Rusya'nın 'yaz kampından' salınan Ukraynalı çocuklar yaşadıklarını anlattı

İade kararı aylar süren görüşmelerin ardından geldi

Ukrayna hükümetine göre işgal bölgelerinden Rusya'ya götürülen çocukların sayısı 16 binden fazla (AFP)
Ukrayna hükümetine göre işgal bölgelerinden Rusya'ya götürülen çocukların sayısı 16 binden fazla (AFP)
TT

Rusya'nın 'yaz kampından' salınan Ukraynalı çocuklar yaşadıklarını anlattı

Ukrayna hükümetine göre işgal bölgelerinden Rusya'ya götürülen çocukların sayısı 16 binden fazla (AFP)
Ukrayna hükümetine göre işgal bölgelerinden Rusya'ya götürülen çocukların sayısı 16 binden fazla (AFP)

Geçen yaz Rus yetkililer tarafından Herson ve Harkiv'den Kırım'a "yaz kampı" için götürülen Ukraynalı çocuklar aylar süren görüşmelerin ardından ailelerinin yanına döndü.
10'dan fazla çocuğun Kırım'dan tahliyesini "Save Ukraine" isimli sivil toplum örgütü gerçekleştirdi.
Çocuklar, Rus yetkililerden Kırım'a yaz kampına gönderme önerisi geldiğinde Harkiv ve Herson'un Rus işgali altında olan bölgelerinde yaşıyordu. Ancak Ukrayna ordusu bu şehirleri yeniden ele geçirince, Rus yetkililer çocukları geri göndermeyi reddetmişti.
Aylar süren görüşmelerin ardından çocukların Kırım'dan tahliyesi için anlaşma sağlandı ve ailelerle çocuklar çarşamba günü Kiev'de bir araya geldi.

Çocuklardan biri yaşadıklarını anlattı
Yerel televizyon kanalına konuşan bir çocuk, kampta Herson'dan gelen çocukların Ukrayna yanlısı fikirleri için cezalandırıldığını söyledi.
İsmi verilmeyen Ukraynalı çocuk, bir güvenlik görevlisinin kendilerine, "Sizin yetimhaneye vereceğiz ve orada ne olduğunu anlayacaksınız" dediğini ifade etti.
Ukraynalı çocuk ayrıca bir kızın sırtında sopa izleri gördüğünü anlattı.
Onlu yaşlardaki çocuk, kamp direktörünün kendisiyle yaptığı konuşmada ailesinin ondan vazgeçtiğini ve evlatlık listesine konulacağını söylediğini aktardı.
Anne de, kamp direktörünün kendisine, "Onları hiçbir zaman geri alamayacaksınız. Onlar Rusya'nın çocukları olacak" dediğini söyledi.

Binlerce çocuğun Ukrayna'dan Rusya'ya götürüldüğü düşünülüyor
Çocukların iadesi kararı Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin hakkında çıkardığı yakalama kararının hemen ardından geldi. Mahkeme karara gerekçe olarak, Ukrayna'da ele geçirilen bölgelerdeki çocukların yasa dışı transferini göstermişti.
Ukrayna hükümetine göre 16 binden fazla çocuk, işgal edilen bölgelerden Rusya'ya gönderildi. Konuyla ilgili Yale Üniversitesi'nin yaptığı bir araştırmaya göre ise, yaşları 1 ile 17 arasında değişen 6 bine yakın çocuk 43 tesiste tutuluyor.
Bu çocukların bazıları yetimhanelere gönderilirken, bazıları da evlatlık veriliyor. Çocukların bir bölümünün savaş sırasında ailesini kaybetmiş veya ailesinden bir şekilde ayrı düşmüş olduğu biliniyor.
Bazı çocuklar ise çarşamba günü iade edilenlere benzer şekilde Kırım ve Rusya'daki yaz kamplarına gönderildi ancak geri dönemedi.
Rusya'nın "yeniden eğitim kampı" adını da verdiği bu kamplarda, Ukraynalı çocuklara Rus milli marşı ve Ukrayna'nın Rusya'nın bir parçası olduğu öğretiliyor.

Independent Türkçe, Telegraph, AP



Meclis Başkanı'nın ‘Irak'ın kimliği’ konusundaki açıklamaları siyasi krize yol açtı

 Irak Temsilciler Meclisi Başkanı Mahmud el-Meşhedani (Irak Temsilciler Meclisi internet sitesi)
Irak Temsilciler Meclisi Başkanı Mahmud el-Meşhedani (Irak Temsilciler Meclisi internet sitesi)
TT

Meclis Başkanı'nın ‘Irak'ın kimliği’ konusundaki açıklamaları siyasi krize yol açtı

 Irak Temsilciler Meclisi Başkanı Mahmud el-Meşhedani (Irak Temsilciler Meclisi internet sitesi)
Irak Temsilciler Meclisi Başkanı Mahmud el-Meşhedani (Irak Temsilciler Meclisi internet sitesi)

Irak Temsilciler Meclisi Başkanı Mahmud el-Meşhedani'nin açıklamaları, yardımcısı Muhsin el-Mendelavi ile yaşadığı tartışmanın ardından siyasi krize yol açarak dün yapılması planlanan oturumun ertelenmesine neden oldu.

El-Meşhedani, ‘Irak'ın kimliği’ olarak tanımladığı şeyin anayasa metninde belirtildiği gibi ‘Arap Birliği'nin kurucu üyesi’ olmakla ilişkilendirilmesini kınamış ve açıklamasında ‘bu kimliğin binlerce yıl öncesine dayandığını’ belirtmişti.

Söz konusu kimliğin bu bağlantıyla nitelendirilmesine ilişkin bir soruya cevaben el-Meşhedani, bu bağlantıyı tamamen uygunsuz bularak ‘saçma’ kelimesini kullandı ve siyasi bir krize yol açtı.

Oturumun ertelenmesine, yapılmaması konusunda ısrar etmesine ve açıklamalarını geri çekmemesine rağmen el-Meşhedani bugün X platformunda “Gerçek bir sınav anında Sünni bloklar başkan etrafında kenetleniyor” diye yazdı ve meclis başkanına destek vermek için parlamento merkezinde toplanan Sünni milletvekillerine atıfta bulundu.

Irak'ın siyasi geleneğine göre meclis başkanlığı Sünni güçlerin elindeyken, Kürtler cumhurbaşkanlığı, Şiiler ise başbakanlık koltuğuna oturuyor.

Başbakan Muhammed Şiya es-Sudani'nin liderliğindeki İnşa ve Kalkınma Bloğu, yardımcısıyla patlak veren krizi kontrol altına almak amacıyla Sünni kampı dışından el-Meşhedani'ye desteğini açıklayan ilk siyasi bloklardan biri oldu.

İnşa ve Kalkınma Bloğu Sözcüsü Firas el-Meslemavi yaptığı basın açıklamasında, “Cabbar el-Kenani, Muhammed es-Sayhud, Kazım et-Tuki ve Murtaza es-Saadi'nin de aralarında bulunduğu 5 milletvekilinden oluşan blok liderliği, oturumu etkileyen sözlü tartışmalarla ilgili olarak parlamento içinde yaşananların koşullarını belirlemek üzere Temsilciler Meclisi Başkanlığı ile kapalı bir toplantı gerçekleştirdi” dedi.

El-Meslemavi, “Yaşananlar, meclis başkanlığının toplu olarak sorumlu olduğu bir emsal teşkil ediyor. Çünkü en yüksek yasama otoritesi olan yasama kurumunun başkanlığını ve üyelerini düzenleyen usul kuralları ve Temsilciler Meclisi yasası vardır. Bu nedenle bir blok olarak çözümlerle birlikteyiz ve oturumları düzenlemek ve önemli yasaları geçirmek için uygun yolları destekliyoruz” ifadelerini kullandı.

Sudani liderliğindeki İnşa ve Kalkınma Bloğu’nun el-Meşhedani ve yardımcılarıyla görüşmesi, parlamentodaki Sünni blokların el-Meşhedani'yi destekleyici bir tutum sergilemek üzere bir araya gelmesinin ardından gerçekleşti.

 Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani ile Temsilciler Meclisi Başkanı Mahmud el-Meşhedani arasında Bağdat'ta gerçekleşen bir görüşmeden (hükümet medyası)Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani ile Temsilciler Meclisi Başkanı Mahmud el-Meşhedani arasında Bağdat'ta gerçekleşen bir görüşmeden (hükümet medyası)

Yanlış anlama

Sünni bir siyasetçiye göre, ‘el-Meşhedani'nin açıklamaları herhangi bir belirsizlik içermiyor, ancak Şii güçlerin yardımcısını bu yöne iten kasıtlı bir iradesi olduğu anlaşılıyor’.

Adının açıklanmaması kaydıyla Şarku'l Avsat'a konuşan Sünni siyasetçi, “El-Meşhedani ile pek çok konuda aynı fikirde olmasam da, Irak'ın kimliği ve anayasal olarak Arap Birliği üyeliğiyle ilişkilendirilmesi konusunda söyledikleri doğru. Hatalı olan Irak anayasasını hazırlayan taraftır” dedi.

Söz konusu tartışma, Temsilciler Meclisi Başkan Yardımcısı Muhsin el-Mendelavi’nin el-Meşhedani'yi telefonla arayarak “Irak'a hakaret ettin” demesiyle başladı.

Telefon görüşmesiyle yetinmeyen el-Mendelavi tartışmayı sürdürmek üzere el-Meşhedani'nin ofisine gitti ve ‘Irak'ın kimliği’ hakkındaki açıklamalarına itiraz etti. El-Meşhedani ise “Irak, Arap Birliği kurumundan daha büyüktür, 7 bin yıllıktır ve kimliğini onlarca yıllık bir kurumdan alması makul değildir” şeklinde yanıt verdi.

El-Meşhedani'nin Arap Birliği'ne ilişkin açıklamaları, meclis başkanlığı ile ilişkilerde bardağı taşıran son damla gibi görünse de el-Meşhedani televizyonda yaptığı açıklamalarda, Irak'ta önümüzdeki ay gösteriler düzenleneceğini ve bir güvenlik sorunu yaşanması halinde ‘acil durum hükümetine’ gidilebileceğini söylemek gibi başka önemli konuları da gündeme getirdi. ABD'nin Halk Seferberlik Güçleri (Haşdi Şabi) ile ilgili olarak tüm siyasi liderlere mesaj gönderdiğini de doğrulayan el-Meşhedani, ABD'nin yaklaşımının Halk Seferberlik Güçleri’ni yapılandırmak değil, güvenlik güçlerine entegre etmek olduğunu belirtti.

‘Boşluğu doldurmak’

Araştırmacı Yahya el-Kubeysi Şarku’l Avsat'a yaptığı açıklamada şöyle dedi: “Devlet içindeki Sünni temsiliyeti sadece bir boşluğu dolduruyor, çünkü bu boşluğu Şii siyasi aktörler yönlendiriyor.”

El-Kubeysi'ye göre bu durum, Federal Yüksek Mahkeme'nin Irak Temsilciler Meclisi eski Başkanı Muhammed el-Halbusi'yi görevinden alma ve parlamentodan ihraç etme kararına kadar uzanıyor.

El-Kubeysi, “Bu karar anayasal ya da yasal bir argümana dayanmıyordu; daha ziyade siyasi bir karardı. Federal Yüksek Mahkeme de bu kararı almak için bir araçtı” ifadelerini kullandı.

Araştırmacı Seyf es-Saadi'ye göre ‘Temsilciler Meclisi'nin krizi 61. madde ve fıkralarında öngörülen yasama sürecinden sapması ve siyasi bloklar ile liderlerinin meclisin genel gidişatını kontrol etmesidir. Tüm sorumluluk meclis başkanlığına atfedilemez; aksine Temsilciler Meclisi Başkanı’nın sorumluluğu milletvekillerinin sorumluluğunu tamamlayıcı niteliktedir. Milletvekillerinin çoğu kendi bloklarının direktiflerini takip etmekte ve başkanlarının kararlarına uymamakta, bu da parlamento içinde tıkanıklığa yol açmaktadır.’

Es-Saadi Şarku’l Avsat'a verdiği demeçte, ‘beşinci parlamento döneminin sona erdiğini ve halen yürütme makamının performansını denetleyecek anayasal bir dayanaktan yoksun olduğunu’ ifade etti.