Fenetilin, yalnızca yaptırımlarla yok edilebilir mi?

Yerel liderler uyuşturucu destekçilere karşı askeri müdahale çağrısı yaptı.

Dera’nın doğusunda Imad Ebu Zureyk’e bağlı bir grubun karargahında bulunan uyuşturucunun ‘Sekizinci Tugay’ tarafından yayınlanan bir fotoğrafı
Dera’nın doğusunda Imad Ebu Zureyk’e bağlı bir grubun karargahında bulunan uyuşturucunun ‘Sekizinci Tugay’ tarafından yayınlanan bir fotoğrafı
TT

Fenetilin, yalnızca yaptırımlarla yok edilebilir mi?

Dera’nın doğusunda Imad Ebu Zureyk’e bağlı bir grubun karargahında bulunan uyuşturucunun ‘Sekizinci Tugay’ tarafından yayınlanan bir fotoğrafı
Dera’nın doğusunda Imad Ebu Zureyk’e bağlı bir grubun karargahında bulunan uyuşturucunun ‘Sekizinci Tugay’ tarafından yayınlanan bir fotoğrafı

Suriye’nin güneyindeki yerel liderler, ABD ve İngiltere’nin Fenetilin ticaretinde Suriye rejimiyle birlikte çalışan, bazıları güneyden Suriyeli şahsiyetlere uyguladığı yaptırımların etkisini küçümsüyor. Yerel liderler, bu olguyla mücadelenin doğrudan bölgeye askeri güçle gidilerek insanlara istihdam yaratan hizmet ve kalkınma projelerinin başlatılması gerektiğini vurguladı.
ABD Hazine Bakanlığı, salı günü yaptığı açıklamada, Suriye rejimi müttefikleri ve Hizbullah milisleri olan Suriyeli ve Lübnanlı 6 kişi ile 2 şirkete yaptırım uyguladığını duyurdu. Açıklamada yaptırım kapsamına alınan isimler arasında, Dera’nın doğusunda, Suriye- Ürdün sınırındaki Nassib kasabasından gelen Dera vilayetinin yerel lideri Imad Ebu Zureyk’in de adı geçiyor.
Salı günü ayrıca İngiltere hükümeti de üç yerel grup lideri de dahil olmak üzere Suriye rejimiyle bağlantılı 11 isim ve kuruluşa yaptırım uyguladığını açıkladı. Bunlardan ikisi Dera’dan Imad Ebu Zureyk ve El-Kasm’ lakaplı Mustafa el-Masalmeh ve Suveyda vilayetinden Raci Falhut. Açıklamada, bu isimlerin Suriye’nin güneyinde kaçakçılık ve Fenetilin imalatı işlerine karıştığı belirtildi.
Şarku’l Avsat, Dera’daki yerel liderlerden birine son İngiliz ve Amerikan yaptırımlarının Suriye’nin güneyinde uyuşturucu kaçakçılığı üzerindeki etkisini sorgualdı. Yetkili, “Suriye’nin güneyindeki yerel şahsiyetleri de içine alan yeni yaptırımlar, bölgenin uyuşturucunun yayılması ve güneyin birkaç nedenden dolayı komşu ülkeler için bir geçiş alanına dönüşmesi ile yaşadığı ikilemi etkilemişe benzemiyor. Sunulan isimler, güçlü güvenlik kurumlarının elindeki araçlardan başka bir şey değildir” dedi. Bölgede DEAŞ hücrelerine ve uyuşturucu tacirlerine yönelik son askeri operasyonlara katılanlardan biri olan yetkili, “Durum, şu anda uygulanmaktan da uzak. Öyle ki bahsi geçen isimleri teslim etmek veya durdurmak için ABD ve İngiltere yönetimden herhangi bir baskı aracı yoktur” dedi. Yetkili ayrıca, “Güney bölgesinde, Fenetilin ticareti, tanıtımı ve kaçakçılığıyla uğraşan onlarca kişi var ve bunlardan bazıları, son yaptırımlarda adı geçen zaten bilinen tüketici isimlerinden daha önemli. Bu ticarette çalışan birçok grup ve lider var. Bunların en önemlileri, Dera’nın kuzeyindeki Lajat bölgesi, Ürdün ile batı Suriye sınırında Dera’nın batısındaki Harab el-Şahem kasabası ve Ürdün ile doğu Suriye sınırında Suveyda’nın güneydoğusundaki eş-Şaab kasabasında bulunuyor. Bu gruplar, güvenlik servisleriyle ilişkiyle örtülü. Bu projelerden rastgele, güvensiz ve istikrarsız bir ortamda otoriter bir çıkar elde etmenin bir yolunu ve kötüleşen ekonomik ve yaşamsal koşulların ortasında maddi bir fayda elde etmenin bir yolunu buluyorlar” dedi.
Bu yeni yaptırımlar, ABD tarafından yakın zamanda çıkarılan Fenetilin karşıtı yasanın uygulanmasının başlangıcı ve bölgenin, bu isimlerle mücadele için orduya alınan kişiler aracılığıyla sınırlı operasyonlara tanık olması olası. Ancak bölgenin güvenlik, ekonomik ve yaşamsal koşullarının bu tür şahsiyetlerin, grupların ve projelerin üretimi için verimli bir ortam olduğu düşünülürse, yeni isimlerin ve tüccarların geri dönmesi mümkün. Çözüm, doğrudan bölgeye gitmek ve askeri gücü tüm tarafların güvenini kazanmış, bölgede güç, nüfuz ve otoriteye sahip bir hizip üzerinde yoğunlaştırmak, yani güvenlik çalışmalarının geliştirilmesi ve bu konuda uzmanlaşan ağların olması gerektiğidir. Aynı şekilde toplumsal desteğin sağlanması, bölgede iş fırsatları ve uygun bir gelir sağlayacak hizmet ve iyileştirme projelerinin başlatılması, ayrıca bölgeye işsizleri ve aileleri desteklemek, tedavi ve rehabilitasyon programları sağlamak için yardım sağlanması gerekiyor. Bu durum da etkili sonuçlara ulaşmak için toplum, hükümet ve uluslararası kuruluşların ortak çabalarını ve çabaların koordinasyonunu ve yoğunlaştırılmasını gerektiriyor.
Suriye’nin güneyinde aktivist Muhammed ez-Zaabi, son yaptırımların Dera’da hedef aldığı isimlerin Imad Ebu Zureyk, Mustafa el-Masalmeh ve Raci Falhut olduğunu açıkladı. Bu isimler, 2018 anlaşmalarından önce Askeri Harekât Merkezi’nin güvendiği liderler arasındaydılar. ABD ve Ürdün ile iyi bağlantılara sahiplerdi ve Harekât Merkezi’nin kapanmasıyla bölge ülkeleri, bu eski liderlerle tüm temaslarını kaybetti. Böylece onları kontrol etme araçlarını da kaybettiler. Bu durum, rejime ve müttefiklerine onlara yatırım yapmaları için hazır malzeme sağladı. Dolayısıyla bu liderler, gruplarıyla birlikte kendilerini güvenlik yetkililerinin veya Hizbullah milislerinin emrine bıraktılar. Yaptırımlara dahil edilmeleri, tek sığınakları olan rejimle organik bağlarının artmasına yol açıyor. Sistemin kendisi dışında, baskı ve müdahale araçlarının olmaması için bunlara yönelik yaptırımlar ise caydırıcı ve etkili olmayacak.

Ebu Zureyk
Imad Ebu Zureyk, özel ihtiyaçlara sahip bir kişi olarak görülüyor. 2018’den önce Suriye’nin güneyindeki en büyük ikinci muhalefet grubu olan ‘Yermuk Ordusu’nun eski bir lideri. Bölgeye yönelik anlaşmalardan sonra Imad Ebu Zureyk, Dera’daki Askeri Güvenlik Servisi ile arabuluculuk yaparak Ürdün’den geri döndü. Eski grubunun liderliğini ve Sınırdaki Nassib- Cabir geçidinin bitişiğinde yer alan Nassib kasabasındaki kalesinden ve Umm El-Miathin, Umm Veled, Sayda ve en-Naima kasabalarından başlayarak, Ürdün sınırındaki Dera’nın güney kırsalından doğudaki köy ve kasabaların güvenlik idaresini devraldı.

El-Kasm
‘El-Kasm’ lakaplı Mustafa el-Masalmeh, 2018’den önce muhalefet gruplarında bilinmiyordu veya Imad Ebu Zureyk gibi bir otorite figürü değildi. Dera el-Balad vilayetinde ‘Halid bin Velid’in Torunları Taburu’ adlı küçük bir gruba liderlik ediyordu. Çözüm uygulamalarından sonra rejimin Dera kentine yönelik güvenlik ve askeri operasyonlarının çoğuna katıldı. Grubu tutuklamalar, suikastlar ve adam kaçırmalarla ve Dera’nın banliyölerindeki merkezlerinden birinde Fenitilin haplarının üretimi için bir fabrikaya sahip olmakla suçlandı.

Falhut
Raci Falhut ise Suveyda kırsalındaki Atil kasabasında Suriye’deki Askeri İstihbarat Birimi’ne bağlı ‘El-Fecr Kuvvetleri’ olarak bilinen Suveyda şehrinde yerel bir grubun lideri. Cinayetler, adam kaçırmalar, yağma ve uyuşturucu ve silah kaçakçılığı da dahil olmak üzere grubu tarafından gerçekleştirilen çeşitli ihlallerden sonra karargâhı, Suveyda vilayetindeki yerel grupların çoğunun dahil olduğu şiddetli bir saldırıya maruz kaldı. O sıralarda El-Fecr Kuvvetleri grubunun liderlerini ortadan kaldırıp karargahlarına girmeyi başardı. Atil kasabasındaki karargahında ise bir ilaç üretim fabrikası bulundu ve fabrika, 28 Temmuz 2022’de Haysiyet Adamları Hareketi tarafından yıkılarak dağıtıldı. Raci’nin akıbeti ise hâlâ bilinmiyor.



Suudi Arabistan, uluslararası topluma Gazze Şeridi ve Lübnan'da ateşkes sağlanması için harekete geçme çağrısında bulundu

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, İtalya'da düzenlenen G7 dışişleri bakanları ikinci toplantısının genişletilmiş oturumuna katıldı. (SPA)
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, İtalya'da düzenlenen G7 dışişleri bakanları ikinci toplantısının genişletilmiş oturumuna katıldı. (SPA)
TT

Suudi Arabistan, uluslararası topluma Gazze Şeridi ve Lübnan'da ateşkes sağlanması için harekete geçme çağrısında bulundu

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, İtalya'da düzenlenen G7 dışişleri bakanları ikinci toplantısının genişletilmiş oturumuna katıldı. (SPA)
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, İtalya'da düzenlenen G7 dışişleri bakanları ikinci toplantısının genişletilmiş oturumuna katıldı. (SPA)

Suudi Arabistan dün bazı Arap ülkeleriyle birlikte G7 dışişleri bakanlarının ikinci toplantısının genişletilmiş oturumunda, uluslararası toplumun sorumluluklarını üstlenmesi, acil ateşkes için harekete geçmesi, yardımların sınırsız bir şekilde ulaştırılmasını sağlaması ve iki devletli çözüm yoluyla bağımsız bir Filistin devletinin kurulması için çalışması gerektiğini vurguladı. Suudi Arabistan ayrıca, bölgesel ve uluslararası zorluklarla mücadele etmek için çoklu ortaklıkların güçlendirilmesinin önemine değindi.

Suudi Arabistan'ın tutumu, toplantının genişletilmiş oturumuna katılan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan'ın Gazze Şeridi ve Lübnan'daki gelişmeleri ele aldığı konuşmasında yer aldı. Faysal bin Ferhan, Lübnan'da gerilimin azaltılması ve egemenliğine saygı gösterilmesi gerektiğinin yanı sıra, Sudan'daki krize kalıcı bir çözüm bulunması ve oradaki insani acıların sona erdirilmesi gerektiğini vurguladı.

‘Ortadoğu'yu İstikrara Kavuşturmak için Birlikte’ başlıklı oturum Ürdün, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Katar, Mısır ve Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Ebu Gayt'ın katılımıyla gerçekleştirildi.

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, İtalya Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Antonio Tajani ile görüştü. (SPA)Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, İtalya Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Antonio Tajani ile görüştü. (SPA)

Diğer yandan Prens Faysal bin Ferhan ve İtalya Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Antonio Tajani, iki ülke arasındaki ikili ilişkileri ve bu ilişkileri çeşitli alanlarda geliştirme yollarını ele almanın yanı sıra, ortak ilgi alanlarına giren bölgesel ve uluslararası konuları görüştüler.

Daha sonra Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı ve Kanadalı mevkidaşı Melanie Joly, iki ülke arasındaki ikili ilişkileri ele alarak, bölgesel ve uluslararası arenadaki son gelişmeleri ve bu konularda sarf edilen çabaları konuştu.

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, İtalya'da Kanadalı mevkidaşı Melanie Joly ile görüştü. (SPA)Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, İtalya'da Kanadalı mevkidaşı Melanie Joly ile görüştü. (SPA)

Suudi Arabistan'ın İtalya Büyükelçisi Prens Faysal bin Sattam bin Abdulaziz, iki görüşmeye de katıldı.

Ortadoğu'daki mevcut durumun ele alınacağı Fiuggi bakanlar toplantısının genişletilmiş oturumuna katılmak üzere pazar günü İtalya'ya gelen Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı, İtalya'da bulunduğu süre zarfında bölgesel ve uluslararası arenadaki en önemli konuların ele alınacağı bir dizi ikili görüşme ve toplantı gerçekleştirecek.