Mısır'da ‘Ulusal Diyalog’ neden hala başlamadı?

Mısır’da ulusal çapta bir diyalog oluşturulması amacıyla il toplantı geçen yıl temmuz ayında gerçekleştirildi. (Ulusal Diyalog Facebook resmi sayfası)
Mısır’da ulusal çapta bir diyalog oluşturulması amacıyla il toplantı geçen yıl temmuz ayında gerçekleştirildi. (Ulusal Diyalog Facebook resmi sayfası)
TT

Mısır'da ‘Ulusal Diyalog’ neden hala başlamadı?

Mısır’da ulusal çapta bir diyalog oluşturulması amacıyla il toplantı geçen yıl temmuz ayında gerçekleştirildi. (Ulusal Diyalog Facebook resmi sayfası)
Mısır’da ulusal çapta bir diyalog oluşturulması amacıyla il toplantı geçen yıl temmuz ayında gerçekleştirildi. (Ulusal Diyalog Facebook resmi sayfası)

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi'nin ‘yeni cumhuriyetin’ kurulması kapsamında siyasi güçler ve partiler arasında kapsamlı bir ‘Ulusal Diyalog’ başlatma çağrısı yapmasının üzerinden neredeyse bir yıl geçti. Ancak Cumhurbaşkanı’nın girişiminden yaklaşık bir yıl sonra, siyasetçiler ve tanınmış isimler, uzun hazırlık döneminin ve diyalog oturumlarının başlamasındaki gecikmenin nedenleriyle ilgili sorular yönelttiler. Geçtiğimiz yılın temmuz ayında ilk toplantısını gerçekleştiren Ulusal Diyalog Mütevelli Heyeti görüşmeleri, bir ‘diyalog düzenleme tüzüğü’ oluşturmadan ve partizan kişiler ile siyasi, ekonomik ve sosyal alanlarda uzmanların yer alacağı komitelerde konuşulacak gündem maddeleri üzerinde mutabakat sağlamadan sona erdi.
Mısır Cumhurbaşkanı, 26 Nisan'da bir Ramazan iftarı programında, Mısır makamlarının terör örgütleri arasında sınıflandırdığı ‘İhvan’ örgütüne atıfta bulunarak, ‘biri hariç tüm siyasi grupları içeren’ çeşitli konularda ‘ulusal diyalog’ çağrısında bulunmuştu.
‘Ulusal Diyalog’ hakkında soru yöneltenler arasında, El-Mısrî el-Yevm gazetesinde perşembe günü bir makale yayınlayan eski Başbakan Yardımcısı ve Mısır Demokrat Partisi’nin eski lideri Dr. Ziyad Bahaddin de vardı. Bahaddin, yazısında ‘ulusal diyalogun önündeki bazı engellere’ işaret etti.
Bahaddin, ‘tam bir yıl süren ulusal diyalog çağrısından sonra siyasi reform dosyasının umulduğu gibi ilerlemediğini’ belirterek, devleti ‘ya onu restore etme arzusunu ve ondan belirli çıktılara bağlılığını yeniden ilan etmeye ya da tamamen terk etmeye’ çağırdı.
Eski Başbakan Yardımcısı, ulusal çapta diyalogun ‘komiteler ve sekreterlikler oluşturarak ve son derece karmaşık idari düzenlemeleri hayata geçirerek bürokratik koridorlara girdiğini’ belirtti. Ancak ‘bağımsız siyasi güçleri diyalog için mekanizmalar düzenlemek için inisiyatif almaya ve devletten resmi bir davet veya düzenleme beklememeye’ çağırdı. Devlet Bilgi Servisi (SIS) Başkanı ve Ulusal Diyalog Genel Koordinatörü Dr. Ziya Raşvan, birden fazla açıklamasında diyalogun doğal seyrinde ilerlediğini yineledi. Raşvan makalesinde şu ifadelere yer verdi:
 “Ulusal Diyalog herkese açık ve katılımcıların özgürce genişletilmiş konuşmasına tanık olacak. Oturumlarda tartışılacak herhangi bir konu veya kişi konusunda kırmızı çizgi yok.”
El-Ahram Siyasi ve Stratejik Araştırmalar Merkezi Müdür Yardımcısı ve Ulusal Diyalog Mütevelli Heyeti üyesi Dr. Amr Haşim Rebii ise diyalogun başlamasının gecikmesini, görüşmelerin başlamasından tam bir yıl sonra, ‘diyaloga katılan bazı tarafların aşırılıkçılığı’ olarak tanımladığı duruma bağladı.
Rebii, Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamalarda, bazı muhalefet partileri ve güçlerinin ‘yargıda olan veya devam eden davalarda tutuklu olanlardan belirli isimlerinin serbest bırakılmasında ısrar ettiğini’ belirterek şunları söyledi:
“Onlar Ulusal Diyalog resmen başlamadan önce bu isimlerin açıklanmasını şart koşuyorlar. Bazı muhalif güçler burada veya orada eleştiriden söz ediyorsa, diyaloga katılanların bir kısmında da hassasiyet var. İster 100'den fazla konunun tartışılmasının kaderini bir veya iki tutuklunun adına bağlayarak olsun, ister bir muhalefet görüşünün veya eleştirinin varlığına duyarlı olunarak olsun her iki taraf da bu katılığı esas görevlerinden biri olarak görmektedir. Şimdiye kadar diyalogun başlamasının gecikmesinin nedeni muhalefet partileridir.”
Rebii, söz konusu engellerin aşılması için zamana ihtiyaç olduğuna ilişkin olarak, Ulusal Diyalog Mütevelli Heyeti için Pazar akşamı yapılması planlanan toplantıda bu konuda ‘somut bir atılım’ olmasını beklediğini belirtti. Ayrıca ‘Ulusal Diyalog oturumlarının başlatılmasına ilişkin takvim üzerinde yakında bir anlaşmaya varılmasının beklendiğini’ ifade etti.
Dr. Amr Haşim Rebii, diyalogun bir yıl boyunca başlatılamamasının ardındaki ‘bürokratik engellerin’ varlığına dair bazıları tarafından öne sürülenleri yalanladı. ‘Tüm teknik ve lojistik hazırlıkların tamamlandığını’ ve konular, komiteler, katılımcı isimler, toplantı yerleri ve düzenlemeleri ile ilgili tüm konuların ‘bir süre önce kararlaştırıldığını’ vurguladı.
Rebii, diyalogun şu ana kadar başlatılmamasının nedeninin ‘teknik değil, siyasi’ olduğunun altını çizerek, ‘diyaloğa katılan güçler arasındaki iyi niyet ve ortak anlayışın, diyalog oturumlarının yakında başlamasını sağlayacağını’ da sözlerine ekledi.



Lübnan, Güvenlik Konseyi'nde "İsrail'in müdahalesi" konusunu gündeme getirdi

Kabine toplantısına başkanlık eden Avn (Cumhurbaşkanlığı)
Kabine toplantısına başkanlık eden Avn (Cumhurbaşkanlığı)
TT

Lübnan, Güvenlik Konseyi'nde "İsrail'in müdahalesi" konusunu gündeme getirdi

Kabine toplantısına başkanlık eden Avn (Cumhurbaşkanlığı)
Kabine toplantısına başkanlık eden Avn (Cumhurbaşkanlığı)

Lübnan, dün İsrail'in Lübnan topraklarına yönelik ihlallerini Güvenlik Konseyi'ne taşıdı. Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, Dışişleri Bakanı Yusuf Raji'den Lübnan'ın Birleşmiş Milletler Daimi Temsilciliği'ne, İsrail'in Lübnan'ın güney sınırında Mavi Hat'ı geçen beton duvar inşa etmesi nedeniyle Güvenlik Konseyi'ne acil şikayette bulunması talimatını vermesini istedi.

Avn şikayete, İsrail ordusunun ördüğü beton duvarın, Lübnan topraklarının 4 bin metrekareyi aşan kısmına güneylilerin erişimini engellediğini doğrulayan UNIFIL tarafından hazırlanan raporların eklenmesini talep etti.

Öte yandan, gurbetçilerin yaklaşan parlamento seçimlerine katılmak için kayıt yaptırmalarının son tarihine birkaç gün kala siyasi güçler arasındaki çatışma yoğunlaştı ve bu durum, mayıs ayındaki seçimlerin planlandığı gibi yapılmasını tehdit ediyor.


Geri dönenler Hartum'da hayatın nabzını yeniden canlandırıyor

Bazı dükkanlar yaşadıkları yıkıma rağmen yeniden canlandı (Şarku’l Avsat)
Bazı dükkanlar yaşadıkları yıkıma rağmen yeniden canlandı (Şarku’l Avsat)
TT

Geri dönenler Hartum'da hayatın nabzını yeniden canlandırıyor

Bazı dükkanlar yaşadıkları yıkıma rağmen yeniden canlandı (Şarku’l Avsat)
Bazı dükkanlar yaşadıkları yıkıma rağmen yeniden canlandı (Şarku’l Avsat)

Sudan'ın başkenti Hartum'da her yer yıkımla dolu. Gökyüzü intihar amaçlı insansız hava araçlarıyla (İHA) kaplı ve toprakları salgın hastalıklarla dolu. Elektrik, su ve ilaç gibi temel hizmetlerin eksikliği, insani trajediyi daha da ağırlaştırıyor. Buna rağmen, binlerce yerinden edilmiş insan evlerini onarmak ve umuda kapı açmak için Hartum'a geri dönüyor.

Şarku'l Avsat'a, günün sonunda sığınacakları yıkık dökük bir evin, mülteci kamplarındaki binlerce kiralık evden daha iyi olduğunu söylediler. Savaşın kurşunlarından kaçarak şehirden şehre taşınmanın acı anılarını anlattılar ve şimdi yeni bir zorlukla karşı karşıyalar: sıfırdan başlamak.

Başkentteki yetkililerin temel hizmetleri yeniden sağlama yönündeki çabalarını Şarku'l Avsat da takip etti. Devlet Bakanı Sadık Farini, zaman zaman başkentin semalarını tehdit eden İHA saldırılarına rağmen, evlerine dönen çok sayıda insanın taleplerini karşılamak için zamanla yarıştıklarını söyledi.


Suriye televizyonu: Süveyda'da güvenlik güçleri ile "isyancı çeteler" arasında çatışmalar

Hava fotoğrafında, Süveyda kentinden önceki çatışmalar sırasında yükselen dumanlar görülüyor (DPA)
Hava fotoğrafında, Süveyda kentinden önceki çatışmalar sırasında yükselen dumanlar görülüyor (DPA)
TT

Suriye televizyonu: Süveyda'da güvenlik güçleri ile "isyancı çeteler" arasında çatışmalar

Hava fotoğrafında, Süveyda kentinden önceki çatışmalar sırasında yükselen dumanlar görülüyor (DPA)
Hava fotoğrafında, Süveyda kentinden önceki çatışmalar sırasında yükselen dumanlar görülüyor (DPA)

Suriye devlet televizyonunda dün yer alan haberde, militanların ateşkesi tekrar ihlal etmesinin ardından Süveyda bölgesinde, özellikle de Velga’da iç güvenlik güçleri ile "isyancı çeteler" arasında çatışma çıktığını bildirdi.

Bu arada Suriye televizyonu, bir güvenlik kaynağının Humus'un batı kırsalında meydana gelen bir silahlı saldırıda iki kişinin öldüğünü aktardı.

Güvenlik kaynakları, dün Humus'un batı kırsalındaki Um Harteyn köyünde silahlı bir kişinin bir kumarhaneye girerek içeridekilere ateş açması sonucu iki kişinin hayatını kaybettiğini bildirdi.

Kaynak, İç Güvenlik Güçleri devriyelerinin failleri takip etmek ve düzeni sağlamak için olay yerine sevk edildiğini belirtti.

Ekim ayı başlarında, Humus kırsalındaki Vadi el-Nasara'ya bağlı Anaz köyünde kimliği belirsiz kişiler tarafından gerçekleştirilen ve üç gencin ölümüne yol açan bir silahlı saldırı yaşandı.