ABD, Avustralya'ya Tomahawk füzesi satışını onayladı

AA
AA
TT

ABD, Avustralya'ya Tomahawk füzesi satışını onayladı

AA
AA

ABD'nin, Avustralya’ya 220 kadar Tomahawk füzesi satışını onayladığı bildirildi.
ABD Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, Avustralya’nın Batı Pasifik'teki "en önemli müttefiklerinden biri olduğu" ve füze satışına ilişkin anlaşmanın "ABD’nin dış politika ve ulusal güvenlik hedeflerini destekleyeceği" belirtildi.
Açıklamada Tomahawk füzelerinin, AUKUS anlaşması kapsamında alınması planlanan Virginia sınıfı denizaltılardan ateşlenebileceği belirtildi.
Yaklaşık 900 milyon dolar değerindeki 220 kadar füze alım anlaşmasının Arizona merkezli Amerikan firması Raytheon ile imzalanması bekleniyor.
Avustralya Savunma Bakanı Richard Marles, ABD ile yakın çalıştıklarını ve uzun menzilli saldırı füzelerine sahip olmanın ülkesinin askeri kapasitesi için önemli olduğunu ifade etti.
Avustralya, İngiltere’nin ardından ABD’den Tomahawks füzesi alan ikinci ülke oldu.
Bunun yanı sıra, Japonya da ABD'den 2026’ya kadar 400 Tomahawk füzesi satın alabileceğini bildirmişti.
Avustralya Savunma Sanayi Bakanı Pat Conroy konuya ilişkin ABC’ye verdiği röportajda, Avustralya Savunma Kuvvetlerinin Avustralya ana karasından mümkün olan en uzak mesafede rakiplerle mücadele etme yeterliliğini geliştirerek, "en iyi kapasiteyi" hedeflediklerini kaydetti.
AUKUS anlaşması, Avustralya’yı "nükleer güce ulaşmadan önce nükleer denizaltılara sahip ilk ülke" konumuna getirmesi nedeniyle gelecekte bölgedeki gerilimi artırabileceği yönünde endişelere yol açıyor.
Ülkede 1991-1996 arasında görev yapan eski Başbakan Paul Keating, AUKUS'u, "1. Dünya Savaşı'ndaki zorunlu askerlik kararından bu yana bir İşçi Partisi hükümetince verilen en kötü uluslararası karar" olarak tanımlamıştı.
Avustralya Başbakanı Anthony Albanese, İngiltere ve ABD ile imzaladıkları nükleer enerjiyle çalışan denizaltı üretimi anlaşması AUKUS'a yönelik ülke içinden gelen eleştirilere karşı, Çin'in bölgedeki askeri gücünü ciddi şekilde artırdığı ve bu yüzden de anlaşmanın gerekli olduğu savunmasını yapmıştı.

AUKUS anlaşması
Avustralya, Ekim 2021'de ABD ve İngiltere ile nükleer denizaltı teknolojisi alanında işbirliğini öngören AUKUS anlaşmasını imzalamıştı.
3 ülkenin isimlerinin İngilizcedeki kısaltmasından oluşan "AUKUS" anlaşması uyarınca Güney Avustralya eyaletinin başkenti Adelaide'deki tersanelerde, en az 8 nükleer enerjiyle çalışan denizaltı inşa edilmesi planlanıyor.
Anlaşma uyarınca Avustralya'nın sahip olacağı nükleer enerjili denizaltılar, Hint-Pasifik'te istikrarı desteklemek ve anlaşmaya taraf olan ülkelerin ortak değerleri ile çıkarlarının korunmasına katkı sunmak için kullanılacak.
Hint-Pasifik bölgesinde, Çin'in büyüyen askeri varlığına karşı yapıldığı açıklanan AUKUS anlaşmasına tepki gösteren Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Cao Licien, "anlaşmanın bölgesel barış ve istikrarı ciddi şekilde baltalayacağı" eleştirisinde bulunmuştu.



"Kurşun mu şarapnel mi" tartışması Trump'ı kızdırdı: "FBI hiçbir şey bilmiyor"

Saldırı sonrasında kulağı kanlar içinde kalan Trump, ABD Gizli Servisi görevlileri tarafından miting alanından uzaklaştırılmıştı (Reuters)
Saldırı sonrasında kulağı kanlar içinde kalan Trump, ABD Gizli Servisi görevlileri tarafından miting alanından uzaklaştırılmıştı (Reuters)
TT

"Kurşun mu şarapnel mi" tartışması Trump'ı kızdırdı: "FBI hiçbir şey bilmiyor"

Saldırı sonrasında kulağı kanlar içinde kalan Trump, ABD Gizli Servisi görevlileri tarafından miting alanından uzaklaştırılmıştı (Reuters)
Saldırı sonrasında kulağı kanlar içinde kalan Trump, ABD Gizli Servisi görevlileri tarafından miting alanından uzaklaştırılmıştı (Reuters)

Eski ABD Başkanı Donald Trump, suikast girişiminde kulağına isabet edenin kurşun değil şarapnel olabileceğinin söylenmesine tepki gösterdi.

Trump, sosyal medya platformu Truth Social'dan dün yaptığı açıklamada, FBI Direktörü Christopher Wray'in sözlerini eleştirdi.

Cumhuriyetçi lider, "Cam yoktu, şarapnel parçası yoktu. Hastane kulağımdakinin kurşun yarası olduğunu söyledi, bu kadar basit" ifadelerini kullandı. 

Wray, çarşamba günü Temsilciler Meclisi'nde verdiği ifadede, Trump'ın kulağını yaralayan parçanın kurşun mu yoksa şarapnel mi olduğuna dair belirsizlik bulunduğunu söylemişti. 

2017-2021 döneminde ABD Başkanı olarak görev yaparken Wray'ı FBI'ın başına atayan Trump, istihbarat direktörü için "Belli ki ülkemize rekor düzeyde akın eden teröristler ve diğer suçlular hakkında hiçbir şey bilmiyor" diyerek şunları ekledi: 

Bir zamanların şanlı FBI'ının Amerika'nın güvenini kaybetmesine şaşmamalı!

Trump, 13 Temmuz'da Pensilvanya'daki mitingde silahlı saldırıya uğramıştı. 20 yaşındaki saldırgan Thomas Matthew Crooks'la birlikte bir kişinin daha öldüğü suikast girişiminde Trump kulağından vurulmuştu. 

ABD'nin tanınmış gazetelerinden New York Times (NYT), FBI'ın olay yerindeki kurşun kovanlarını, şarapnelleri ve metal parçalarını incelemeyi sürdürdüğünü aktardı. 

Bir dönem FBI'ın ateşli silahlar eğitim birimini yöneten eski ajan Michael Harrigan, istihbarat yetkililerinin Crooks'a destek sağlayan biri olup olmadığını tespit etmeye öncelik verdiğini söyledi. 

Harrigan, soruşturma açısından Trump'ın kulağına neyin isabet ettiğini bilmenin pek de önemli olmadığını savundu.

Diğer yandan Amerikan medya kuruluşu CNN, suikast girişimine yönelik inceleme kapsamında FBI'ın Trump'ı sorgulamayı planladığını yazdı. 

Kimliğinin paylaşılmasını istemeyen ABD'li bir yetkili, olaya dair yürütülen soruşturmada FBI'ın Trump'ın ifadesini almak istediğini söyledi. Yetkili, Trump bir suçun kurbanı olduğu için bunun soruşturmanın standart bir parçası olduğunu belirtti.

Independent Türkçe, New York Post, New York Times, CNN