Sadr sessizliğini bozarak, hareket liderlerine Ramazan’da ülke dışına çıkmamaları talimatı verdi

Sadr hareketinin lideri Mukteda es-Sadr (AFP)
Sadr hareketinin lideri Mukteda es-Sadr (AFP)
TT

Sadr sessizliğini bozarak, hareket liderlerine Ramazan’da ülke dışına çıkmamaları talimatı verdi

Sadr hareketinin lideri Mukteda es-Sadr (AFP)
Sadr hareketinin lideri Mukteda es-Sadr (AFP)

Irak’ta Sadr hareketinin lideri Mukteda es-Sadr’ın en önde gelen muhalifi Şii Koordinasyon Çerçevesi’nin, Muhammed Şiya es-Sudani liderliğindeki hükümeti kurmasından yaklaşık 5 ay sonra, Sadr o dönem boyunca sürdürdüğü sessizliği, muhaliflerinin olduğu kadar taraftarlarının da kafasını karıştıran bir şekilde bozmaya karar verdi.
Sadr ani bir kararla, hareketinin en önde gelen liderlerinden oluşan bir gruba ve kendisine yakın olanlara Ramazan ayında ülke dışına çıkmamaları yönünde talimat verdi.
Hanana’nın (Sadr’ın ikametgahı) idari yetkilisi Mustafa El-Yakubi, “Seyahat etmeme çağrısı Mahmud Cayaşi, Haydar Cabri, Avn Nabi, Hasan Athari, Calil Nuri, Ahmed Mutayri, Kazım Issavi ve Muayad Asadi’yi içeriyor” dedi.
Yakubi, “Hareket üyelerinin Ramazan ayı boyunca kamusal ve özel durumlarla ilgili önemli konular ve ay boyunca ibadete bağlı kalmanın yanı sıra birkaç önemli toplantı nedeniyle Irak dışına seyahat etmelerini yasaklandı” diye ekledi.
Iraklı siyasi ve parti liderlerinin siyasi süreci boykot etmekten kaçınma ve kendisine Irak parlamentosundan çekilen milletvekili sayısı kadar bakanlık koltuğu verme girişimlerine rağmen Sadr, liderliğini Sudani’nin yaptığı mevcut hükümetin kurulmasından sonra sessiz kaldı.
Ancak Sadr’ın bu yöndeki tüm çağrıları reddetmesi ve aynı zamanda çeşitli devlet kurumlarında bulunan destekçilerinden hükümetten çekilmelerini istememesi, kendisi ile Sudani arasındaki ilişkide bir tür istikrara yol açtı.
Sadr’ın geçtiğimiz dönemde dini içerikli tweet’lerle meşgul olmasına rağmen, kısa bir süre önce aldığı tek siyasi karar Diyala’da kendisine bağlı silahlı grup Barış Tugayları’nın silah bıraktığını duyurmak oldu.
Bu, Sudani’nin bu amaçla Bağdat’tan Diyala’ya asker gönderme kararından sonra, Sadr’ın bu kararla hükümete yasayı uygulamak için fırsat vermek istediğini gösteriyordu.
Sadr bu kararı, seçim yasası üzerindeki geleneksel ve sivil siyasi güçler arasındaki farklılıkların arttığı bir zamanda aldı.
Şarku’l Avsat’a konuşan siyasi araştırmacı Dr. Galib Ed-Dami,” Mukteda Es-Sadr’ın bundan sonraki aşamada ya seçimlere hazırlanmak, seçimlere katılmak ya da seçim yasasına itiraz etmek gibi net bir faaliyeti olduğu açıktır” dedi.
Dami, “Sadr hareketi uzun süredir sessiz kaldı ve siyaset sahnesinden uzak durdu. Ancak bir geri dönüş emareleri olduğu açıktır. Sadr hareketinin bazı liderlerine ilk defa yapılan seyahat etmeme çağrısı, hala siyaset sahnesinde yer alması da dahil olmak üzere birçok şey ifade ediyor. Sadr hareketi için öngörülemeyen başka vizyonlar da var, çünkü kimse onun geri çekilmesini beklemiyordu ama o geri çekildi” dedi.



Esed rejimi döneminde kaybolan mahkûmların çocuklarıyla ilgili davada hayır kuruluşlarının başkanları tutuklandı

Sednaya Cezaevi’nde olduğu düşünülen kayıp mahkûmların fotoğrafları Şam'ın merkezindeki Merce Meydanı’nda asılı (Reuters)
Sednaya Cezaevi’nde olduğu düşünülen kayıp mahkûmların fotoğrafları Şam'ın merkezindeki Merce Meydanı’nda asılı (Reuters)
TT

Esed rejimi döneminde kaybolan mahkûmların çocuklarıyla ilgili davada hayır kuruluşlarının başkanları tutuklandı

Sednaya Cezaevi’nde olduğu düşünülen kayıp mahkûmların fotoğrafları Şam'ın merkezindeki Merce Meydanı’nda asılı (Reuters)
Sednaya Cezaevi’nde olduğu düşünülen kayıp mahkûmların fotoğrafları Şam'ın merkezindeki Merce Meydanı’nda asılı (Reuters)

Suriye Sosyal İşler ve Çalışma Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ile koordinasyon halinde, Nada el-Gabra, Lema es-Savaf, Rana el-Baba ve devrik rejim döneminde gözaltına alınan ve kaybolan muhaliflerin kayıp çocuklarıyla ilgili dosyada yer alan diğer sanıkların tutuklandığını duyurdu. Kayıp Çocuklar Komitesi Sözcüsü, sanıklara yönelik tutuklama emrinin, çocukların aileleri ve yakınlarının kişisel iddiaları ve açılan davalar üzerine Şam Savcılığı tarafından çıkarıldığını bildirdi.

Kayıp Çocuklar Komitesi Sözcüsü Samir el-Kirbi Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, Şam'daki Lahn el-Hayat Çocuk Bakım Kompleksi'ni yöneten Nada el-Gabra ve Lema es-Savaf ile Şam'daki el-Mubarrah Yetim Sponsorluk Derneği'ni yöneten Rana Muvaffak el-Baba'nın, ‘Şam Cumhuriyet Savcılığı tarafından çıkarılan bir tutuklama emrine göre, kaybolan çocukların dosyasının saklanmasına karışan diğer sanıklarla birlikte tutuklandığını’ belirtti.

El-Kirbi bu önlemin, önceki dönemlerde mahkûmların çocuklarının kaybolmasıyla ilgili davalara karıştıkları yönündeki suçlamaların arka planında geldiğini söyledi. El-Kirbi, “Resmi ve sivil makamların yanı sıra konuyla ilgili herhangi bir bilgiye sahip olan herkesi, bu çocukların akıbetini aydınlatmak ve haklarını güvence altına almak için soruşturma komitesiyle iş birliği yapmaya çağırıyoruz” dedi.

Sosyal İşler ve Çalışma Bakanlığı tarafından yapılan açıklamaya göre, çocukların dosyasıyla ilgili bir dizi kişi tutuklandı ve bu kişiler, ‘çocukların akıbetiyle ilgili olası suiistimal ve ihlallere karıştıklarından şüphelenildiği için resmi soruşturma altına alındı.’ Söz konusu adımlar, Sosyal İşler ve Çalışma Bakanlığı’nın 2025 tarihli ve 1806 sayılı kararı uyarınca, bu dosyayı araştırmak ve çocukların akıbetini takip etmek üzere özel bir komite oluşturulmasını takiben atıldı.

3 bin 700 çocuk yetimhanelere yerleştirildi

İnsan hakları örgütleri ve medya raporları, eski rejime muhalif mahkûmların Şam'daki yetimhanelere veya çocuk esirgeme kurumlarına yönlendirilen 3 bin 700 çocuğu olduğunu gösteriyor. Esed'in devrilmesi ve kaçışından sonra yayınlanan gizli Suriye istihbarat belgelerine göre, yaklaşık 400 çocuk tutukluluk yılları boyunca muhaliflerin ailelerinden ayrılarak Şam'daki Lahn el-Hayat Çocuk Bakım Kompleksi, Daru’r Rahme Yetimhanesi ve Çocuk Köyleri de dahil olmak üzere dört yetimhaneye yerleştirildi.

 Daru’r Rahme Yetimhanesi Müdürü Beraet el-Eyyubi (SANA)

Daru’r Rahme Yetimhanesi Müdürü Beraet el-Eyyubi (SANA)

Daru’r Rahme Yetimhanesi Müdürü Beraet el-Eyyubi bir televizyon röportajında, eski rejimin yıkılmasından önce 2015-2024 yılları arasında 27 çocuğun kendisiyle birlikte yetimhanede kaldığını ve güvenlik güçlerinin bu çocukları gizli notlarla şube mahzenlerinden yetimhaneye gönderdiğini itiraf etti. Güvenlik güçleri bu çocukları gizli emirlerle yetimhaneye gönderiyor, isimlerini değiştiriyor ve Sosyal İşler ve Çalışma Bakanlığı'ndan yazılı onay almadıkça kimsenin onları ziyaret etmesine izin vermiyordu.

Esma Esed yetimlerle ilgilenmek üzere Şam kırsalındaki SOS Çocuk Köyleri’ni ziyaret etti. (SANA)Esma Esed yetimlerle ilgilenmek üzere Şam kırsalındaki SOS Çocuk Köyleri’ni ziyaret etti. (SANA)

Lahn el-Hayat Çocuk Bakım Kompleksi Müdürü Meys Acib bir televizyon kanalında yayınlanan açıklamalarında, kompleksin geçmişte özel durumları olan çocukları kabul ettiğini ve devrik Devlet Başkanı’nın eşi Esma Esed'in bu çocukların dosyalarını bizzat takip ettiğini itiraf etti. Öte yandan SOS Çocuk Köyleri yetkilileri de 2014-2018 yılları arasında resmî belge ve kayıtları olmayan 139 çocuğu kabul ettiğini ve bunların çoğunu Esed'in yetkililerine iade ettiğini ve o dönemde bakanlıktan bu tür vakaların gönderilmemesini istediğini kabul etti.

Samir el-Kirbi, çocukların akıbetinin belirlenmesi ve halen hayatta olup olmadıkları ya da toplu mezarlara gömülüp gömülmedikleri konusunda, bu çocuklar için özel toplu mezarların varlığının söz konusu olmadığını vurguladı. El-Kirbi, “Bugüne kadar yaptığımız dikkatli araştırma ve incelemeler sonucunda çocuklar için toplu mezarların varlığına rastlamadık, ancak bu çocukların yetimhanelere ve çocuk derneklerine yönlendirildiğini kanıtlayan belge ve kanıtlara sahibiz. Kayıp Çocuklar Komitesi, gerçeği ortaya çıkarmak ve çocukların ailelerine ve yakınlarına adalet sağlamak amacıyla bu dosyaları ilgili bakanlıklarla paylaşıyor” ifadelerini kullandı.

 Suriye İnsan Hakları Ağı’nın (SNHR) Suriye'de Çocuklara Yönelik İhlallere İlişkin 13’üncü Yıllık Raporu, Kasım 2024Suriye İnsan Hakları Ağı’nın (SNHR) Suriye'de Çocuklara Yönelik İhlallere İlişkin 13’üncü Yıllık Raporu, Kasım 2024

Suriye İnsan Hakları Ağı (SNHR), Mart 2011'den bu yana Suriye'de Esed rejimi tarafından en az 23 bin çocuğun öldürüldüğünü, bunlardan 190'ının işkence altında hayatını kaybettiğini ve 5 bin 200 çocuğun da zorla kaybedildiğini belgeledi.

Sosyal İşler ve Çalışma Bakanı Hind Kabavat tarafından kurulan Kayıp Çocuklar Komitesi'nde Adalet, İçişleri ve Vakıflar bakanlıklarından birer temsilci ile devrik rejim döneminde kaybolan kişiler ve mahkûmlar konusunda çalışan sivil derneklerin başkanları yer alıyor.