TikTok CEO'sunun ABD Kongresi'ne verdiği ifadede öne çıkan 5 nokta

5,5 saat ter döken baş yönetici, çocuklarının TikTok kullanmadığını itiraf etti

TikTok'a getirilmesi planlanan yasakların temel gerekçesi veri güvenliği (Reuters)
TikTok'a getirilmesi planlanan yasakların temel gerekçesi veri güvenliği (Reuters)
TT

TikTok CEO'sunun ABD Kongresi'ne verdiği ifadede öne çıkan 5 nokta

TikTok'a getirilmesi planlanan yasakların temel gerekçesi veri güvenliği (Reuters)
TikTok'a getirilmesi planlanan yasakların temel gerekçesi veri güvenliği (Reuters)

Çin merkezli ByteDance şirketinin sahip olduğu sosyal medya platformu TikTok'un CEO'su Shou Zi Chew, ABD Kongresi'nde yaklaşık 5,5 saat ifade verdi.
TikTok, ABD'de son dönemde ByteDance'in Çin Komünist Partisi'yle (ÇKP) olası bağları, yurttaşların verilerini toplaması ve gençlere yönelik zararlı içeriklere yer vermesi gibi iddialarla gündemde. 
Shou ise ABD Temsilciler Meclisi Enerji ve Ticaret Komitesi tarafından perşembe günü düzenlenen oturumda, milletvekillerinin sorularını yanıtladı.
Singapur doğumlu 40 yaşındaki CEO, platformun ÇKP'nin talepleri doğrultusunda hareket etmediğini ve ABD'deki kullanıcıların verilerini toplamadığını savundu. 
Shou'nun ifadesinden öne çıkanlar şöyle:

1 - Hem Demokratların hem de Cumhuriyetçilerin hedefinde
Shou, ifadesinde hem Demokratların hem de Cumhuriyetçilerin sorgulamalarına maruz kaldı.
Komisyondaki Cumhuriyetçi milletvekili Buddy Carter, farklı görüşteki iki partinin tartışmalı konular hakkında nadiren fikir birliğine vardığına dikkat çekerek, "Kongre'de iki partinin de en çok anlaştığı komisyona hoş geldiniz" ifadelerini kullandı.
Diğer bir Cumhuriyetçi milletvekili Dan Crenshaw da TikTok CEO'suna "Cumhuriyetçileri ve Demokratları bir araya getirdiğiniz için teşekkür ederim" dedi.

2 - ByteDance, ABD'deki verilere erişebiliyor
İfadesinde veri güvenliği endişelerine değinen Shou, ABD'li teknoloji şirketi Oracle'la birlikte "Teksas Projesi" adını verdikleri bir çalışma yürüttüklerini söyledi. Buna göre TikTok'taki Amerikan yurttaşlarına ait tüm verilerin ABD'de tutulması öngörülüyor.
Öte yandan Shou, programın henüz tam kapasiteyle çalışmadığını ve bu nedenle Çin'deki ByteDance mühendislerinin, ABD'deki yurttaşların verilerine erişimi olduğunu doğruladı. Fakat CEO bu verilerin hiçbir şekilde depolanmadığını ya da başkalarıyla paylaşılmadığını öne sürdü.
Komisyondaki milletvekilleriyse bu verilerin Pekin yönetiminin eline geçmesini engelleyecek hiçbir mekanizma bulunmadığını savundu. 
Çin Dışişleri Bakanlığı'ndan dün yapılan açıklamadaysa, devletin diğer ülkelerdeki hiçbir veriyi talep etmediği ileri sürüldü.

3 - CEO'nun ByteDance'te hisseleri bulunuyor
ByteDance'in eski baş finans danışmanı olan Shou, ilk başta firmada hissesi olup olmadığına dair bilgi paylaşmak istemese de komisyonun ısrarları üzerine şirketin hissedarı olduğunu itiraf etti.
Birleşik Krallık'ın kamu yayımcısı BBC'nin değerlendirmesinde bu açıklamanın, TikTok'la ByteDance arasında mesafe koymaya çalışan Shou'nun savunmasının en zayıf kısmı olduğuna dikkat çekildi. 

4 - Çocukları TikTok kullanmıyor
Shou, Demokrat milletvekili Nanette Barragan'ın sorusu üzerine çocuklarının TikTok kullanmadığını da söyledi. 
TikTok CEO'su, çocuklarının Singapur'da yaşadığı için uygulamayı kullanmadığını ifade etti. Bu ülkede uygulamanın 13 yaşından küçük çocuklar tarafından kullanılmasına izin verilmiyor. CEO, çocukları ABD'de olsa programı kullanmalarında sorun görmeyeceğini de söyledi.

5 - Cambridge Analytica misillemesi
İfade boyunca tansiyon zaman zaman yükselse de Shou'nun genellikle sakin bir tavır takındığı ve komisyon üyeleriyle tartışmaya girmediği görüldü. 
Öte yandan TikTok'un kullanıcıların verisini topladığına yönelik eleştirilerin yöneltildiği bir anda Shou, komisyon üyelerine karşılık vererek şunları söyledi: 
"Kusura bakmayın ama Amerikan şirketlerinin veri konusunda pek parlak bir sicili yok. Facebook ve Cambridge Analytica'ya bir bakın."
BK merkezli veri analiz firması Cambridge Analytica'nın yaklaşık 50 milyon Facebook kullanıcısının bilgilerini topladığı 2018'de ortaya çıkmış ve dünya kamuoyunda büyük tepki yaratmıştı. 

Independent Türkçe, BBC, AA



Hong Kong'da tartışma yaratan öneri: "Yönetimin karalanması yasaklansın"

Hong Kong Baş Yöneticisi John Lee (Reuters)
Hong Kong Baş Yöneticisi John Lee (Reuters)
TT

Hong Kong'da tartışma yaratan öneri: "Yönetimin karalanması yasaklansın"

Hong Kong Baş Yöneticisi John Lee (Reuters)
Hong Kong Baş Yöneticisi John Lee (Reuters)

Shweta Sharma Muhabir 

Hong Kong'un yasama meclisi, milletvekillerinin yönetimi "karalamasını" yasaklayacak ve Pekin'in kent üzerindeki genel kontrolüne "samimi destek" verilmesini zorunlu kılacak bir dizi yeni etik kural teklif etti.

Sadakati sağlamayı amaçlayan kurallar, bunların ihlali durumunda uzaklaştırmalar ve maaş kesintilerini de içeren 5 aşamalı bir ceza sistemi öngörüyor.

Hong Kong Yasama Konseyi'ne (LegCo) bu hafta sunulan yeni etik kuralların, Meclis Komitesi tarafından incelendikten sonra bir sonraki yasama döneminin başında yürürlüğe girmesi bekleniyor.

Belgeye göre milletvekillerinin görevlerini yerine getirirken "Baş Yönetici'ye" ve Özel İdari Bölge (ÖİB) yönetimine "samimi destek" vermeleri ve yapıcı bir tutum sergilemeleri gerekiyor.

Metinde "Baş Yönetici'nin ve ÖİB yönetiminin görevlerindeki güvenilirliğini kasten karalamamalı; yürütmenin liderliğindeki yönetimin etkinliğini isteyerek zayıflatmamalı ya da baltalamamalılar" diye ekleniyor.

Ayrıca yalnızca Pekin'e ve Çin Komünist Partisi'ne (ÇKP) sadık kişilerin Hong Kong'da kamu görevi üstlenebileceği yönündeki emirlere atıfta bulunarak "Hong Kong'u vatanseverlerin yönetmesi" ilkesinin kapsamlı bir şekilde hayata geçirilmesi çağrısında bulunuyor.

Hong Kong Free Press'e göre LegCo Başkanı Andrew Leung, kuralların milletvekillerinin konuşmasını engellemeyeceğini söyledi ancak "kırmızı çizgiyi aşmamaları" gerektiğine dair onları uyardı.

LegCo yeni kuralları uygulamak için Üyelerin Menfaatleri Komitesi'nin rolünü genişleterek adını "Yasama Konseyi Denetleme Komitesi" olarak değiştirmeyi önerdi.

Yeniden yapılandırılan bu organ, milletvekilleri hakkındaki şikayetleri soruşturma ve disiplin cezaları uygulama yetkisine sahip olacak.

Gözlemciler bu etik kuralların, 2020'de çıkarılan ulusal güvenlik yasasından bu yana siyasi muhalefet üzerindeki denetimi sıkılaştırmak ve yalnızca Pekin yanlısı "vatanseverlerin" Hong Kong'u yönetmesini sağlamak amacıyla yürütülen daha geniş kapsamlı bir baskının parçası olduğunu belirtiyor.

Çin anakarasına sınır dışı edilmeleri öngören bir yasa tasarısına tepki olarak 2019'da patlak veren hükümet karşıtı kitlesel protestoların aylarca sürmesinin ardından Pekin, Haziran 2020'de ulusal güvenlik yasasını yürürlüğe koyarak muhalefeti etkin bir şekilde susturdu.

O zamandan beri, önde gelen birçok aktivist ya yargılanıyor ya hapse atılıyor, demokrasi yanlısı medya kuruluşları kapatılıyor ve sivil toplum örgütleri dağılıyor veya faaliyetlerini gizlice sürdüyor.

Mart 2021'de Pekin, Hong Kong'u yalnızca "vatanseverlerin" yönetebilmesini sağlamayı amaçlayan bir yasa çıkardı.

Bu reformla yasama meclisindeki demokratik temsil azaldı, seçimlere daha sıkı denetim geldi ve adayları değerlendirmek için Pekin yanlısı bir inceleme komitesi kuruldu.

Hong Kong yönetimi bu değişikliğin kentin istikrarını ve refahını koruyacağını iddia etse de demokrasi yanlısı adayların seçime girmesini fiilen engellediği için uluslararası kamuoyundan geniş çapta eleştiriye maruz kaldı.

 Independent Türkçe, independent.co.uk/asia