Müslüman Kardeşlerin Londra Cephesi yeni bir Rehberlik Konseyi Bakan Vekili atadı

Londra Cephesi, Müslüman Kardeşlerin eğitim sorumlusu Salah Abdulhak’ı Rehberlik Konseyi Bakan Vekili seçti

İhvan Rehberlik Konseyi Başkanı Muhammed Bedii (Reuters)
İhvan Rehberlik Konseyi Başkanı Muhammed Bedii (Reuters)
TT

Müslüman Kardeşlerin Londra Cephesi yeni bir Rehberlik Konseyi Bakan Vekili atadı

İhvan Rehberlik Konseyi Başkanı Muhammed Bedii (Reuters)
İhvan Rehberlik Konseyi Başkanı Muhammed Bedii (Reuters)

Müslüman Kardeşler (İhvan-ı Müslimin) içinde Rehberlik Konseyi Bakan Vekilliği’ne getirilecek isimle ilgili aylarca süren tartışmaların ardından Londra Cephesi dün, eski Rehberlik Konseyi Başkanı Vekili merhum İbrahim Münir'in yerine İhvan liderlerinden Salah Abdulhak’ı atadığını duyurdu.
Müslüman Kardeşler içindeki taraflardan Londra Cephesi ve İstanbul Cephesi arasında geçtiğimiz aylarda İhvan liderliği konusunda bir çekişme yaşandı. Londra Cephesi lideri Münir’in geçtiğimiz yıl 4 Kasım’da vefatının ardından, Londra Cephesi İhvan’ın tüm idari işlerini üstlenecek yeni Rehberlik Konseyi Başkan Vekilini ilan etmek için bir aylık bir süre tanıdı. Ancak mesele düne kadar çözülemedi.
Londra Cephesi, bu bir aylık süre zarfında Muhyiddin ez-Zait'in ‘geçici olarak’ Rehberlik Konsey Başkan Vekilliğini üstleneceğini duyurmuştu. Buna karşın İstanbul Cephesi, ani bir hamleyle Mahmud Hüseyin'i Rehberlik Konseyi Başkan Vekil olarak atadı. İstanbul Cephesi’ne bağlı Genel Şura Konseyi, Mahmud Hüseyin’in atanması kararını Müslüman Kardeşler iç tüzüğünde geçen ve bazı mücbir nedenler olması ya da Rehberlik Konseyi Başkanının görevini yerine getirmesinin önünde birtakım engeller bulunması halinde, yerine birinci vekilinin, onun da bu görevi yerine getirememesi halinde, Rehberlik Konseyi üyelerinden en yaşlısının bu görevi üstlenmesini öngören maddesine dayandırdı.
Londra ve İstanbul cepheleri arasında Rehberlik Konseyi Başkan Vekilliği konusunda yaşanan çekişmenin öncesinde Mısır dışındaki Müslüman Kardeşler grupları arasında birçok anlaşmazlık yaşandı. Bu anlaşmazlıklar geçtiğimiz aylarda, merhum İbrahim Münir'in Türkiye'deki Teşkilat İşleri İdari Dairesi'ni feshetmesi ve İhvan İrşat Bürosu’nun yerine bir üst yapı kurmasıyla başladı. Bu anlaşmazlıkları, Londra Cephesi'nin yeni bir Şura Meclisi olarak kurulması ve İstanbul Şura Meclisi'nin altı üyesi ile Mahmud Hüseyin'in görevden alınması izledi.
Şarku’l Avsat’ın İhvan’a yakın bir kaynaktan edindiği bilgilere göre Salah Abdulhak daha önce Müslüman Kardeşler içinde herhangi bir yüksek makama getirilmedi ve İhvan’ın eğitim sorumlusuydu. Abdulhak, 1945 yılında Mısır'da doğdu ve 19 yaşında İhvan'a katıldı. 1965 yılında Müslüman Kardeşlerin teorisyenlerinden biri olarak gösterilen Seyyid Kutub ile (Şiddet olaylarına karıştığı gerekçesiyle müebbet hapis cezasına çarptırılan ve şuan Mısır’da hapiste olan) Rehberlik Konseyi Başkanı Muhammed Bedii'nin yargılandığı davada hüküm giydi.
Londra Cephesi tarafından dün yapılan yazılı açıklamada, Abdulhak’ın Müslüman Kardeşleri ‘yeniden tanımlayacağı, statüsünü güçlendireceği, yeniden birleştireceği ve İhvan gençlerini ilerleyen yıllarda teşkilatı yönetmeleri için güçlendireceği’ vurgulandı.
Mısır dışındaki İhvan gençlerinin Salah Abdulhak’tan birçok konuda çeşitli talepleri olduğunu düşünen aynı kaynak, “İhvan gençlerinden bazıları, Müslüman Kardeşlerin yurtdışındaki liderlerinin son dönemde kendilerini terk ettiklerine ve sadece makamlar üzerindeki anlaşmazlıklar ve tartışmalarla meşgul olduklarına inanıyorlar” ifadelerini kullandı.



Gazze Şeridi'nde yerinden edilmiş insanları ve yardım dağıtım merkezinin yakınlarını hedef alan İsrail saldırısında 34 kişi hayatını kaybetti

İsrail'in Gazze'nin Şeyh Rıdvan mahallesindeki bir eve düzenlediği saldırının ardından yükselen dumanlar (DPA)
İsrail'in Gazze'nin Şeyh Rıdvan mahallesindeki bir eve düzenlediği saldırının ardından yükselen dumanlar (DPA)
TT

Gazze Şeridi'nde yerinden edilmiş insanları ve yardım dağıtım merkezinin yakınlarını hedef alan İsrail saldırısında 34 kişi hayatını kaybetti

İsrail'in Gazze'nin Şeyh Rıdvan mahallesindeki bir eve düzenlediği saldırının ardından yükselen dumanlar (DPA)
İsrail'in Gazze'nin Şeyh Rıdvan mahallesindeki bir eve düzenlediği saldırının ardından yükselen dumanlar (DPA)

Filistin medyası, İsrail'in bugün şafak vaktinden bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda 34 Filistinlinin hayatını kaybettiğini bildirdi.

Şarku’l Avsat’ın Filistin Enformasyon Merkezi'nden aktardığına göre, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ın batısında bir yardım dağıtım merkezi yakınlarında işgal ordusu tarafından 5 vatandaş şehit edildi ve çok sayıda kişi de yaralandı.

Merkez, ‘İsrail savaş uçaklarının Han Yunus şehrinin batısında yerlerinden edilmiş insanların barındığı bir çadırı bombalaması sonucu yerlerinden edilmiş 5 Filistinlinin şehit olduğunu ve 10 kişinin de yaralandığını’ belirtti.

Merkeze göre, İsrail topçu bombardımanı Han Yunus kentindeki el-Emel mahallesinin doğu bölgelerini hedef alırken, bir insansız hava aracı (İHA) da kentin batısındaki Kızılay noktasının arkasında yerlerinden edilmiş insanların barındığı bir çadırı bombaladı.

İsrail savaş uçakları Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ın kuzeybatı bölgelerine saldırı düzenlerken, Han Yunus'un bir caddesini bombaladı ve şehir merkezine de şiddetli bir saldırı düzenledi.

Bu arada Gazze Şeridi'ndeki Sağlık Bakanlığı bugün yaptığı açıklamada, Nasır Tıp Kompleksi'nin hizmet dışı bırakılması halinde, sonuçları öngörülemeyen insani bir felakete neden olacağı uyarısında bulundu.

Bakanlık tarafından bugün Facebook hesabı üzerinden yapılan paylaşımda, “Hastaneleri çevreleyen yerleşim alanlarına yönelik doğrudan tehditler, işgalin sağlık sistemine karşı sistematik planının bir parçası olarak aldığı açık önlemlerdir. Nasır Tıp Kompleksi, Avrupa Hastanesi'nin hizmet dışı kalmasının ardından Han Yunus vilayetindeki tek hastane konumunda. Tahliye bölgesinde olduğu için el-Emel Hastanesi'ne ulaşmak zor” denildi.

Bakanlık, Gazze Şeridi'nin güneyindeki sağlık sisteminin tamamen çökmesi olasılığı konusunda uyarıda bulunarak, ilgili taraflara sağlık kurumlarını korumak için müdahale etmeleri ve işgalcileri acil tıbbi bakım sağlamak için gerekli ilaç ve ihtiyaç malzemelerinin bölgeye sokulmasına mecbur bırakmaları çağrısını yineledi.