Yunanistan Yahudileri hedef almaya hazırlanan bir terör şebekesini çökertti

İsrail, İran'ı suçladı

Yunan polisinin dün Atina'da saldırı ihbarı aldığı Yahudi restoranının önünden geçen insanlar (Reuters)
Yunan polisinin dün Atina'da saldırı ihbarı aldığı Yahudi restoranının önünden geçen insanlar (Reuters)
TT

Yunanistan Yahudileri hedef almaya hazırlanan bir terör şebekesini çökertti

Yunan polisinin dün Atina'da saldırı ihbarı aldığı Yahudi restoranının önünden geçen insanlar (Reuters)
Yunan polisinin dün Atina'da saldırı ihbarı aldığı Yahudi restoranının önünden geçen insanlar (Reuters)

Yunanistan Polisi (ELAS), ülkede saldırı hazırlığında olan bir terör şebekesini çökerttiğini ve Atina'daki Yahudi hedeflere saldırı düzenlemeye hazırlanan iki Pakistanlıyı yakaladığını duyurdu.
ELAS tarafından yapılan açıklamada, “Yunanistan polisi ve Ulusal İstihbarat Servisi (NIS) ortaklığında sürdürülen operasyonda, yurt dışından Yunanistan topraklarında özenle seçilmiş hedeflere saldırı hazırlığındaki bir terör şebekesi tasfiye edildi” denildi.
ELAS Sözcüsü Konstantina Demoglidou, yaptığı açıklamada, terör şebekesinin beyninin, Avrupa dışındaki bir ülkede ikamet eden bir Pakistanlı olduğunu söyledi. Fransız Haber Ajansı’nın (AFP) aktardığına göre kimliğinin açıklanmasını istemeyen polis kaynağı, Pakistanlı kişinin İran'da, başkent Tahran'da yaşadığını belirtti.
ELAS tarafından gözaltına alınan 29 ve 27 yaşlarındaki iki kişinin Yunanistan'da yasadışı olarak ikamet eden Pakistanlılar oldukları bilgisini aktaran Demoglidou, Atina’nın merkezinde İsraillilerin uğrak yeri olan, bir sinagog ve bir Yahudi restoranının bulunduğu Yahudi cemaatine ait bir binayı hedef almayı planladıklarını belirtti.
Şüphelilerin, harekete geçmek üzere son talimatları da aldıklarını söyleyen Demoglidou, “(Şüpheliler) hedeflerini seçtiler ve bölgeyi keşfetmeye ve saldırıyı planlamaya başladılar” ifadelerini kullandı.
Bir yargı kaynağının verdiği bilgilere göre iki şüpheli, ‘terör örgütü oluşturmak ve terör örgütüne üye olmak’ suçlamasıyla haklarında soruşturma başlatan Atina Cumhuriyet Savcılığı'na sevk edildi. Yunanistan'ın Terörle Mücadele Yasası uyarınca on yıldan ömür boyu hapis cezasına kadar cezaya çarptırılabilirler.
Aynı kaynağa göre Yunan yargısı, terör şebekesinin, Tahran'da ikamet eden sözde liderini hedef alan ‘bilinmeyen bir kişiye karşı’ da cezai soruşturma başlattı.
ELAS, şüphelilerin, ‘ülkedeki ve kurumlarındaki güvenlik duygusunu baltalamak’ ve ‘Yunanistan’ın uluslararası ilişkilerine darbe vurmak’ istediklerini öne sürdü.
ELAS tarafından yapılan açıklamada daha önce bir ‘terör şebekesinin’ çökertildiği belirtilmişti.
Aynı kaynak, polis müfettişlerinin, şüphelilerin cep telefonlarında, söz konusu Yahudi hedeflerin bulunduğu yerlerle ilgili konuşmalar, video kayıtları ile çizimler bulduğunu söyledi.

İsrail’den Tahran’a suçlama
Öte yandan İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun ofisinden yapılan açıklamada, Tahran, terör şebekesinin arkasında olmakla suçlandı. Açıklamada bunun ‘İran’ın yurtdışındaki İsrail ve Yahudi hedeflerine karşı terörü körüklemeye yönelik yeni bir girişimi’ olduğu vurgulanarak, “Soruşturma, terör şebekesinin İran'dan birkaç ülkeye uzanan geniş bir terör ağının bir parçası olduğunu ortaya çıkardı” denildi.
Hedef alınması planlanan mekân, 2001 yılından bu yana Yunanistan’daki Yahudi cemaati için bir merkezin de olduğu başkent Atina’da çok az sayıdaki Yahudi restoranından biri. Yaklaşık 5 bin kişilik Yahudi cemaatinin yaşadığı Yunanistan, İsrail’le iyi ilişkiler sürdürüyor ve son yıllarda terör saldırılarına tanık olmadı.
Yunanistan Vatandaşı Koruma Bakanı Takis Theodorikakos, yaptığı açıklamada, terör şebekesini tasfiye operasyonunun ‘ülkenin güvenlik servislerinin, tüm Yunanlıların ve ülkeye gelen tüm ziyaretçilerin hayatlarını korumak için üst düzeyde hazırlıklı olduğunu bir kez daha kanıtladığını’ söyledi.
Geleneksel olarak Arap ülkeleriyle iyi ilişkiler içinde olduğu kabul edilen Yunanistan, İsrail ile on yılı aşkın bir süre önce yakınlaşmaya başladı. İki ülke arasında başta askeri, güvenlik ve enerji alanlarında çok sayıda iş birliği anlaşması imzalandı.
Yunanistan, İsrail ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) üç yıl önce Atina'da EastMed Doğalgaz Boru Hattı için bir anlaşma imzaladılar. Boru hattı projesi, Doğu Akdeniz'de hidrokarbon arama çalışmalarının komşu ülke Türkiye ile gerginliği artırması nedeniyle üç ülke tarafından ‘önemli" olarak tanımlandı.
Dört yıldır iktidarda olan muhafazakâr çizgideki Kiriakos Miçotakis hükümeti, katı bir göçmenlik politikası izleyerek ve Avrupa Birliği'nin (AB) dış sınırlarının korunmasından sorumlu kurumu Frontex’in yardımıyla ülkenin sınırlarını göçmenlere kapatarak, ülkenin ‘güvenliğini’ birinci önceliği haline getirdi.

Yunanistan'da yasama seçimlerinin 21 Mayıs'ta
Diğer yandan Başbakan Miçotakis, salı günü sabah saatlerinde Yunanistan'da yasama seçimlerinin 21 Mayıs'ta yapılacağını duyurdu. Miçotakis, Bakanlar Kurulu toplantısında yaptığı açıklamada, “Ülke ve vatandaşların net bir geleceğe ihtiyacı var. Seçimler 21 Mayıs’ta yapılacak” dedi.
Temmuz ayında görev süresi dolacak olan Miçotakis, yeni dönem için arayış içerisinde.
2019’dan beri iktidarda olan sağ çizgideki Yeni Demokrasi Partisi’nin (ND) lideri olan Miçotakis, 28 Şubat'ta bir yolcu treni ile bir yük treninin çarpışmasından beri ülke çapında bir öfke dalgasıyla karşı karşıya. Kaza, ülkenin raylı sisteminde ciddi dengesizliklerin olduğunu ortaya çıkardı.



ABD Savunma Bakanı, uyuşturucu kartellerine karşı "Güney Mızrağı" Operasyonu'nun başlatıldığını duyurdu

ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth (AP)
ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth (AP)
TT

ABD Savunma Bakanı, uyuşturucu kartellerine karşı "Güney Mızrağı" Operasyonu'nun başlatıldığını duyurdu

ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth (AP)
ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth (AP)

ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth, dün uyuşturucu kaçakçılarına karşı Güney Mızrak Harekatı'nın başlatıldığını duyurarak, Batı Yarımküre'nin Amerika'nın mahallesi olduğunu ve "onu uyuşturucu çetelerinden koruyacaklarını" vurguladı.

Hegseth, X platformundaki hesabından yaptığı paylaşımda, "Başkan Trump harekete geçme emri verdi ve Savaş Bakanlığı bunu yürütüyor. Güney Mızrağı Harekatı bugün duyuruldu" ifadelerini kullandı.

ABD Savunma Bakanı, Güney Mızrak Harekatı'nın "vatanımızı savunacağını, uyuşturucu teröristlerini Batı Yarımküre'den uzak tutacağını ve vatanımızı, halkımızı öldüren uyuşturuculardan koruyacağını" belirterek, “Batı Yarımküre, Amerika'nın mahallesidir ve biz onu koruyacağız” dedi.


Rusya'dan Ukrayna'nın başkentine "büyük" bir saldırı düzenlendi

Rus hava saldırılarının ardından Kiev'deki bir binada çıkan yangını söndürmeye çalışan itfaiyeciler, (Arşiv-AFP)
Rus hava saldırılarının ardından Kiev'deki bir binada çıkan yangını söndürmeye çalışan itfaiyeciler, (Arşiv-AFP)
TT

Rusya'dan Ukrayna'nın başkentine "büyük" bir saldırı düzenlendi

Rus hava saldırılarının ardından Kiev'deki bir binada çıkan yangını söndürmeye çalışan itfaiyeciler, (Arşiv-AFP)
Rus hava saldırılarının ardından Kiev'deki bir binada çıkan yangını söndürmeye çalışan itfaiyeciler, (Arşiv-AFP)

Kiev Belediye Başkanı bugün yaptığı açıklamada, Ukrayna'nın başkentinin "büyük" bir saldırı altında olduğunu ve şehirde bir dizi patlama duyulduğunu söyledi.

Vitali Klitschko, Telegram'da yaptığı açıklamada, "Hava savunma kuvvetleri Kiev'de çalışıyor" diyerek, "başkente geniş çaplı bir saldırı" olduğunu belirtti ve Dnipro semtinde iki kişinin yaralandığını ifade etti.

Ukrayna Hava Kuvvetleri, Rus füzelerinin Kiev ve diğer birçok bölgeyi hedef aldığını bildirdi.


Bir raporda, Gazze Savaşı sırasında İsrail'e petrol sağlayan ülkelerin "soykırıma" "ortak" olduğu iddia ediliyor

İsrail ordusuna ait bir F-16 savaş uçağı, hava üssünden kalkış sırasında havadan havaya füzeler ve ilave yakıt tankları taşıyor,  (İsrail Ordusu)
İsrail ordusuna ait bir F-16 savaş uçağı, hava üssünden kalkış sırasında havadan havaya füzeler ve ilave yakıt tankları taşıyor, (İsrail Ordusu)
TT

Bir raporda, Gazze Savaşı sırasında İsrail'e petrol sağlayan ülkelerin "soykırıma" "ortak" olduğu iddia ediliyor

İsrail ordusuna ait bir F-16 savaş uçağı, hava üssünden kalkış sırasında havadan havaya füzeler ve ilave yakıt tankları taşıyor,  (İsrail Ordusu)
İsrail ordusuna ait bir F-16 savaş uçağı, hava üssünden kalkış sırasında havadan havaya füzeler ve ilave yakıt tankları taşıyor, (İsrail Ordusu)

Sivil toplum kuruluşu Oil Change International tarafından dün yayınlanan bir rapora göre, Gazze Şeridi'ndeki savaş sırasında 25 ülke İsrail'e petrol tedarik etti. Raporda, iklim krizini körükleyen ve "soykırım" olarak nitelendirilen fosil yakıt bazlı sistem kınandı.

Brezilya'daki 30. Taraflar Konferansı (COP30) kapsamında yayınlanan rapora göre, Azerbaycan ve Kazakistan, 1 Kasım 2023 ile 1 Ekim 2025 tarihleri ​​arasında ham petrol sevkiyatının yüzde 70'ini gerçekleştirdi.

Rusya, Yunanistan ve Amerika Birleşik Devletleri, İsrail'e rafine petrol ürünlerinin en büyük ihracatçıları arasında yer alıyor. Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığına göre Amerika Birleşik Devletleri aynı zamanda İsrail'e askeri uçaklarda kullanılan JP-8 jet yakıtı sağlayan tek ülke.

Oil Change International, "Bu dönemde İsrail'e yakıt sağlayan ülkeler, İsrail'in vahşetinin tamamen farkındaydı" dedi. Örgüt, "Bu raporda, İsrail'in suç ortaklığı belgelenerek hesap sorulmasına olanak sağlanmıştır. Bu ülkeler, bu soykırımdaki rollerini kabul etmeli ve suç ortaklığına son vermelidir" ifadesini kullandı.

STK, petrol akışlarını analiz etmesi için araştırma şirketi Datadesk'i görevlendirdi ve söz konusu dönemde 323 sevkiyat tespit ederek, toplam 21,2 milyon ton petrol sevkiyatı tespit etti.

Gazze Şeridi'ndeki savaş, Hamas'ın güney İsrail'e düzenlediği ve AFP'nin resmi rakamlara dayanan verisine göre İsrail tarafında bin 221 kişinin ölümüne yol açan eşi benzeri görülmemiş bir saldırının ardından Ekim 2023'te patlak verdi.

Birleşmiş Milletler'in güvenilir bulduğu Gazze Sağlık Bakanlığı verilerine göre, o tarihten bu yana İsrail'in misilleme amaçlı askeri harekâtı sonucunda Gazze'de çoğunluğu sivil olmak üzere 69 binden fazla Filistinli öldürüldü.

Temmuz 2024'te Uluslararası Adalet Divanı, İsrail'in Filistin topraklarını işgalinin "yasadışı" olduğu sonucuna varan bir tavsiye kararı yayınlarken, bir BM komisyonu İsrail'i Gazze Şeridi'nde "soykırım" yapmakla suçladı.

İngiliz Uluslararası ve Karşılaştırmalı Hukuk Enstitüsü'nde insan hakları ve ekonomik işler araştırmacısı olan Irene Petropaoli ise devletlerin, Uluslararası Adalet Divanı'nın "soykırımın önlenmesi ve cezalandırılması" çağrısında bulunan geçici emrine uymakla yükümlü olduğunu ifade etti.

Açıklamada, "Devletler, İsrail'e yapacakları yardımların, özellikle askeri yardımların, kendilerini Soykırımın Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi uyarınca soykırıma ortak olma riskine maruz bırakabileceğini akıllarında tutmalıdırlar" denildi.