Sudan’da nihai anlaşmanın imzalanması konusu ertelenmeyecek

Halid Ömer Yusuf, Şarku’l Avsat’a diyaloğun bazı ayrıntılar üzerinde devam edeceğini söyledi

Silahlı Kuvvetler Komutanı General Abdulfettah el-Burhan (AP)
Silahlı Kuvvetler Komutanı General Abdulfettah el-Burhan (AP)
TT

Sudan’da nihai anlaşmanın imzalanması konusu ertelenmeyecek

Silahlı Kuvvetler Komutanı General Abdulfettah el-Burhan (AP)
Silahlı Kuvvetler Komutanı General Abdulfettah el-Burhan (AP)

Sudan’daki siyasi süreç sözcüsü Halid Ömer Yusuf, silahlı kuvvetler temsilcilerinin geçen çarşamba günü düzenlenen güvenlik ve askeri reform çalıştayından çekilmesi sonucunda ortaya çıkan kafa karışıklığının ardından, gelecek Nisan ayında yapılması planlanan nihai siyasi anlaşmanın imzalanmasını ertelemeye yönelik resmi bir karar olmadığını açıkladı.
Yusuf, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, sivil ve askeri tarafların nihai anlaşmanın bazı ayrıntılarına ilişkin görüşmeleri tamamlamaya devam ettiğini ve hiçbir tarafın imzalama konusunda yeni bir karar almadığını söyledi.
Yusuf, görüşmelerin süreceğini, yeni değişiklikler olması halinde çerçeve anlaşmayı imzalayan sivil ve askeri güçlerin bir araya gelerek konuyu karara bağlayacaklarını ve resmi iletişim kanalları aracılığıyla kamuoyunu bilgilendireceklerini açıkladı.
‘Al-Hadath’ kanalı, siyasi güçler, ordu ve Hızlı Destek Kuvvetleri arasındaki nihai anlaşmanın imzalanmasının ertelendiğini duyurdu.
Siyasi süreç sözcüsü ise yaptığı basın açıklamasında, geçtiğimiz günlerde gerçekleştirilen güvenlik ve askeri reform çalıştayı oturumlarının samimi ve şeffaf tartışmalarla karakterize edildiğini söyledi.
Bu tartışmaların zorluğuna ve karmaşıklığına rağmen çalıştayın doğru yönde atılmış bir adım olduğunu belirten Yusuf, teknik komitelerin, çerçeve anlaşmaya ve güvenlik ve askeri sektörlerin reformuna yönelik ilkeler ve temellere ilişkin bir belgeye dayalı olarak reform, entegrasyon ve modernizasyon için net bir plana varmak üzere tartışmalarını sürdürmesinin beklendiğini vurguladı. Halid Ömer Yusuf, siyasi sürecin son aşamasına gelindiğini belirterek, “Kalan sorunlara çözüm bulmak için tüm taraflara düşen görevin karmaşıklığının farkındayız” dedi.
Önceki gün güvenlik ve askeri reform çalıştayının kapanış oturumundan askeri liderler temsilcilerinin çekilmesi geride büyük bir kafa karışıklığı bıraktı. Askeri liderler, kuvvetlerin birleşik ulusal orduya entegre edilmesi sürecine ilişkin bazı ayrıntılara itiraz etmişti. Silahlı kuvvetler, ülkede devam etmekte olan siyasi sürece bağlılıklarını yineledi.
Silahlı kuvvetler yayınladığı basın genelgesiyle,, demokratik geçişi koruyan birleşik bir ulusal orduya ulaşmak amacıyla entegrasyon ve modernizasyon süreçlerine ilişkin detayların tamamlanması için çalışan teknik heyetlerin faaliyetlerinin beklendiğini bildirdi.
Öte yandan Ordu Sözcüsü Nebil Abdullah, devam eden siyasi sürece tam bağlı olduklarını söyleyerek, güvenlik ve askeri reform çalıştayındaki tüm katılımcılara övgüde bulundu.
Egemenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Muhammed Hamdan Daklu (Hamideti) liderliğindeki Hızlı Destek Kuvvetleri, siyasi çerçeve anlaşması ile güvenlik ve askeri sektör reformu ilke ve esaslar belgesine uygun olarak, birleşik bir profesyonel ulusal orduya ulaşmaya tam olarak bağlı olduklarını vurguladı. 15 Mart’ta imzalanan ilke ve esaslar belgesi, reform, entegrasyon, modernizasyon ve sivil demokratik geçiş konularını içeriyor.
Hızlı Destek Kuvvetleri, dün (Perşembe) yaptığı açıklamada, siyasi sürecin son aşamasında olan güvenlik ve askeri reform çalıştayına aktif olarak katıldığını belirterek, silahlı kuvvetlerle ilişkisinin ayrılmaz olduğunu ve hiçbir tarafın saflarını bozamayacağını vurguladı.
Yayınlanan zaman çizelgelerine göre Hızlı Destek Kuvvetleri, nihai siyasi anlaşmaya dahil edilmek üzere, güvenlik reformunun üzerinde anlaşmaya varılan ilke ve temelleri tamamlamak için kalan ayrıntılarla ilgili görüşmeleri takip eden ortak teknik komitelerin çalışmalarının sürdürüldüğüne dikkat çekti.
Geçen çarşamba günü ordu temsilcileri, sürpriz bir hareketle siyasi sürecin son aşamasının son konusu olan nihai tavsiyelerin okunmasına ilişkin kapanış oturumundan birkaç saat önce güvenlik ve askeri reform çalıştayından çekildi.
Bu çerçevede Sudan ordusunun, Hızlı Destek Kuvvetlerinin birleşik orduya entegrasyonuna ilişkin kararlaştırılan zaman çizelgelerine dair tavsiyelere itiraz ettiği bildirildi.
Çalıştaya, düzenli güçler (ordu, çevik kuvvetler, polis ve Genel İstihbarat Teşkilatı), siyasi çerçeve anlaşmasını imzalayanlar, silahlı mücadele hareketleri, çerçeve anlaşmaya taraf olmayan siyasi partiler ve gruplar arasında yer alan siyasi liderler olmak üzere 300 kişi katıldı.
Çalıştayda kanunlar, yapılar, askeri doktrin, ordu ve kuvvetlerin çokluğu ve düzenli kuvvetlerin partizan siyasi eylemden ve izole rejimin unsurlarından arındırılmasına ilişkin reform süreçlerinin tüm boyutlarıyla ele alındığı belirtildi. Ayrıca sivil ve askeri personelden oluşan ihtisas komitelerinin, nihai anlaşmaya dahil edilecek ve kamuoyu için yayınlanacak ayrıntılı tavsiyelerin genel ve nihai teknik formülasyonları üzerindeki tartışmaları sürdüreceğine dikkat çekildi.



İsrail, Gazze’deki kafeyi 230 kiloluk bombalarla vurdu

İsrail ordusu, Filistinlilerin sıkça kullandığı deniz kenarındaki kafeyi harabeye çevirdi (AFP)
İsrail ordusu, Filistinlilerin sıkça kullandığı deniz kenarındaki kafeyi harabeye çevirdi (AFP)
TT

İsrail, Gazze’deki kafeyi 230 kiloluk bombalarla vurdu

İsrail ordusu, Filistinlilerin sıkça kullandığı deniz kenarındaki kafeyi harabeye çevirdi (AFP)
İsrail ordusu, Filistinlilerin sıkça kullandığı deniz kenarındaki kafeyi harabeye çevirdi (AFP)

İsrail, Gazze’de internete erişim sağlayan kafeye düzenlediği saldırıda 230 kilogramlık bombalar kullandı.

Guardian’ın haberinde, İsrail ordusunun pazartesi günü düzenlediği saldırıda Amerikan yapımı MK-82 bombalarından kullandığı yazılıyor. Bu bombalar büyük bir krater oluşturuyor ve şarapnelin geniş bir alana yayılmasına yol açıyor.

El Beka adlı kafeye yapılan saldırıda en az 41 Filistinli öldürülmüş, 75 kişi yaralanmıştı. Hayatını kaybedenler arasında 4, 12 ve 14 yaşlarındaki çocuklar da vardı.

Gazetenin bombanın parçalarına dair elde ettiği fotoğrafları inceleyen uzmanlar, sivillerin böyle bir mühimmatla kasten vurulmasının savaş suçu teşkil edebileceğine dikkat çekiyor.

Kopenhag Üniversitesi'nde uluslararası hukuk alanında çalışan Marc Schack şunları söylüyor:

Bu tür bir mühimmatın kullanımını gerekçelendirmek neredeyse imkansız. Eğer 20, 30, 40 ya da daha fazla sivil kayıptan bahsediyorsanız, bu genellikle çok büyük öneme sahip bir hedef olmalıdır. Afganistan ve Irak'taki koalisyon güçleri açısından çok üst düzey bir hedef için kabul edilen rakam 30'dan az sivilin öldürülmesiydi, o zaman da istisnai koşullar söz konusuydu.

Diğer yandan saldırının ardından İsrail Savunma Kuvvetleri’nden (IDF) yapılan açıklamada “asla sivillerin hedef alınmadığı” ileri sürüldü. Ayrıca saldırıdan önce sivil kaybın azaltılması için adımlar atıldığı savunuldu. Analistler, İsrail ordusunun drone’larla kafe etrafındaki sivilleri görmesine rağmen saldırı düzenlediğini söylüyor.

Filistinli bir aile tarafından 40 yıl önce kurulan kafe, hızlı internet bağlantısıyla öğrenciler, gazeteciler ve uzaktan çalışanların sık uğradığı bir mekandı.

İsrail ordusu Gazze’yi her gün bombalarken bölgede ateşkes sağlanması için yürütülen çalışmalar da hızlandı.

İsrail medyasındaki haberlerde, Başbakan Binyamin Netanyahu’nun 7 Temmuz’da yapacağı ABD ziyareti öncesinde ateşkes anlaşmasının imzalanmasının hedeflendiği yazılıyor.

Ayrıca ABD Başkanı Donald Trump’ın İsrail tarafından kabul edildiğini savunduğu 60 günlük ateşkes teklifine Hamas’ın da sıcak baktığı ileri sürülüyor. Anlaşmaya dair detaylar resmi kanallardan paylaşılmadı. Ancak haberlerde Hamas’tan kalan 50 rehinenin tamamını serbest bırakmasının isteneceği aktarılıyor.

Hamas’ın buna yanıtını cuma akşamına kadar arabuluculara sunması bekleniyor. Filistinli örgütün, Gazze’ye yardım girişine izin verilmesi ve İsrail ordusunun bölgedeki işgalini sonlandırması taleplerinden geri adım atmayacağı belirtiliyor. Anlaşma kapsamında IDF’nin Gazze’deki bazı bölgelerden çekilebileceği savunuluyor.

Independent Türkçe, Guardian, Times of Israel, Haaretz