Irak'ta Sünni Vakıf Divanı Eski Başkanı Said Kembeş hakkında tutuklama kararı

Said Kembeş (İnternet)
Said Kembeş (İnternet)
TT

Irak'ta Sünni Vakıf Divanı Eski Başkanı Said Kembeş hakkında tutuklama kararı

Said Kembeş (İnternet)
Said Kembeş (İnternet)

Irak’taki Federal Dürüstlük Komisyonu, dün Sünni Vakıf Divanı Eski Başkanı Said Kembeş hakkında mali ihlaller ve kamu fonlarına zarar verme suçlamalarıyla çıkarılan tutuklama emrinin uygulandığını duyurdu.
Dürüstlük Komisyonu tarafından Kembeş'in tutuklanmasına ilişkin ayrıntılı açıklamanın yayınlanmasından önce, Sünni Vakıf Divanı Başkanı Abdülhalık el-Azzavi, şunları söyledi:
“Kembeş, Diyala Valiliği'nin merkezindeki Bakuba’da evinde tutuklandı. En önemlisi Armada Oteli davası olmak üzere hakkında birçok yolsuzluk dosyası var."
Bağdat'taki Karkh Soruşturma Mahkemesi, Ağustos 2022'de Kürdistan bölgesinde ekonomik fizibilite olmadan 47 milyar dinar değerinde otel satın aldığı suçlamasıyla Kembeş hakkında tutuklama ve seyahat yasağı emri çıkardı.
Kembeş’in tutuklanmasıyla ilgili olarak Dürüstlük Komisyonu tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Yolsuzlukla Mücadele Yüksek Komisyonu'nun destek ekibi, dürüstlük konularında uzmanlaşmış Karkh Soruşturma Mahkemesi tarafından Sünni Vakıf başkanı hakkında mali ihlaller ve kamu fonlarına zarar verme suçlamalarıyla çıkarılan tutuklama emirlerini uyguladı. 47 milyar dinara bir otel satın almak ve sahibine kiralama sözleşmesi yapmak da suçlamalar arasında yer alıyor. Yine Selahaddin Valiliği'ndeki camilere demir minare projesinin uygulanması için abartılı fiyatlar belirlenmesi ve büyük meblağlar harcanması (1,5 milyar dinardan fazla kamu parasının israf edilmesi) da suçlamalar arasında.”
Vakıf ile bir Japon şirket arasında Musul'daki Ninova Ulu Camii'nin inşası için 42 milyar dinarı aşkın bir meblağ ile imzalanan sözleşmeye gölge düşüren idari ve mali usulsüzlükler ile belediye sınırları dışında çöl arazisinde yer almasına rağmen 460 dönümlük iki taşınmazın 57 milyar dinar bedelle satın alınarak 110 milyar Irak dinarının israf edilmesine ilişkin masraflar da tutuklama emrinde konu ediniyor.
Federal Dürüstlük Komisyonu, geçtiğimiz ocak ayının sonunda, Ceza Kanunu'nun 340 ve 331. Maddeleri hükümlerine dayanarak, vakıftaki bazı görevliler hakkında çok sayıda soruşturma emri, tutuklama ve seyahat yasağı çıkardığını duyurmuştu.
Şii güçlerin Şii Vakıf Divanı'nda yaptığı gibi uzun yıllardır Sünni güçler ve partiler, Sünni Vakıflar Divanı başkanlığı için yarışıyor. Vakıflara tahsis edilen yıllık hükümet bütçelerine ek olarak iki vakfın büyük miktarda parası bulunuyor. Bu iki vakfın sahip olduğu mal, fon, gayrimenkuller ve yatırımlar göz önüne alındığında ülkenin en zengin iki kurumu olarak kabul ediliyor.
Dürüstlük Komisyonu başkanı Yargıç Haydar Hanun, geçtiğimiz perşembe günü Süleymaniye Forumunda yaptığı konuşmada şunları söyledi:
"Önceki hükümetler, devlet kurumlarında mali ve idari yolsuzluk olgusunun yayılmasına katkıda bulunan anayasaya aykırı yan kuruluşlar kurma eğilimindeydi. Bu yan kuruluşlar, şeffaf çalışmadan uzaklaştı ve sonuç olarak, yolsuzlukla mücadele süreci başarılı olamadı. Çünkü önceki hükümetler, kurumlarda yaygın olan yolsuzlukla mücadele etmek için uzmanlaşmış kurumlara gitmediler."
Mevcut Başbakan Muhammed es-Sudani, hükümet programının başına, Irak devletinin çoğu yerinde yaklaşık yirmi yıldır yaygın olan yolsuzlukla mücadele konusunu yerleştiriyor. Geçen kasım ayında Sudani, büyük yolsuzluk dosyalarıyla yüzleşmeyi hızlandırmak, yolsuzluk davalarında talep edilenleri sağlamak ve ihlal edilen kamu fonlarını iade etmek için Dürüstlük Komisyonu'na bağlı “Yolsuzlukla Mücadele Yüksek Komisyonu”nun kurulduğunu duyurdu. 
Yolsuzluğun, genellikle üst düzey yolsuzluk için gerekli korumayı sağlayan, ülkedeki nüfuz sahibi partilere ve gruplara dayandığı göz önüne alındığında, hükümetin ve uzmanlaşmış kurumların yolsuzlukla mücadele için gösterdiği çabalara pek çok kişi şüphe ile yaklaşıyor. Uluslararası Şeffaflık Örgütü (Transparency International) ve diğer kuruluşların listelerinde Irak yıllardır en yozlaşmış ülkeler sıralamasında ön sıralarda yer alıyor.



Libya’da Ulusal Birlik Hükümeti güçleri Trablus'ta İstikrarı Destekleme Birimi karargahını ele geçirdi

Libya'da silahlı unsurlar
Libya'da silahlı unsurlar
TT

Libya’da Ulusal Birlik Hükümeti güçleri Trablus'ta İstikrarı Destekleme Birimi karargahını ele geçirdi

Libya'da silahlı unsurlar
Libya'da silahlı unsurlar

Libya’nın başkenti Trablus'taki Ulusal Birlik Hükümeti’nin (UBH) Savunma Bakanlığı Ebu Selim bölgesinin tamamının kontrol altına alındığını duyurdu. İçişleri Bakanlığı da başkentin güneyindeki ve batısındaki vatandaşlara ‘devam eden süreci yakından takip ettikleri’ belirterek güvence verdi. Savunma Bakanlığından yapılan açıklamada, bölgede kontrolün sağlandığı ve güvenlik güçlerinin durumu kontrol altına almak için çaba sarf ettiklerini açıkladı.

Bakanlık tarafından bu sabah yapılan açıklamada askeri operasyonun başarıyla tamamlandığı belirtilirken güvenliğin ve istikrarın devamını sağlamak için bölgedeki operasyonun tamamlanması için gerekli emirlerin verildiğini aktardı.

Libya'daki Birleşmiş Milletler Destek Misyonu (UNSMIL), Trablus’ta kötüleşen güvenlik durumundan ve sivillerin yoğun olarak yaşadığı mahallelerde ağır silahlarla çatışmaların yoğunlaşmasından duyduğu ciddi endişeyi dile getirdi. UNSMIL dün gece geç saatlerde yaptığı açıklamada, tüm taraflara çatışmalara derhal son vermeleri ve sükûneti yeniden tesis etmeleri çağrısında bulundu. Sivillere ve sivil ait alanlara yönelik saldırıların ‘savaş suçu’ anlamına gelebileceği uyarısında bulunan UNSMIL, toplumun önde gelen isimlerinin ve liderlerinin durumu yatıştırmaya yönelik çabalarını desteklediğini yineledi.

UBH’ye bağlı güçlerin başkentteki İstikrarı Destekleme Birimi karargahının büyük bir bölümünü ve bu birimi destekleyen İç Güvenlik Birimi'nin karargahını ele geçirdiğini gösteren görüntüler ve gelen haberler eşliğinde Trablus'un farklı mahallelerinden çatışma sesleri duyulmaya devam ediyor.

Güvenlik birimlerinin bazı liderleri arasında yapıldığı söylenen ve karşılıklı çatışmaların başlamasıyla sonuçlanan müzakereler sırasında dün akşam İstikrarı Destekleme Biriminin lideri Abdulgani el-Kikli’nin Trablus'un güney banliyölerindeki et-Tekbali Kampı’nda bulunan 444’üncü Tugay karargahında esrarengiz bir şekilde öldürüldü.

Kikli'nin ölüm haberinin ardından UBH’ye bağlı ordu ve güvenlik güçleri, İstikrarı Destekleme Birimi’nin şehrin çeşitli mahallelerindeki ve banliyölerindeki karargahlarına ani bir saldırı düzenledi. Bu operasyonu şehrin 80 kilometre güneydeki Garyan ilçesinde bulunan İstikrarı Destekleme Birimi karargahını kontrol altına alma girişiminin takip etmesi bekleniyor.

Öte yandan yaralı sayısına ilişkin resmi bir açıklama yapılmazken UBH Sağlık Bakanlığı tüm hastanelerden ve tıp merkezlerinden hazırlık seviyelerini arttırmalarını ve herhangi bir acil durumla başa çıkmak için azami hazırlığı sağlamalarını istedi. Çatışmaların nedeniyle Trablus Büyükşehir Belediyesi ve Trablus Üniversitesi, durum sakinleşene kadar eğitime ve sınavlara ara verildiğini duyurdu.