Tayvan Devlet Başkanı, ABD'ye yapacağı ziyaret öncesinde askeri birlikleri denetledi

Tayvan Devlet Başkanı Tsai Ing-wen, Tayvan Savunma Bakanı ı Chiu Kuo-cheng ve Ulusal Güvenlik Konseyi Genel Sekreteri Wellington Koo fotoğraf çekildiği sırada yumruklarını kaldırırken (Reuters)
Tayvan Devlet Başkanı Tsai Ing-wen, Tayvan Savunma Bakanı ı Chiu Kuo-cheng ve Ulusal Güvenlik Konseyi Genel Sekreteri Wellington Koo fotoğraf çekildiği sırada yumruklarını kaldırırken (Reuters)
TT

Tayvan Devlet Başkanı, ABD'ye yapacağı ziyaret öncesinde askeri birlikleri denetledi

Tayvan Devlet Başkanı Tsai Ing-wen, Tayvan Savunma Bakanı ı Chiu Kuo-cheng ve Ulusal Güvenlik Konseyi Genel Sekreteri Wellington Koo fotoğraf çekildiği sırada yumruklarını kaldırırken (Reuters)
Tayvan Devlet Başkanı Tsai Ing-wen, Tayvan Savunma Bakanı ı Chiu Kuo-cheng ve Ulusal Güvenlik Konseyi Genel Sekreteri Wellington Koo fotoğraf çekildiği sırada yumruklarını kaldırırken (Reuters)

Tayvan Devlet Başkanı Tsai Ing-wen bugün Ordu Mühendisler Birliği'ni ziyaret ederek askeri eğitimleri denetlediği sırada, demokrasiyi savunmanın silahlı kuvvetlerin ‘büyük görevi’ olduğunu söyledi. Ing-wen’in bu açıklaması, önümüzdeki hafta ABD ve Orta Amerika'da temaslarda bulunacağı kritik ziyaret öncesinde geldi.
Tayvan'ı kendi topraklarının bir parçası olarak kabul eden ve Tsai'yi ayrılıkçı olarak gören Pekin yönetimi, adayı Çin egemenliğini kabul etmeye zorlamak için son üç yıldır askeri ve siyasi baskısını artırdı.
Tsai, önümüzdeki hafta Çarşamba günü başlayacak bir program kapsamında ABD ve Orta Amerika'ya gidecek. Çin, her ne kadar Washington’un teknik olarak ziyaretinde sadece bir mola yeri olsa da ABD'yi Tayvan Devlet Başkanı’nın ziyaretine izin verdiği için eleştirdi.
Turun sonunda Tsai'nin Los Angeles'ta ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Kevin McCarthy ile bir araya gelmesi bekleniyor.
Çin, geçtiğimiz yaz ABD eski Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi'nin Taipei'yi ziyaret etmesinin ardından Ağustos ayında Tayvan yakınlarında askeri tatbikatlar düzenledi.
Ing-wen, Tayvan'ın güneyindeki Chiayi'deki bir askeri üssü ziyaret ederken, anti-tank bariyerleri kurmayı ve dövüş sanatlarını içeren tatbikatları inceledi.
Tsai, Tayvan Savunma Bakanı Chiu Kuo-cheng ve Ulusal Güvenlik Konseyi Genel Sekreteri Wellington Koo eşliğinde askerlere "Tayvan'ı korumak ve demokrasiyi savunmak her zaman ordumuzun en büyük görevi” dedi.
Ayrıca, “Sürekli eğitim ve ordunun savaşa hazırlığının güçlendirilmesi yoluyla vatanımızı ve ülkemizi daha fazla koruyabileceğimize inanıyorum” dedi.
Tsai defalarca Çin ile görüşme teklifinde bulundu ancak Tayvan'ın saldırıya uğraması halinde kendisini savunacağını ve ada halkının geleceğine karar vermenin kendilerine bağlı olduğunu söyledi.



Trump, Suriye'de öldürülen 3 Amerikalının naaşlarının ülkelerine getirilmesi törenine katıldı

ABD Başkanı Donald Trump, Suriye'deki bir saldırıda öldürülen iki Ulusal Muhafız’ın naaşlarının ülkeye getirilmesi töreninde selam veriyor (AFP)
ABD Başkanı Donald Trump, Suriye'deki bir saldırıda öldürülen iki Ulusal Muhafız’ın naaşlarının ülkeye getirilmesi töreninde selam veriyor (AFP)
TT

Trump, Suriye'de öldürülen 3 Amerikalının naaşlarının ülkelerine getirilmesi törenine katıldı

ABD Başkanı Donald Trump, Suriye'deki bir saldırıda öldürülen iki Ulusal Muhafız’ın naaşlarının ülkeye getirilmesi töreninde selam veriyor (AFP)
ABD Başkanı Donald Trump, Suriye'deki bir saldırıda öldürülen iki Ulusal Muhafız’ın naaşlarının ülkeye getirilmesi töreninde selam veriyor (AFP)

ABD Başkanı Donald Trump, dün Suriye'de hafta sonu DEAŞ mensubu olduğundan şüphelenilen bir saldırgan tarafından öldürülen iki ABD askeri ve bir sivil tercümanı anma törenine katıldı.

Trump, cenazelerin aileleriyle birlikte, Hava Kuvvetlerinin "yurtdışından Amerika Birleşik Devletleri'ne onurlu bir şekilde geri getirilmesi" olarak adlandırdığı tören için Delaware'deki Dover Hava Kuvvetleri Üssü'ne geldi. ABD ordusu, ABD ve Suriye birliklerinden oluşan bir konvoyu hedef alan saldırganın iki askerini ve bir sivil tercümanı öldürdüğünü açıkladı. Trump saldırıyı korkunç olarak nitelendirdi ve intikam yemini ederek, öldürülen üç kişiyi "büyük vatanseverler" olarak tanımladı. Saldırıda üç ABD askeri de yaralandı.


Pasifik Okyanusu'nda "uyuşturucu kaçakçılığı" yapan bir gemiye düzenlenen ABD saldırısında dört kişi öldü

ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth'in sunduğu videodan alınan arşiv görüntüleri, Doğu Pasifik Okyanusu'nda uyuşturucu kaçakçılığı yapan bir teknenin hedef alınmasını gösteriyor (AFP)
ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth'in sunduğu videodan alınan arşiv görüntüleri, Doğu Pasifik Okyanusu'nda uyuşturucu kaçakçılığı yapan bir teknenin hedef alınmasını gösteriyor (AFP)
TT

Pasifik Okyanusu'nda "uyuşturucu kaçakçılığı" yapan bir gemiye düzenlenen ABD saldırısında dört kişi öldü

ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth'in sunduğu videodan alınan arşiv görüntüleri, Doğu Pasifik Okyanusu'nda uyuşturucu kaçakçılığı yapan bir teknenin hedef alınmasını gösteriyor (AFP)
ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth'in sunduğu videodan alınan arşiv görüntüleri, Doğu Pasifik Okyanusu'nda uyuşturucu kaçakçılığı yapan bir teknenin hedef alınmasını gösteriyor (AFP)

ABD ordusunun açıklamasına göre Amerika Birleşik Devletleri, Doğu Pasifik Okyanusu'nda uyuşturucu kaçakçılığıyla bağlantılı bir gemiyi hedef alan yeni bir saldırı düzenleyerek "dört terörist uyuşturucu kaçakçısını" öldürdü.

Güney Komutanlığı gemiyle ilgili olarak şunları belirtti: “İstihbarat, geminin Doğu Pasifik'te bilinen bir uyuşturucu kaçakçılığı rotası üzerinde seyrettiğini ve uyuşturucu kaçakçılığı operasyonlarına karıştığını doğruladı.”

Açıklamada ayrıca, “Dört terörist uyuşturucu kaçakçısı öldürüldü ve hiçbir ABD askeri personeli yaralanmadı” denildi.

Başkan Donald Trump'ın yönetimi, aylardır Venezuela'ya deniz kuvvetleri takviyesi yaparak ve ABD'nin uyuşturucu kaçakçılığı için kullanıldığını iddia ettiği teknelere yönelik ölümcül saldırılar düzenleyerek artan bir baskı uyguluyor. Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre bu saldırılarda (son saldırı dahil) en az 99 kişi hayatını kaybetti.


Rapor: Çin, ABD tarafından finanse edilen nükleer teknoloji araştırmalarından faydalanıyor

Amerikan bayrağı (AFP)
Amerikan bayrağı (AFP)
TT

Rapor: Çin, ABD tarafından finanse edilen nükleer teknoloji araştırmalarından faydalanıyor

Amerikan bayrağı (AFP)
Amerikan bayrağı (AFP)

ABD Kongresi'nin dün yayınladığı bir raporda, Çin'in ABD Enerji Bakanlığı'ndan fon alan Amerikalı araştırmacılarla olan ortaklıklarını kullanarak Çin ordusuna hassas nükleer teknolojiye, ekonomik ve askeri uygulamaları olan diğer yeniliklere erişim sağladığı ortaya çıktı.

Şarku'l Avsat'ın DPA'dan aktardığına göre raporun yazarları, Amerika Birleşik Devletleri'nin ileri teknoloji araştırmalarını korumak ve Pekin'in Amerikan vergi mükellefleri tarafından finanse edilen araştırmalardan faydalanmasını engellemek için daha fazla çaba göstermesi gerektiğinin altını çiziyor.

Ayrıca, Amerika Birleşik Devletleri'nde bilimsel araştırmaların korunmasını iyileştirmek için çeşitli değişiklikler önerdiler; bunlar arasında Enerji Bakanlığı tarafından Çin ile ortaklık içeren araştırmalar için fonlama kararlarına rehberlik edecek yeni politikalar geliştirilmesi de yer alıyor.

Bu soruşturma, Kongre'nin, iki ülke arasındaki teknolojik ve askeri rekabet ortamında, Amerikan araştırmalarının Çin'in askeri genişlemesini desteklemek için kullanılmamasını sağlama yeteneğini güçlendirme çabaları çerçevesinde geliyor.

Temsilciler Meclisi Çin Komünist Partisi Faaliyetleri Seçim Komitesi ve Temsilciler Meclisi Eğitim ve İşgücü Komitesi'nden araştırmacılar, Haziran 2023 ile bu yılın Haziran ayı arasında yayınlanan ve ABD Enerji Bakanlığı tarafından finanse edilen bilim insanları ile Çinli araştırmacılar arasındaki iş birliğini içeren 4 bin 300'den fazla araştırma makalesini ortaya çıkardı.

Bu makalelerin yaklaşık yarısı, Çin ordusu veya sanayi üssüyle bağlantılı Çinli araştırmacılar tarafından yazılmıştır.

Özellikle endişe verici olan, araştırmacıların federal fonların, Pentagon'un Amerika Birleşik Devletleri'nde faaliyet gösteren Çin askeri şirketleri veri tabanında listelenen bazı şirketler de dahil olmak üzere, doğrudan Çin ordusu için çalışan Çin devletine ait laboratuvarlar ve üniversitelerle yapılan araştırma iş birliklerine aktarıldığını tespit etmeleridir.

Raporda ayrıca Amerikalı araştırmacılar ile Çin'de siber saldırılar düzenlemek ve insan hakları ihlallerinde bulunmakla suçlanan gruplar arasındaki iş birliğine de dikkat çekildi.