Kim'lerin taht oyunları

İltica eden yetkili, Kim Jong-un'un kendisini "baba" olarak resmetmek istediğini söyledi

Kuzey Kore lideri Kim Jong-un, eşi Ri Sol-ju ve kızları Kim Ju-ae, 8 Şubat 2023'te Pyongyang'da Kuze Kore ordusunun kuruluşunun 75. yıldönümü için düzenlenen askeri geçit törenine katılmıştı (Reuters)
Kuzey Kore lideri Kim Jong-un, eşi Ri Sol-ju ve kızları Kim Ju-ae, 8 Şubat 2023'te Pyongyang'da Kuze Kore ordusunun kuruluşunun 75. yıldönümü için düzenlenen askeri geçit törenine katılmıştı (Reuters)
TT

Kim'lerin taht oyunları

Kuzey Kore lideri Kim Jong-un, eşi Ri Sol-ju ve kızları Kim Ju-ae, 8 Şubat 2023'te Pyongyang'da Kuze Kore ordusunun kuruluşunun 75. yıldönümü için düzenlenen askeri geçit törenine katılmıştı (Reuters)
Kuzey Kore lideri Kim Jong-un, eşi Ri Sol-ju ve kızları Kim Ju-ae, 8 Şubat 2023'te Pyongyang'da Kuze Kore ordusunun kuruluşunun 75. yıldönümü için düzenlenen askeri geçit törenine katılmıştı (Reuters)

Eski bir diplomata göre, Kuzey Kore'yi yöneten ailenin üyeleri arasında yüce liderin tahtına geçmeye ilişkin muhtemel bir "iktidar mücadelesi" oluşuyor.
Kim Jong-un'un kızı ilk kez halkın karşısına çıkmadan önce, yüce liderin delifişek kız kardeşi Kim Yo-jong'un sıradaki lider olduğu yönünde söylentiler vardı.
Yüce liderin sadece 10 yaşında olduğuna inanılan ikinci ve "en sevdiği" çocuğu Kim Ju-ae, ilk olarak geçen yıl Kim'le birlikte bir füze fırlatmasında kamuoyu karşısında çıkmıştı.
Bu fırlatmadan önce, Ju-ae'nin varlığının tek teyidi, 2013'te Kuzey Kore'yi ziyareti sırasında yüce liderin ailesiyle zaman geçiren ABD'li eski basketbol oyuncusu Dennis Rodman'dan gelmişti.
Fırlatmadan bu yana Ju-ae, bir dizi etkinlikte babasına eşlik ederken görülüyor. Bunların sonuncusuysa iki gün süren ve "ülkenin savaş caydırıcılığını ve nükleer karşı saldırı kabiliyetini önemli ölçüde desteklemeyi amaçlayan kombine bir taktiksel tatbikat"tı.
Şubattaki büyük bir devlet etkinliğinde, kızı yüce liderle yan yana yürürken, Kim'in eşi Ri Sol-ju onları takip etti.
Pyongyang'ın üst düzey diplomatlarından, 1991'de iltica eden Ko Young Hwan, Newsweek'e yaptığı açıklamada, "Kuzey Kore'ye ilişkin birçok görevi yerine getiren Kim Yo-jong rejimin merkezinde ve Kim Jong-un'un yakın bir yardımcısı; Ri Sol-ju ise çocukları çok küçükken, Kim Yo-jong'un aşırı faal olmasından endişe duyuyor" dedi.
Yani Kim Yo-jong ve Ri Sol-ju arasında bir tür iktidar mücadelesi olduğunu düşünüyorum.
Yüce liderin en küçük kız kardeşi, basamakları tırmanarak iktidardaki Kore İşçi Partisi'nin Propaganda ve Ajitasyon Departmanı'nın başkan yardımcısı oldu. Ancak Kim'in odağı, ailesinin 4. nesil varisi olması için kızını yetiştirdiği yönündeki spekülasyonlar arasında 10 yaşındaki çocuğuna kaydı.
Haberlere göre Kim Cong-il, en küçük oğlu Kim Jong-un'u, onun lider ilan edilmesinden yalnızca yaklaşık bir yıl önce, 2010'da göstermişti.
Diplomat, Kim'in kızını tanıtma kararını "4. nesil iktidar transferini üst düzey yetkililere ve askeri seçkinlere ima etmenin yanı sıra, dışarıdan da Kim Jong-un'un imajını kendi kızını seven ve ulusunun geleceğini önemseyen 'baba' olarak resmetmek istediği için" aldığını söyledi.
Ju-ae'yi Kim'in yanında füze sahalarında, gerçek mühimmatla yapılan fırlatmalarda ve askeri olaylarda göstermek Kim'in "nükleer silahları geleceğe aktarmanın kendi ulusunu korumak için bir araç olduğunu düşündüğünü ve bu görüntüyü tasvir etmek istediğine" işaret ediyor. 
Ko, Ju-ae'nin halka tanıtılmasından bu yana Kim Yo-jong'un "kenara atıldığını" ve bunun ailede bir anlaşmazlığa yol açtığını söyledi.
Ko, Ju-ae'nin ilk kez halkın karşısına çıkmasına yol açan iç sürtüşmelerin, Kim Yo-jong'la nüfuzlu eski Propaganda ve Ajitasyon Departmanı Direktörü Kim Ki Nam arasında geçtiği iddia edilen tartışmanın ardındaki neden olduğuna dikkat çekti.
Newsweek'in haberine göre Kim Yo-jong'un anlaşmazlık sırasında bağırıp belgeleri fırlattığı ve "çok kızgın" olduğu söylentileri dolaşıyor.
Diplomat, Kim Yo-jong'a önemli olaylar sırasında devlet medyasında yer verilmemesinin aşikar olduğunu ve "tüm Koreliler" tarafından izlendiğini, bunun da "Kim Yo-jong'un Kim Ju-ae'ye karşı avantajını kaybettiğini" kanıtladığını belirtti.



Riyad ve Washington’dan Ortadoğu’da ve dünyada barış ve güvenliğin tesisi için çalışma vurgusu

Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ve ABD Başkanı Donald Trump, Suudi Arabistan-ABD Yatırım Forumu'na katıldıktan sonra tokalaştılar (EPA)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ve ABD Başkanı Donald Trump, Suudi Arabistan-ABD Yatırım Forumu'na katıldıktan sonra tokalaştılar (EPA)
TT

Riyad ve Washington’dan Ortadoğu’da ve dünyada barış ve güvenliğin tesisi için çalışma vurgusu

Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ve ABD Başkanı Donald Trump, Suudi Arabistan-ABD Yatırım Forumu'na katıldıktan sonra tokalaştılar (EPA)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ve ABD Başkanı Donald Trump, Suudi Arabistan-ABD Yatırım Forumu'na katıldıktan sonra tokalaştılar (EPA)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman ile ABD Başkanı Donald Trump dün Riyad'dan yatırım, siyasi ve güvenlik gibi çeşitli konularda mesajlar gönderdi.

Veliaht Prens Muhammed bin Selman “Riyad ve Washington arasındaki ortak çalışmaların ekonomik iş birliğiyle sınırlı olmadığını, Ortadoğu’da ve dünyada güvenlik, istikrar ve barışın tesis edilmesine kadar uzandığını’ söyledi. ABD Başkanı Trump ise bölge liderlerinin bu fırsatı değerlendirebilmeleri halinde Ortadoğu'yu ‘harika bir şafağın’ beklediğini söylerken, Suudi Arabistan'ı ‘dünyanın kalbi’ olarak nitelendirdi.

Veliaht Prens'in konuşması

ABD Başkanı Donald Trump'ın dün Suudi Arabistan'a gerçekleştirdiği ziyaret kapsamında düzenlenen Suudi Arabistan-ABD Yatırım Forumu'nun açılış konuşmasını yapan Veliaht Prens Muhammed bin Selman, Suudi Arabistan ve ABD arasındaki ekonomik ilişkilerin 90 yılı aşkın bir süredir enerjiden bilgi ve inovasyona kadar uzanan derin bir geçmişe sahip olduğunu vurguladı. Veliaht Prens, ülkesinin ABD'nin bölgedeki en büyük ekonomik ortağı olduğuna ve ‘ortak yatırımların’ iki ülkenin ekonomik ilişkilerinin en önemli ayaklarından biri olduğuna dikkati çekti.

5y6u7ı8
Veliaht Prens Muhammed bin Selman ve ABD Başkanı Trump Yatırım Forumu katılımcılarıyla hatıra fotoğrafı çektirdi (SPA)

İki ülke arasındaki ortaklık fırsatlarının büyüklüğünün 600 milyar dolar olduğunu ve Suudi Arabistan-ABD Yatırım Forumu'nda açıklanan anlaşmaların 300 milyar doları bulduğunu söyleyen Veliaht Prens, Suudi Arabistan Kamu Yatırım Fonu'nun (PIF) küresel yatırımlarının yüzde 40'ının ABD'ye gittiğini belirtirken, bin 300 ABD şirketinin ülkesinde yatırım yaptığın altını çizdi.

Suudi Arabistan 2030 Vizyonunun ‘ekonomiyi çeşitlendirmeyi ve özel sektörü güçlendirmeyi’ amaçlayan benzeri görülmemiş bir ekonomik dönüşümü gerçekleştirebildiğini söyleyen Veliaht Prens, Riyad ve Washington arasındaki ortak eylemin sadece ekonomik iş birliğiyle sınırlı olmadığını, bölgede ve dünyada güvenlik, istikrar ve barışın tesis edilmesini de kapsadığını vurguladı.

Trump'ın konuşması

Öte yandan Suudi Arabistan Veliaht Prensi ile birlikte Suudi Arabistan-ABD Yatırım Forumu'na katılan ABD Başkanı Donald Trump, bölge liderlerinin bu fırsatı değerlendirmeleri, anlaşmazlıkları bir kenara bırakmaları ve ortak çıkarlara odaklanmaları halinde Ortadoğu'yu ‘harika bir şafağın’ beklediğini söyledi. Suudi Arabistan'ı ‘dünyanın kalbi ve merkezi’ olarak nitelendiren Trump, ABD ekonomisinin Suudi Arabistan dışında dünyanın en iyi ekonomisi olduğuna dikkati çekti.

ABD’nin Suudi Arabistan'daki ‘müttefiklerini ve dostlarını’ savunmak için askeri güç kullanmaktan çekinmeyeceğini ifade eden Trump, Suudi Arabistan'ın Ukrayna'daki savaşı durdurmaya yönelik müzakerelerdeki rolünü takdir ettiğini belirterek “Suudi Arabistan Veliaht Prensi güçlü müttefiklerimizin en iyi temsilcisidir” dedi. Trump, Riyad'ın tüm dünya için bir iş merkezi olma yolunda ilerlediğini de sözlerine ekledi.

Gazze halkının daha iyi bir geleceği hak ettiğini söyleyen ABD Başkanı, ülkesinin oradaki korkunç savaşı durdurmak için çalıştığını vurguladı.

“Eğer o dönemde başkan ben olsaydım, Ukrayna'daki savaş ve 7 Ekim saldırısı olmazdı” sözlerini yineleyen Trump, bu savaşları durdurmak için çalıştığını belirterek, Batı'yı ‘durdurulamaz başka bir savaşa sürüklenmemeleri’ konusunda uyardı.

İran ve Hizbullah'ın politikalarının kurbanı olduğunu düşündüğü Lübnan hakkında da konuşan Trump, Lübnan'ın komşularıyla birlikte daha iyi bir gelecek inşa etmesine ve ekonomik kalkınmasına yardımcı olmaya hazır olduğunu ifade etti. Trump, Lübnan'ın yeni yöneticilerinin ‘profesyonel olduğunu ve ülkeleri için en iyisini istediklerini’ duyduğunu belirtti.

Konuşmasında İran'a da bir mesaj gönderen ve İran'ın uzatılan ‘zeytin dalını’ reddetmesi halinde yaptırımlar yoluyla İran'ın karşısına çıkacağını söyleyen Trump, İran'la bir anlaşma yapmak istediğini ve İran’ın nükleer silah elde etmesine asla izin vermeyeceklerini vurguladı.

Trump, Yemen'deki Husilerle ilgili olarak ise eski ABD Başkanı Joe Biden'ın Husileri terör örgütleri listesinden çıkarma kararını eleştirdi. Trump, ABD güçlerinin Husilere karşı bin 100'den fazla saldırı düzenlediğini ve örgütün Kızıldeniz'de hiçbir ABD gemisini yeniden hedef almayacağını söyledi.

Sekiz yıl önceki ziyareti sırasında Kral Selman'ın gösterdiği misafirperverliği unutmadığını söyleyerek övgüde bulunan ABD Başkanı, bu bağlamda Veliaht Prens Muhammed bin Selman'ın liderliğini de takdir etti. Trump, Suudi Arabistan Veliaht Prensi'ne izleyicilerin önünde geceleri uyuyup uyumadığını sorarken, Suudi Arabistan ekonomisinin pek çok yönünün petrolden daha üstün hale gelmesinden duyduğu şaşkınlığı dile getirdi ve Suudi Arabistan'ın son 8 yılda kendisini eleştirenlerin yanıldığını kanıtladığını ifade etti.

Suudi Arabistan'da gördüğü ‘mimari dehanın’ dünyanın başka hiçbir yerinde görmediğini belirten Trump, Riyad'ın dünyanın yüksek teknoloji başkenti haline geldiğini kaydetti. Suudi Arabistan'ın Dünya Kupası'na ve diğer turnuvalara ev sahipliği yapmasının harika olacağını söyleyen ABD Başkanı, “Ortadoğu'nun geleceği buradan başlıyor” diyerek bu bölgedeki dönüşümün inanılmaz olduğunu vurguladı.

Bölgenin ‘halkı sayesinde’ gelişmesinden övgüyle söz eden ve Suudi Arabistan'ın geleceğe bakarken, gelenek ve göreneklerini korumasına duyduğu hayranlığı dile getiren ABD Başkanı, iki ülke arasındaki ortaklığın güçlü kalmaya devam edeceğini ve yönetiminin bunu güçlendirmek için adımlar attığını söyledi.

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Prens Muhammed bin Selman, Suudi Arabistan-ABD Yatırım Forumu'na katılmadan önce ABD Başkanı Donald Trump'a eşlik ederek forum sergisini gezdirdi. İki lidere PIF'in başlıca projeleri hakkında bilgi verildi.

Tur kapsamında ayrıca 2034 yılında FIFA Dünya Kupası'na ev sahipliği yapacak stadyumlar gezildi ve Kral Selman Parkı ve Kızıl Deniz Projesi hakkında bir sunum yapıldı. Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre Trump ve Muhammed bin Selman, Saudi Aramco Yönetim Kurulu Başkanı Emin Hasan en-Nasır’dan bir brifing, Diriyah Company Group CEO'su Jerry Inzerillo’dan bir açıklama ve Kral Salman Parkı ve Kızıl Deniz Projesi hakkında yapılan bir sunumu dinlediler.