Lübnan Başbakanı Mikati’den Basil’in ‘mezhepsel ayrımcılık’ suçlamalarına tepki

Maruni Patriği’ni ziyaret eden Lübnan Başbakanı Necib Mikati, Papa’yla görüşmek için Vatikan’a gitti.

Beşara er-Rai, Mikati ile bir araya geldi. (Şarku’l Avsat)
Beşara er-Rai, Mikati ile bir araya geldi. (Şarku’l Avsat)
TT

Lübnan Başbakanı Mikati’den Basil’in ‘mezhepsel ayrımcılık’ suçlamalarına tepki

Beşara er-Rai, Mikati ile bir araya geldi. (Şarku’l Avsat)
Beşara er-Rai, Mikati ile bir araya geldi. (Şarku’l Avsat)

Lübnan Başbakanı Necib Mikati, cumhurbaşkanlığı koltuğundaki boşluk çerçevesinde, milletvekili Cibran Basil başkanlığındaki Özgür Yurtsever Hareket’in liderlik ettiği Hristiyan güçlerin itirazlarına rağmen toplantı düzenleme ısrarına ilişkin olarak yapılan ‘mezhepçi yaklaşımlara’ tepki gösterdi. Mikati, kendisine yönelik saldırıların ön saflarında yer alan Basil’e dolaylı bir yanıt vererek, açıklamalarını ‘siyasi iflasın kanıtı’ olarak nitelendirdi.
Mikati, Lübnan Katolik Doğu Kilisesi Maruni Patriği Beşara Butros er-Rai ile bir araya gelirken daha sonra da başta Papa olmak üzere diğer yetkililerle görüşmek üzere Vatikan’a gitti. Lübnan Başbakanı, Rai ile görüşmesi sonrasında Patriğin, cumhurbaşkanlığı seçimlerini hızlandırmak için yaptığı temaslar hakkında kendisine bilgi verdiğini ve ‘fikir birliği olduğunu’ belirttiği açıklamasında şunları söyledi:
 “Ülkede genel çalışmaların ve anayasal kurumların çalışmalarının düzene girmesi ve çözüme geçilmesi için bir an önce cumhurbaşkanının seçilmesi gerektiği konusunda mutabık kaldık. Ekonomik ve toplumsal sorunlar var. Ama en önemlisi siyasetle ilgili sorunlardır. Siyasi bir çözüm olmadan, parlamentonun normal işlevine dönmesi ve anayasal şartları tam olarak yerine getiren bir kabine olmadan çözüm üretmek mümkün değil.”
Mikati, Patrik Rai’ye kabine toplantıları konusunu ve genel altyapı idaresinin takibinin sağlanması gerektiğini anlattığını söylediği açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Kendileri, bu konularda çok anlayışlıydı. Geçiş aşamasındaki devlet işlerinden bahsettik. Ancak anayasa, işlerin belirli yetkilerle yürütülmesinden bahsederken, geçiş sürecinin kısa süreli olması esasına dayanıyor. Ancak cumhurbaşkanlığı boşluğu uzadıkça, devlet işlerinin gerektiği gibi takip edilebilmesi için yetkilerin genişletilmesi ihtiyacı da artıyor. Çünkü kim Bakanlar Kurulu’nun meşru veya gayrimeşru olduğunu ve toplanma hakkı olduğunu veya olmadığını söylerse, bir an önce cumhurbaşkanlığı seçimleri konusunda üzerine düşeni yapsın. Bu, kurtuluş kapısıdır. Sayın Patrik’in siyasi histeri olarak adlandırdığı ‘mezhep meselesi’ ve ‘mezhepsel ithamlarla’ ilgili duyduğumuz kınanacak ve nefret dolu söylemleri de ele aldık. Bu sözler, bu dönemdeki siyasi iflasın delili olarak ortaya koyuldu. Çünkü bizim yaklaşımımız mezhepçi değil.”



İsrail Ordusu: Sinvar’ı tank ateşi öldürdü, bir drone saatler sonra kimliğini tespit etti

Sinvar'a ait olduğundan şüphelenilen cesedin İsrail medyasında dolaşan fotoğrafı
Sinvar'a ait olduğundan şüphelenilen cesedin İsrail medyasında dolaşan fotoğrafı
TT

İsrail Ordusu: Sinvar’ı tank ateşi öldürdü, bir drone saatler sonra kimliğini tespit etti

Sinvar'a ait olduğundan şüphelenilen cesedin İsrail medyasında dolaşan fotoğrafı
Sinvar'a ait olduğundan şüphelenilen cesedin İsrail medyasında dolaşan fotoğrafı

İsrail Ordu Radyosu'nun haberine göre Hamas lideri Yahya el-Sinvar, bu sabah erken saatlerde bir İsrail tankının Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta bulunan Tel el-Sultan'daki bir eve ateş açması sonucu “öldürüldü.”

Habere göre askerler bu sabah erken saatlerde bir binanın üst katında “şüpheli hareket” tespit etti ve bir tank binaya ateş açtı. Sabahın ilerleyen saatlerinde “bir insansız hava aracı saldırı bölgesini inceledi ve askerler enkazda Sinvar'ın yüzünü tanıdı.”

Ordunun daha önce bölgede “olağandışı hareketlilik” tespit ettiğini, bu nedenle geçen hafta “gözetleme operasyonlarını artırmaya ve izlemeye devam etmeye” karar verdiğini bildirdi.

İsrailli yetkililer ve Hamas kaynakları, ordunun Refah'ta biri Sinvar olduğu ortaya çıkan üç militanın hedef alınması sırasında kazara öldürülmesiyle ilgili soruşturma başlattığını duyurmasının ardından Sinvar'ın öldüğünü doğrularken, mini güvenlik kabinesi üyeleri de bir toplantı sırasında Sinvar'ın büyük olasılıkla öldürüldüğü konusunda bilgilendirildi.

İsrail ordusu bugün (Perşembe) yaptığı açıklamada, İsrail Genel Güvenlik Servisi (Şin Bet) ile birlikte Sinvar'ın “Gazze Şeridi'ndeki bir ordu operasyonu sırasında” öldürülmüş olma ihtimalini incelediklerini duyurdu. Bazı İbrani medya kuruluşları yetkililerin Sinvar'ın ölümünü doğruladığını ve şüpheli ceset üzerinde yapılan ilk DNA testinin “pozitif” çıktığını aktardı.

Şarku’l Avsat'a konuşan iki Hamas kaynağı Yahya el-Sinvar'ın ölümünün hareketin çeşitli kademelerince teyit edildiğini söyledi. Gazze dışında bulunan bir kaynak, Hamas güvenlik yetkililerinin hareketin liderinin öldürüldüğüne dair işaretleri ilettiğini doğrularken, Gazze Şeridi'ndeki bir başka kaynak, “haberin Gazze Şeridi'ndeki liderliğe olağan güvenlik yöntemleri aracılığıyla iletilmeye başlandığını” belirtti.

Yediot Aharonot'un İbranice internet sitesinde yer alan haberde, “şu ana kadar yayınlanmasına izin verilen ayrıntılar, bir bölgeyi terörden temizleyen İsrail ordusunun, bir kısmı İsrail ordusu tarafından yıkılan binadaki üç (teröristi) fark ettiği ve onları kaldırdığı yönündedir. Bunlardan biri el-Sinvar'a benziyordu” ve ‘daha sonra cesedin fotoğrafları dolaşıma girdi’ ifadeleri yer aldı.