Reisi zorlukların üstesinden gelmekten bahsederken ekonomideki ‘dengesizlik’ten Ruhani’yi sorumlu tuttu

Reisi, dün Tahran'da hükümetinin üst düzey yetkililerinin katıldığı toplantıda bir konuşma yaptı (İran Cumhurbaşkanlığı)
Reisi, dün Tahran'da hükümetinin üst düzey yetkililerinin katıldığı toplantıda bir konuşma yaptı (İran Cumhurbaşkanlığı)
TT

Reisi zorlukların üstesinden gelmekten bahsederken ekonomideki ‘dengesizlik’ten Ruhani’yi sorumlu tuttu

Reisi, dün Tahran'da hükümetinin üst düzey yetkililerinin katıldığı toplantıda bir konuşma yaptı (İran Cumhurbaşkanlığı)
Reisi, dün Tahran'da hükümetinin üst düzey yetkililerinin katıldığı toplantıda bir konuşma yaptı (İran Cumhurbaşkanlığı)

İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi dün vatandaşlarına verdiği sözleri yerine getireceğini söyledi. İnsanlara ‘karamsarlığı empoze etmenin affedilemez bir günah olduğu’ uyarısında bulunan Reisi, ‘dengeli’ bir dış politika yürüttüğünü savundu. Bu dış politikaya uygun olarak İran ile çalışmak isteyen ülkelere açık kapı bırakan İran Cumhurbaşkanı, ekonominin bozulmasından ve ülkenin karşı karşıya olduğu zorluklardan selefi Hasan Ruhani liderliğindeki önceki hükümeti sorumlu tuttu.
İran hükümetinin resmi internet sitesinde, Cumhurbaşkanı Reisi'nin bakanlar ve devlet kurumlarının yetkililerinin katıldığı ortak bir toplantıda yaptığı konuşma aktarıldı. Reisi konuşmasında, “Hükümetin iç politikası, ülkenin enerjisine ve tüm ülkelerle ilişkilerde dengeli dış politikaya bağlı olsa da biz ülke meselelerini, bazı ülkelerin surat asmasına ya da gülümsemesine bağlı tutmadık. Bugün hangi ülke iş birliği yapmak isterse biz buna hazırız” ifadelerini kullandı.
İran Cumhurbaşkanı, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Düşmanların toplumda hoşnutsuzluk yaratma çabalarına ve rejimi hükümetten ayırma komplolarına rağmen, birçok zorluğun üstesinden geldik."
Katı muhafazakâr çizgideki muhalifleri tarafından ‘gülümseme diplomasisi’ izlemekle ve Batı ile ilişkilere güvenmekle suçlanan Hasan Ruhani hükümetine atıfta bulunmadan, zorluklardan önceki hükümeti sorumlu tutan Reisi, bu zorlukların hükümetine önceki hükümetten miras kaldığını söyledi.
İç politika cephesinde ise hükümetinin ‘yanlış yerlere’ çekilmeyeceğini söyleyen Reisi, hükümetinin, ülkenin karşı karşıya olduğu sorunların üstesinden gelmek için ‘tüm devrimci kurumlarla’ çalışacağına söz verdi.
Hükümetin resmi internet sitesinde, konferansın İran’ın Dini Lideri (Rehber) Ali Hamaney tarafından geçtiğimiz salı günü Nevruz vesilesiyle televizyonda yayınlanan konuşmasıyla başlayan bir kampanya çerçevesinde ‘enflasyonu kontrol altına alma ve üretimi artırma’ başlığı altında düzenlendiği belirtildi.
Hamaney, 15 yıldır hükümet politikaları için birinci öncelik haline getirmek amacıyla her yılbaşı arifesinde ekonomiyle ilgili bir slogan kullanıyor. Slogan sembolik bir adım olmasına ve İran anayasasında tanınmamasına rağmen, devlet kurumlarını takipçileri için planlar ve politikalar geliştirmeye mecbur eden bir devlet uygulaması olarak görülüyor.
İran’ın Dini Lideri konuşmasında “Düşmanların istediği değişim ve dönüşümün amacı gerçekte rejimin yapısını, devrimi ve kimliğini değiştirmek ve dönüştürmektir” dedi.
İran Cumhurbaşkanı Reisi’nin konuşmasında kullandığı ifadelerin büyük bölümünü Hamaney'in geçtiğimiz hafta Meşhed şehrinde yaptığı konuşmadan ödünç alması, özellikle de ‘dönüşüm’ ifadesini kullanması dikkat çekti.
Asıl dönüşümün güçlü yanları desteklemeyi ve zayıflıkları telafi etmeyi gerektirdiğini belirten Reisi, “Rehberin (Hamaney) dediği gibi yeni bir morale ve dönüşüme dayalı bir vizyona ihtiyacımız var” dedi.
Bütçe ve yetenek eksikliği hakkında gündeme getirilenleri ‘hayal kırıklığına neden olmak ve topluma karamsarlığı empoze etmek’ olarak nitelendiren Reisi, bunu yapmanın ‘affedilemez bir günah’ olduğunu vurgulayarak, yaşam durumunda bir atılımın ‘kesin’ olduğuna işaret etti.
Reisi, sözlerine şöyle devam etti:
“Hükümet yetkililerinin atılımları hızlandırmak ve insanların yaşamlarını iyileştirmeye ivme kazandırmak için saha çalışması yapması gurur verici. Halka verilen sözlerden hiçbir koşulda cayılmamalı.”
Yetkilileri ekonomideki bozulmayı gidermeye çağıran Reisi, hükümetinin ekonomideki dengesizliği önceki hükümetten devraldığını bir kez daha vurgularken sanayi, ticaret, enerji, tarım ve ekonomi bakanlıkları dahil ilgili bakanlıkların ‘tüm alanlarda üretimi artırmak ve enflasyonu düşürmekle görevli olduğunu’ söyledi.
İran Merkez Bankası, pazar günü, geçtiğimiz yıl boyunca (20 Mart 2022- 20 Mart 2023 tarihleri arasında) enflasyonun yüzde 46,5'e ulaştığını belirten bir rapor yayınlamıştı. Reisi, buna binaen enflasyonu yükseltecek kararlar almamak için komite kurulduğunu duyurdu.
Öte yandan Radio Farda ve IranWire haber sitesinde yer alan haberlere göre İran Merkez Bankası’nın açıkladığı rakamlar, İran yılının son aylarında enflasyonun geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre yüzde 63,9 oranında arttığını gösterdi.
İran Merkez Bankası’nın raporunda yılbaşından önceki son aya ilişkin enflasyondan bahsedilmezken fiyat endeksinin 794,3 olduğu belirtildi. Merkez Bankası’nın geçtiğimiz yılın aynı döneminde yayınladığı rakamlar, yüzde 40,2'lik bir enflasyon oranını gösterirken, fiyat endeksinin 484,6 olduğu açıklanmıştı.
Muhafazakâr çizgideki bir siyasi aktivist Twitter hesabından şunları yazdı: “Reisi, enflasyonu düşürdüğünü yinelerken Merkez Bankası’nın raporu aksini gösteriyor. İktidarda kimse ilerleme treninin geriye doğru gittiğinin farkında değil mi? Biri bunu fark ederse, Cumhurbaşkanı’na tam hızda devam etmemesini söylesin.”



Lübnan Başbakanı Selam Şarku'l Avsat'a konuştu: Silahların devletin elinde toplanması önerisi provokatif değil

Lübnan Meclis Başkanı Nebih Berri, geçen hafta Lübnan Başbakanı Nevvaf Selam'ı kabul etti. (Lübnan Meclis Başkanlığı Basın Bürosu)
Lübnan Meclis Başkanı Nebih Berri, geçen hafta Lübnan Başbakanı Nevvaf Selam'ı kabul etti. (Lübnan Meclis Başkanlığı Basın Bürosu)
TT

Lübnan Başbakanı Selam Şarku'l Avsat'a konuştu: Silahların devletin elinde toplanması önerisi provokatif değil

Lübnan Meclis Başkanı Nebih Berri, geçen hafta Lübnan Başbakanı Nevvaf Selam'ı kabul etti. (Lübnan Meclis Başkanlığı Basın Bürosu)
Lübnan Meclis Başkanı Nebih Berri, geçen hafta Lübnan Başbakanı Nevvaf Selam'ı kabul etti. (Lübnan Meclis Başkanlığı Basın Bürosu)

Lübnan Başbakanı Nevvaf Selam, Şarku'l Avsat'a verdiği demeçte, ‘silahların devletin elinde toplanması’ konusunun hükümetin bir sonraki toplantısının gündemine alınmasının ‘kimseyi kışkırtmak için yapılmadığını’ vurguladı.

Selam, Lübnanlı yetkililer arasında bu konudaki yaklaşımlarda farklılıklar olduğunu yalanlayarak, Cumhurbaşkanı Joseph Avn ve Meclis Başkanı Nebih Berri ile ‘tam ve sürekli istişare’ içinde olduğunu belirtti.

Konuyla ilgili ‘Şii muhalefeti’ söylentilerine şaşırdığını kaydeden Selam, “Bu adım kimseyi kışkırtmak için değil; cumhurbaşkanının yemin törenindeki konuşmasının ve hükümetin bakanlar bildirgesinin temelini oluşturuyor. Şii milletvekillerinin tamamı, cumhurbaşkanını seçen çok büyük bir çoğunluk içinde bu bildirgeye oy verdi ve hükümete iki kez güven oyu verdi” ifadelerini kullandı.

Yapılacak oturum, ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack aracılığıyla sunduğu 3 temel talebin yer aldığı belgeyle ABD ile tartışmaların yeniden başlaması için bir başlangıç olacak. Bu talepler arasında Hizbullah’ın silahlarının toplanması konusu da yer alıyor. Parlamento bugün (perşembe), Bankacılık Düzenleme Yasası Tasarısı ve Yargı Reformu Tasarısı’nı onaylamak için düzenleyeceği oturumda, Barrack'ın belgesinde yer alan ‘reform talepleri’ kısmına yanıt verecek.

Buna karşılık Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım dün akşam yaptığı açıklamada, silahlarının tartışılması ile İsrail'in işgal altındaki Lübnan topraklarından çekilmesi arasındaki bağlantıyı yineledi. Kasım, Barrack’ı ‘ülkede sorun yaratmak ve gerçekleri çarpıtmakla’ suçladı.

Kasım, ateşkesin Litani Nehri'nin kuzeyine kadar uzanma olasılığını reddetti ve “Biz sadece Güney Litani'de geçerli olan anlaşmanın uygulanması için devlete yardım ettik. Her kim ateşkesi silahların geri çekilmesine bağlıyorsa, ona bu meselenin bir iç mesele olduğunu söyleyin” dedi.