Farah Behbehani ve İlahi Nur’u Arama Yolculuğu

Dokuma ve Arap hat sanatı, Kuveytli sanatçının son sergilerindeki çalışmalarında öne çıkıyor

Kuveytli sanatçı Farah Behbehani'nin “Beni nur kıl” sergisinden (ATHR Gallery)
Kuveytli sanatçı Farah Behbehani'nin “Beni nur kıl” sergisinden (ATHR Gallery)
TT

Farah Behbehani ve İlahi Nur’u Arama Yolculuğu

Kuveytli sanatçı Farah Behbehani'nin “Beni nur kıl” sergisinden (ATHR Gallery)
Kuveytli sanatçı Farah Behbehani'nin “Beni nur kıl” sergisinden (ATHR Gallery)

Kuveytli sanatçı Farah Behbehani'nin nakış ve kûfî hat sanatıyla öne çıkan özel bir imzası var. Arap harflerini eserlerine dahil etme konusunda çok başarılı. Harfleri kumaş üzerine ipliklerle örüyor ve ince ince dokuyor. Harfler yumuşak bir şekilde sızarak alıcının kalbine ve vicdanına doğru yol alıyor. Yaratıcılığı harfleri soyut olarak kullanmaktan ibaret değil. Sanatçı, daha ziyade şiirler ve kelimelerle harfleri öne çıkarıyor her eserinde bunlara ek derinlikler kazandırıyor.
Behbehani'nin eserleri şu anda İslam Sanatları Bienali aracılığıyla Cidde'de ve 10 Nisan'a kadar sürecek olan "ATHR Galeri" deki kişisel sergisi aracılığıyla sergileniyor. Bienalin Medine-i Münevvere salonunda yer alan eseri yüksek estetiği ile dikkat çekiyor. Parlak kumaştan yapılmış büyük bir dairenin önünde dururken, yavaş ve sürekli hareketlerle birbirini izleyen üç daireden oluştuğunu, ancak ışık parıldayan ipliklerinden yansıdıkça yumuşak ışık saçtıklarını görmek için yaklaşıyoruz.

Farah Behbehani, Cidde'de bulunan “ATHR Galeri” deki “Beni nur kıl” sergisi ile (Galeri)
Sanatçı eserini "Eser İslam'daki nur kavramını öne çıkarıyor. Nur en güzel isimlerden biri. Peygamber Efendimiz’i tarif ederken kullanılan ifadelerden biri onun nur olması." Şeklinde açıklıyor. Behbehani'nin şiire, özellikle de dini ve tasavvufi şiire ilgis, var. O, bu konuyla ilgili olarak "Burada şair Ahmed Şevki’nin ışık kavramını öven şiiri Nehcül’l-Bürde’den şunun gibi beyitler seçtim:
“Hâdi’nin (Hz. Peygamber’in) doğumu,
Doğuda ve batıda karanlığın içinden Nur yolunu yaydı.”
Eserin ortasındaki dairenin ortasında “Muhammed” ismini görüyoruz. Bu isimden parlak boncuk iplikleri ve cam parçaları dallanarak hidayet nurunu temsil ediyor. Daha büyük olan çemberde şiir beyiti, geometrik şekiller arasında iç içe geçmiş biçimde yer alıyor. En geniş olan üçüncü çemberde ise sanatçı kûfî yazım tarzıyla bazı harfleri işlemiş ve burada Hz. Peygamber’i niteleyen şu isimler görülüyor: Mustafa, Sadık, Emîn, Hâdî, Şefî`, Mütevekkil, Sirâc ve Münîr.
Üç dairenin hareketi devam ediyor, biz sanatçıyı dinliyoruz ve ona bu sürekli hareketin ne anlama geldiğini" soruyorum. Sanatçı buna, “Hareket, evrenin sürekli hareketini temsil ediyor” şeklinde cevap veriyor.

Geometrik şekiller ve Kufi yazı tipi

“Beni nur kıl”
Nur ve nur ipliği/çizgisi, sanatçının "ATHR Galeri" deki kişisel sergisinin ana teması olmaya devam ediyor ve "Beni nur kıl" başlığında ve serginin açıklamasında somutlaşıyor. Serginin açıklamasında şu ifadelere yer verildi: “Kuveytli sanatçı Farah Behbehani'nin "Beni nur kıl" adlı kişisel sergisinin merkezinde, geceleri ışık arayışı ve şafağa duyulan özlem var. Sanatçı nurun taşıyıcısı olmak için ve bu nurun, kalbinde, duyularında ve vicdanında somutlaşması için yalvarıyor. Behbehani, sergilenen eserlerin “kişisel yolculuğunu” temsil ettiğini söylüyor. Sanatçı, yıllardır nur kavramı üzerinde çalıştığını ve çok acı çektiği kişisel bir deneyim aracılığıyla onu gördüğünü, bu tecrübe boyunca zor zamanlar ve birçok karanlık an yaşadığını” belirtti. Sanatçı, “Ailemle birlikte çıktığım bu yolculuğun etkileri yavaş yavaş sanatsal çalışmalarıma da yansımaya başladı sanırım.” Açıklamasında bulundu.
“Nur”u ararken Kur’ân'a ve şiire başvuran sanatçı şunları söyledi: “İslam’da kevni bir kavram olarak ‘Allah göklerin ve yerin nurudur’ ayetinde somutlaşan nuru farklı tefsirlerden araştırmaya başladım. Sanatçı, ilhamını Nur Suresinden alıyor.

Behbehani'nin Cidde İslam Sanatları Bienali'ndeki çalışmasından
Şarku’l Avsat’a konuşan Behbehani, kendi deyimiyle her zaman “öncüsü” olan Halid Saî’ye danıştığını ve onunla çalışması ile ilgili fikri tartıştığını” belirtti. Halid ona, İmam Gazzali’nin Mişkâtü’l Envar isimli kitabı okumasını önerdi. Sanatçı açıklamasına şöyle devam etti: "Kitabı incelemeye başladım ve içinde nur, Allah ile evren arasındaki nuraniyet (nurlu olma) ilişkisi hakkında derin ve güzel fikirler buldum." Kitabın fikirleri onu, İslami geometrinin formlarını görmeye sevk ediyor. Behbehani, “Duygusal dünyadan ve manevi dünyadan bahsediyoruz. Saf nurun kaynağını nasıl ararız? Geometrik şekilleri mutlak güzelliğin ve sonsuzluğun vücut bulmuş hali olarak görüyorum” diyor.
Sergide ziyaretçiler, gümüş iplikle işlenmiş geometrik şekiller taşıyan yarı saydam, ruhani görünümlü beyaz duvar halılarının arasından geçiyor. Sanatçı onlara "Yedi Perde" diyor: "Bu perdelerin her biri, “Nur üstüne nur” ve “Ve biz size apaçık bir nur indirdik” ayetlerinin de aralarında bulunduğu Kur'an-ı Kerim ayetlerini taşıyor. Her bir perde, nihai nur kaynağından yayılan nurun tefsirine atıfta bulunuyor."

Kuveytli sanatçı Farah Behbehani'nin “Beni nur kıl” adlı eserindeki Yedi Perde (ATHR Galeri)
Seçiminin yedi sayısından yana yaptığına dikkat çeken sanatçı, bu seçimin, nurun 7 tefsirine yer veren "Mişkatü’l Envar" kitabından kaynaklandığını belirterek, “Bu perdelerin her birindeki farklı geometrik şekilleri yedi nur seviyesine indirdim. Yeryüzünde gördüğümüz nur, Yaradan'ın nurunun bir yansıması” ifadelerini kullandı. “Gece Namazı” başlıklı asılı parçalardan birinde sanatçı kendi el yazısını kullanıyor ve burada “Yâ Allah” lafzını defalarca tekrarlıyor.

Nur ile Dua
Sergi salonundaki duvarlardan birinde inci boncuklarla işlenmiş geometrik şekil dokumalarının yer aldığı harika bir görsel sergisi var. Sergi 844 parçadan oluşuyor ve her parça birbirinden bağımsız. Parçalar güzel bir şekilde koordine edilmiş. Parçalara, taşıyan gümüş ve altın iplikler kullanılarak şu meşhur duanın sözleri işlenmiş: “Allahım kalbime bir nur, dilime bir nur, sağıma bir nur, soluma bir nur, gözüme bir nur, kulağıma bir nur, bedenime bir nur, üstüme bir nur ver.” Ayrıca sanatçı şu dört şeyi de ekledi: “Zihnime bir nur, içime, esin kaynağıma bir nur ver. Beni nur kıl.”
Behbehani'nin çalışmalarında dikkat çekici olan, içinde barındırdığı dingin manevi enerjinin yanı sıra işleme, kakma ve süslemede görülen güzel işçilik. Sanatçı, bunun iyi olduğu bir zanaat olup olmadığı ile ilgili soruya “işini yapmak için bir grup yetenekli zanaatkara başvurduğunu” söyleyerek yanıt verdi. Sanatçı, konuyla ilgili açıklamalarına şöyle devam etti: “Nakışla bu yüce anlamları somutlaştırmak için, şeffaflık derecesini seçerken ve hafif bir ışıltı veren inci boncukları ve elmas kırıntılarını seçerken onlarla çalıştım. Sadece beyazı kullandık çünkü en saf renk olduğunu düşünüyorum, ışığı geçirir. Kumaştan ve şeffaf boncuklardan sızan ışığı görmek bence çok güzel.” Kufi yazıyı ve işlemeleri toplamak onun için bir meydan okumaydı, ama aynı zamanda sanatçı bu durumu, "içinden geçtiğim ruhani ve kişisel yolculuğumu ifade etmenin güzel bir yoluydu" diye belirtiyor.



Titanic faciasından kalan altın cep saati rekor fiyata satıldı

Ida Straus'un Southampton'dan New York'a gitmek üzere hareketlenen gemide kaleme aldığı mektup açık artırmada 100 bin sterlini (yaklaşık 5,5 milyon TL) gördü (AP)
Ida Straus'un Southampton'dan New York'a gitmek üzere hareketlenen gemide kaleme aldığı mektup açık artırmada 100 bin sterlini (yaklaşık 5,5 milyon TL) gördü (AP)
TT

Titanic faciasından kalan altın cep saati rekor fiyata satıldı

Ida Straus'un Southampton'dan New York'a gitmek üzere hareketlenen gemide kaleme aldığı mektup açık artırmada 100 bin sterlini (yaklaşık 5,5 milyon TL) gördü (AP)
Ida Straus'un Southampton'dan New York'a gitmek üzere hareketlenen gemide kaleme aldığı mektup açık artırmada 100 bin sterlini (yaklaşık 5,5 milyon TL) gördü (AP)

14 Nisan 1912'de bir buzdağına çarparak 1500'ü aşkın yolcusunun ölümüne neden olan Titanic gemisindeki en zengin yolculardan birini saati, cumartesi günü Birleşik Krallık'ta düzenlenen müzayedede satıldı. 

Henry Aldridge and Son Auctioneers'ın Wiltshire'ın Devizes kasabasında yaptığı açık artırmada görülen son fiyat 1,78 milyon sterlin (yaklaşık 99 milyon TL) oldu.

Müzayede evinin yöneticisi Andrew Aldridge, saate verilen bu parayla dünya rekorunun kırıldığını söyleyip ekledi:

Bu, Titanic hikayesine yönelik ilginin sürekliliğini gösteriyor. Gemideki kadın, erkek ve çocuk yolcuların yanı sıra tüm mürettebatın anlatacak birer hikayesi vardı ve bunlar 113 yıl sonra bu hatıra eşyalarıyla aktarılıyor.

Satılan saat, eşi Ida'yla birlikte faciada ölen Isidor Straus'a ait. 

fgth
Cep saati, Titanic'in dalgalar altında kaldığı 02.20'de durmuş (Henry Aldridge & Son)

Söylentilere göre yaşından dolayı cankurtaran sandalına binmesi teklif edilen Isidor Straus, diğer erkeklerle birlikte ölüm riskini almayı tercih etmiş.

Almanya'da doğup ABD Temsilciler Meclisi üyesi olan iş insanının cesedi, kazadan sonra Atlas Okyanusu'nda bulunurken Jules Jurgensen marka 18 ayar altın cep saati de diğer eşyalarıyla birlikte ailesine verildi. 

Filikaya binmeyerek eşinin yanında ölmeyi tercih ettiği bildirilen Ida Straus'un cesediyse bulunamadı.

Andrew Aldridge, çift için şu ifadeleri kullandı:

Strauslarınki gerçek bir aşk hikayesi: Titanic batarken Ida, 41 yıllık eşini terk etmemiş ve bu dünya rekoru niteliğindeki fiyat da onlara gösterilen saygının açık bir göstergesi.

hy
Saati Ida Straus'un eşine 43. doğumgünü hediyesi olarak 1888'de verdiği tahmin ediliyor (Henry Aldridge & Son)

Açık artırmada Titanic'teki diğer eşyalarla birlikte toplam 3 milyon sterlinlik satış gerçekleşti.

Bir önceki rekor, Titanic'teki 700'ü aşkın yolcuyu kurtaran Carpathia gemisinin kaptanına hediye edilen altın cep saatine aitti. 1,56 milyon sterlinlik (yaklaşık 87 milyon TL) açık artırma rekoru, bir yılda kırıldı.

Independent Türkçe, BBC, Sky News


Ünlü aktörden kariyer muhasebesi: Keşke o üç filmde oynasaydım

Gary K. Wolf'un 1981 tarihli romanından uyarlanan Masum Sanık Roger Rabbit'te Bob Hoskins özel dedektif Eddie Valiant rolündeydi (Buena Vista Pictures Distribution)
Gary K. Wolf'un 1981 tarihli romanından uyarlanan Masum Sanık Roger Rabbit'te Bob Hoskins özel dedektif Eddie Valiant rolündeydi (Buena Vista Pictures Distribution)
TT

Ünlü aktörden kariyer muhasebesi: Keşke o üç filmde oynasaydım

Gary K. Wolf'un 1981 tarihli romanından uyarlanan Masum Sanık Roger Rabbit'te Bob Hoskins özel dedektif Eddie Valiant rolündeydi (Buena Vista Pictures Distribution)
Gary K. Wolf'un 1981 tarihli romanından uyarlanan Masum Sanık Roger Rabbit'te Bob Hoskins özel dedektif Eddie Valiant rolündeydi (Buena Vista Pictures Distribution)

Hollywood'un ikonik komedileri, Eddie Murphy bu rolleri reddetmese bambaşka görünebilirdi.

Netflix'te yayımlanan yeni belgeseli Eddie Murphy Olmak'ı (Being Eddie) tanıtmak için Associated Press'e konuşan Murphy, "Keşke oynasaydım" dediği üç büyük filmi açıkladı.

Murphy, "Aslında Hayalet Avcıları'nda (Ghostbusters) oynamam gerekiyordu. Sonra yapmadım. Bitirim İkili (Rush Hour) de öyle. Ah bir de Masum Sanık Roger Rabbit (Who Framed Roger Rabbit)! Bunlar 'Keşke rol alsaydım' dediğim üç büyük film" dedi.

Ünlü komedyen, bu projeleri kaçırdığı için üzülmesinin sebebinin, bu filmlerin "devasa gişe başarıları" elde etmesi olduğunu belirtti. 64 yaşındaki Murphy, yine de fazla pişman olmadığını söyledi. Çünkü Hayalet Avcıları'nı reddetmesi, ona Sosyete Polisi'ndeki (Beverly Hills) Axel Foley rolünü getirdi.

"Hayalet Avcıları yerine Sosyete Polisi'nde oynadım" diyen aktör şöyle anlattı: 

Birini seçmem gerekiyordu, o yüzden aslında benim açımdan iyi sonuçlandı. Masum Sanık Roger Rabbit ise ilk duyduğumda bana çok tuhaf gelmişti, o yüzden reddettim. Sonrasında 'Meğer harikaymış' dedim.

12 Kasım'da Netflix'te yayına giren Eddie Murphy Olmak, ünlü oyuncunun uzun kariyerine dair birçok yeni ayrıntı da içeriyor. 

Belgeselde Murphy, Saturday Night Live'ın (SNL) kendisini "düşüşteki yıldız" diye nitelemesine duyduğu kırgınlığı da dile getirdi. Sözkonusu ifade, 1995 yapımı Brooklyn Vampiri'nin (Vampire in Brooklyn) kötü karşılanmasına yönelik bir skeçte yer almıştı.

1980–1984'te SNL'de yer alan Murphy, kariyerinin başladığı kurumdan böyle bir yorum duymanın darbe gibi geldiğini söyledi:

Gerçekten incinmiştim. Kariyerimle ilgili böyle bir şaka yapılması... Bugün aynı şey başka bir SNL oyuncusu hakkında söylense o espri yayına bile girmezdi.

Independent Türkçe, Variey, Associated Press


En çok izlenen ikinci dizi olmuştu: İptale dair yeni detaylar

The Acolyte yıldızı Amandla Stenberg, iptal kararının ardından "Bu evrende olmak benim için inanılmaz bir onurdu" demişti (Disney+)
The Acolyte yıldızı Amandla Stenberg, iptal kararının ardından "Bu evrende olmak benim için inanılmaz bir onurdu" demişti (Disney+)
TT

En çok izlenen ikinci dizi olmuştu: İptale dair yeni detaylar

The Acolyte yıldızı Amandla Stenberg, iptal kararının ardından "Bu evrende olmak benim için inanılmaz bir onurdu" demişti (Disney+)
The Acolyte yıldızı Amandla Stenberg, iptal kararının ardından "Bu evrende olmak benim için inanılmaz bir onurdu" demişti (Disney+)

Disney+'ın tek sezonun ardından iptal ettiği The Acolyte'ın yaratıcısı Leslye Headland, kararın kendisini şaşırtmadığını ancak duyurulma biçimini beklemediğini söyledi.

The Wrap'e konuşan Headland, "Karara şaşırmadım. Sanırım beni şaşırtan şey, bunun ne kadar hızlı ve ne kadar aleni şekilde yapıldığıydı. Nasıl ele alındığına şaşırdım" dedi: 

Tepkilere, eleştirilere ve izlenme oranlarına dair telefonlar almaya başlayınca 'Tamam, tablo netleşti' diye düşündüm.

The Acolyte'ın düşük izlenme oranları nedeniyle iptal edildiği bildirilmişti ancak daha sonra dizinin Disney+'ın geçen yıl en çok seyredilen ikinci yapımı olduğu ortaya çıkmıştı. 

Headland, Yıldız Savaşları (Star Wars) projelerinin farklı ölçütlerle değerlendirildiğini vurguladı:

Yalnızca o dönemdeki pazara göre değerlendirilmezsiniz; tüm diğer Yıldız Savaşları dizileriyle kıyaslanırsınız.

Headland sözlerine şöyle devam etti:

Nielsen listelerine birkaç kez girdik. Her hafta değil ama birkaç kez. Yeni şeyler denemeye çalışan bir dizi için, izleyicisinin zamanla onu bulmasına fırsat verilmesi değerli olabilirdi. Ama bu benim vereceğim bir karar değildi. Karara tamamen saygı duyuyorum ama elbette üzgünüm.

Eleştirmenlerden olumlu yorumlar alan dizi, yayımlandığı dönemde yoğun ırkçı saldırıların hedefi olmuştu.

Başrol oyuncusu Amandla Stenberg, ekibe yönelik "aşırı muhafazakar öfke, nefret söylemi ve ırkçı saldırılar" olduğunu söylemiş ve iptalin "büyük bir sürpriz olmadığını" dile getirmişti.

Yıldız Savaşları evreninde sıradaki proje, 22 Mayıs 2026'da vizyona girecek olan The Mandalorian & Grogu.

Independent Türkçe, GamesRadar, The Wrap