'Koltuğunu arkaya yatırırken sıkışıp kalan! business class yolcusu, havayolu şirketine dava açtı

Davacı adamın avukatları, bu deneyimin "büyük bir acı, ıstırap ve manevi zarara" yol açtığını iddia ediyor

Reuters
Reuters
TT

'Koltuğunu arkaya yatırırken sıkışıp kalan! business class yolcusu, havayolu şirketine dava açtı

Reuters
Reuters

İsrail'e ait havayolu şirketi El Al'ın business class koltuklarından birinde sıkışıp kalarak yaralandığını iddia eden bir adam, şirkete dava açtı.
Eshagh Wiseman, Ekim 2022'de olay meydana geldiğinde Tel Aviv'den New York'taki JFK havalimanına uçuyordu.
View From the Wing'e göre, bir uçuş görevlisinin Wiseman'ı koltuktan "çekip kurtarması gerekti". Wiseman bu deneyimin kabin ekibinin "koltuğun nasıl çalıştığını kendisine açıklamaması" nedeniyle gerçekleştiğini öne sürüyor.
"İleri yaşta bir beyefendi" diye tanımlanan Wiseman'ın, koltuğunu arkaya yatırırken sıkışıp kaldığı iddia ediliyor.
Bir uçuş görevlisinden yardım isteyen Wiseman'ı görevli "çekip kurtarmış" fakat bu deneyim "büyük bir acı, ıstırap ve manevi zarara" ve tıbbi tedavi gerektiren yaralara yol açmış.
Dava dilekçesinde şöyle belirtiliyor:
"Wiseman adına hareket eden avukatlar, yaralanmanın yolcunun kendi ihmali sonucu gerçekleştiği kanıtlanmadıkça yolcu yaralanmalarından havayolu şirketlerini sorumlu tutan Montreal Sözleşmesi uyarınca dava açıyor."
Bir yolcu ilk kez bir havayolu şirketine karşı yasal işlem başlatmıyor.
2020'de bir kadın, Spirit Havayolları'nın uçuşlarından birindeki kötü koku "ciddi ve kalıcı şekilde zarar görmesine" neden olduğu için şirkete dava açmıştı.
Davada Mary Vincent Randall, Spirit'i kokunun yolcuları etkilemesini engellemeyerek ve kendisinin olay sonrasındaki tedavisine destek olmayarak "ihmalkar, dikkatsiz ve umursamaz" davranmakla suçlamıştı.
Havayolunun, "Randall'ın tazminat talebiyle ilgili uzlaşmaya gitmeyi veya tazminatı ödemeyi ihmal ettiğinin ve reddettiğinin" öne sürüldüğü dava dilekçesinde, Randall'ın kazanç kaybı ve "ekonomik zararları" için dava açtığı belirtiliyordu.
2016'daysa 81 yaşındaki emekli bir avukat, Ortodoks Yahudi bir erkeğin, kendisinin yanına oturmayı reddetmesi üzerine personelin avukat kadının koltuğunu değiştirmesinden sonra El Al'a dava açmıştı.
II. Dünya Savaşı sırasında Nazilerden kaçtıktan sonra İsrail'e taşınan bir ailesi olan Renee Rabinowitz şunları söylemişti:
"Tüm başarılarıma rağmen (ve yaşım da bir başarı) küçümsendiğimi hissettim. Kendi kendime düşünüyorum, işte buradayım, yaşlı ve eğitimli bir kadınım, dünyayı dolaştım ve bir adam onun yanına oturmamam gerektiğine karar verebiliyor. Neden?"
The Independent yorum için El Al'la temasa geçti ancak henüz yanıt alamadı.



Eşi, Bruce Willis'in hastalığıyla ilgili konuştu: "Umudumuzu asla kaybetmeyeceğiz"

Willis, doğum günü ve Noel kutlamalarında, eski eşi Demi Moore ve kızlarıyla bir araya geliyor (Instagram)
Willis, doğum günü ve Noel kutlamalarında, eski eşi Demi Moore ve kızlarıyla bir araya geliyor (Instagram)
TT

Eşi, Bruce Willis'in hastalığıyla ilgili konuştu: "Umudumuzu asla kaybetmeyeceğiz"

Willis, doğum günü ve Noel kutlamalarında, eski eşi Demi Moore ve kızlarıyla bir araya geliyor (Instagram)
Willis, doğum günü ve Noel kutlamalarında, eski eşi Demi Moore ve kızlarıyla bir araya geliyor (Instagram)

Bruce Willis'in eşi Emma Heming Willis, kendisinin ve aktörün ailesinin geri kalanının, bilim insanlarının demansı keşfedeceklerine ve tedavi edeceklerine dair "umutlarını asla kaybetmeyeceklerini" söyledi.

68 yaşındaki aktörün, hafıza kaybı da dahil olmak üzere Alzheimer'a benzer belirtilere sahip olabilen dejeneratif bir durum olan frontotemporal demans hastası olduğu açıklanmıştı.

Hollywood yıldızıyla 2009'dan beri evli olan Heming, hafta sonu Instagram'da bir gönderi paylaştı. 44 yaşındaki Heming, paylaşımında hastalığa yönelik potansiyel bir tedavi için yapılan tıbbi denemenin durdurulmasından duyduğu hayal kırıklığını dile getirdi. 

Heming şunları yazdı: 

Dün Wave Life Sciences'ın frontotemporal demans (FTD) ve amiyotrofik lateral sklerozu (ALS) tedavi edebilecek klinik çalışmalarını sonlandırdığını okudum. Bize burada yardımcı olabileceklerinden emin değilim, gerçekten önemli değil, ama yine de mideye atılan yumruk gibi hissettiriyor.

Sözlerine "Ama her zaman iyi yanlarına bakmak zorundayım, çabalıyorlar" diye devam eden Heming, çalışmalara katılan kuruluşlara teşekkür etti.

Heming, sözlerini "Lütfen bu ivmeyi devam ettirin, öğrendikleriniz/bulduklarınız üzerine inşa edin ve bu sevgi dolu toplumdan vazgeçmeyin" diyerek tamamladı.

Ailemiz inancını korumaya devam edecek ve umudunu asla kaybetmeyecek.

Zor Ölüm (Die Hard) serisinin yıldızı, geçen yıl konuşma kaybı, yazma ve anlamada zorluğa neden olabilen hastalık nedeniyle oyunculuğu bıraktığını açıklamıştı. 

Willis'in en büyük kızı Rumer Willis'in Instagram hesabında paylaşılan bir açıklamada, durumun "bilişsel yeteneklerini etkilediği" açıklanmıştı.

Bruce Willis'in eski eşi Demi Moore'dan 34 yaşındaki Rumer, 31 yaşındaki Scout ve 29 yaşındaki Tallulah olmak üzere üç kızı bulunuyor.

Bruce Willis'in en küçük kızı Tallulah, önceki gün Vogue için yazdığı makalede, babasının frontotemporal demans (FTD) teşhisini kabullenmekte zorlandığını açıklamıştı. 

"Uzun zamandır bir şeylerin yanlış gittiğini biliyordum" diye yazan Tallulah, babasının kendisine karşı ilgisinin azaldığını sandığını ifade etti.

Annesi için yeterince güzel ve babası için de yeterince ilginç olmadığını düşündüğünü yazan Tallulah, Willis'in hastalığını bir arkadaşının düğününde idrak ettiğini anlattı:

Birden, düğünümde babamın benim hakkımda konuştuğu o anı asla yaşayamayacağımı fark ettim. Yıkıcıydı. Yemek masasından kalktım, dışarı çıktım ve çalılıkların arasında ağladım.

Independent Türkçe, Insider, CNN


Tom Hanks'ten acı itiraf: "Nefret ettiğim filmlerde oynadım"

Tom Hanks, 1994 ve 95 olmak üzere iki yıl üst üste En İyi Erkek Oyuncu Oscar'ı kazanmayı başarmıştı (Reuters)
Tom Hanks, 1994 ve 95 olmak üzere iki yıl üst üste En İyi Erkek Oyuncu Oscar'ı kazanmayı başarmıştı (Reuters)
TT

Tom Hanks'ten acı itiraf: "Nefret ettiğim filmlerde oynadım"

Tom Hanks, 1994 ve 95 olmak üzere iki yıl üst üste En İyi Erkek Oyuncu Oscar'ı kazanmayı başarmıştı (Reuters)
Tom Hanks, 1994 ve 95 olmak üzere iki yıl üst üste En İyi Erkek Oyuncu Oscar'ı kazanmayı başarmıştı (Reuters)

Tom Hanks, New Yorker'a samimi bir röportaj verdi. 66 yaşındaki oyuncu, söyleşi sırasında beğenilmeyen filmlerinden bahsetmekten çekinmedi.

Son olarak Wes Anderson'ın büyük beğeni toplayan komedisi Asteroit Şehir'de (Asteroid City) rol alan Hanks, New Yorker editörü David Remnick'le sohbet ederken film yapmanın inceliklerinden bahsetti. 

Hanks'in iki Akademi Ödülü bulunmasına ve hem eleştirmenlerin hem de izleyicilerin favori oyuncularından biri olmasına rağmen filmleri arasında yıkıcı eleştiriler alan birkaç fiyasko da var.

Hanks, söyleşi sırasında tek bir film adı vermekten kaçındı ancak daha önce 2021'de verdiği bir başka röportajda Bruce Willis ve Melanie Griffith'in de rol aldığı 1990 yapımı Brian DePalma filmi Şenlik Ateşi (The Bonfire Of The Vanities) hakkında konuşmuş ve bunun en kötü filmlerinden biri olduğunu söylemişti.

Remnick bu filmi Steven Spielberg'in başyapıtı Er Ryan'ı Kurtarmak'la (Saving Private Ryan) karşılaştırdı ve Hanks'e hangi filmlerinin harika ya da en azından gişede başarılı olacağı ve hangilerinin başarısızlıkla sonuçlanacağı konusunda fikri olup olmadığını sordu.

Hakns, "Hayır. Bunu söylemenin bir yolu yok çünkü süreç çok yavaş. Ve çok spesifik" diye cevapladı. 

Sadece inancınız ve umudunuz olabilir. Ve inanç ve umuttan daha büyük ne olabilir? Tüm süreci, ileride en iyi şekilde çalışacaklarını umduğunuz işbirlikçilere emanet etmek zorundasınız.

Remnick, Hanks'in ilk ve yeni çıkan romanında bir filmden "nefret etme" fikrini eleştirdiğine de dikkat çekti. Aktör, pek çok kötü film yaptığını ancak tamamlanmadan önce bunların korkunç olup olmayacağını bilmenin zor olduğunu açıklamıştı. 

"Tamam, şunu kabul edelim: Hepimiz nefret ettiğimiz filmler izlemişizdir" diyen Hanks, sözlerini şöyle sürdürdü:

Ben de nefret ettiğim bazı filmlerde oynadım. Siz de benim filmlerimden bazılarını izlediniz ve onlardan nefret ettiniz.

Şenlik Ateşi, Hanks'in en beğenilmeyen filmleri arasında başı çekiyor. Hanks, son 10 yılda Dave Eggers'ın aynı adlı romanından uyarlanan 2017 yapımı The Circle da dahil olmak üzere, kötü eleştiriler alan filmler yaptı.

Hanks'in çok satan Dan Brown romanlarından uyarlanan Da Vinci Şifresi (The Da Vinci Code), Melekler ve Şeytanlar (Angels & Demons) ve Cehennem (Inferno) kötü eleştiriler almıştı. Öyle ki Hanks'in talihsiz saç kesimi bile büyük tepki toplamıştı.

Hanks kamera arkasındayken de hata yapabileceğini, 2011'de yönettiği ve Julia Roberts'la birlikte rol aldığı Larry Crowne'da kanıtlamıştı. Hanks'in filmi Rotten Tomatoes'ta 100 üzerinden sadece 29 puan alabilmişti.

Independent Türkçe, Daily Mail, Variety


Eski eşlerin savaşında son perde: Brad Pitt'ten Angelina Jolie'ye yeni suçlama

Çiftin 2011'de satın aldığı Miraval Şatosu ve bağı, Fransa'nın güneydoğusundaki Correns köyünde bulunuyor (Reuters)
Çiftin 2011'de satın aldığı Miraval Şatosu ve bağı, Fransa'nın güneydoğusundaki Correns köyünde bulunuyor (Reuters)
TT

Eski eşlerin savaşında son perde: Brad Pitt'ten Angelina Jolie'ye yeni suçlama

Çiftin 2011'de satın aldığı Miraval Şatosu ve bağı, Fransa'nın güneydoğusundaki Correns köyünde bulunuyor (Reuters)
Çiftin 2011'de satın aldığı Miraval Şatosu ve bağı, Fransa'nın güneydoğusundaki Correns köyünde bulunuyor (Reuters)

2019'da boşanan Brad Pitt ve Angelina Jolie'nin mahkemeye de yansıyan anlaşmazlıkları bitmek bilmiyor. Pitt ve BM insan hakları aktivisti eski eşi Jolie, 2016'da yollarını ayırsa da halen mali ilişkilerini ve velayet düzenlemelerini çözmeye çalışıyor. 

Çiftin arasındaki son çekişme, üzüm bağı olan 35 odalı Miraval Şatosu'yla ilgili bir iş anlaşmazlığı olarak başladı. Çift şatoyu ve üzüm bağını 2011'de 60 milyon dolara ortaklaşa satın almış ve üç yıl sonra düğünlerini 1,200 dönümlük bu arazide yapmıştı.

Satışı basın açıklamasından öğrenmiş

Şimdiyse Brad Pitt, eski eşinin ünlü Fransız üzüm bağının yarısını Rus oligarka sattığını "basın açıklamasından öğrendiğini" iddia ediyor. 

Çiftin, Fransa'daki 160 milyon dolarlık Miraval Şatosu işletmesine "karşılıklı ve bağlayıcı taahhütü" vardı. Buna göre her ikisi de diğerinin izni olmadan paylarını satmamayı kabul etmişti. 

Ancak aktörün avukatlarına göre 59 yaşındaki Pitt, eşinin yüzde 50 hissesini "gizlice" sattığını ve yeni iş ortakları olduğunu 2021'de yapılan bir basın açıklamasıyla öğrendi.

Daily Mail'in özel haberine göre alıcı, Hollywood bağlantısını kullanarak itibarını aklamak isteyen milyarder bir oligark tarafından yönetilen Rusya bağlantılı holdingin parçasıydı. 

Los Angeles Yüksek Mahkemesi'nde açılan ve Daily Mail tarafından elde edilen belgede, "Duruşmada da gösterileceği üzere, Jolie'nin eylemleri hukuka aykırıdır, Pitt'e ciddi ve kasıtlı olarak zarar vermiş ve kendisini haksız yere zenginleştirmiştir" ifadeleri kullanıldı.

"Jolie üstüne düşeni yapmadı"

Pitt'in avukatları tarafından hazırlanan evraklar, şarapçılık işinin Pitt'in "tutkusu" olduğunu ve 2013'te saygın şarap üreticisi Marc Perrin'le bir araya gelmesine vesile olduğunu iddia ediyor:

Birlikte, aile tarafından işletilen bir Fransız şarap işletmesi olarak markalaşan ilk üst düzey roze şaraplardan birini yaratacaklardı. Bu strateji başarıya ulaştı. Pitt ve Perrin'in yönetiminde Miraval, milyonlarca dolarlık küresel bir işletme ve dünyanın en saygın roze şarap üreticilerinden biri haline geldi. Ancak Jolie, Pitt'in aile adına gösterdiği çabaları desteklemesine rağmen, Miraval'ın başarısı için gerekli işlerin hiçbirini yapmadı.

Pitt, Jolie'nin hisselerini Yuri Shefler'e satarak, şarap bağlarının Rusya'nın Ukrayna işgaliyle ilişkilendirildiğini ve saygın şarabın itibarını zedelediğini iddia ediyor. 

Jolie ve Pitt'in son kavgası, kısa süre içerisinde çirkin bir çamur atma yarışına dönüştü. 47 yaşındaki Angelina Jolie, Brad Pitt'i 2016'da kendisine ve çocuklarına fiziksel saldırıda bulunmakla suçlamıştı. Jolie, Pitt'in özel jetiyle yaptıkları uçuş sırasında eşinin kendisine ve iki çocuğuna saldırdığını ileri sürmüştü.

Independent Türkçe, Daily Mail, New York Post


Halkın sevgilisi olan kuğuyu yiyen gençler gözaltına alındı

New York polis memurları (arşiv - Reuters)
New York polis memurları (arşiv - Reuters)
TT

Halkın sevgilisi olan kuğuyu yiyen gençler gözaltına alındı

New York polis memurları (arşiv - Reuters)
New York polis memurları (arşiv - Reuters)

Yetkililere göre üç genç, ABD'nin New York eyaletindeki bir kasabada yer alan göletteki sevilen bir kuğuyu öldürüp yedikleri için gözaltına alındı.

Manlius Polis Çavuşu Ken Hatter, Syracuse'dan 18 yaşındaki Eman Hussan'ın anne kuğu Faye'in öldürülmesiyle bağlantılı olarak gözaltına alındığını söyledi. Her ikisi de Syracuse'lu olan 16 ve 17 yaşlarındaki iki kişi daha gözaltına alındı.

Manlius yetkilileri, üç arkadaşın pazar gecesi kasabanın göletindeki bir çitin üzerinden tırmanıp dişi kuğuyu yuva yaparken zapt ettiklerini söyledi.

Dedektiflerin belirttiği üzere, kuğunun büyük bir yaban ördeği olduğunu düşünen gençler onu "avlamaya" karar verdiklerini söylüyor.

Gazetecilere konuşan Çavuş Hatter şöyle dedi: 

Onun kuğu olduğunu bilmiyorlardı ve vahşi bir hayvan olmadığından, aslında Manlius Köyü'ne ait olduğundan da haberleri yoktu.

Polis gençlerin kuğuyu, içlerinden birinin Syracuse'daki evine götürerek burada pişirip yediğini ifade etti.

Ayrıca kuğunun 4 yavrusunu da göletten alan gençler, onları evcil hayvan olarak yetiştirmeyi planlıyordu. Halihazırda yavruların 4'ü de kuşlarla ilgilenen bir biyoloğun gözetiminde. Ayrıca kuğunun öldürülmesinin ardından Faye'in partneri Manny'nin de göletten çıkarılarak başka bir yere yerleştirileceği belirtiliyor.

Manlius Belediye Başkanı Paul Whorrall, "Biyolog muhtemelen 6 hafta daha onlara bakacak çünkü yavrular henüz gölete geri konmaya ve kendi başlarına yaşamaya hazır değil. Kuğuların sonsuza kadar aynı eşle birlikte olmasının taşıdığı önemden dolayı bu noktada Manny'yi muhtemelen göletten çıkaracağız. Faye'i kaybetmek Manny'yi hırçınlaştırabilir" dedi.

Whorrall, "Kuğular 1905'ten beri burada. Biz de onlarla ilgileniyoruz, bakımlarını yapıyoruz, besliyoruz, her şeylerini karşılıyoruz" diye ekledi.

Onlar her zaman bizim oldular. Bunu sürdürmeye de devam edeceğiz. Halkın bunun sona ermediğini bilmesi gerekiyor. Kuğulara sahip çıkmaya devam edeceğiz ve umarım bir noktada normale döneriz.

Üç şüpheliye de D sınıfı bir suç olan üçüncü dereceden büyük hırsızlık, D sınıfı bir suç olan ikinci dereceden mülke zarar verme, B sınıfı bir kabahat olan 5. dereceden komplo ve A sınıfı bir kabahat olan üçüncü dereceden mülke izinsiz girişten suç isnat edildi.

Hussan gözaltına alındıktan sonra duruşmalara katılma ve başka suç işlememe şartıyla serbest bırakıldı. 18 yaşındaki genç, 15 Haziran'da Manlius Köyü Mahkemesi'ne çıkarılacak.


Tupac Shakur, Hollywood Bulvarı'nda bir yıldızla onurlandırılacak

AP
AP
TT

Tupac Shakur, Hollywood Bulvarı'nda bir yıldızla onurlandırılacak

AP
AP

Tupac Shakur'un Hollywood Bulvarı'na ölümünden sonra eklenecek yıldızla onurlandırılacağı, kuruluşun 31 Mayıs Çarşamba günü yaptığı açıklamada belirtildi.

Hayatını kaybetmiş rap ikonunun kız kardeşi Sekyiwa "Set" Shakur, 7 Haziran'da onun adına bu onuru kabul edecek.

Shakur, 1996'da Las Vegas'ta bir araçtan yapılan silahlı saldırı sonucu hayatını kaybettiğinde 25 yaşındaydı.

Hollywood Bulvarı yapımcısı Ana Martinez yaptığı açıklamada, "Tupac Shakur bir rapçi, oyuncu, aktivist, şair ve devrimciydi" dedi.

Ölümünün ardından onlarca yıl boyunca zeitgeist'ın parçası olmayı sürdüren bu ikonik sanatçı, gelecek yıllarda da önemli bir kültürel figür olmaya devam edecek.

Martinez, "Los Angeles'ın yetiştirdiği isimlerden biri olarak şüphesiz ki Tupac'ın yıldızı en çok ziyaret edilen yıldızlar listesine eklenecek" diye devam etti.

Geçen ay da belediye meclisinin oybirliğiyle aldığı kararla Kaliforniya'daki bir caddenin bir bölümüne, Ambitionz Az A Ridah'yla tanınan rapçinin adının verileceği duyurulmuştu.

Haberlere göre Shakur'un bir zamanlar yaşadığı Merritt Gölü kıyısındaki MacArthur Bulvarı'nın bir bölümü mevcut adını korurken, aynı zamanda buna ek olarak Tupac Shakur Yolu onursal adını alacak.

Hatıra plaketleri ve değişikliği gösteren tabelaların masraflarını Tupac Shakur Vakfı karşılayacak.

Belediye Meclisi'nin aldığı karara göre caddenin yeniden adlandırılan kısmı halka Shakur'un Oakland'a katkılarını hatırlatacak ve sanat ve kültürü yücelterek toplumsal değişim için bir katalizör görevi görecek.

Geçen yıl rapçi Snoop Dogg, Shakur'la geçirdiği son anları anlatmıştı.

Impaulsive isimli podcast'te Snoop Dogg, Tupac'ın hastanedeki yatağının yanına gittiği anlatmıştı:

İçeri girdiğimde sanki orada değilmiş gibi hissettim ve bayıldım.

Snoop Dogg, Tupac'ın annesiyle yaptığı bir konuşmayı da paylaşmıştı. Annesi ona "yavrusunun" önünde güçlü kalmasını söylemiş.

Ajanslardan da yararlanılmıştır.


83 yaşında baba olmaya hazırlanan Al Pacino, 29 yaşındaki sevgilisinden DNA testi istedi

Usta oyuncunun biri 33 diğer ikisi 22 yaşında olmak üzere üç çocuğu var (AP/Instagram)
Usta oyuncunun biri 33 diğer ikisi 22 yaşında olmak üzere üç çocuğu var (AP/Instagram)
TT

83 yaşında baba olmaya hazırlanan Al Pacino, 29 yaşındaki sevgilisinden DNA testi istedi

Usta oyuncunun biri 33 diğer ikisi 22 yaşında olmak üzere üç çocuğu var (AP/Instagram)
Usta oyuncunun biri 33 diğer ikisi 22 yaşında olmak üzere üç çocuğu var (AP/Instagram)

83 yaşındaki Al Pacino, bu hafta 29 yaşındaki kız arkadaşı Noor Alfallah'ın 8 aylık hamile olduğunu ve bebek beklediklerini açıklayarak dünyayı şoke etmişti. Ancak Pacino ve Alfallah'ın ilişkilerine ve hamileliğe dair yeni iddilar ortaya atıldı.

Pacino'nun "birini hamile bırakabileceğine inanmayı reddettiği" ileri sürülürken, Alfallah'ın hamileliğini sadece iki ay önce öğrenerek doğum öncesi DNA testi talep ettiği belirtildi. Usta oyuncunun ayrıca Noor Alfallah'la ilişkisinin çoktan bittiğine inandığına dair yeni iddialar ortaya atıldı.

Hamileliği 6. ayda öğrenmiş

Pacino ve Alfallah'a yakın bir kaynak, önceki gün Daily Mail'e açıklama yaparak, "birbirlerine çok aşık" çiftin hamilelikten dolayı çok mutlu olduklarını öne sürmüştü. Çifte yakın kaynak ayrıca Alfallah'ın "servet avcısı" olduğu ve yıllardır bebek istediğini söylediği iddialarına da karşı çıkmıştı.

Ancak TMZ, Kadın Kokusu'nun (The Scent Of A Woman) yıldızının, "bir erkeğin bir kadını hamile bırakmasını engelleyen tıbbi sorunlar nedeniyle" çocuğun kendisinden olduğuna inanmadığını yazdı.

Pacino'nun bebeği ancak Alfallah 6 aylık hamileyken öğrendiği ve bu durum karşısında "şoke olduğu" da iddia ediliyor. Ayrıca 29 yaşındaki prodüktörün, bebeğin babasının gerçekten Pacino olduğunu doğrulayan DNA testini yapmayı kabul ettiği de ileri sürülüyor.

Alfallah'a yakın bir kaynak, Hollywood yapımcısının Pacino'yla pandemiden beri görüştüğünü söylemişti (Instagram)
Alfallah'a yakın bir kaynak, Hollywood yapımcısının Pacino'yla pandemiden beri görüştüğünü söylemişti (Instagram)

Çiftin birlikteliği, aktörün "ilişkinin uzun zaman önce bittiğini düşündüğü" haberlerinin yayılmasıyla bir kez daha manşetlere taşınmış oldu.

"Al Pacino kandırıldı"

Showbiz411'e konuşan kaynaklar Pacino'nun Alfallah tarafından "kandırıldığını" iddia etti ve ekledi: 

Al Pacino'nun daha fazla çocuk sahibi olmak istemediğini biliyordu, ilişkileri yok, bu bir karmaşa.

Kaynaklar, sevgilisinin ilk 11 hafta boyunca Pacino'ya hamilelikten bahsetmediğini de iddia etti.

Alfallah'ın, ünlü oyuncunun Beverly D'Angelo'dan olan 22 yaşındaki kızı Olivia'yla iyi arkadaş olduktan sonra Pacino ile yakınlaştığı söyleniyor.

Alfallah, daha önce efsane rock grubu Rolling Stones'un 79 yaşındaki solisti Mick Jagger ve milyarder Nicolas Berggruen'le de aşk yaşamıştı.

Independent Türkçe, Daily Mail, TMZ


Johnny Depp'in kızı, skandal yaratan dizideki rolü için hangi ünlüden ilham aldığını açıkladı

Lily-Rose Depp, Johnny Depp ve 50 yaşındaki Fransız aktris Vanessa Paradis'in kızı (AP)
Lily-Rose Depp, Johnny Depp ve 50 yaşındaki Fransız aktris Vanessa Paradis'in kızı (AP)
TT

Johnny Depp'in kızı, skandal yaratan dizideki rolü için hangi ünlüden ilham aldığını açıkladı

Lily-Rose Depp, Johnny Depp ve 50 yaşındaki Fransız aktris Vanessa Paradis'in kızı (AP)
Lily-Rose Depp, Johnny Depp ve 50 yaşındaki Fransız aktris Vanessa Paradis'in kızı (AP)

Euphoria'nın yaratıcısı Sam Levinson'ın yeni dizisi The Idol, daha yayımlanmaya başlamadan adından söz ettirmeye devam ediyor. Dünya promiyerini Cannes Film Festivali'nde yapan dizi, içerdiği çıplak sahneler nedeniyle tepki çekerek 5 dakika ayakta alkışlanmış ve "HBO için bile fazla cesur" diye nitelendirilmişti.

Sam Levinson ve The Weeknd adıyla tanınan ünlü şarkıcı Abel Tesfaye tarafından yaratılan dizi, tarikat liderinin pençesine düşen sorunlu pop yıldızını konu alıyor. Johnny Depp'in kızı Lily-Rose Depp, pop yıldızını canlandırırken tarikat lideri rolündeyse Abel Tesfaye izleyicilerin karşısına çıkıyor.

Britney Spears'a benzetildi

Lily-Rose Depp'in canlandırdığı karakter, çalkantılı hayatıyla gündem yaratan ünlü şarkıcı Britney Spears'a benzetilmişti. Extra'dan Rachel Lindsay, Lily-Rose Depp'le bu benzetmeyi konuştu ve hiç beklemediği bir cevap aldı.

Pop şarkıcısının Britney'ye benzeyip benzemediği sorulduğunda, Depp kesin bir dille "Hayır" yanıtını verdi ve sözlerine şöyle devam etti:

Belirli bir kişiye dayanmıyor. Kesinlikle başka birinin hikayesini anlatmaya çalışmıyoruz ve kesinlikle kendimize ait bir hikaye yaratıyoruz. 

Bu rol için ilham aldığı pek çok farklı insan olduğunu söyleyen Depp, sözlerini "Bazıları pop yıldızıydı, bazıları değildi" diyerek sürdürdü.

İlham kaynağı Sharon Stone

Ardından 24 yaşındaki oyuncu, Sharon Stone ve Gene Tierney'den esinlendiğini itiraf etti.

Jocelyn'in aynı anda hem günümüzün modern pop kraliçesi hem de kendi dünyası ve kendi zamanında var olan biri gibi hissetmesini istedim.

Sonra da Hollywood ikonlarına baktığını söyleyen Depp, Gene Tierney ve Sharon Stone gibi aktrislerden ilham aldığını ekledi.

Dizinin çıplak sahneler nedeniyle eleştirilmesiyle ilgili de konuşan Depp, şu ifadeleri kullandı:

Bu kurgusal bir karakter ve kurgusal bir hikaye... Bence tüm sahnelerin cüretkarlığı karakterin çiğliğine katkıda bulunan bir şeydi. Ayrıca karakteri elimden geldiğince keşfetme arzumu da artırdı.

Independent Türkçe, Daily Mail, Extra


MMA dövüşçüsü yaklaşık 3 metrelik timsahla "güreşti"

33 yaşındaki Mike Dragich'in yakaladığı timsahın boyu 3 metreyi biraz geçiyor (Fox 35 Orlando/Instagram)
33 yaşındaki Mike Dragich'in yakaladığı timsahın boyu 3 metreyi biraz geçiyor (Fox 35 Orlando/Instagram)
TT

MMA dövüşçüsü yaklaşık 3 metrelik timsahla "güreşti"

33 yaşındaki Mike Dragich'in yakaladığı timsahın boyu 3 metreyi biraz geçiyor (Fox 35 Orlando/Instagram)
33 yaşındaki Mike Dragich'in yakaladığı timsahın boyu 3 metreyi biraz geçiyor (Fox 35 Orlando/Instagram)

ABD’nin Florida eyaletinde MMA dövüşçüsü Mike Dragich, bir ilkokulun önünde tespit edilen timsahı yakaladı. Eski bir asker olan Dragich, timsahla ilgili ihbarın gelmesinin ardından Jacksonville itfaiyecileriyle sürüngenin yanına gitti. 

O anlarda çekilen videoda Dragich, yakalamak için yanına aldığı özel bir aparatla hayvana yaklaşıyor. 

Timsah yakalama lisansı da olan amatör dövüşçü, hayvanın kuyruğuna vuruyor. Dragich daha sonra timsahı kuyruğundan çekiyor. Aparatı hayvanın kafasına geçirmeyi başaran dövüşçü, güçlü timsahın kurtulma çabalarına karşı koyuyor. Dragich ve itfaiye ekipleri daha sonra üstüne oturup timsahı hareketsiz bırakıyor.

Dragich, FOX 35 kanalına "Oraya gittik, kapıdan geçtik ve bum" dedi:

Timsah otoparkta gitmeye hazırdı. Bizim de işimizi halletmemiz gerekiyordu. Batman gibi hissettim, gerçekten. 

Florida yaklaşık 1,3 milyon timsaha ev sahipliği yapıyor. 

Yetkililer, timsah saldırılarının nadir olduğunu ancak yine de halkın dikkat etmesi gerektiğini söylüyor.

Florida Balık ve Yaban Hayatı Koruma Komisyonu, insanların yaşadığı yerde yakalanan timsahların bölgeye daha sonra dönmemesi ve diğer yerlerdeki timsahların düzenini bozmaması için itlaf edildiğini belirtiyor.

 

Independent Türkçe, New York Post, Newsweek


Nintendo tabancasıyla benzinci soydu

David Dalesandro, York County Gözaltı Merkezi'nde parmaklık arkasına kondu (York County Şerif Bürosu)
David Dalesandro, York County Gözaltı Merkezi'nde parmaklık arkasına kondu (York County Şerif Bürosu)
TT

Nintendo tabancasıyla benzinci soydu

David Dalesandro, York County Gözaltı Merkezi'nde parmaklık arkasına kondu (York County Şerif Bürosu)
David Dalesandro, York County Gözaltı Merkezi'nde parmaklık arkasına kondu (York County Şerif Bürosu)

ABD'de hırsız, Nintendo'nun tabanca şeklindeki oyun koluyla soygun gerçekleştirdi. David Dalesandro, Güney Karolina eyaletine bağlı Sharon'daki bir akaryakıt istasyonuna salı günü gitti.

Duck Hunt, Türkçede "ördek avı" anlamına geliyor (Nintendo)
Duck Hunt, Türkçede "ördek avı" anlamına geliyor (Nintendo)

Peruk ve maske takan soyguncu, kasiyere pantolonuna sıkıştırdığı oyun kolunu gösterip para istedi.

York County Şerif Bürosu, Dalesandro'nun oyun kolunu siyaha boyayarak daha gerçekçi gözükmesini amaçladığını bildirdi. Cihaz, 1984'te yayımlanan ünlü oyun Duck Hunt'ta kullanılıyordu. 

Çalışan, "silahı" görünce kasadaki 300 doları hırsıza verdi. Dalesandro akaryakıt istasyonundan çıkınca yetkililerle temasa geçildi.

Polis ekipleri, 25 yaşındaki zanlıyı benzincinin hemen aşağısında bir otoparkta yakaladı. Oyun konsolu da pantolonun içinde bulundu. Dalesandro hakkında silahlı soygun ve hırsızlık suçlamalarından dava açıldı.

 

Independent Türkçe, New York Post, WFSB


Afrika'da ölüm kalım savaşı: Yaşlı manda, aslanları kurnazlıkla yendi

Yaban hayatında mandalarla aslanlar sık sık karşı karşıya geliyor (Facebook/Latestsightingskruger)
Yaban hayatında mandalarla aslanlar sık sık karşı karşıya geliyor (Facebook/Latestsightingskruger)
TT

Afrika'da ölüm kalım savaşı: Yaşlı manda, aslanları kurnazlıkla yendi

Yaban hayatında mandalarla aslanlar sık sık karşı karşıya geliyor (Facebook/Latestsightingskruger)
Yaban hayatında mandalarla aslanlar sık sık karşı karşıya geliyor (Facebook/Latestsightingskruger)

Güney Afrika'daki Kruger Ulusal Parkı'nda yalnız manda, aslan sürüsüyle mücadele etti. Manda, aslanları kurnaz hareketiyle yendi. Parktaki Fil Yürüyüşü İnzivası adlı konaklama mekanının müdürü Antoni Britz, geçen hafta meydana gelen karşılaşmayı görüntüledi.

Britz, yaban hayatından haberler paylaşan Latest Sightings'e o anları anlattı. Mandanın su içmek için timsahlarla dolu nehre yaklaştığını söyleyen Britz, aslanların yaşlı hayvanı takip ettiğini söyledi. Ancak sığır, Vurhami Sürüsü diye bilinen aslanları görünce onlara doğru hücum etti.

Müdür Britz, sürünün avlanmada deneyimsiz genç üyeleri olduğunu ve mandanın onları biraz gerdiğini söyledi:

Mesafelerini korudular ama pes etmediler.

Manda bunun ardından aslanlardan kurtulma umuduyla timsahlarla dolu nehre girdi. Britz bundan sonrasını şöyle anlattı:

Aslanların bu noktada ne yapacaklarına dair kafaları karıştı. Çelişkiye düştüler. Manda, timsah istilasındaki suda öylece durursa hayatta kalamayacağını anladı. Nehrin diğer tarafına geçti.

Yenilgiyi kabullenen aslanlarsa su içmeye başladı. Britz, "Belki de aslanlar, sadece biraz yemek için timsah istilasındaki suyu geçecek kadar cesur değildi" dedi.

Afrika mandası diye de bilinen bu hayvanların uzunluğu 1,7-3,4 metre arasında değişiyor. Mandaların ağırlığı 400-900 kilogram arasında oluyor. 

 

Independent Türkçe, Latest Sightings, Hindustan Times