ABD, Şi'nin Moskova ziyareti öncesi Ukrayna'da ateşkes çağrılarını desteklemeyeceğini yineledi

Ulusal Güvenlik Konseyi sözcüsü John Kirby (Reuters)
Ulusal Güvenlik Konseyi sözcüsü John Kirby (Reuters)
TT

ABD, Şi'nin Moskova ziyareti öncesi Ukrayna'da ateşkes çağrılarını desteklemeyeceğini yineledi

Ulusal Güvenlik Konseyi sözcüsü John Kirby (Reuters)
Ulusal Güvenlik Konseyi sözcüsü John Kirby (Reuters)

Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Stratejik İletişim Koordinatörü John Kirby, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'in Moskova ziyareti öncesi olası ateşkes çağrılarını desteklemeyeceklerinin bir kez daha altını çizdi.
Kirby, çevrim içi düzenlenen günlük basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Çin Devlet Başkanı Şi'nin, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in davetiyle 20-22 Mart'ta Moskova'yı ziyaret edeceğinin açıklanmasının ardından Kirby, Ukrayna'da halihazırda bir ateşkesi desteklemedikleri vurgusunu yineledi.
Kirby, Çin'in Rusya-Ukrayna savaşına dair ateşkes önerisini gündeme getirip, kendilerini "arabulucu" addetme girişimleri olabileceği ihtimaline işaret etti. Ancak bunun Ukrayna pahasına Rusya'ya fayda sağlayacak bir girişim olabileceğini aktaran Kirby, bu nedenle ziyaret öncesi bu endişelerini dile getirdiklerini kaydetti.
Koordinatör Kirby, "Şu anda ateşkes çağrılarını desteklemiyoruz. Çin'in Moskova'da bir toplantıda yapacağı, sadece Rusya'ya fayda sağlayacak ateşkes çağrılarını kesinlikle desteklemiyoruz." ifadesini kullandı. Kirby, Çin'in bu çabalarının "nüfuzlarını artırma veya nüfuzları zaten artmış gibi görünme girişimlerinin" bir parçası olduğunu söyledi.
Çin'in Rusya-Ukrayna savaşı ile ilgili motivasyonları konusunda yorum yapmaktan kaçınan Kirby, diğer taraftan Ukrayna'ya destek veren uluslararası topluluğa katılmadığına dikkati çekti.
Kirby, Çin'in Rusya'ya Ukrayna'da kullanmak üzere silah temin etme seçeneğini masadan kaldırmadıklarına ilişkin ise "Doğru olmasaydı bunu söylemezdik." dedi. Bu hususta Çin tarafıyla da özel olarak görüştüklerini söyleyen Kirby, diğer müttefiklerle de bilgileri paylaşıp kamuoyuna açıkladıklarını ifade etti.
Çin'in Rusya'ya hem savaş kapsamında hem farklı amaçlarla kullanılabilecek "ikili kullanımlı" materyaller sağladığını belirten Kirby, bunların savaş alanında kullanıldığına dair bir göstergenin olmadığını kaydetti.

Biden-Şi görüşmesi
Kirby, ABD Başkanı Joe Biden'ın, Çin Devlet Başkanı Şi ile yakın zamanda görüşme planına ilişkin ise henüz bir girişimleri olmadığını ancak gelecek günlerde bu konuyla ilgileneceklerini aktardı.
Gelecek hafta Irak'ın işgalinin 20. yıl dönümü olmasıyla ilgili bir soruya ise Kirby, Irak ile ortak işbirliklerine işaret etti ve ABD'nin, Irak'ın davetiyle bu ülkede faaliyet gösterdiğini kaydetti.
Kirby, iklim krizinden DEAŞ ile mücadele ve insan haklarına kadar, Irak ile ortaklıklarının birçok meselenin çözülmesine katkı sağladığını bildirdi.



Dalay Lama: 130 yaşımı görmek istiyorum

14. Dalay Lama, Tibet'in bağımsızlığı için şiddet karşıtı mücadelesiyle 10 Aralık 1989'da Nobel Barış Ödülü’nü almıştı (AFP)
14. Dalay Lama, Tibet'in bağımsızlığı için şiddet karşıtı mücadelesiyle 10 Aralık 1989'da Nobel Barış Ödülü’nü almıştı (AFP)
TT

Dalay Lama: 130 yaşımı görmek istiyorum

14. Dalay Lama, Tibet'in bağımsızlığı için şiddet karşıtı mücadelesiyle 10 Aralık 1989'da Nobel Barış Ödülü’nü almıştı (AFP)
14. Dalay Lama, Tibet'in bağımsızlığı için şiddet karşıtı mücadelesiyle 10 Aralık 1989'da Nobel Barış Ödülü’nü almıştı (AFP)

Tibet Budizmi'nin ruhani lideri 14. Dalay Lama Tenzin Gyatso cumartesi günü sürgündeki binlerce Tibetli'yle buluştu. 

Dünyanın dört bir köşesinden gelen takipçileri, 14. Dalay Lama'nın onlarca senedir yaşadığı Dharamshala yakınlarındaki büyük tapınakta bir tören düzenledi.  

6 Temmuz'da 90 yaşına girecek 14. Dalay Lama'nın çok uzun bir yaşam sürmesi için duacı oldular. 

Tenzin Gyatso törende yaptığı ve eş zamanlı olarak farklı dillere çevrilen konuşmasında Budistlerin ruhani koruyucularından birine işaret ederek şu ifadeleri kullandı:

Şu ana kadar elimden gelenin en iyisini yaptım. Avalokiteśvara'nın da desteğiyle 30-40 yıl daha yaşayıp duyarlı varlıklara ve Budizm öğretilerine hizmetimi sürdürmeyi umut ediyorum.

14. Dalay Lama, aralıkta Reuters'a yaptığı açıklamada 110 yaşına kadar yaşayacağını öngörmüştü. 

Tenzin Gyatso, ölümünden sonra Tibet'teki Budizm geleneğinin süreceğini belirterek, bu unvanı taşıyan son kişi olmayacağını önceki günlerde söylemişti.

Ruhani lider, 1587'de oluşturulan Dalay Lama unvanının yeni bir reenkarnasyonla süreceğini ifade etmişti.

Halefinin belirlenmesinde tek yetkinin kendi kurduğu Gaden Phodrang Vakfı'na ait olacağını söyleyen Tenzin Gyatso, 15. Dalay Lama'nın Çin sınırları dışında "özgür dünyada" doğacağını da yinelemişti. 

Gyatso'nun "Çin dahil herhangi bir ülke tarafından siyasi amaçlarla seçilen bir adayın tanınmaması gerektiğini" vurgulamasına Pekin'den tepki gelmişti. 

Çin Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Mao Ning, yeni Dalay Lama'nın Pekin yönetimi tarafından onaylanması gerekeceğini savunmuştu.

Tibet Budizmi'ne göre Dalay Lama, reenkarne olacağı bedeni kendisi seçebiliyor. 

Tenzin Gyatso, 1940'ta Dalay Lama’nın 14. reenkarnasyonu olarak Tibet Budizmi'nin ruhani liderliğini yapmaya başlamıştı.

Gyatso, Çin birliklerinin Tibet'in başkenti Lhasa'da 1959'da patlak veren bağımsızlık yanlısı ayaklanmayı bastırmasının ardından bölgeyi terk etmiş ve Hindistan'ın kuzeyindeki Dharamshala kentine yerleşmişti. Burada sürgündeki Tibet meclisi ve hükümetini kurmuştu.

Himalaya Dağları'nın kuzeyinde yer alan 2,5 milyon kilometre genişliğindeki Tibet Platosu, deniz seviyesinden ortalama 4 bin 380 metre yüksekliğiyle "dünyanın çatısı" diye biliniyor.

Tarih boyunca yarı göçebe Tibet halkının yurdu olan bölge, 1951'de imzalanan 17 Nokta Anlaşması'yla Çin'in egemenliğine girmişti. Pekin yönetimi, bunu "Tibet'in barışçıl özgürleşmesi" diye adlandırmıştı.

Independent Türkçe, AFP, Reuters