Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, UAEA Başkanı Grossi ile görüştü

Ukrayna Cumhurbaşkanlığı Basın Servisi tarafından sağlanan bir fotoğraf, Zelenskiy ve Grossi'nin Zaporijya'daki  Dinyeper hidroelektrik istasyonundaki bir toplantıya katıldıklarını gösteriyor. (EPA)
Ukrayna Cumhurbaşkanlığı Basın Servisi tarafından sağlanan bir fotoğraf, Zelenskiy ve Grossi'nin Zaporijya'daki Dinyeper hidroelektrik istasyonundaki bir toplantıya katıldıklarını gösteriyor. (EPA)
TT

Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, UAEA Başkanı Grossi ile görüştü

Ukrayna Cumhurbaşkanlığı Basın Servisi tarafından sağlanan bir fotoğraf, Zelenskiy ve Grossi'nin Zaporijya'daki  Dinyeper hidroelektrik istasyonundaki bir toplantıya katıldıklarını gösteriyor. (EPA)
Ukrayna Cumhurbaşkanlığı Basın Servisi tarafından sağlanan bir fotoğraf, Zelenskiy ve Grossi'nin Zaporijya'daki Dinyeper hidroelektrik istasyonundaki bir toplantıya katıldıklarını gösteriyor. (EPA)

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) Başkanı Rafael Mariano Grossi’yi kabul etti.
Zelenskiy, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, temaslarda bulunmak üzere Ukrayna'nın Zaporijya şehrine gelen UAEA Başkanı Grossi ile görüştüğünü belirtti.
Görüşmede Dinyeper Hidroelektrik Santraline Rus füze saldırılarının sonuçlarını ve santrali olası yeni saldırılardan korumak için alınan önlemleri ele aldıklarını kaydetti.
Zaporijya Nükleer Santralindeki durumu detaylı olarak değerlendirdiklerini aktaran Zelenskiy, "Rus birliklerin ve personelin Zaporijya Nükleer Santralinden ve ona yakın bölgelerden derhal çekilmemesi durumunda nükleer güvenliği yeniden sağlamaya yönelik herhangi bir girişim başarısızlığa mahkum." ifadesini kullandı.
Zelenskiy, Ukrayna'da nükleer enerji tesislerinin güvenliğinin sağlanmasına verdiği destekleri için Grossi'ye teşekkür ederek, ülkesinin enerji güvenliğinin sağlanmasında onun önemli rol oynadığını belirtti.
Öte yandan Grossi, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, Zaporijya ziyareti çerçevesinde incelemelerde bulunduğu Dinyeper Hidroelektrik Santralinde Zelenskiy ile görüştüğünü aktardı.
Grossi, "Dinyeper Hidroelektrik Santrali, Zaporijya Nükleer Santralinin nükleer güvenliğini sağlayan sistemin ayrılmaz bir parçasıdır. Zelenskiy, barajdaki son hasarları gösterdi." ifadesini kullandı.



Öcalan, 26 yıl hapis yattıktan sonra kendisini ‘barış elçisi’ olarak nitelendiriyor

Dünyanın dört bir yanındaki Kürtler Öcalan'ı bir kahraman olarak görüyor ve serbest bırakılmasını talep ediyor. (AFP)
Dünyanın dört bir yanındaki Kürtler Öcalan'ı bir kahraman olarak görüyor ve serbest bırakılmasını talep ediyor. (AFP)
TT

Öcalan, 26 yıl hapis yattıktan sonra kendisini ‘barış elçisi’ olarak nitelendiriyor

Dünyanın dört bir yanındaki Kürtler Öcalan'ı bir kahraman olarak görüyor ve serbest bırakılmasını talep ediyor. (AFP)
Dünyanın dört bir yanındaki Kürtler Öcalan'ı bir kahraman olarak görüyor ve serbest bırakılmasını talep ediyor. (AFP)

PKK’nın feshedildiğini ve silah bıraktığını açıklayan kurucu lider Abdullah Öcalan, Türkiye tarihine ‘barış elçisi’ olarak adını yazdırdı.

27 Şubat'ta yüz binlerce Kürt Türkiye'nin güney ve doğusundaki şehirlerde, Suriye'nin kuzeydoğusunda binlerce Kürt  sokaklara dökülerek Öcalan'ın PKK'ya yaptığı dağılma ve silah bırakma çağrısına destek verdi.

76 yaşındaki Öcalan, 26 yıldır Türkiye'nin batısındaki Marmara Denizi'nin güneyinde, İstanbul'a 51 kilometre uzaklıkta Bursa iline bağlı İmralı Adası’ndaki izole bir cezaevinde tek başına tutulmasına rağmen, Türkiye'deki Kürt sorununun çözümü konusunda halen ‘anahtar’ ve ‘gerekli adam’ olarak görülüyor.

hyuı
Öcalan'ın PKK'ya silah bırakma ve dağılma çağrısını duyururken çekilen son fotoğrafı (EPA)

4 Nisan 1949'da Şanlıurfa'nın Halfeti ilçesine bağlı Ömerli köyünde bir çiftçi ailesinin çocuğu olarak dünyaya gelen Öcalan’ın fikirleri, 1970'lerde solcular ve sağcılar arasında yaşanan şiddetli sokak çatışmalarıyla şekillendi.

Kürtlerin ‘kahraman’ olarak gördüğü Öcalan, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi'nden ayrıldıktan sonra bağımsız bir Kürt devletinin kurulması için mücadele etmeye yemin ederek Türk solundan ayrıldı ve 28 Kasım 1978'de Diyarbakır'ın Lice ilçesinde PKK’yı kurdu.

1984'ten bu yana Suriye'de on binlerce insanın ölümüne neden olan bir isyana liderlik etti (kurbanların sayısına ilişkin tahminler 15 bin ila 40 bin arasında değişmekte). Türkiye, ABD ve Avrupa Birliği (AB) PKK’yı terör örgütü olarak tanımlıyor.

zxcdfgt
Öcalan'ın 1999'da Kenya'da yakalandıktan sonra Türkiye'ye getirilişi sırasında çekilmiş fotoğrafı (Arşiv - Türk medyası)

Türkiye'nin 1998'de Öcalan yüzünden Suriye'yi savaşla tehdit etmesinin ardından Şam, savaşın patlak vermesini önlemek için Mısır ve İran'ın araya girmesiyle Öcalan'ı sınır dışı etmek zorunda kaldı ve bunun sonucunda Türkiye'ye, güvenliğine yönelik bir tehdit oluşması halinde PKK üyelerini kovalamak için Suriye topraklarına 5 kilometre mesafeye kadar girme hakkı veren Adana Anlaşması imzalandı.

Öcalan, 15 Şubat 1999'da Kenya'nın başkenti Nairobi'de yakalanıp Türk özel kuvvetlerinin koruması altında Ankara'ya getirilmeden önce Rusya'ya, ardından İtalya ve Yunanistan'a sığınmıştı. 29 Haziran 1999'da terör örgütü kurmak ve yönetmek suçundan idama mahkûm edildi.

Türkiye'nin 2004 yılında AB'ye katılım müzakereleri çerçevesinde idam cezasını kaldırması üzerine cezası infaz edilmedi ve İmralı Cezaevi’ndeki bir hücrede tek başına tutulmak üzere şartlı tahliye imkânı olmaksızın müebbet hapis cezasına çevrildi.

xsdfgrt
Öcalan, 1992 (AFP)

Öcalan'ın 27 Şubat'ta yaptığı ‘barış ve demokratik toplum’ çağrısı, 2000'li yılların başında ve 2013'te başarısızlıkla sonuçlanan iki girişimin ardından üçüncü ateşkes çağrısıydı. Müzakerelerde varılan mutabakatın reddedilmesi ve Türkiye'de Kürt sorunu olmadığı iddia edilmesiyle çatışmaların tetiklemesiyle ikinci çağrı da çöktü. Ancak Erdoğan'ın AK Parti'nin büyük gerilemeler yaşadığı bir seçim dönemine denk gelen önceki tutumuna rağmen, bizzat Öcalan, Kürtler ve Türkler arasında kardeşliği sağlamak ve topluma barış getirmek umuduyla yeni bir barış çağrısıyla, PKK'nın feshedilmesi ve silahsızlandırılması arzusuyla geri döndü... Ancak bu yeni çağrının Türkiye'de ve bölgede Kürt sorununa kalıcı bir çözüm getirip getirmeyeceğini ya da siyaset koridorlarında ve seçim taktiklerinde kaybolup gitmeyeceğini kimse bilmiyor.