Rusya, esir değişimi anlaşmasının Yemen’de diyaloga katkıda bulunacağından umutlu

Yemenli müzakerecilerin İsviçre'de, BM himayesinde mahkumlarla ilgili toplantı düzenledi. (Twitter)
Yemenli müzakerecilerin İsviçre'de, BM himayesinde mahkumlarla ilgili toplantı düzenledi. (Twitter)
TT

Rusya, esir değişimi anlaşmasının Yemen’de diyaloga katkıda bulunacağından umutlu

Yemenli müzakerecilerin İsviçre'de, BM himayesinde mahkumlarla ilgili toplantı düzenledi. (Twitter)
Yemenli müzakerecilerin İsviçre'de, BM himayesinde mahkumlarla ilgili toplantı düzenledi. (Twitter)

Rusya, Birleşmiş Milletler (BM) himayesinde Yemen hükümeti ile Husiler arasında varılan esir takası anlaşmasını memnuniyetle karşıladı. Anlaşmanın taraflar arasında güven inşasına ve tüm Yemenli siyasi güçlerin katılımıyla kapsamlı bir ulusal diyalogun başlamasına katkıda bulunmasını umduğunu bildirdi.
Yemen hükümeti ve Husiler, İsviçre'nin başkenti Cenevre'de, tutuklu ve hükümlüler meselesine ilişkin BM ve Uluslararası Kızıl Haç’ın himayesinde devam eden müzakerelerde 887 tutuklunun serbest bırakılması üzerine anlaşmaya vardı. Kalan isimlerin tamamlanması konusundaki müzakerelere ise Ramazan Ayı’nın ardından devam edilecek.
Rusya’nın Yemen Büyükelçiliği’ne ait resmi Twitter hesabından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Moskova bu kararı memnuniyetle karşılıyor ve anlaşmanın bir an önce, pratik olarak uygulamasını umuyor. Yemen ihtilafının taraflarını, tutuklular ve diğer insani meseleleri çözmeye yönelik müzakereleri yoğunlaştırmaya çağırıyoruz. Bu büyük ilerlemenin güven inşasına katkıda bulunacağını ve Yemen'deki önde gelen tüm siyasi güçlerin katılımıyla Birleşmiş Milletler himayesinde kapsamlı bir ulusal diyalog kurulması için uygun bir atmosfer yaratılmasına yardımcı olacağını umuyoruz.”
Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre açıklamada ayrıca anlaşmanın etkili Yemenli politikacıların akrabaları, gazeteciler ve Suudi Arabistan liderliğindeki Arap Koalisyonu’ndan savaş esirleri de dahil olmak üzere her iki taraftan yüzlerce kişinin serbest bırakılmasıyla ilgili olduğu belirtildi.



ABD ve Suriye Dışişleri Bakanları kimyasal silahlar, yaptırımlar ve ‘İran'ın müdahalesini’ görüştü

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Suriyeli mevkidaşı Esad eş Şeybani ile el sıkışıyor (AFP)
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Suriyeli mevkidaşı Esad eş Şeybani ile el sıkışıyor (AFP)
TT

ABD ve Suriye Dışişleri Bakanları kimyasal silahlar, yaptırımlar ve ‘İran'ın müdahalesini’ görüştü

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Suriyeli mevkidaşı Esad eş Şeybani ile el sıkışıyor (AFP)
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Suriyeli mevkidaşı Esad eş Şeybani ile el sıkışıyor (AFP)

Suriye Dışişleri Bakanlığı bugün yaptığı açıklamada, Dışişleri Bakanı Esad eş Şeybani'nin ABD'li mevkidaşı Marco Rubio ile telefonda kimyasal silahlar, yaptırımlar ve “İran'ın müdahalesi” konularını görüştüğünü bildirdi.

Bakanlığın açıklamasında eş Şeybani'nin, Şam'ın yaptırımların, özellikle de Sezar Yasası'nın kaldırılması için Washington ile birlikte çalışma arzusunu dile getirdiği belirtilerek, iki tarafın bu yasanın devam etmesinin “şirketlerin ve yatırımcıların uzun vadede Suriye'de ekonomik faaliyette bulunma kabiliyetlerini kısıtladığını” vurguladığı kaydedildi.

Açıklamada Rubio'nun, ABD yönetiminin, Başkan Donald Trump'ın Suriye'ye uygulanan yaptırımların kaldırılması yönündeki direktiflerini uygulamaya devam ettiği ve “önümüzdeki aylarda Sezar Yasası'nın yürürlükten kaldırılması için Kongre ile birlikte çalışacaklarını” söylediği aktarıldı.

Suriye Dışişleri Bakanı Esad eş Şeybani, (AFPSuriye Dışişleri Bakanı Esad eş Şeybani, (AFP

Açıklamada, iki ülkenin katılımıyla kimyasal silahlar konusunda özel bir komite kurulması için tarafların ortak koordinasyon içinde hareket ettiği duyuruldu.

İran'la ilgili olarak Şam, “özellikle Tahran'a yönelik son saldırıların ardından İran'ın Suriye'nin iç işlerine karışma girişimleri” olarak tanımladığı durumdan duyduğu endişeyi dile getirirken, Washington da “mevcut meşguliyetlerine rağmen Tahran'ın Suriye'deki güç dengesini değiştirme arayışından vazgeçmeyeceği” uyarısında bulundu.

Suriye Dışişleri Bakanlığı'na göre iki bakan terörle mücadele dosyasını da ele aldı ve özellikle Şam'daki Mar Elias Kilisesi'ne yapılan son saldırıdan sonra DEAŞ'ın hala “gerçek bir tehdit oluşturduğunu” teyit etti.

Açıklamada, ABD tarafının DEAŞ'ın “şu anda Suriye hükümetine yönelik en büyük tehdit” olduğunu vurguladığı ve bu alanda istihbarat paylaşımı ve Suriye'nin kabiliyetlerinin geliştirilmesi konusundaki kararlılığını ifade ettiği ifade edildi.

Golan Tepeleri'ndeki Kuneytra geçidi yakınlarında BM gözlemci bölgesindeki İsrail askerleri, (UNDOF)Golan Tepeleri'ndeki Kuneytra geçidi yakınlarında BM gözlemci bölgesindeki İsrail askerleri, (UNDOF)

İki taraf ayrıca İsrail'in, Suriye'nin güneyine yönelik tekrarlanan saldırılarını da ele aldı ve eş Şaybani Suriye'nin 1974 tarihli Ayrılma Anlaşmasına geri dönmek için ABD ile işbirliği yapma arzusunu dile getirdi.

Şarku’l Avsat’ın açıklamadan aktardığına göre Rubio, “bölgenin tanık olabileceği en kötü şeyin Suriye'nin bölünmesi ya da iç savaşa dönmesi” olduğu uyarısında bulundu.

Rubio, ülkesinin Şam'daki büyükelçiliğini yeniden açma arzusunu dile getirerek, “iki ülke arasındaki diplomatik ilişkilerin yeniden başlatılmasına yönelik somut değişimi teyit eden bir adım olarak” eş Şeybani'ye mümkün olan en kısa sürede Washington'u ziyaret etmesi için resmi davette bulundu.