapta dikkate alındığı, bu göç dalgasının savaşın patlak vermesinden bu yana en büyük dalga olduğu ve bölgeden kaçanların çoğunluğunun kadınlar, çocuklar ve yaşlılar olduğu belirtildi.

Al Sudania News sitesi, Sudan Kurucu İttifakı liderinin yaptığı açıklamada, ittifakın ‘sivilleri korumaya ve Kadugli'den gönüllü tahliyeleri kolaylaştırmaya tam olarak kararlı olduğunu’ söylediğini aktardı.

İttifak lideri, ‘tüm vatandaşlara hayatlarını korumak için çatışmalardan uzak durmaları çağrısını’ yineledi.

Bu gelişmeler yaşanırken Güney Kordofan eyaletinde askeri çatışmalar daha fazla bölgeye yayılıyor ve bunların sivillerin insani durumuna etkisi konusunda endişeler artıyor.

Sudan Ordusu, Güney Kordofan eyaletindeki Kadugli, Dilling ve Abu Jubayhah olmak üzere son üç şehri kontrol ediyor.

Sudan Kurucu İttifakı, geçtiğimiz temmuz ayında, Muhammed Hasan et-Taişi liderliğinde paralel bir hükümetin kurulduğunu açıklayan HDK'nın da dahil olduğu bir siyasi ittifak.

Hartum'da kitlesel gösteriler düzenlendi

Öte yandan dün binlerce Sudanlı, başkent Hartum ve ülkenin diğer şehirlerinde kitlesel gösteriler düzenleyerek, HDK'ya karşı savaşan orduyu destekledi. HDK ise, ülkedeki savaşı sona erdirmek için gösterdiği çabaları boşa çıkarmak amacıyla uluslararası toplumun önünde vatandaşları istismar etmemesi konusunda uyarıda bulundu.

Yürüyüşler, Sudan ordusu ile birlikte savaşan silahlı gruplar ve İslamcı hareketlerle koordineli olarak Seferberlik ve Halk Direnişi Yüksek Komitesi’nin çağrısı üzerine düzenlendi.

efrgt
Cumartesi günü Port Sudan'da ordu yanlısı yürüyüş (AFP)

Seferberlik ve Halk Direnişi Yüksek Komitesi lideri Korgenereal Beşir Mekki el-Bahi, geçtğimiz ay, Kordofan’ın tüm cephelerinde orduyu desteklemek için genel seferberlik ilan edildiğini ve bazı eyaletlerde eğitim kamplarının açıldığını duyurdu.

Bahi, komite tarafından yayınlanan açıklamasında şunları söyledi:

“Bu yaygın halk ayaklanması, Sudan halkının gerçek iradesini yansıtıyor ve ulusal devlet kurumlarının üzerinde hiçbir meşruiyet olmadığını teyit ediyor.”

Şarku’l Avsat, aralarında Hartum, Port Sudan, Medeni, Dongola, Sennar ve Halfa’nın bulunduğu, Sudan ordusunun kontrolündeki eyaletlerin başkentlerinde düzenlenen yürüyüşleri yerinde takip etti.

HDK'nın yaygın ihlallerine tanık olan El Cezire eyaletinin merkezindeki onlarca belde ve küçük köyde de dayanışma gösterileri düzenlendi.

Protestocular, Sudan ordusuna destek çağrısı yapan pankartlar açarken ‘Tek ordu, tek halk’ sloganları attı. Bazı protestocular ise HDK'nın terör örgütü olarak sınıflandırılması çağrısında bulunan sloganlar attı.

Öte yandan başta Sivil Demokratik Devrimci Güçler İttifakı (Sumud) olmak üzere savaş karşıtı güçler, ‘Barışa ve demokrasiye evet. Savaşa, askeri yönetime hayır’ sloganıyla sosyal medyada yaygın olarak paylaşımların yapıldığı bir kampanya başlattı.