Mısır’ın eski Ankara Büyükelçisi: ‘Türkiye'nin pozisyonundaki değişim olumlu… Kahire, Ankara’yı kötü duruma sokacak herhangi bir adım atmaktan kaçındı’

Mısır’ın eski Ankara Büyükelçisi: ‘Türkiye'nin pozisyonundaki değişim olumlu… Kahire, Ankara’yı kötü duruma sokacak herhangi bir adım atmaktan kaçındı’
TT

Mısır’ın eski Ankara Büyükelçisi: ‘Türkiye'nin pozisyonundaki değişim olumlu… Kahire, Ankara’yı kötü duruma sokacak herhangi bir adım atmaktan kaçındı’

Mısır’ın eski Ankara Büyükelçisi: ‘Türkiye'nin pozisyonundaki değişim olumlu… Kahire, Ankara’yı kötü duruma sokacak herhangi bir adım atmaktan kaçındı’

Türkiye Dışişleri Bakanlığı, Mevlüt Çavuşoğlu’nun yarın Mısır'ın başkenti Kahire'ye yapacağı resmi ziyarette Mısırlı mevkidaşı Samih Şukri ile bir araya geleceğini, söz konusu görüşmede bölgesel ve uluslararası konuların ele alınacağını duyurdu.
Mısır Dışişleri Bakanlığı ise, Çavuşoğlu’nun ziyaretinin iki ülke arasındaki ilişkileri yeniden tesis etme ve ilişkilerin çeşitli yönleri üzerinde derin bir diyalog başlatma yolunu açacağını bildirdi.
Independent Türkçe'ye röportaj veren Mısır'ın eski Ankara Büyükelçisi Abdurrahman Salah ise iki ülke arasındaki ilişkilerin normalleşmesinin önemine vurgu yaptı.
Salah, “Son iki yıl içerisinde Türkiye'nin pozisyonundaki değişim açık ve olumlu. Pozisyon değişikliğinin sadece Mısır'a değil, aynı zamanda Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) gibi birçok Arap ülkesine yönelik olduğu görülüyor. Bu değişiklik Türkiye’nin gergin ilişkilerden önceki politikasına geri döneceğine dair umut verdi. Türk politikası Arap komşularıyla yakınlaşmayı temel alan sıfır sorun politikası. O dönem, Türkiye ile Arap ülkeleri arasında çeşitli alanlarda işbirliğine sahne oluyordu” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin 2013 öncesinde Arap dünyası için iyi bir rol modeli temsil ettiğini ancak bu politikanın Türkiye’nin siyasal İslam’a yaklaşmasından sonra değiştiğine atıfta bulunan Salah, “Türk politikasındaki son değişiklik olumlu, iki taraf arasındaki ilişkilerin tam olarak gelişeceğini umuyoruz” dedi.
Mısır ile Türkiye arasındaki ilişkilerin güçlü olduğunu ve iki halkın dost olduğuna işaret eden eski büyükelçi, son yıllarda ülkesinin Türkiye ve Türk halkını kötü duruma sokacak herhangi bir adım atmaktan kaçındığını söyledi. Ayrıca, iki ülke arasındaki ekonomik ilişkilerin devam ettiğini dile getirerek, 2022’de ticaret hacminin 7 milyar dolara ulaştığını kaydetti.
Salah, “Türkiye'nin Mısır'a yönelik politikasını değiştirmeye iten ekonomik ve diğer nedenler de dahil olmak üzere birçok sebep var. Türkiye, Mısır'ın önemini ve hükümetle olan ilişkisinin Müslüman Kardeşler (İhvan) ile olan ilişkisinden çok daha önemli olduğunu anladı. Türkiye muhalefeti de Mısır ile olan ilişkinin önemi konusunda mutabık” şeklinde konuştu.
Gelecekte ilişkiler hakkında ise Salah, “İki taraf arasındaki ilişkilerin geleceği konusunda iyimseriz ve geçmişin sayfasının çevrilmesini umuyoruz. Türkiye ile çeşitli alanlarda ve iki kardeş ülkenin çıkarlarına yönelik birçok işbirliği fırsatı oldukça politikaların reforme edilmesi iki taraf arasında yakınlaşmanın sağlanması için yeterli. Türkiye'de meydana gelen depremlerden doğrudan etkilendik. Mısır hükümeti ve halkı Türkiye ve Suriye’de depremzedelerle dayanışma göstermek adına yardım elini uzattı. Ariş ve İskenderiye'den yola çıkan yardım gemilerinin Lazkiye ve Mersin'e yanaşması iki kardeş halk arasındaki yakınlığın boyutunu gösteriyor” dedi.
Mısırlı eski büyükelçi ayrıca, “Türkiye'nin yabancı güçlerin Libya’dan çıkmasına katkıda bulunmasını temenni ediyoruz. Çünkü bu güçler Mısır'ın güvenliğini tehdit ediyor. Mısır da Türkiye’nin egemenliğine saygı duyuyor. Türkiye, güvenliğini tehdit edebilecek herhangi bir gelişmeye izin vermez” ifadelerini kullandı.



Sistani: Irak'a dış müdahale engellenmeli ve silahlar devletle sınırlandırılmalı

Iraklı Şii din adamı Ali es-Sistani bugün Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri'nin Irak Özel Temsilcisi ve Birleşmiş Milletler Irak Yardım Misyonu (UNAMI) Başkanı Muhammed el-Hasan ve beraberindeki heyeti kabul etti. (INA)
Iraklı Şii din adamı Ali es-Sistani bugün Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri'nin Irak Özel Temsilcisi ve Birleşmiş Milletler Irak Yardım Misyonu (UNAMI) Başkanı Muhammed el-Hasan ve beraberindeki heyeti kabul etti. (INA)
TT

Sistani: Irak'a dış müdahale engellenmeli ve silahlar devletle sınırlandırılmalı

Iraklı Şii din adamı Ali es-Sistani bugün Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri'nin Irak Özel Temsilcisi ve Birleşmiş Milletler Irak Yardım Misyonu (UNAMI) Başkanı Muhammed el-Hasan ve beraberindeki heyeti kabul etti. (INA)
Iraklı Şii din adamı Ali es-Sistani bugün Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri'nin Irak Özel Temsilcisi ve Birleşmiş Milletler Irak Yardım Misyonu (UNAMI) Başkanı Muhammed el-Hasan ve beraberindeki heyeti kabul etti. (INA)

Iraklı Şii din adamı Ali es-Sistani bugün yaptığı açıklamada, dış müdahalenin her türlüsünün engellenmesi ve silahların devletin elinde kalması gerektiğini söyledi.

Şarku’l Avsat’ın Irak Haber Ajansı'ndan (INA) aktardığına göre Sistani, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri'nin Irak Özel Temsilcisi ve Birleşmiş Milletler Irak Yardım Misyonu (UNAMI) Başkanı Muhammed el-Hasan ile bugün yaptığı görüşmenin ardından şunları söyledi:

“Iraklılar yaşadıkları deneyimlerden ders almalı ve başarısızlıklarının üstesinden gelmek için ellerinden geleni yapmalıdır. Bu, verimlilik ve bütünlük ilkesine dayalı olarak ülkeyi yönetmek için bilimsel ve pratik planlar hazırlamadan, tüm yönleriyle yabancı müdahaleyi önlemeden, hukukun üstünlüğünü tahkim etmeden, devlete silah sınırlaması getirmeden ve her düzeyde yolsuzlukla mücadele etmeden mümkün değildir.”

Irak, art arda yaşanan savaşlar ve istikrarsız siyasi durumların ışığında, bireyler ve aşiretler arasındaki anlaşmazlıklarda kullanılan ve büyük bir pazara sahip olan silahların şehirlerin içinde ve dışında halk arasında yayılmasından muzdarip.

Irak’ta devletin dışında 15 milyon silah olduğu tahmin ediliyor ve bu da silahsızlandırmaya çalışan ancak başarılı olamayan Irak hükümetleri için büyük bir zorluk teşkil ediyor. Geçtiğimiz yıl Irak İçişleri Bakanlığı silahların devletle sınırlandırılmasına yönelik bir strateji başlattı.