Çinli gemi taşımacılığı şirketi Cosco, Mısır limanından yüzde 25 hisse satın aldı

Çin'in devlete ait gemi taşımacılığı şirketi Cosco, Kızıldeniz'de Mısır'ın Ayn el-Sokna şehrindeki liman işletmesinin yüzde 25 hissesini devraldı.

AA
AA
TT

Çinli gemi taşımacılığı şirketi Cosco, Mısır limanından yüzde 25 hisse satın aldı

AA
AA

Caixin Global'in haberine göre, Cosco Shipping Ports, 375 milyon dolar karşılığında, Sokna Yeni Konteyner Terminali'nin yüzde 25'lik hissesine 30 yıllığına sahip oldu.
Halen dünyanın en büyük üçüncü konteyner taşımacılığı filosuna sahip şirket, liman işletmesinden aldığı payla gelişmekte olan ülkelere yönelik büyüme stratejisini sürdürdü.
Başkent Kahire'nin 120 kilometre doğusunda, Kızıldeniz kıyısındaki liman, Mısır'ın küresel lojistik üssü olarak planladığı Süveyş Kanalı Ekonomik Bölgesi'ne komşu bir bölgede yer alıyor.
Yeni inşa edilen terminalin yılda 1,7 milyon TEU konteyner yükleme kapasitesine sahip olacağı öngörülüyor.
Cosco Shipping Ports, halen dünya genelinde 36 limanda 367 rıhtımın işletmesini yürütüyor. Bu limanların yılda toplam 122 milyon TEU konteyner yükleme kapasitesi bulunuyor.
Kızıldeniz'de ayrıca Port Said Limanı Suveyş Kanalı Terminali'nde hisse sahibi olan şirketin, Çin dışında, Güneydoğu Asya, Orta Doğu, Afrika, Akdeniz, Avrupa ve Güney Amerika'da terminal işletmelerinde ortaklıkları bulunuyor.
Şirket yakın dönemde Yunanistan'ın Piraeus Limanı Terminali ile Hollanda'nın Rotterdam Limanı Euromax Terminali'nin işletmesine ortak olmuş, Singapur'da yerli ortağı ile COSCO-PSA Terminali'ni kurmuştu.
Şirketin geçen yıl Almanya'da Hamburg Limanı'nın konteyner terminaline yüzde 35'lik hisse alma teklifi, 24,9 hisseye indirilerek onaylanmıştı. Devir işlemi, Almanya'da hükümet içinde tartışmalara yol açmış, bakanlıklar ve istihbarat yetkilileri "ulusal güvenliğe" ilişkin endişelerini dile getirmişti.



Meksika’daki bir nehrin taşması sonucu 7 kişi yaşamını yitirdi

 Meksika’nın batısındaki Jalisco eyaletindeki nehir. (Arşiv)
Meksika’nın batısındaki Jalisco eyaletindeki nehir. (Arşiv)
TT

Meksika’daki bir nehrin taşması sonucu 7 kişi yaşamını yitirdi

 Meksika’nın batısındaki Jalisco eyaletindeki nehir. (Arşiv)
Meksika’nın batısındaki Jalisco eyaletindeki nehir. (Arşiv)

Meksika’nın batısındaki Jalisco eyaletinde, şiddetli yağışlar nedeniyle bir nehrin taşması sonucu yedi kişinin öldüğü, 9 kişinin de kayıp olduğu bildirildi.

Eyalet Sivil Koruma Direktörü Juan Ignacio Arroyo Verastigui AFP’ye verdiği demeçte, “Sabah 5 (11:00 GMT) ile 7 arasında şiddetli yağışlar yaşandı. Yedi kişi yaşamını yitirdi. Dokuz kişi ise halen kayıp” dedi.

Verastigui açıklamasının devamında geçtiğimiz haziran ayında ormanlık alanda çıkan yangınların yağmur suyunun birikmesine yol açtığına dikkat çekti. Yaklaşık 100 kişilik bir ekibin selde kaybolanları bulmaya çalıştığını kaydetti.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre şiddetli yağışlar, yaklaşık 60 bin kişinin yaşadığı Otlan kasabasındaki evleri sular altında bırakan El Cangrejo Nehri’nin taşmasına neden oldu. San Juan Cacoma sıradağlarına büyük miktarlarda yağmur yağdı ve nehir aniden taştı. Bazı cesetler selin yaşandığı yerden altı kilometreden uzakta bulundu.


Rusya: Kırım’a yönelik füze saldırısı hava savunmamız tarafından engellendi

Rus mevzilerine insansız hava aracı ile saldıran Ukraynalı askerler. (AP Arşiv)
Rus mevzilerine insansız hava aracı ile saldıran Ukraynalı askerler. (AP Arşiv)
TT

Rusya: Kırım’a yönelik füze saldırısı hava savunmamız tarafından engellendi

Rus mevzilerine insansız hava aracı ile saldıran Ukraynalı askerler. (AP Arşiv)
Rus mevzilerine insansız hava aracı ile saldıran Ukraynalı askerler. (AP Arşiv)

Rusya’nın Kırım’daki Sivastopol Valisi Mihail Razvojayev dün yaptığı açıklamada, hava savunmasının yarımadaya yönelik saldırıyı engellediğini duyurdu.

Razvojayev Telegram üzerinden yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:

“Ordumuz füze saldırısını geri püskürtüyor. Ön verilere göre hava savunması Balbek Hava Üssü yakınında bir füzeyi düşürdü. Çalışmalar devam ediyor.”

Ukrayna, Rusya’nın askeri operasyonu başladığından bu yana Kırım’ı hedef alıyor. Kiev’in Moskova’nın 2014’te ilhak ettiği yarımadayı geri alma sözü vermesinin ardından, buradaki askeri tesislere yönelik saldırılar son zamanlarda yoğunlaştı.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre Rusya'nın Belgorod Bölgesi Valisi Vyacheslav Gladkov, Rus hava savunmasının bölgede Ukrayna’ya ait yedi insansız hava aracını düşürdüğünü söyledi.

Gladkov olayda herhangi bir ölüm meydana gelmediği bilgisini paylaştı.

Rusya’nın işgal girişiminin başlarında Rus topraklarına yönelik saldırılar nadir görülüyordu. Ancak son zamanlarda iyice arttı. Söz konusu saldırıların sorumluluğunu Kiev üstleniyor.


Macaristan Başbakanı, İsveç'in NATO üyeliğini onaylamak için "aceleci" olmadıklarını söyledi

Viktor Orban (AA)
Viktor Orban (AA)
TT

Macaristan Başbakanı, İsveç'in NATO üyeliğini onaylamak için "aceleci" olmadıklarını söyledi

Viktor Orban (AA)
Viktor Orban (AA)

Macaristan Parlamentosu'nda konuşan Orban, İsveç'in NATO üyeliğine dair açıklamalarda bulundu.

"İsveç'in güvenliğini tehdit eden bir durum yok" diyen Orban, dolayısıyla üyeliğin onaylanması konusunda Macaristan'ın acelesi olmadığını kaydetti.

Macaristan Dışişleri ve Dış Ticaret Bakanı Peter Szijjarto, 14 Haziran'da Macar hükümetinin İsveç'in NATO'ya üyeliğini desteklediğini, ancak son kararın Stockholm hükümetinin ülkesine yaptığı "hakaretleri" de dikkate alarak parlamentoya ait olduğunu belirtmişti.

Sürekli olarak İsveçli siyasetçilerin eleştirilerine, suçlamalarına ve iddialarına maruz kaldıklarını kaydeden Szijjarto, İsveç'in Macaristan hakkında "demokrasiye sahip olmadığı ve diktatörlük olacağı" suçlamalarını yönelttiğini anımsatmıştı.

Peter Szijjarto, bu tür eleştirilerin, İsveç'in NATO üyeliğini onaylamamaları için geçerli bir sebep olduğunu dile getirmişti.

Budapeşte hükümeti, 28 Haziran'da, İsveç'in NATO üyeliğine onay oturumunun sonbahara ertelendiğini bildirmişti.

Macaristan'da, muhalefet 31 Temmuz'da İsveç’in NATO'ya katılımını onaylamak için özel parlamento oturumunu başlatmıştı. İktidar partisi milletvekillerinin boykot ettikleri oturuma katılmaması nedeniyle yeterli çoğunluk sağlanamadığı için oylama yapılamamıştı.


Blinken, Rusya ve Kuzey Kore askeri işbirliğinin küresel barışın altını oyduğunu söyledi

Antony Blinken (AA)
Antony Blinken (AA)
TT

Blinken, Rusya ve Kuzey Kore askeri işbirliğinin küresel barışın altını oyduğunu söyledi

Antony Blinken (AA)
Antony Blinken (AA)

Yonhap'ın haberine göre, Blinken, Stratejik ve Uluslararası Çalışmalar Merkezi ve Kore Vakfı ortaklığında Washington'da düzenlenen Güney Kore-ABD ittifakı konulu forumda konuştu.

Kuzey Kore'nin füze programını güçlendirmek için yardım arayışında olduğunu vurgulayan Blinken, "Füze fırlatmalarının ötesinde Kuzey Kore'nin daha büyük bir güvenlik tehdidi oluşturduğunu Kim Jong-un'un Moskova ziyareti ortaya koydu" diye konuştu.

Blinken, Rusya'nın Ukrayna'da devam eden savaşı için ekipman ve malzeme temininde "çaresiz" kaldığına işaret ederek, Rusya ve Kuzey Kore arasındaki askeri işbirliğinin "küresel barışın altını oyduğu" uyarısında bulundu.

"Ortak savunmaya bağlılığımız güçlü" diyen Blinken, bu bağlılığın özellikle de "Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) kararlarının ihlali olan ve bölgede istikrarın altını oyan Kuzey Kore'nin füze fırlatma gibi provokatif eylemlerine karşı genişletilmiş caydırıcılıkla başladığını" söyledi.

Blinken, müttefikler arasında işbirliğinin güvenlik, ticaret ve ekonomi dahil tüm alanlarda güçlendiğine dikkati çekerek "Sadece birkaç gün içinde, ülkemizin karşılıklı savunma anlaşması imzalamasının 70. yılını kutlayacağız. Kilit bir güvenlik ittifakından, kapsamı ve önemi giderek genişleyen hayati küresel ortaklığa dönüşen 70 yıllık bir ilişki" değerlendirmesinde bulundu.

Güney Kore ve Japonya lideriyle ABD Başkanı Joe Biden arasında geçen ay düzenlenen Camp David Zirvesi'ne değinen Blinken, "Bu gerçekten de ülkelerimiz arasında yeni bir dönemin ve üçlü işbirliğinin başlangıcına işaret ediyor" dedi.

Blinken, söz konusu zirvede üç ülkenin, gerçek zamanlı füze uyarı verileri, üçlü savunma tatbikatları ve Kuzey Kore'nin silah programlarını finanse eden siber faaliyetlerine karşı koyma çabaları aracılığıyla "ortak tepkileri iyileştirmenin pratik yollarını" geliştirme konusunda anlaştığını dile getirdi.

Güney Kore'den, Kuzey'in silah programına desteğin durması çağrısı

Güney Kore Dışişleri Bakanı Park Jin ise foruma gönderdiği video mesajında, Kuzey Kore'nin "yasa dışı" silah programına yardım etme ya da bu ülkeyle silah ticareti yapmaya yönelik adımları durdurma çağrısında bulundu.

Park, "Bu eylemlerin yalnızca birden fazla kararı (BMGK kararını) açıkça ihlal etmekle kalmayıp, aynı zamanda Kore'nin güvenliğini de tehlikeye attığı konusunda sert şekilde uyarıyoruz" dedi.

Rusya ve Çin de dahil olmak üzere BMGK'nin daimi üyelerinin BMGK kararlarına uyma konusunda "daha ağır" bir görev taşıdığını söyleyen Park, Pyongyang ile "her türlü silah ticareti ve işbirliğinin" ilgili kararların "doğrudan" ihlali anlamına geldiğini kaydetti.

Park, Kuzey Kore'nin eylemlerini "mantıksız ve ahlak dışı" şeklinde yorumlayarak, "Her füze fırlatmasına aktarılan on milyonlarca dolar, açlıktan ölmek üzere olan halkının hayatını iyileştirmek için harcanmalıydı." şeklinde konuştu.


ABD tanklarını teslim alan Kiev, Rus Karadeniz Filosu Komutanı’nın öldürüldüğünü açıkladı

Rusya Savunma Bakanlığı, Ukrayna'daki bölgeleri bombalamaya hazırlanan bir topçu birliğini gösteren videodan bir görüntü yayınladı (AFP)
Rusya Savunma Bakanlığı, Ukrayna'daki bölgeleri bombalamaya hazırlanan bir topçu birliğini gösteren videodan bir görüntü yayınladı (AFP)
TT

ABD tanklarını teslim alan Kiev, Rus Karadeniz Filosu Komutanı’nın öldürüldüğünü açıkladı

Rusya Savunma Bakanlığı, Ukrayna'daki bölgeleri bombalamaya hazırlanan bir topçu birliğini gösteren videodan bir görüntü yayınladı (AFP)
Rusya Savunma Bakanlığı, Ukrayna'daki bölgeleri bombalamaya hazırlanan bir topçu birliğini gösteren videodan bir görüntü yayınladı (AFP)

Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, ABD yapımı Abrams tanklarının ülkeye geldiğini duyurdu. Kiev, geçtiğimiz hafta Kırım Yarımadası'ndaki Sivastopol Limanı’nda bulunan filo karargahına düzenlenen füze saldırısında, aralarında Rusya’nın Karadeniz Filosu Komutanı Amiral Viktor Sokolov'un da bulunduğu çok sayıda Rus subayının öldürüldüğünü bildirdi.

Zelenskiy, Telegram hesabı üzerinden yaptığı açıklamada, “Savunma Bakanı Rüstem Umerov'dan müjdeli haber geldi. Abrams tankları Ukrayna'da ve taburlarımızı takviye etmeye hazırlanıyor” ifadelerini kullandı. Zelenskiy, ülkesine gelen tank sayısından bahsetmedi.

Ukrayna Devlet Başkanı sözlerini şöyle sürdürdü:

Müttefiklerimize anlaşmalara bağlılıklarından dolayı minnettarız! Yeni sözleşmeler arıyoruz. Silahlı güçlerimiz için mühimmat tedarik tabanını genişletiyoruz.

Washington, ocak ayında 30'dan fazla tank göndermeyi teklif edene kadar, Ukrayna'nın öne sürdüğü en önemli taleplerden biri Amerikan tanklarıydı. Reuters'ın haberine göre, Avrupa ülkeleri Ukrayna’ya onlarca Alman yapımı Leopard ve İngiliz Challenger tanklarını gönderdi.

ABD Başkanı Joe Biden, Zelenskiy'nin Ukrayna'nın Rusya'nın işgal ettiği toprakları geri almaya yönelik karşı saldırısının ortasında, ek destek bulmak amacıyla Beyaz Saray'a yaptığı ziyaret sırasında, geçen hafta bu tankların Kiev'e teslim edildiğini duyurdu.

Zelenskiy, Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik savaşının Şubat 2022'de başlamasından bu yana Washington'a ikinci ziyaretini gerçekleştirmişti. Biden, geçtiğimiz perşembe günü, Ukrayna Devlet Başkanı’nın huzurunda “Önümüzdeki hafta içinde ilk Amerikan Abrams tankları Ukrayna'ya teslim edilecek” dedi. Ayrıca ABD Savunma Bakanlığı’nın (Pentagon) değeri yaklaşık 325 milyon dolar olarak tahmin edilen yeni bir askeri yardım paketini Kiev’e göndereceğini de duyurdu.

ABD Ukrayna'ya, 120 mm'lik seyreltilmiş uranyum mühimmatıyla donatılmış 31 Abrams tankı teslim etme sözü verdi. Bu mühimmatlar zırh karşıtı olsa da aynı zamanda orduya ve halka yönelik toksik riskler nedeniyle de tartışılıyor. Abrams tanklarının teslimatı, Ukrayna'nın Rusya'nın işgal ettiği toprakları geri almak için büyük bir saldırı başlatmasından yaklaşık 4 ay sonra gerçekleşti.

DF
Ukrayna tarafından dün (pazartesi) ölümü açıklanan Rus Karadeniz Filosu Komutanı Amiral Viktor Sokolov'un arşiv fotoğrafı. (Reuters)

Güçlerinin şu ana kadar yavaş ilerlediğini açıklayan Kiev, konumunu iyileştirdiğini söylediği köy ve arazileri ele geçirdi. Ancak geçen yıl üç kez başarılı olduğu gibi henüz Rusya'yı büyük bir geri çekilmeye zorlayamadı. Moskova da Ukrayna saldırısının başarısız olduğunu söylüyor.

Kiev, Rus Karadeniz Filosu Komutanı’nın öldürüldüğünü duyurdu

Ukrayna Özel Kuvvetleri, geçtiğimiz hafta düzenlenen füze saldırısında, Rus Karadeniz Filosu Komutanı Amiral Viktor Sokolov'un, Rusya'nın 2014 yılında ilhak ettiği Kırım Yarımadası’ndaki Sivastopol Limanı’nda bulunan filo karargahında öldürüldüğünü duyurdu. Ukrayna ordusu, saldırının cuma günü gerçekleştiğini ve Rus Donanması liderliğinin kentteki toplantısını hedef aldığını söyledi.

Ukrayna Özel Kuvvetleri tarafından Telegram üzerinden yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“Rusya Karadeniz Filosu karargâhını hedef alan saldırı sonrasında aralarında Rus Karadeniz Filosu Komutanı’nın da bulunduğu 34 asker hayatını kaybetti, 105 asker de yaralandı. Karargâh binasının restorasyonu artık mümkün değil.”

Rusya tarafından atanan yetkililer Ukrayna'nın saldırısını doğrularken en az bir füzenin filo karargahına isabet ettiğini söyledi.

Odessa Limanı’na Rus baskınları

Ukraynalı yetkililer, Rus hava saldırıları sonucu Ukrayna'da 4 kişinin hayatını kaybettiğini açıkladı. Ayrıca Odessa Limanı’nda Karadeniz'e bakan altyapı ve tahıl depolama tesislerinde ‘büyük hasar’ meydana geldiğini söyledi.

Moskova'nın temmuz ayı ortasında tahıl sevkiyatlarının Karadeniz'den geçmesine izin veren ve küresel gıda kriziyle mücadeleye yardımcı olan bir anlaşmadan çekilmişti. Saldırılar, Ukrayna'nın ürünlerini ihraç etmesini zorlaştıran hava harekâtının parçası olarak gerçekleşti.

Ukrayna Ekonomi Bakanı Yuliya Sviridenko, X platformu (eski adıyla Twitter) üzerinden yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:

Odessa'ya bir büyük saldırı daha! Saldırı, tahıl depolama tesislerinin tahrip olmasına ve limanın ağır hasar görmesine neden oldu.

XSCD
Rus bombardımanının ardından Odessa. (EPA)

Odessa Valisi Oleh Kiper, bombalanan tesislerde yaklaşık bin ton tahıl olduğunu ve tahıl deposunun enkazında iki kişinin cesedinin bulunduğunu söyledi.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'tan aktardığı habere göre, Ukrayna ordusu, pazar gecesi 19 İran yapımı insansız hava aracı (İHA) ve 11 seyir füzesinin çoğunun Odessa bölgesine yönlendirildiğini bildirdi. Ayrıca tahrip edilen tahıl depolama tesislerinin iki hipersonik füze tarafından vurulduğu belirtildi.

Rusya Savunma Bakanlığı, Ukrayna'nın saldırıyı gece düzenlediğini, Karadeniz'in kuzeybatısı, Kırım Yarımadası, Kursk ve Belgorod bölgeleri üzerinde İHA’larının vurulduğunu bildirdi. Bakanlık ölüm sayısına dair bilgi vermedi.

Rusya'nın Odessa'ya saldırısı, büyük bir tahıl üreticisi ve ihracatçısı olan Ukrayna'nın tarım ürünlerini dünyaya ihracını engellemeyi amaçlayan bir dizi füze ve İHA saldırısının sonuncusu olarak gerçekleşti.

EGRT
Birleşmiş Milletler Ukrayna Uluslararası Bağımsız Soruşturma Komisyonu Başkanı Erik Mose, Cenevre'de düzenlediği basın toplantısında. (AP)

Ayrıca Rus Interfax haber ajansı, Kuzey Kutbu bölgesinde faaliyet gösteren Rus Kuzey Filosu’nun, düşman seyir tekneleriyle çatışmayı simüle eden tatbikatlar yaptığını bildirdi. Ajans, filonun bilgi servisinin, bazı büyük muhrip ve çıkarma gemilerinin Kuzey Kutbu'ndaki tatbikatlara katıldığını söylediğini aktardı. Filonun bilgi servisine atıfta bulunan ajans şu ifadeleri kullandı:

“Doğu Sibirya Denizi'ndeki tatbikatlara, donanmanın denizaltı karşıtı destroyeri Weiss-Amiral Kulakov ve büyük çıkarma gemisi Alexander Otrakovsky katıldı. Mürettebat, seyir tekneleri kullanarak düşmandan gelen bir tehditte, gemilerin ayrılmasını korumaya yönelik prosedürlerin provasını yaptı.”

Soykırımı kışkırtan şüpheler

Bir grup Birleşmiş Milletler (BM) müfettişi, Rus medyasında yer alan bazı söylemlerin Ukrayna'da ‘soykırıma teşvik’ unsuru oluşturabileceği konusunda uyarı yaptı. BM Ukrayna Uluslararası Bağımsız Soruşturma Komisyonu Başkanı Erik Mose, Cenevre'deki BM İnsan Hakları Konseyi'nde Ukrayna'daki soykırım iddialarından endişe duyduğunu söyledi. Rus kamu medyası ve diğer medya organlarından aktarılan bazı konuşmaların soykırıma teşvik teşkil edebileceği uyarısında bulundu.

Mose, basın toplantısında sorulan bir soru üzerine “Komisyonun olayla ilgili soruşturmalarını sürdürdüğünü ancak henüz bir sonuca ulaşamadığını” söyledi.

Komisyon ayrıca, 6 Haziran'da Herson'da Rusya'nın kontrolü altındaki bir bölgedeki sakinlerin tahliye edilmesini gerektiren, insani ve çevresel bir felaket korkusunu artıran Kakhovka Barajı’nın bombalanması olayını da araştırıyor. Ukrayna, Rusya'nın güneydeki saldırısını yavaşlatmak için barajı havaya uçurmakla suçladı. Rusya ise Kiev'i sorumlu tuttu.

BM İnsan Hakları Konseyi, Rus işgalinin ardından insan hakları ve uluslararası insani hukuk ihlalleri iddialarını araştırmak üzere Mart 2022'de Ukrayna hakkında bir soruşturma komitesi kurdu. Buna karşın Moskova, soruşturmacılarla iş birliği yapmayı reddediyor. Komisyon ayrıca, Herson ve Zaporijya da dahil olmak üzere uzun süredir Rus işgalinden mustarip olan şehirlerdeki insan hakları ihlallerine ilişkin soruşturmalar yürütüyor. Soruşturma çevresinde, Rus silahlı kuvvetlerinin kendi kontrolleri altındaki bölgelerde uyguladığı işkencenin ‘yaygın ve sistematik’ olduğunu, esas olarak Kiev için muhbirlik yapmakla suçlanan kişileri hedef aldığını gösteren yeni kanıtlar toplandı.

Komisyon ayrıca Kiev'e, kendi kuvvetleri tarafından gerçekleştirilen ihlalleri, hızlı ve derinlemesine soruşturma çağrısında bulundu. Ancak soruşturmacılar, basın toplantısında bunların yalnızca ‘birkaç olay’ olduğunu, Rus tarafının gerçekleştirdiği ihlallerin ise çok ve çeşitli olduğunu belirtti.

Öte yandan Rusya, arananlar listesine daha fazla yargıç ve Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin (UCM) üst düzey yetkililerini yerleştirdi.

Resmi basında dün çıkan haberlere göre, Rusya İçişleri Bakanlığı, UCM'nin Polonyalı Mahkeme Başkanı Piotr Hofmanski, Perulu Başkan Yardımcısı Luz del Carmen Ibanez Carranza ve Alman yargıç Bertram Schmidt hakkında tutuklama emri çıkardı.

Bu kişilere çeşitli suçlamaların yöneltilmesi bekleniyordu. Merkezi Lahey'de bulunan UCM, geçtiğimiz mart ayında Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Rusya Çocuk Hakları Komiseri Maria Lvova Belova hakkında, Ukraynalı çocukları kaçırma suçlamasıyla tutuklama emri çıkarmıştı. Bunun üzerine Rusya, birçok UCM hakimini ‘arananlar listesine’ koydu. O dönemde UCM, söz konusu tutuklama emirlerini ‘önemsiz’ olarak tanımlamıştı.


Trudeau'dan, Kanada Parlamentosunda Nazi askerinin alkışlanmasına "utanç verici" nitelemesi

Justin Trudeau (AA)
Justin Trudeau (AA)
TT

Trudeau'dan, Kanada Parlamentosunda Nazi askerinin alkışlanmasına "utanç verici" nitelemesi

Justin Trudeau (AA)
Justin Trudeau (AA)

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy'nin, 22 Eylül'de Kanada Parlamentosunda yaptığı konuşmanın ardından Avam Kamarası Başkanı Anthony Rota'nın, Hunka'dan "kahraman" olarak bahsetmesi ve tüm üyelerin Hunka'yı alkışlamasının yankıları sürüyor.

Kanada basınındaki haberlere göre, Trudeau, gazetecilere yaptığı açıklamada, "Olanlar son derece üzücü. Kanada Parlamentosu ve tüm Kanadalılar için çok utanç verici" yorumunu yaptı.

Rota'ya istifa çağrıları

Söz konusu olayın ardından Hunka'yı oturuma davet eden ve burada alkışlattıran Rota'ya yönelik istifa çağrıları da sürüyor.

Demokrat Milletvekili Peter Julian, Parlamentoda yaptığı konuşmada, olayı "affedilemez bir hata" olarak nitelendirerek, Rota'nın istifa etmesi gerektiğini savundu.

Muhafazakar Milletvekili Pierre Poilievre de yaptığı açıklamada, Rota'nın istifa etmesi gerektiğini belirtirken, Trudeau'yu da sorumluluk üstlenmemekle suçladı.

Ne olmuştu?

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy'nin 22 Eylül'de Kanada Avam Kamarasında yaptığı konuşmanın ardından Rota, salonda bulunan 98 yaşındaki Yaroslov Hunka'yı "savaş kahramanı" olarak tanıtmış ve kendisine hizmetlerinden dolayı teşekkür etmişti.

Parlamento üyelerince alkışlarla karşılanan Hunka'nın, İkinci Dünya Savaşı'nda Nazilerin tarafında savaştığının ortaya çıkması üzerine Rota, ağır eleştirilere maruz kalmıştı.


Güney Kore: Nükleer silah kullanması halinde Kuzey Kore rejimini sona erdiririz

Yoon Suk Yeol (AA)
Yoon Suk Yeol (AA)
TT

Güney Kore: Nükleer silah kullanması halinde Kuzey Kore rejimini sona erdiririz

Yoon Suk Yeol (AA)
Yoon Suk Yeol (AA)

Güney Kore Devlet Başkanı Yoon Suk Yeol, Kuzey Kore'nin kışkırtmalarına karşı misilleme yapacaklarını belirterek, "Kuzey Kore nükleer silah kullanırsa, onun rejimi, Güney Kore-ABD ittifakı tarafından verilecek ezici karşılıkla sona erdirilecektir" dedi.

Yonhap'ın haberine göre Yoon, başkent Seul yakınlarındaki Seul Hava Üssü'nde Güney Kore Silahlı Kuvvetlerinin 75. kuruluş yıl dönümü münasebetiyle düzenlenen törende konuştu.

Kuzey Kore'nin yaptırımlara rağmen nükleer ve füze kapasitesini arttırdığını bildiren Yoon, Kuzey Kore'nin uluslararası toplumu, nükleer silahlarını kullanmakla "açıkça tehdit ettiğini" vurguladı.

Yoon, Kuzey Kore'nin kışkırtmalarının "halk için varoluşsal bir tehdit" ve "dünya barışı için ise ciddi bir meydan okuma" olduğunu savunarak, "Ordumuz Kuzey Kore'nin herhangi bir kışkırtmasına derhal misilleme yapacaktır. Kuzey Kore nükleer silah kullanırsa, onun rejimi, Güney Kore-ABD ittifakı tarafından verilecek ezici karşılıkla sona erdirilecektir" ifadesini kullandı.

(AA)

Yoon, ülkesinin ABD ve Japonya ile işbirliğini daha da güçlendireceğini ve bu ülkelerle yakın dayanışma içinde hareket ederek Pyongyang'a karşı "güçlü" bir duruş sergileyeceğini ifade etti.

ABD Başkanı Joe Biden ile yaptıkları zirvede imzalanan Washington Deklarasyonu ve Camp David'deki üçlü zirvede oluşturulan Güney Kore-ABD-Japonya işbirliğine atıfta bulunan Yoon, söz konusu iki mekanizmanın Kuzey Kore'nin nükleer programına karşı caydırıcılığı güçlendirmeye yardımcı olacağını kaydetti.

Yoon, ayrıca, savunma teknolojilerinin geliştirilmesinin önemine de dikkati çekerek, savunma sanayinin ulusal güvenliğe katkıda bulunabilmesi ve ekonomik ilerlemeyi sağlayan öncü bir sektör haline gelebilmesi için hükümetin desteğinin iki katına çıkacağını belirtti.


ABD, Polonya'ya ordusunu modernize etmesi için 2 milyar dolar kredi verecek

(AA)
(AA)
TT

ABD, Polonya'ya ordusunu modernize etmesi için 2 milyar dolar kredi verecek

(AA)
(AA)

ABD Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, ABD ile Polonya arasında 2 milyar dolarlık FMF doğrudan kredi anlaşması imzalandığı belirtildi.

ABD'nin "sadık müttefiki" Polonya'nın güvenliğinin NATO'nun doğu kanadının kolektif savunması için hayati önem taşıdığı vurgulanan açıklamada, uluslararası yardımların komşusu Ukrayna'ya ulaştırılmasında merkezi rol oynayan Polonya'nın yaptığı savunma yatırımlarıyla bölgesel güvenliğin güçlendirilmesindeki kararlılığına işaret edildi.

Açıklamada, Polonya'nın, ordusunu önemli ölçüde genişletmeyi planladığı ve milyarlarca dolarlık iddialı savunma modernizasyon programı kapsamında "Rus menşeli eski askeri teçhizatını elden çıkardığı" kaydedildi.

Anlaşmanın, Polonya'nın askeri modernizasyon çabalarını ilerleteceği belirtilen açıklamada, Polonya'ya sağlanacak kredinin NATO'nun doğu kanadının savunma ve caydırıcılığının güçlendirilmesine önemli ölçüde katkıda bulunacağı bildirildi.


Wagner grubu, faaliyetlerini Afrika ve Belarus'ta sürdürdüğünü açıkladı

(AA)
(AA)
TT

Wagner grubu, faaliyetlerini Afrika ve Belarus'ta sürdürdüğünü açıkladı

(AA)
(AA)

Prigojin'e ait olduğu bilinen "Konkord" adlı şirketin sosyal medya hesabından "Wagner Grubu Basın Servisi" adına yapılan açıklamada, paralı savaşçı grubunun Afrika ve Belarus istikametlerinde çalışmalarına devam ettiği belirtildi.

Açıklamada, "Şirketin kapatılması söz konusu değil. Özel askeri şirketin komutanlığı hala verilen tüm görevleri gerçekleştiriyor ve şirketi yönetiyor." ifadeleri kullanıldı.

Wagner lideri Rus komutanlarla gerginlik yaşamıştı

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in "aşçısı" olarak bilinen ve Rus yönetimine isyan başlatan Prigojin, birçok ülkede faaliyet gösteren paramiliter grubu Wagner'in Ukrayna savaşında rol oynamasıyla ön plana çıktı.

Hükümlülerin de aralarında yer aldığı Wagner grubu, Ukrayna'nın dışında Suriye'deki iç savaş da dahil olmak üzere Orta Doğu ve Afrika'daki çeşitli çatışmalara asker gönderdi.

Prigojin, son aylarda defalarca Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu'yu ve Rus Genelkurmay Başkanı Valeriy Gerasimov'u "beceriksizlikle" ve Ukrayna'da savaşan Wagner birimlerini kasten yetersiz ikmalle suçlamıştı.

Rusya Savunma Bakanlığı, isim vermeden Ukrayna'daki "gönüllü oluşumların" kendisiyle sözleşme imzalamasına yönelik karar çıkartmıştı.

Bu hareket hükümetin Wagner üzerinde daha fazla kontrol elde etme girişimi olarak görülmüştü.

Wagner'in kurucusu Prigojin, 24 Haziran'da Rus yönetimine karşı silahlı isyan başlatmıştı. İsyan, Belarus Cumhurbaşkanı Aleksandr Lukaşenko'nun araya girmesiyle sona ermişti.

Prigojin ve Wagner'in paralı savaşçıları, isyanın ardından Belarus'a giderken, burada Belarus askerlerine eğitim vermeye başlamıştı.

Prigojin'in Rusya'da düşen özel jette öldüğü açıklanmıştı

Rusya Federal Hava Taşımacılığı Ajansından (Rosaviatsiya) 23 Ağustos'ta yapılan açıklamada, içerisinde Prigojin'in bulunduğu özel jetin Tver’de düşmesi sonucu 10 kişinin öldüğü bildirilmişti.

Açıklamaya göre, uçakta yer alan yolcu listesinde Prigojin'in yanı sıra yardımcısı ve Wagner’in kurucularından Dmitriy Utkin ile Sergey Propustin, Yevgeniy Makaryan, Aleksandr Totmin, Valeriy Çekalov, Nikolay Matuseyev'in isimleri yer almıştı.

Aleksey Levşin, Rustam Karimov ve Kristina Raspopova'dan oluşan 3 kişilik mürettebatın da kazada öldüğü ifade edilmişti.

Wagner’in hukuken varlığı olmadığını söyleyen Putin, uçakta ölenlerin ailelerine başsağlığı dilemişti.


Putin, Savunma Bakanı Şoygu'ya ekim başına kadar mühlet verdi

(Arşiv-AFP)
(Arşiv-AFP)
TT

Putin, Savunma Bakanı Şoygu'ya ekim başına kadar mühlet verdi

(Arşiv-AFP)
(Arşiv-AFP)

Savaşı gözlemleyen ABD merkezli bir düşünce kuruluşunun Kremlin'deki bir kaynağına dayandırdığına göre, Ukrayna'nın karşı saldırısının ekim başına kadar durdurulmasını isteyen Vladimir Putin, Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu'ya ilerleme kaydetmesi için talimat verdi.

Savaş Araştırmaları Enstitüsü (Institute for the Study of War/ISW) pazar günü yayımladığı istihbarat güncellemesinde şu ifadeleri kullandı: 

Putin'in Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu'ya cephe hatlarındaki durumu geliştirmesi, Ukrayna'nın karşı saldırılarını durdurması ve Rus güçlerinin daha büyük bir şehre saldırı operasyonu başlatma inisiyatifini yeniden ele geçirmesi için Ekim 2023 başlarına kadar bir aylık süre tanıdığı bildirildi.

İddialar doğruysa, Rus askeri komutanlığının Ukrayna karşı operasyonunu sonlandırmak umuduyla amansız saldırılar için emir vermesinin muhtemel görüldüğü ve bu çerçevede Rusya'nın askeri güçlerine yüksek bir fatura çıkmasının da göze alındığı bu güncellemede belirtiliyor.

ISW, Rusya Savunma Bakanlığı'nın, "aniden Putin'in gözünden düşme korkusuyla", dürüstçe olumsuz görüşlerini paylaşan komutanları tasfiye etme çabalarını yoğunlaştırdığı durumlarla daha önce de karşılaştıklarını belirtti.

Rusya, geçen yıl şubatta "özel askeri operasyon" diye adlandırdığı harekatı Ukrayna'da başlatarak komşusunu topyekun istilayla yüz yüze getirdi. Binlerce kişinin ölümüne yol açarken milyonların da evinden olmasına sebebiyet verdi.

Putin, Ukrayna'nın karşı taarruzunu ilk kez bu yılın haziranında ikrar etmiş ve savaşın vurduğu bu ülkenin birliklerinin güçlü Rus savunmaları karşısında kayda değer kazanımlar elde edemeyeceğini öne sürmüştü.

Ukrayna birliklerinin, personel ve Batı'dan gelen askeri teçhizat konusunda büyük kayba uğrayacağını da iddia etmişti.

Ancak Kiev'in tüm Rus güçlerini işgal altındaki bölgeler de dahil Ukrayna topraklarından geri püskürtmeyi amaçladığı girişim 4. ayına ulaştı ve bu ay bazı önemli toprak kazanımları kaydedildi.

Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenski karşı saldırının yavaş olduğunu kabul ederken "Her gün ilerleyip bölgeyi özgürleştirmemiz önemli" de dedi.

Londra merkezli düşünce kuruluşu Birleşik Kraliyet Hizmetleri Enstitüsü (Royal United Services Institute) tarafından yapılan bir araştırma, Ukrayna güçlerinin her 5 günde bir ortalama 700 ila 1200 metre ilerleme kaydettiğini ortaya koydu. Bu da Rus güçlerine geri çekilirken siper kazmaları ve özellikle de araziyi mayınlamaları için zaman kazandırıyor.

Tamamen gönüllülerden oluşan ve Ukrayna'nın en iyi ve en deneyimli birliklerinden biri olarak kabul edilen 3. Taarruz Tugayı ocak ayından bu yana doğuda neredeyse aralıksız savaşırken, daha deneyimsiz birlikler güneyde savaşmak üzere yeni eğitimler ve modern silahlar aldı.

Independent Türkçe