Irak Türkmen Cephesi: Irak istihbarat biriminden Türkmen yetkililere PKK uyarısı geldi

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Irak Türkmen Cephesi: Irak istihbarat biriminden Türkmen yetkililere PKK uyarısı geldi

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Irak Türkmen Cephesi (ITC) Sözcüsü Muhammed Saman, Irak istihbarat biriminden kendilerine terör örgütü PKK'nın Türkmen yetkililere ve siyasi parti binalarına saldırı düzenleyebileceği uyarısı geldiğini söyledi.
AA muhabirine konuşan Saman, terör örgütünün, ITC ve diğer Türkmen siyasi parti yetkililerine yönelik suikast ve parti binalarına saldırı tehdidinde bulunduğunu belirtti.
ITC Sözcüsü, "Sadece Kerkük'te değil Irak'ta Türkmenlerin yoğun yaşadığı başka bölgelerde de olası saldırılara karşı uyarıldık." dedi.
Tehditler üzerine Kerkük polisinin önlem almaya başladığını aktaran Saman, ITC binaları önüne polis devriye aracı yerleştirildiğini dile getirdi.
Kerkük'ün kuzeyindeki Halo Bazyan, Kara İncir ve Altunköprü kasabalarının yakınlarında terör örgütü PKK'ya ait karargahlar olduğunu söyleyen Saman, "Bu karargahlar Kerkük'e epey mesafede ancak Irak ordusu ve güvenlik güçlerinin kontrolünün dışındaki bölgelerdir. Bu karargahlarda silah eğitimi yapılıyor. PKK Kerkük'te de 'sivil toplum örgütü' adı altında faaliyet göstermeye başladı." ifadelerini kullandı.
Bu bilgilerin tamamını Irak hükümetine bağlı ilgili birimlerle paylaştıklarını kaydeden Saman, Irak hükümetinin terör örgütüne yönelik hiçbir tutum sergilemediğini söyledi.

- "Irak hükümeti Türkmenleri koruyamadı"
Irak hükümetinin Türkmenleri korumakta yetersiz ve aciz kaldığına işaret eden Saman, "Çok sayıda Türkmen yetkilisinin PKK tarafından öldürülmesine rağmen Irak hükümeti Türkmenleri koruyamadı. Türkmenler kendi kaderlerine terk edilmiş durumda." diye konuştu.
Saman, Irak hükümetine çağrıda bulunarak Türkmen yetkililer ve siyasi parti binalarının korunmasını istedi.
Irak topraklarında bir terör örgütünün barındırılmasına anlam veremediklerini dile getiren ITC Sözcüsü, "Türkmenler bu tür tehditlere karşı tüm yasal haklarını kullanacaklar. Sadece demeçler ve bildirilerle yetinmeyeceğiz, gerekirse Kerkük'te büyük bir gösteri düzenleyeceğiz." dedi.
Eski ITC Güvenlik Dairesi Başkanı Ahmet Tahir, Kerkük'te 3 Mart'ta aracına yerleştirilen bombanın infilak etmesi sonucu hayatını kaybetmişti.
ITC Başkanı Hasan Turan, Tahir'in öldürülmesinin arkasında terör örgütü PKK'nın olduğunu söylemişti.



Hamas: Edan Alexander'ın serbest bırakılmasının İsrail'in ‘askeri baskısı’ ile ilgisi yok

ABD vatandaşı İsrailli asker Edan Alexander, Tel Aviv'de ailesiyle buluştu. (AFP)
ABD vatandaşı İsrailli asker Edan Alexander, Tel Aviv'de ailesiyle buluştu. (AFP)
TT

Hamas: Edan Alexander'ın serbest bırakılmasının İsrail'in ‘askeri baskısı’ ile ilgisi yok

ABD vatandaşı İsrailli asker Edan Alexander, Tel Aviv'de ailesiyle buluştu. (AFP)
ABD vatandaşı İsrailli asker Edan Alexander, Tel Aviv'de ailesiyle buluştu. (AFP)

Hamas bugün yaptığı açıklamada ABD vatandaşı İsrailli asker Edan Alexander'ın serbest bırakılmasının İsrail'in askeri baskısının bir sonucu değil, ABD yönetimiyle yapılan temasların bir ‘meyvesi’ olduğunu bildirdi.

Hamas'tan yapılan açıklamada, “Edan Alexander'ın geri dönüşü, Siyonist saldırganlığın ya da askeri baskı yanılsamasının bir sonucu değil, ABD yönetimiyle yapılan ciddi temasların ve arabulucuların çabalarının bir meyvesidir” denildi.

Hamas dün, ABD Başkanı Donald Trump'ın Körfez turu öncesinde Gazze Şeridi'nde tutulan Edan Alexander'ı serbest bıraktı. 21 yaşındaki Alexander, 19 aydan uzun bir süredir Gazze Şeridi'nde tutuluyordu ve ABD vatandaşlığına sahip yaşayan son esirdi.

Hamas tarafından yapılan açıklamada, Alexander'ın serbest bırakılmasının İsrail Başbakanı’nın söylediğinin aksine İsrail'in askeri baskısının değil, Washington'la yapılan ‘ciddi temasların’ bir sonucu olduğu belirtildi.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Alexander'ın dönüşünü ‘sıcak’ bir şekilde karşıladı ve ‘İsrail hükümetinin yaşayan ya da ölü tüm esirleri ve kayıp kişileri geri getirmeye kararlı olduğunu’ vurguladı. Netanyahu, Alexander'ın serbest bırakılmasının İsrail devletinin askeri baskısı ve Trump'ın ‘siyasi baskısı’ sonucunda gerçekleştiği değerlendirmesinde bulundu.

İsrail ordusu, 7 Ekim saldırısı sırasında kaçırılan 251 esirden 57'sinin halen Gazze Şeridi'nde tutulduğunu, bunlardan 34'ünün öldüğünü açıkladı. Ayrıca Hamas, 2014 yılından bu yana bir İsrail askerinin cesedini elinde tutuyor.

Gazze Şeridi’ndeki Sağlık Bakanlığı'nın son verilerine göre savaşın başlamasından bu yana Gazze Şeridi'nde çoğu sivil olmak üzere en az 52 bin 862 Filistinli hayatını kaybetti. Bunların 2 bin 749'u yaklaşık iki ay süren kırılgan bir ateşkesin ardından İsrail'in 18 Mart'ta saldırılarına yeniden başlamasından sonra yaşamını yitirdi.