Araştırma: Eşini kaybetmek erkekler için daha ölümcül olabilir

Kolaj: Independent Türkçe
Kolaj: Independent Türkçe
TT

Araştırma: Eşini kaybetmek erkekler için daha ölümcül olabilir

Kolaj: Independent Türkçe
Kolaj: Independent Türkçe

Danimarka'da yapılan bir araştırma, eşini kaybetmesinin kadınlara kıyasla erkekler için daha ölümcül olabileceğini gösterdi.
Medical Xpress internet sitesinde yer alan habere göre, yapılan araştırmada yaşları 65 ila 69 olan dul erkeklerin eşinden bir yıl sonra ölme oranının yüzde 70 olduğu belirlendi.
Dul kadınlar arasında ise bu riskin sadece yüzde 27 olduğu tespit edildi.
Araştırma, 65 yaş ve üzeri yaklaşık 925 bin Danimarkalı üzerinde yapıldı.
Kopenhag Üniversitesi Kamu Sağlığı Bölümünde araştırmalar yürüten Alexandros Katsiferis, kadınlar ve erkekler arasındaki oran farkına yol açan nedenlere ilişkin "kesin" bilgiye sahip olmadıklarını belirtti.
Ancak Katsiferis, erkeklerin fiziksel ve duygusal sağlığının eşlerinin onlara bakmasıyla ilgili olabileceğine ve eşleri hayatlarından çıkan erkeklerin bir tür "çöküş" yaşayabileceğine işaret etti.
Araştırma ayrıca, hayatta kalan eşlerin kayıp sonrası üç yıl içinde sağlık hizmetlerine harcadıkları para miktarına odaklandı.
Her iki cinsiyette eş kaybından sonra sağlık harcamalarında genel bir artış görülmesine rağmen, erkeklerin bu alanda yaptığı harcamalarının eş kaybından bağımsız olarak daha fazla arttığı belirlendi.
Bulgular "PLOS ONE" dergisinde yayımlandı.



Scarlett Johansson yönetmen koltuğunda: Cannes'da gösterilecek

Scarlett Johansson; Bir Konuşabilse (Lost in Translation), Yenilmezler (The Avengers), Beni Ay'a Uçur (Fly Me to the Moon), Asteroit Şehir (Asteroid City) ve Tavşan Jojo (Jojo Rabbit) gibi yapımlardaki rolleriyle tanınıyor (AP)
Scarlett Johansson; Bir Konuşabilse (Lost in Translation), Yenilmezler (The Avengers), Beni Ay'a Uçur (Fly Me to the Moon), Asteroit Şehir (Asteroid City) ve Tavşan Jojo (Jojo Rabbit) gibi yapımlardaki rolleriyle tanınıyor (AP)
TT

Scarlett Johansson yönetmen koltuğunda: Cannes'da gösterilecek

Scarlett Johansson; Bir Konuşabilse (Lost in Translation), Yenilmezler (The Avengers), Beni Ay'a Uçur (Fly Me to the Moon), Asteroit Şehir (Asteroid City) ve Tavşan Jojo (Jojo Rabbit) gibi yapımlardaki rolleriyle tanınıyor (AP)
Scarlett Johansson; Bir Konuşabilse (Lost in Translation), Yenilmezler (The Avengers), Beni Ay'a Uçur (Fly Me to the Moon), Asteroit Şehir (Asteroid City) ve Tavşan Jojo (Jojo Rabbit) gibi yapımlardaki rolleriyle tanınıyor (AP)

İki Oscar adaylığı bulunan ve pek çok gişe hitinde rol alan Scarlett Johansson, kariyerinde yepyeni bir sayfa açmaya hazırlanıyor.

40 yaşındaki Johansson'ın ilk uzun metraj yönetmenlik denemesi olan Eleanor the Great, gelecek hafta başlayacak Cannes Film Festivali'nde Belirli Bir Bakış seçkisinde dünya prömiyerini yapacak. Johansson'ın uzun zamandır hayalini kurduğu bu proje, ünlü oyuncu için kamera arkasındaki yeni bir dönemin de başlangıcı olacak.

Filmin başrolünde, 95 yaşındaki usta oyuncu June Squibb yer alıyor. Squibb, en yakın arkadaşı Bessie'nin ölümünün ardından Manhattan'a, kızı ve torununun yanına taşınan Eleanor karakterine hayat veriyor. Eleanor, New York'ta kendine yeni bir hayat kurmaya çalışırken, beklenmedik karşılaşmalarla dolu bir yolculuğa çıkıyor. 

Deadline'ın yayımladığı ilk tanıtım videosunda Eleanor, Florida'dan New York'a taşınmaya hazırlanırken, pasif agresif komşusuna tatlı sert bir şekilde cevap veriyor. Göz kırparak, "Melvin'e benden selam söyle" deyip ekliyor: 

Geçen gece harika vakit geçirdik. Kendisi çok güçlü biri.

Johansson daha önce, 2008 yapımı Seni Seviyorum New York'ta (New York, I Love You), These Vagabond Shoes adlı 12 dakikalık kısa bir bölüm yönetmişti. Ancak Eleanor the Great, yıldız oyuncunun ilk uzun metraj yönetmenlik denemesi.

Filmin oyuncu kadrosunda ayrıca Erin Kellyman, Chiwetel Ejiofor, Breaking Bad'den tanıdığımız Jessica Hecht ve Bessie karakterine hayat veren Rita Zohar da yer alıyor. 

Johansson, Hollywood Reporter'a verdiği röportajda Cannes'da film göstermenin kendisi için büyük bir deneyim olduğunu dile getiriyor:

Cannes'da prömiyer yapmak... Bunun büyüklüğünü nasıl hazmedeceğimi bilemiyorum. Biraz gerginim ama aynı zamanda çok heyecanlıyım. Ortaya çıkan işten ve herkesin yaptığı katkıdan büyük gurur duyuyorum.

Independent Türkçe, Deadline, People, Hollywood Reporter