ABD, 'Ruanda Oteli' filminin kahramanı Rusesabagina'nın serbest bırakılmasını memnuniyetle karşıladı

Paul Rusesabagina (AFP)
Paul Rusesabagina (AFP)
TT

ABD, 'Ruanda Oteli' filminin kahramanı Rusesabagina'nın serbest bırakılmasını memnuniyetle karşıladı

Paul Rusesabagina (AFP)
Paul Rusesabagina (AFP)

ABD, Ruanda'da 1994'te yaşanan soykırımı anlatan "Hotel Rwanda" (Ruanda Oteli) filmine ilham kaynağı olan Paul Rusesabagina'nın serbest bırakılmasını memnuniyetle karşıladı.
Başkan Joe Biden, 2021'de terör suçlamasıyla yargılandığı davada 25 yıl hapis cezasına mahkum edilen Rusesabagina'nın serbest bırakılmasına ilişkin yazılı açıklama yayımladı.
Rusesabagina'nın Ruanda hükümeti tarafından serbest bırakılmasını memnuniyetle karşıladığını belirten Biden, "Paul'ün ailesi, onun ABD'ye geri dönmesi için can atıyor ve ben de onların bugünkü iyi haberden duydukları sevinci paylaşıyorum." ifadesini kullandı.
Biden, Rusesabagina'nın serbest bırakılmasını mümkün kılan Ruanda hükümeti ile süreçteki rolü nedeniyle Katar'a ve ABD'de konuya ilişkin devlet bünyesinde çalışanlara teşekkürlerini iletti.
Ruanda'da mahkeme, Eylül 2021'de, Rusesabagina'yı terör suçlamasıyla yargılandığı davada 25 yıl hapis cezasına mahkum etmişti.
Ruanda Savcılığı ise Rusesabagina'nın cezasının yetersiz olduğunu belirterek, ömür boyu hapis cezası istemişti. Mahkemeyi boykot eden Rusesabagina, yargılama sürecinden adalet beklemediğini dile getirerek, mahkemeyi "sahte olmakla" itham etmişti.
Ruanda Devlet Başkanı Paul Kagame'nin sert muhaliflerinden olan ve yıllarca sürgünde yaşayan 68 yaşındaki Rusesabagina, hakkında çıkarılan yakalama kararının ardından Ağustos 2020'de Birleşik Arap Emirlikleri'nde gözaltına alınarak ülkesine getirilmişti.
Ruanda'da 1994 soykırımı sırasında çok sayıda masum insanın hayatını kurtardığı ileri sürülen ve Oscar ödüllü "Ruanda Oteli" filmine konu olan Rusesabagina ve 16 sanığa "terör, silahlı örgüt kurmak ve cinayete ortaklık" gibi 13 farklı suçlama yöneltiliyordu.
Rusesabagina, filmden sonra üne kavuşmuş ve farklı ülkelerde barış ödülleri almıştı. Dönemin ABD Başkanı George W. Bush, 2005'te Rusesabagina'yı Özgürlük Madalyası'yla ödüllendirmişti.
Son olarak, Rusesabagina’nın ailesi geçen yıl, 2020 ylında "iş vaadiyle kandırılarak" ABD'den Burundi'ye seyahat etmeye zorlandığı, kaçırıldığı ve işkence gördüğü iddiasıyla Ruanda hükümetine 400 milyon dolarlık tazminat davası açmıştı.
ABD'li yetkililer, Ruanda hapishanesinde 2 yıldan fazla hapis yatan Rusesabagina'nın serbest bırakılmasında, ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken ve Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan'ın da dahil olduğu aylarca süren diplomatik çabaların etkisi olduğunu savunuyor.



ABD'de Florida ve Texas eyaletlerinin sosyal medya yasaları Yüksek Mahkemede tartışılıyor

(AA)
(AA)
TT

ABD'de Florida ve Texas eyaletlerinin sosyal medya yasaları Yüksek Mahkemede tartışılıyor

(AA)
(AA)

Florida eyaleti, 6 Ocak Kongre baskını sonrası Facebook, Twitter ve YouTube'un, dönemin ABD Başkanı Donald Trump'ın hesaplarını kapatmasının ardından 2021'de, teknoloji şirketlerinin devlet görevlisini yasaklayamayacaklarına ilişkin kanun çıkardı.

Texas eyaleti de Florida'dan kısa süre sonra sosyal medya platformlarını sitelerindeki "siyasi içeriği" kaldırmaktan men eden kanunları kabul etti.

Bu şirketleri temsilen "NetChoice" ve "The Computer&Communications Industry Association" dernekleri, ABD Anayasası Birinci Değişikliği bağlamında gazeteler nasıl kendi içeriğine karar veriyorsa şirketlerin de platformlarına dair kararları verme hakları bulunduğunu savunarak, yasaları temyize taşıdı.

Dernekler, Anayasa'nın Birinci Değişikliği'nin şirketlere istedikleri içeriği platformlarından kaldırma hakkı verdiğini çünkü ürünlerini ve içeriklerini korumaları için editoryal seçimler yapabilme haklarını koruduğunu belirtti.

Davanın dün 4 saatten uzun sözlü duruşmalarında tarafları dinleyen Yüksek Mahkeme yargıçları, Florida ve Texas eyaletlerinin 2021'de geçirdikleri yasaların sakıncalı görülebileceğine, diğer yandan tamamının da bloke edilemeyeceğine dair düşüncelerini ifade etti.

Yargıçlar, söz konusu yasaların, şirketlerin ifade özgürlüğüne yönelik ihlallerdeki editoryal takdir yetkisini sarsabileceği endişesini dile getirdi.

Eyaletlerin yasalarını eleştirenler, yasalarla sosyal medya platformlarında Neonazi gibi aşırıcı içeriklerin daha fazla yayılabileceğini, yasaları savunanlar ise tartışmalı tüm meselelerin sosyal medya platformlarında kaldırılabileceğini belirtiyor.

Bazı uzmanlar, Anayasa'nın Birinci Değişikliği'nin basın özgürlüğünün yanı sıra ifade özgürlüğünü korumayı amaçladığını vurgulayarak, sosyal medya şirketlerine bu madde kapsamında sınırsız güç verilmesinin sonuçlarından da endişeli olduklarını kaydediyor.