Togg'un satış fiyatı belli oldu

Togg, 16-27 Mart'ta Trumore dijital platformu ve Togg web sitesi üzerinden ön siparişleri alınacak olan Togg T10X'in 953 bin TL'den başlayan fiyat etiketine sahip olacağını açıkladı.

AA
AA
TT

Togg'un satış fiyatı belli oldu

AA
AA

Togg, "T10X" adını verdiği, kullanıcıyı merkeze koyan, akıllı yaşam çözümleriyle sürekli internetin içinde olan, uzaktan güncellenebilen akıllı cihazını, iki farklı donanım seviyesi ve iki batarya seçeneğiyle 953 bin TL'den başlayan fiyatla satışa sunuyor.
Togg'dan yapılan açıklamaya göre, fikri ve sınai mülkiyeti yüzde 100 Türkiye’ye ait küresel bir marka ortaya çıkarmak ve mobilite ekosisteminin çekirdeğini oluşturmak amacıyla kurulan Togg, 2022 yılı 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda seri üretim bandından indirdiği T10X’i kullanıcılarla buluşturmaya hazırlanıyor. Planları doğrultusunda emin adımlarla ilerleyen Togg, mart sonundan itibaren kullanıcılarla buluşacak ilk akıllı cihazının fiyatını, model ismini, teknik ve donanım özelliklerini açıkladı.
Buna göre, Togg T10X için ön siparişler Trumore dijital platformu ve "www.togg.com.tr" Togg web sitesi üzerinden 16-27 Mart tarihlerinde alınacak. Togg T10X, 953 bin TL’den başlayan fiyat etiketine sahip olacak.

523 kilometre menzil seçeneği
Togg, "doğuştan elektrikli", "doğuştan sürdürülebilir", "doğuştan dijital" ve "doğuştan yeşil" kavramlarının altını çizdiği ilk akıllı cihazı C-SUV’u, ‘T10X’ adıyla kullanıcılarla buluşturacak. Model adındaki T’nin Türkiye’yi ve Togg’u, 10’un cihazın üzerine inşa edildiği C segmenti platformunu, X’in ise SUV gövde tipini ifade ettiği T10X, iki farklı donanım ve iki batarya seçeneğiyle kullanıcılara sunulacak.

314 ve 523 kilometre menzilli iki batarya seçeneği
160 kW / 218 Beygir güç ve 350 Nm tork üreten T10X RWD (arkadan itiş), iki farklı batarya seçeneğiyle 314 ve 523 kilometrelik menzillere sahip olacak. T10X’in 52,4 kWh kapasiteye sahip batarya seçeneği 16,7 kWh/100 km (WLTP) enerji tüketimi değeri sunarken, 88,5 kWh kapasiteye sahip batarya seçeneğinin tüketim değeri ise 16,9 kWh/100 km (WLTP) olarak açıklandı.
T10X’in fiyatları V1 RWD Standart Menzil 953 bin TL, V2 RWD Standart Menzil 1 milyon 55 bin TL ve V2 RWD Uzun Menzil 1 milyon 215 bin TL olarak belirlendi.

Çift motorlu T10X AWD 29 Ekim'de özel seri ile yollarda olacak
T10X’in 0-100 km/s hızlanması 4,8 saniye olan, 700 Nm tork üreten çift motorlu 435 beygir gücündeki AWD (all-wheel drive) versiyonu ise 29 Ekim 2023 tarihinden itibaren teslim edilmeye başlanacak olan 100. Yıl Özel Serisi'yle birlikte yollara çıkacak.

28 dakikadan daha kısa sürede yüzde 80 doluluk
Togg T10X, hızlı şarj ile 28 dakikadan daha kısa sürede yüzde 20’den yüzde 80 batarya doluluk seviyesine ulaşabiliyor. Böylece kullanıcılar uzun yolculuklarda kısa bir kahve molası süresince dinlenirken, akıllı cihazları da yolculuğun kalan bölümü için hazır hale gelecek. Ayrıca kullanıcılar, sıfır emisyon salımıyla çevre dostu bir yolculuğun keyfini de çıkaracak.

Yüksek teknoloji "standart"
Mobilite deneyimini yeniden tanımlayarak, kullanıcıların günlük yaşamlarını kolaylaştırıp keyifli hale getirecek akıllı yaşam çözümleri geliştiren Togg, bu çözümlerini Trumore dijital platformu üzerinden kullanıcılarla buluşturuyor. Trumore platformunu oluşturan Earn.more (Kazan), Go.more (Gez), Play.more (Eğlen) ve Scale.more (Geliştir) başlıklarında mobilite ekosisteminin tüm fırsatlarını sunuyor. Veriyi işleyip yapay zekâ ile geliştirebilen T10X, daha çok kazandıran, gezdiren, eğlendiren ve sürekli gelişen bir akıllı cihaz olarak yollara çıkıyor.
12,3 inç gösterge ekranı ve 29 inç bilgi-eğlence ekranından oluşan 41,3 inç uçtan uca ekran deneyimi, 8 inç dokunmatik kontrol ekranı, araç içi sosyal kamera, yüksek hızlı mobil internet ve wifi hot spot özelliğiyle Snapdragon işlemcili dijital kokpit, T10X’de standart olarak sunuluyor.

Uzaktan sürekli güncellenen ileri seviye veri gizliliği ve sürüş güvenliği
Kullanıcıların kişisel verilerini ve akıllı cihazın dijital güvenliğini blok zinciri teknolojisiyle sağlayan Togg T10X, Avrupa pazarındaki otomobillerin güvenliğinin değerlendirildiği bağımsız Euro NCAP programının tüm testlerinden en yüksek seviye olan 5 yıldızı alacak şekilde tasarlandı. T10X standart olarak sunduğu 7 adet hava yastığı, dayanıklı ve sağlam altyapıyı destekleyen ileri seviye sürüş asistan sistemleriyle de her türlü yol koşulunda güvenli bir sürüş sağlıyor.
T10X, sürekli öğrenme ile olgunluğunu geliştirebilen ve uzaktan güncellemeler (OTA: over-the-air) ile sürekli kendini yenileyebilen sürücü destek sistemleri sayesinde sürüş güvenliği ve konforunu en üst seviyeye yükseltiyor. T10X, trafik işareti algılama sistemiyle birlikte çalışan dur-kalk fonksiyonlu akıllı adaptif hız sabitleyici ve akıllı şerit takip sistemi & şeritten ayrılma ikazıyla birlikte 2'nci seviye otonom sürüşü kullanıcılarına sunuyor.
T10X Türkiye’de ve sınıfında ilk kez “yoğun trafik pilotu” asistan özelliğini sunarak kullanıcıların 15km/saat hıza kadar olan yoğun trafikte ellerini direksiyondan ayırıp T10X’in kontrolünde ilerlemelerini sağlayacak. Bu özellik, 2023 yılı içerisinde uzaktan güncellemeler (OTA:over-the-air) ile V2 donanım seviyesi ve lansman özel paketine sahip olan akıllı cihazlarda aktif hale gelecek.

Yalın ve güçlü tasarım teknolojiyle birleşiyor
T10X’in hem dış, hem iç tasarımında "duygusal" Doğu ile "rasyonel" Batı kültürünün ögeleri bir arada yer alıyor. Akıllı cihazın modern ve özgün tasarımında Anadolu topraklarının köklü simgelerinden biri olan lale figürü öne çıkıyor. T10X’in yoldaki imzası olarak algılanacak ön ızgarasında, bütünsel şıklığı tamamlayan jantlarında ve iç mekân detaylarında modern bir incelikle işlenen lale figürleri yer alıyor. Keskin hatları ve akıcı dış tasarım çizgileri ile kullanıcısını karşılayan T10X’in iç tasarımında da özenle seçilmiş, kaliteli ve şık malzemelerle birlikte yüksek teknoloji yer alıyor.
Orta konsol, T10X’in iç mekanının en önemli stil ve fonksiyon özelliklerinden biri olarak öne çıkıyor. Uçak kokpitini hatırlatan form üzerinde vites ve elektronik park freni fonksiyonlarını barındıran konsol, ergonomisiyle dokunmatik kumanda ekranının kontrol edilmesine de yardımcı oluyor. Dokunmatik ekranda kullanıcıyı merkeze alan ara yüzün kullanıcı dostu tasarımı, dijital asistan özelliği alışılagelmiş kontrol düğmeleri ve kumanda elemanlarını olabildiğince azaltarak iç mekânın yalın ve sade tasarımını destekliyor. Togg, teknolojiyi yalınlıkla birleştiren bu tasarım yaklaşımı ile yüksek teknolojinin karmaşık olmadan da sunulabilir olduğunu kanıtlıyor.

"Türkiye’nin Renkleri" arasından seçim
Togg T10X’in dış renkleri, Türkiye’nin büyüleyici güzelliklerinden ilham alıyor. Togg, Teknoloji Kampüsü’nün de yer aldığı Gemlik’in zeytin ağaçlarının gölgesindeki mavi sularını, Anadolu topraklarındaki cana yakınlık ve tutkuyu yansıtan kırmızıyı, Oltu taşının göz alıcı siyahlığını, parlak dokusunu, sağlam yapısını, Kula’nın doğal yapısı, kayaçları ve vadileriyle yerkürenin milyonlarca yıllık geçmişini günümüze taşıyan gri ihtişamını, Kapadokya’nın olağanüstü güzellikteki doğa harikası peri bacalarının toprak ve kum bejini, Pamukkale travertenlerinin göz kamaştıran beyazlığını, T10X’in dış renklerinde buluşturdu. Kullanıcılar, “Gemlik”, “Anadolu”, “Oltu”, “Kula”, “Kapadokya” ve “Pamukkale” arasından bir seçim yapabilecek.

"Siparişleri bireysel kullanıcılar öncelikli olmak üzere 2023 boyunca teslim edeceğiz"
Togg Üst Yöneticisi (CEO) Gürcan Karakaş, Türkiye’nin doğuştan elektrikli ilk akıllı cihazını mart sonunda kullanıcılarla buluşturacak olmanın gururunu yaşadıklarını belirterek, şunları kaydetti:
"İlk günden itibaren, küresel boyutta rekabet edebilir ve fikri mülkiyeti yüzde 100 Togg’a, Türkiye’ye ait bir mobilite teknoloji markası geliştirmek ve kullanıcıyı merkeze alarak akıllı cihazımız ve dijital ürünlerimizin etrafında herkes için erişilebilir ve herkes tarafından geliştirilebilir bir ekosistem oluşturmak hedefiyle yola çıktık. Geride bıraktığımız beş yılda planlarımız doğrultusunda adım adım ilerledik ve söz verdiğimiz gibi mart ayında akıllı cihazımızı kullanıcılarla buluşturuyoruz. Kullanıcılarımız web sitemiz veya Trumore uygulamamız üzerinden katılacakları çekiliş ile akıllı cihazımıza ön sipariş verme hakkını elde edebilecekler. Siparişleri bireysel kullanıcılar öncelikli olmak üzere 2023 boyunca teslim edeceğiz. Kullanıcılarımıza bağlantılı bir akıllı cihazdan çok daha ötesini sunarak, konforlu ve sorunsuz bir mobilite deneyimi yaşatmayı hedefliyoruz."

Togg T10X çekiliş yöntemiyle kullanıcıyla buluşacak
Öte yandan açıklamaya göre, Türkiye’nin doğuştan elektrikli ilk akıllı cihazı Togg T10X, çekiliş yöntemiyle belirlenecek kullanıcılarıyla 2023 yılı boyunca buluşacak. 16-27 Mart tarihleri arasında T10X için "togg.com.tr" ve Trumore uygulaması üzerinden ön sipariş süreci gerçekleşecek. App Store, Google Play ve App Gallery üzerinden kullanıma sunulan Trumore uygulamasını indiren veya Togg websitesi üzerinden Tru.ID oluşturan her bir tekil kullanıcı, nakit ya da kredi kartı aracılığıyla cüzdanlarına aktardıkları 60 bin TL ön ödemeyi yaparak, çekiliş sürecine katılmaya hak kazanacak.
Çekilişe katılan kullanıcılar, ön ödeme öncesi akıllı cihazlarını modelinden rengine konfigüre edebilecek. 28 Mart’ta noter huzurunda yapılacak dijital çekiliş sistemiyle de ön sipariş sahipleri belirlenecek.
Ön sipariş dönemi sonunda noter huzurunda yapılacak çekilişle, sipariş hakkı kazananlar teslimat önceliğiyle birlikte belirlenecek. Teslimat tarihi belirlenirken seçilen versiyonun yaklaşık teslimat dönemi ile kullanıcının çekiliş sıralamasındaki yeri dikkate alınacak. Örneğin Kasım 2023’ten itibaren teslim edilmeye başlanacak olan 953 bin TL’lik V1 standart menzil için ön sipariş geçen bir kullanıcı çekilişte birinci sırada yer alması halinde, (1/12.000), V1 standart menzil seçeneğinin ilk teslimatı bu kullanıcıya yapılacak.



Türkiye, Suriye ordusunun yeteneklerini güçlendirecek

Bakanlar Murhef Ebu Kasra ve Yasar Güler, Suriye ve Türkiye savunma bakanlıkları arasında askeri eğitim ve danışmanlık anlaşması imzaladı (Suriye Savunma Bakanlığı)
Bakanlar Murhef Ebu Kasra ve Yasar Güler, Suriye ve Türkiye savunma bakanlıkları arasında askeri eğitim ve danışmanlık anlaşması imzaladı (Suriye Savunma Bakanlığı)
TT

Türkiye, Suriye ordusunun yeteneklerini güçlendirecek

Bakanlar Murhef Ebu Kasra ve Yasar Güler, Suriye ve Türkiye savunma bakanlıkları arasında askeri eğitim ve danışmanlık anlaşması imzaladı (Suriye Savunma Bakanlığı)
Bakanlar Murhef Ebu Kasra ve Yasar Güler, Suriye ve Türkiye savunma bakanlıkları arasında askeri eğitim ve danışmanlık anlaşması imzaladı (Suriye Savunma Bakanlığı)

Suriye ve Türkiye dün, Suriye ordusunun kabiliyetlerinin güçlendirilmesi, kurumlarının geliştirilmesi ve kapsamlı güvenlik sektörü reformunun desteklenmesini amaçlayan bir askeri iş birliği anlaşması imzaladı.

Suriye Arap Haber Ajansı (SANA), iki ülke savunma bakanlarının huzurunda Ankara'da imzalanan anlaşmanın, Suriye ordusunun operasyonel hazırlığını artırmak, ortak operasyonları güçlendirmek ve terörle mücadele, mayın temizleme, siber savunma, askeri mühendislik, lojistik ve barışı koruma operasyonları gibi uzmanlık gerektiren beceri eğitimleri sağlamak amacıyla eğitim kurslarını içerdiğini bildirdi.

Aralarında Dışişleri ve Savunma Bakanları ile İstihbarat Başkanı'nın da bulunduğu üst düzey Suriye heyeti, Türk yetkililerle görüşmek üzere Ankara'ya geldi.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre siyasi olarak, Suriye Dışişleri Bakanı Esad Şeybani ile Türk mevkidaşı Hakan Fidan'ın görüşmelerinde Süveyda dosyası, Suriye Demokratik Güçleri (SDG) gerilimi, bölünme tehlikesi ve İsrail'in dış müdahaleleri gündemi oluşturdu.


ABD Azerbaycan-Ermenistan barış anlaşmasıyla İran sınırında

ABD Başkanı Donald Trump, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, Beyaz Saray'da imzalanan barış anlaşmasının ardından kameralara poz verirken, 8 Ağustos 2025 (AFP)
ABD Başkanı Donald Trump, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, Beyaz Saray'da imzalanan barış anlaşmasının ardından kameralara poz verirken, 8 Ağustos 2025 (AFP)
TT

ABD Azerbaycan-Ermenistan barış anlaşmasıyla İran sınırında

ABD Başkanı Donald Trump, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, Beyaz Saray'da imzalanan barış anlaşmasının ardından kameralara poz verirken, 8 Ağustos 2025 (AFP)
ABD Başkanı Donald Trump, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, Beyaz Saray'da imzalanan barış anlaşmasının ardından kameralara poz verirken, 8 Ağustos 2025 (AFP)

Ömer Önhon

Güney Kafkasya'da devam eden büyük oyunda, siyaset, ekonomi ve güvenliği bir araya getiren yeni bir proje öne çıktı. Beyaz Saray'da 8 Ağustos Cuma günü düzenlenen törende, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, iki ülke arasında barış için ortak deklarasyona imza attılar. Törene, anlaşmanın hamisi olarak belgeyi imzalayan ABD Başkanı Donald Trump da katıldı.

Ortak deklarasyon sınırlara saygı, bölgesel çatışmanın sona erdirilmesi ve güç kullanımının reddi gibi yedi temel maddeden oluşuyor. Taraflar ayrıca, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı'na (AGİT) Minsk Grubu'nun kapatılması için ortak bir talepte bulunmak da dahil olmak üzere çeşitli bazı belgeler üzerinde de anlaşmaya vardı ve bunları imzaladı. Ermenistan ve Azerbaycan Dışişleri Bakanları, ‘Devletler Arasında Barış ve İlişkilerin Kurulmasına Dair Anlaşma’ taslağını imzalayarak, nihai metni tamamladılar. Bakü, Erivan'ın imzaların atılmasından ve nihai onaylamadan önce bölgesel talepleri sona erdirecek anayasa değişikliklerini yapmasını bekliyor.

Anlaşma ayrıca, Azerbaycan'ın ana kısmını Ermenistan toprakları üzerinden Nahçıvan'a bağlayan ‘Zengizor Koridoru’ olarak bilinen engelsiz bir geçiş bölgesi kurulmasını da kapsıyordu. Ermenistan, ABD ve üzerinde anlaşmaya varılan diğer dış taraflarla birlikte, ‘Trump'ın uluslararası barış ve refah yolu’ olarak adlandırılan bir çerçeve oluşturmak için çalışmayı taahhüt etti. Washington’daki görüşme önemli bir başarı olsa da, birçok ayrıntı hala net bir anlaşma ve daha fazla açıklığa ihtiyaç duyuyor.

Azerbaycanlılar ve Ermeniler arasındaki çatışma, 20’nci yüzyılın başlarına, her iki ülkenin de işgal altında olduğu ve 1990 yılında Sovyetler Birliği'nin dağılmasıyla bağımsızlıklarını kazandıkları döneme kadar uzanıyor. O zamandan beri, tarihsel anlaşmazlıklar ve bölgesel talepler nedeniyle aralarında zaman zaman savaşlar patlak verdi. Ermeniler, özellikle Rusya'nın büyük dış desteğiyle Karabağ ve diğer Azerbaycan bölgelerini işgal etti.

Proje, Bakü'den başlayıp Ermenistan'dan geçerek Nahçivan'a ulaşan ve ardından Türkiye'ye varan bir demiryolu hattı ve otoyol inşasını kapsarken bu yol, İran sınırına paralel olarak uzanıyor.

Azerbaycan, 2020 yılında Karabağ'ın büyük bir bölümünü geri alan bir askeri operasyon düzenledi ve ardından 2023 eylülünde terörle mücadele çerçevesinde hızlı bir harekatla işgal altındaki topraklarının geri kalanını da kurtardı. O tarihten bu yana Türkiye, ABD, İsrail, Fransa ve İran gibi ülkelerin farklı roller oynadığı karmaşık bir siyasi ve güvenlik sürecine girildi. Bu ülkeler, kendi çıkarlarını gerçekleştirmek için çaba sarf ettiler.

Başkan Trump, uzun süredir savaşları sona erdirme ve ekonomik ilişkileri güçlendirerek ve refahı artırarak ülkeleri bir araya getirme sloganını savunuyor ve bu konuda ABD'nin ekonomik çıkarlarına odaklanıyor. Ancak, savaşları birkaç gün içinde sona erdirebileceğine dair tekrar ettiği abartılı açıklamaları, özellikle bir günde sona erdirebileceğini söylediği Rusya-Ukrayna savaşını sona erdirememesi ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin tarafından manevra yapıldığını itiraf etmesi, güvenilirliğini zedeledi.

fgthyu7
Nahçıvan Özerk Bölgesi'nin Stepanakert (Hankendi) şehrinde düzenlenen bir askeri geçit töreni, 8 Kasım 2023 (AFP)

Bu sefer işler onun lehine gelişebilir, çünkü yakında Putin ile görüşmeye hazırlanıyor ve bu da Rusya ile Ukrayna arasındaki savaşı sona erdirme umutlarını canlandırıyor. Pakistan ile Hindistan, Tayland ile Kamboçya ve Demokratik Kongo Cumhuriyeti ile Ruanda arasındaki çatışmaları sona erdirmeyi kendine mal eden Trump için, Kafkasya’daki son başarısı, uluslararası arenada başarılarını övünmek için yeni bir fırsat sunuyor.

Washington zirvesinin en önemli sonucu, anlaşmada ‘geçiş bölgesi’ olarak adlandırılan ve Zengizor Koridoru olarak bilinen, Ermenistan’da 43 kilometre uzunluğundaki şerit oldu. Bu şerit, Azerbaycan Cumhuriyeti'nin ana kısmını, Nahçivan Özerk Cumhuriyeti'ndeki topraklarından ayırıyor.

Proje, Bakü'den başlayıp Ermenistan'dan geçerek Nahçivan'a ulaşan ve ardından Türkiye'ye varan bir demiryolu hattı ve otoyol inşasını kapsarken bu yol, İran sınırına paralel olarak uzanıyor.

Başkan Donald Trump, Zengizor Koridoru’nu, Azerbaycan'a Nahçıvan'a tam erişim hakkı tanıyan ve Ermenistan'ın toprak bütünlüğüne tam saygı gösteren özel bir geçiş bölgesi olarak tanımladı. Projeye, Trump Uluslararası Barış ve Refah Yolu (TRIPP) adı verildi.

Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki gelişmelerle birlikte, gözlemciler Türkiye ile Ermenistan arasında tam normalleşme ve diplomatik ilişkilerin kurulmasının çok da uzak olmadığını tahmin ediyorlar.

Trump, Ermenistan'ın bu koridoru inşa etmek için ABD ile özel bir ortaklık kuracağını ve Washington'a 99 yıl süreyle uzatılabilir yönetim hakları vereceğini açıkladı. Projenin hayata geçirilmesi için ABD ve diğer ülkelerden müteahhitlerin yer alacağı bir koalisyon kurulacak ve ABD, Azerbaycan ve Ermenistan karı üzerinde anlaşmaya varılan oranlarda paylaşacak.

Teknik şüphelerle çevrili olan proje, çünkü Ermenistan koridorda egemenlik haklarına sahip olacak, ancak yolcuların ve malların denetimi ve kontrolü, trafiği veya ticari faaliyetleri engellemeyecek şekilde gerçekleştirilecek. Fakat bu durum, uygulama açısından hala belirsizliğini koruyor.

Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, bu tarihi adımın Trump'ın kişisel müdahalesi olmasaydı gerçekleşemeyeceğini vurgulayarak, 35 yıl süren savaşı sona erdirdiği için Nobel Barış Ödülü'nü hak ettiğini ve onu bu ödüle aday göstereceklerini açıkladılar.

Azerbaycan-Ermenistan çatışmasında etkili olan başlıca güçlerden biri olan Türkiye, Washington’daki zirvenin sonuçlarından duyduğu memnuniyeti dile getirirken bunu son derece önemli bir gelişme olarak nitelendirerek ABD'nin rolünü takdir etti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan anlaşmaya övgüde bulundu. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ise Zengizor Koridoru’nu Türkiye'yi Kafkasya ve Hazar Denizi üzerinden Türk dünyasına, Türkiye üzerinden Avrupa'ya ve Asya'nın derinliklerine bağlayan önemli bir bağlantı noktası olacağını belirtti.

juı8
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, ABD Başkanı Donald Trump'ın da hazır bulunduğu Washington'daki Beyaz Saray'da düzenlenen barış anlaşması imza töreninde tokalaşırken, 8 Ağustos 2025 (AFP)

Türkiye ve Azerbaycan, ‘iki devlet bir millet’ deyişiyle ifade edilen yakın bir ilişkiye sahipler. Dışişleri Bakanı Fidan da bu çerçevede ‘Türk dünyası’ terimini kullandı. Ankara, Ermenistan-Azerbaycan savaşının başından itibaren Bakü'nün yanında yer aldı ve askeri destek sağlayarak Azerbaycan'ın zaferinde önemli bir rol oynadı. Türkiye, 21 Eylül 1991'de Ermenistan'ın bağımsızlığını tanıyan ilk ülkelerden biri olmasına rağmen, Ermenistan'ın Azerbaycan topraklarını işgal etmesi ve mevcut anlaşmazlıklar nedeniyle iki ülke arasındaki ilişkiler gerildi.

Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, 2022 yılında Türkiye'nin diplomatik girişimlerine yanıt verdi ve iki ülke arasında uzlaşı sürecinin ilk adımları atıldı. Bu süreç, geçtiğimiz haziran ayında Paşinyan’ın Türkiye'ye yaptığı resmi ziyaretle taçlandı.

Şarku’l Avsat’ın Al Majalla’dan aktardığı analize göre Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki gelişmelerle birlikte, gözlemciler Türkiye ile Ermenistan arasında tam normalleşme ve diplomatik ilişkilerin kurulmasının çok da uzak olmadığı tahminlerinde bulunuyorlar. Birçok Ermeni Taşnak, özellikle de Ermeni diasporasından olanlar, Başbakan Nikol Paşinyan'ın Ermenistan'ın ulusal çıkarlarına aykırı davranışlarda bulunduğunu düşünüyor, ancak halkın geniş desteğine sahip olan Paşinyan bu eleştirilerden etkilenmeyecektir.

Ekonomik faaliyetler ve normalleşme ile ulaşım koridorlarının sağlayacağı fırsatlar büyük bir etki yaratacak olsa da bu durum, mevcut tüm gerilimleri ve zorlukları bir anda ortadan kaldırmaz.

Rusya, Batı'nın kendi hayati etki alanı olarak gördüğü bölgelerde veya sınırlarına yakın bölgelerde yaptığı hamlelerden memnun değil. Başkan Vladimir Putin'in harekete geçmek için uygun anı sabırla beklediği biliniyor.

İran ve Rusya ise Aliyev ve Paşinyan’ın görüşmesi ve anlaşmaları imzalamalarının olumlu bir gelişme olduğunu vurguladılar. Ancak aynı zamanda, ABD'nin Moskova'nın arka bahçesi olarak gördüğü bölgede Rusya'ya karşı önemli bir diplomatik zafer elde etmesinden duydukları endişe ve rahatsızlığı da dile getirdiler. Bu gelişme, Rusya ile Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki ilişkilerin gerginleştiği bir dönemde gerçekleşti.

Ermenistan, Paşinyan liderliğinde Rusya'nın nüfuzundan uzaklaşarak güvenliğini sağlamak için Batı'ya yakınlaşmaya çalışırken, Aliyev liderliğindeki Azerbaycan'ın politikası Rusya ile ilişkilerinde temkinli olmakla birlikte, son zamanlarda daha açık bir tutum sergilemeye başladı.

gthyu
Azerbaycan Savunma Bakanlığı'nın 19 Eylül 2023'te yayınladığı bir videodan alınan ve Bakü’nün Azerbaycan güçlerinin Ermenilerin Dağlık Karabağ bölgesinde kullandığı mevzileri imha etmesi sonucu meydana geldiğini söylediği bir patlamayı gösteren bir görüntü (AFP)

Öte yandan İran, Bakü ile Erivan arasındaki ilişkilerin iyileşmesini memnuniyetle karşıladı, ancak projenin olası sonuçları konusunda uyarıda bulundu. Ulaştırma yollarının açılmasının, karşılıklı çıkarlar ve egemenliğin korunması çerçevesinde gerçekleşmediği sürece bölge halklarına fayda sağlamayacağını vurgulayan Tahran, doğu ile batıyı birbirine bağlayan Zengizor Koridoru’nun, kendisinin teşvik ettiği kuzey-güney koridoruna büyük zarar vereceğinden ve Ermenistan'a doğrudan erişimini engelleyeceğinden endişe ediyor.

İran, bölgenin güvenliğini tehlikeye atabilecek dış müdahalelere karşı uyararak Tahran'ın varlığını ve Azerbaycan'daki İsrail varlığını ciddi bir endişe kaynağı olarak gören ABD'ye açık bir gönderme yaptı.

Burada sorun, İran'ın bu projeyi gerçekten durdurabilecek durumda olup olmadığında. Ancak Rusya'nın, Batı'nın kendi hayati etki alanı olarak gördüğü bölgede veya sınırlarına yakın bölgelerde yaptığı hamlelerden memnun olmadığı biliniyor. Başkan Vladimir Putin'in harekete geçmek için uygun anı sabırla beklediği de biliniyor.

ABD’li yetkililerin, Washington'ın anlaşmalarının ve projelerinin Rusya, Çin ve İran'ı hedef alan jeopolitik manevraların bir parçası olduğunu açıkça ilan etmesiyle, bu ülkelerin tek tek veya toplu olarak bu planları engellemek yahut bozmak için karşı projeler veya planlar ortaya koyması şaşırtıcı olmaz.


Türkiye'nin batısında meydana gelen depremde 1 kişi hayatını kaybetti, 29 kişi yaralandı

Deprem sonucu yıkılan bir bina (AP)
Deprem sonucu yıkılan bir bina (AP)
TT

Türkiye'nin batısında meydana gelen depremde 1 kişi hayatını kaybetti, 29 kişi yaralandı

Deprem sonucu yıkılan bir bina (AP)
Deprem sonucu yıkılan bir bina (AP)

Türkiye Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı dün Balıkesir'de meydana gelen depremin 6,1 büyüklüğünde olduğunu belirtti.

Yetkililere göre saat 19:53'te kaydedilen deprem, İstanbul ve İzmir dahil olmak üzere ülkenin batısındaki birçok şehirde hissedildi.

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “İlgili tüm kurumlar depremle ilgili gerekli önlemleri aldığını” belirtti.

Erdoğan, “Balıkesir'i vuran ve komşu illerde de hissedilen depremden etkilenen tüm vatandaşlarımıza geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum” dedi.

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Balıkesir'de bugün meydana gelen depremde ilk belirlemelere göre 1 kişinin hayatını kaybettiğini, 29 kişinin yaralandığını açıkladı.

Bakan X platformunda daha önce yaptığı açıklamada, "Tüm Afet ve Acil Durum Yönetimi ekiplerimiz ve ilgili kurumlarımız derhal saha aramalarına başladı. Şu ana kadar herhangi bir olumsuz olay kaydedilmedi" demişti.

AFP’nin haberine göre Sındırgı Belediye Başkanı Serhan Sak, NTV'ye yaptığı açıklamada, depremin merkez üssü olan şehirde, şehir merkezindeki üç katlı bir bina da dahil olmak üzere 10 binanın yıkıldığını söyledi.

Sak, "Bu binada altı kişi yaşıyordu ve enkaz altından dört kişi kurtarıldı." diyerek, diğer ikisinin çıkarılması için çalışmaların sürdüğünü belirtti. Sak, "Binalar ve camiler yıkıldı, ancak can kaybı olmadı" dedi.

AFAD, büyüklükleri 3,5 ila 4,6 arasında değişen yedi artçı sarsıntı bildirdi.

Geçtiğimiz haziran ayı başında Muğla’da meydana gelen 5,8 büyüklüğündeki depremde bir kız çocuğu hayatını kaybetmiş, 69 kişi de yaralanmıştı.

Türkiye, geçmişte birçok trajediye neden olan fay hatlarının üzerinde yer almaktadır.

2023 yılında meydana gelen şiddetli Hatay depreminde en az 53 bin kişi hayatını kaybetti.