Tunus’ta ilk Meclis oturumunda Gannuşi’nin yerine yeni Meclis Başkanı seçilecek

Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said (Reuters)
Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said (Reuters)
TT

Tunus’ta ilk Meclis oturumunda Gannuşi’nin yerine yeni Meclis Başkanı seçilecek

Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said (Reuters)
Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said (Reuters)

2022 seçimleri ile oluşturulan Tunus Meclisi, başkentin batısındaki Bardo’daki genel merkezinde, yeni seçilen 161 milletvekili arasından 154 milletvekilinin katılımıyla açılış oturumunu düzenliyor. Oturumda, feshedilen Meclisin Başkanı olan Raşid Gannuşi’nin yerini alacak yeni Meclis Başkanı seçilecek.
Meclisin oturumları, anayasal kurumların geri kalanıyla olan ilişkisinin doğasına, hükümetin çalışmalarını denetleme düzeyinde kendisine verilecek yetkilere, çalışmalarını kontrol eden siyasi dengelerin kalitesine ve yasa tasarıları için oylama süreçlerine ilişkin tartışmaların gölgesinde başlıyor. 
Siyaset sahnesinden çekilenler başta üzere çok sayıda siyasi partinin takipçisi, ilk oturumdan çıkacak sahneleri ve etkileşimleri görmeyi bekliyor. Feshedilen parlamento ile Kays Said’in önceki hükümet sistemiyle tamamen çelişen yönelimlerini ve siyasi tercihlerini desteklemek için neredeyse tek bir siyasi renge bürünen yeni parlamento arasındaki ideolojik farklılıkların karşılaştırılması bekleniyor.
Tunus Cumhurbaşkanı, ‘Meclis eskisi gibi olmayacak’ vurgusu yaparak, önceki hükümet sisteminin enkazı üzerine gelen tarihi bir gelişme olduğunu ve bugün birtakım milletvekillerinin meclis blokları oluşturmasıyla yaşananların da bir tarih meselesi olduğunu vurguladı. Ayrıca yeni Yasama Meclisi’nin halkın istekleri düzeyinde olması gerektiğini belirtti. Said, ‘yasaların, son on yıl ve eski meclislerin eski bazı partilerin iradesini değil, genel iradeyi ifade etmesi gerektiğini’ de vurguladı.
Halk Hareketi lideri Züheyr el-Mağzavi’ye göre, cumhurbaşkanlığının yolunu destekleyen İbrahim Buderbala, ‘Halk Hareketi’nden bir adayla yarışarak Meclis Başkanlığına adaylığını açıkladı. Diğer yandan 25 Temmuz Hareketi sözcüsü Mahmud bin Mebruk, yeni parlamento başkanlığına aday olmakla ilgilendiklerini doğruladı. Kays Said’in siyasi projesiyle etkileşim halinde, Cumhurbaşkanı’nın yolunu destekleyen hareket, ‘Halktan başka egemenlik, vatandan başkasına sadakat yoktur’ ilkesine dayanan siyasi çizgiye bağlılığını ilan eden bir kamuoyu bildirisi yayınladı.
Bildiride “Siyasi yolun liderinin açıklaması ve önceki meclis uygulamalarından kopma talebinin ardından, doğrudan demokrasiye (meclis bloklarına değil) dayanan Tunus gençlik hareketinin felsefe ve ilkelerine bağlı kalarak, Siyasi Büro, milletvekillerine halka karşı görevlerinin hatırlatılması gerektiğine inanıyor. Zira Tunus topraklarında halktan başkasının egemenliği söz konusu değildir” ifadelerine yer verildi. 25 Temmuz Hareketi, Meclisin tüm milletvekillerini 25 Temmuz 2021 yolunu desteklemek için birlik olmaya çağırdı. Ayrıca Meclisin bölgesel ve yerel yapılarına, temsilcilerin çalışmalarını izleme haklarını kullanma ve görevlerini ihlal ettiklerinde yetkilerini geri çekecek bir mekanizma benimseme çağrısında da bulundu.
Diğer yandan, yerel basında yer alan haberler, yeni milletvekillerinin büyük bir kısmının Cumhurbaşkanı Said’in istisnai kararlarını açıklamadan önce faaliyet gösteren siyasi partilere mensup olduğunu vurguladı. Yeni mecliste temsil edilen partiler arasında Baci Kaid es-Sibsi’nin kurduğu Nida Tunus (Tunus’un Çağrısı) Partisi ve küçük bir temsille Nahda Hareketi, Halk Hareketi ve Tunus Ufukları Partisi yer alıyor. Ancak meclis sandalyelerinin çoğunluğunu bağımsız adaylar kaplıyor.
Bu sırada, Nahda Hareketi’nin sözcüsü ve partinin Şura Konseyi üyesi aynı zamanda el-Fecr gazetesinin yöneticisi Muhammed el-Furati, dün (Pazar) başkentin kuzey banliyölerindeki el-Avina kışlasındaki Ulusal Muhafızlar Merkezi Terörle Mücadele Birimi’ne gelmesi için bir çağrı aldığını söyledi. Neden çağrıldığını ise bilmediğini belirtti. Ancak kaynaklar, ‘Çağrıyı yapan taraf olarak Terörle Mücadele Birimi’nin niteliği göz önüne alındığında, konunun terör niteliğinde bir vakayla ilgili olması muhtemeldir” ifadelerini kullandı.



İsrail'in Gazze Şeridi'ye devam eden son saldırılarında ölü sayısı 100 aştı

İsrail'in bombardımanı sonucu Gazze'de mültecileri barındıran bir okulda meydana gelen hasarı inceleyen Filistinli bir kız (Reuters)
İsrail'in bombardımanı sonucu Gazze'de mültecileri barındıran bir okulda meydana gelen hasarı inceleyen Filistinli bir kız (Reuters)
TT

İsrail'in Gazze Şeridi'ye devam eden son saldırılarında ölü sayısı 100 aştı

İsrail'in bombardımanı sonucu Gazze'de mültecileri barındıran bir okulda meydana gelen hasarı inceleyen Filistinli bir kız (Reuters)
İsrail'in bombardımanı sonucu Gazze'de mültecileri barındıran bir okulda meydana gelen hasarı inceleyen Filistinli bir kız (Reuters)

Filistin basını bu sabah itibarıyla İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği son saldırılarda ölenlerin sayısının 91'e yükseldiğini bildirdi.

Alman Haber Ajansı DPA, Gazze’deki tıbbi kaynaklardan bu sabah İsrail'in Gazze Şeridi'nin çeşitli bölgelerine düzenlediği hava saldırılarında 63 Filistinlinin öldüğünü aktardı.

Filistin resmi ajansı WAFA’nın kaynaklardan aktardığına göre öldürülenlerden 28’i Gazze’nin orta ve güney kesimlerinde insani yardım almayı bekleyen ve işgalci İsrail güçlerinin açtığı ateş sonucunda hayatını kaybeden Filistinlilerdi.

Gazze'deki Sivil Savunma Müdürlüğü, bu sabah Gazze şehrinin batısında, mültecilerin sığındığı Mustafa Hafız Okulu’na düzenlenen hava saldırısı sonucunda 10 kişinin hayatını kaybettiğini ve çok sayıda kişinin yaralandığını açıkladı.

Gazze’deki sağlık yetkilileri ve hastaneler, geçtiğimiz ay gıda yardımlarının dağıtıldığı merkezlerin yakınlarındaki bölgelerde yüzlerce Filistinlinin öldürüldüğünü açıkladı.

Gazze Şeridi, İsrail'in yaklaşık iki yıldır Hamas Hareketi’ne karşı yürüttüğü askeri harekatın ardından gıda ve diğer temel ihtiyaç maddelerinde ciddi bir kıtlık yaşıyor. İsrail’in saldırıları, Gazze Şeridi’nin büyük bir kısmını enkaza çevirirken 2 milyonluk nüfusun çoğunu yerinden etti.

Binlerce insan yardım dağıtım merkezlerinin çevresinde toplanarak insani yardım malzemelerinin gelmesini sabırsızlıkla bekliyor, ancak yardım tırlarının geçtiği yollarda neredeyse her gün silahlı çatışmalar ve cinayetler yaşandığına dair haberler geliyor.

Gazze’deki sağlık yetkilileri, mayıs ayı sonlarından bu yana 500'den fazla Filistinlinin ABD destekli Gazze İnsani Yardım Vakfı (GHF) tarafından yönetilen yardım merkezlerinin yakınlarında veya Birleşmiş Milletler’e (BM) ait gıda tırlarının geçmesi planlanan bölgelerde üzerlerine açılan ateş sonucu hayatlarını kaybettiğini bildirdi.