Yunanistan, İsraillileri hedef alan terör örgütünü soruşturuyor

Bir kişi, Yunan polisinin Pazartesi günü Atina'da kendisini hedef alan saldırıyı önlediğini söylediği bir restorandan ayrılırken (Reuters)
Bir kişi, Yunan polisinin Pazartesi günü Atina'da kendisini hedef alan saldırıyı önlediğini söylediği bir restorandan ayrılırken (Reuters)
TT

Yunanistan, İsraillileri hedef alan terör örgütünü soruşturuyor

Bir kişi, Yunan polisinin Pazartesi günü Atina'da kendisini hedef alan saldırıyı önlediğini söylediği bir restorandan ayrılırken (Reuters)
Bir kişi, Yunan polisinin Pazartesi günü Atina'da kendisini hedef alan saldırıyı önlediğini söylediği bir restorandan ayrılırken (Reuters)

Yunanistan Emniyet Teşkilatı (ELAS) kaynakları, başkent Atina'daki İsrail hedeflerine saldırı planladığından şüphelenilen bir terör şebekesi davasında Pakistan'dan sekiz yeni zanlının dinlendiğini söyledi.
Yunan güvenlik güçleri geçtiğimiz Salı günü Atina'daki bir Yahudi restoranına saldırı planlamakla suçlanan iki Pakistan uyrukluyu kişiyi tutukladı.
Yunan Haber Ajansı, sekiz zanlının daha önce Yunanistan'da yasa dışı kaldıkları için gözaltına alındığını ve yetkililerin bu davadaki ilk kampanyası sırasında Salı günü tutuklanan iki kişiyle "yakın temas" halinde olduklarını bildirdi.
Doğduklarından beri İran'da ikamet eden 27 ve 29 yaşlarındaki Pakistan asıllı iki kişinin olaya karıştığından şüpheleniliyor. Şüphelilerin, Yunanistan'ın başkenti Atina'da çoğunlukla Yahudi toplumunun gittiği bir restoran ve sinagogun bulunduğu binayı hedef almayı planladıkları bildirildi.
AFP'ye konuşan bir polis kaynağı, "Bu olaya karışan başka kişilerin olup olmadığını görmek için soruşturma devam ediyor" dedi.
ELAS Sözcüsü Konstantina Demoglidou, yaptığı açıklamada, terör şebekesinin beyninin, Avrupa dışındaki bir ülkede ikamet eden bir Pakistanlı olduğunu söyledi. Şarku’l Avsat’ın Fransız haber ajansı AFP’den aktardığı habere göre kimliğinin açıklanmasını istemeyen polis kaynağı, Pakistanlı kişinin İran'da, başkent Tahran'da yaşadığını belirtti.
Yunan polisi, grubun Yunanistan'daki "çok önemli" bir binaya saldırmayı planladığını ve projesini gerçekleştirmesine yardımcı olabilecek kişiler aradığını ortaya çıkaran dijital kanıtlara el koyduğunu söyledi.
İsrail, Tahran'ı planın arkasında olmakla suçladı. İsrail istihbarat servisi Mossad, nadir bir açıklamada soruşturmaya yardım ettiğini açıkladı. Mossad, soruşturmanın, Yunanistan'daki operasyonun İran'dan birçok ülkede faaliyet gösteren geniş bir İran ağının parçası olduğunu ortaya çıkardı.
Öte yandan İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun ofisinden yapılan açıklamada, Tahran, terör şebekesinin arkasında olmakla suçlandı. Açıklamada bunun ‘İran’ın yurtdışındaki İsrail ve Yahudi hedeflerine karşı terörü körüklemeye yönelik yeni bir girişimi’ olduğu vurgulanarak, “Soruşturma, terör şebekesinin İran'dan birkaç ülkeye uzanan geniş bir terör ağının bir parçası olduğunu ortaya çıkardı” denildi.
İsrail Dışişleri Bakanı Eli Cohen, Tahran’ın tüm dünya ve Ortadoğu’ya terör ihraç ettiğini söyledi. Ayrıca, “Sağlam ve ortak bir tavır almadığımız sürece İran rejiminin terör faaliyetlerini durduramayacağız" dedi.
Nisan ayının başında Yahudilerin Pesah Bayramı'nın yaklaşmasıyla Yunanistan, İsrail Ulusal Güvenlik Konseyi'nin yayınladığı seyahat direktiflerine tabi ülkeler listesine girdi.
Önceki gün Yunanistan'daki İran büyükelçiliği Atina'daki İsrail temsilciliklerine saldırı düzenleme planıyla bağlantısını yalanladı. İran'ın Atina Büyükelçiliği’nin Twitter'dan yaptığı açıklamada, “İran, Siyonist kaynakların yaydığı söylentileri ve İran'a yönelik asılsız suçlamaları şiddetle reddediyor. Uydurdukları senaryolarla, halkın dikkatini içinde bulundukları iç krizden uzaklaştırmaya amaçlıyorlar” ifadelerine yer verildi.



Libya'nın başkentinde şiddetli çatışmalar yaşanırken mahkumlar firar etti

Libya'nın başkenti Trablus'ta UBH’ye bağlı güçler ile Özel Caydırıcı Güç arasındaki silahlı çatışmalar şiddetlendi (AFP)
Libya'nın başkenti Trablus'ta UBH’ye bağlı güçler ile Özel Caydırıcı Güç arasındaki silahlı çatışmalar şiddetlendi (AFP)
TT

Libya'nın başkentinde şiddetli çatışmalar yaşanırken mahkumlar firar etti

Libya'nın başkenti Trablus'ta UBH’ye bağlı güçler ile Özel Caydırıcı Güç arasındaki silahlı çatışmalar şiddetlendi (AFP)
Libya'nın başkenti Trablus'ta UBH’ye bağlı güçler ile Özel Caydırıcı Güç arasındaki silahlı çatışmalar şiddetlendi (AFP)

Libya'nın başkenti Trablus'ta Ulusal Birlik Hükümeti'ne (UBH) bağlı güçler ile Özel Caydırıcı Güç (RADA) arasındaki silahlı çatışmalar şiddetlendi.

Görgü tanıkları, çatışma seslerinin dün gece yarısından bu yana kesilmediğini ve RADA’nın Suk el-Cuma ve Mitiga Uluslararası Havalimanı yakınları gibi çeşitli bölgelerde konuşlandığını söyledi.

Trablus Kızılayı, Trablus’ta olağanüstü hal İ(OHAL) ilan etti ve alarm seviyesini yükseltti. Sosyal medya üzerinden yapılan açıklamada, vatandaşlara dikkatli olmaları ve güvenlikleri için yetkili makamlar tarafından verilen talimatlara uymaları çağrısında bulunuldu. Uçuş takip kayıtlarına göre uçuşlar Mitiga Uluslararası Havalimanı'ndan Misrata Uluslararası Havalimanı'na yönlendirildi.

Libya'daki Birleşmiş Milletler Destek Misyonu (UNSMIL), Trablus'ta sivillerin yoğun olarak yaşadığı mahallelerde son iki gecedir yaşanan ve sivillerin hayatını riske atan şiddet olaylarından derin endişe duyduğunu ifade etti. UNSMIL’in resmi internet sitesi üzerinden yapılan açıklamada, sivillerin yaşadığı tüm bölgelerde derhal ve koşulsuz ateşkes çağrısında bulunulurken çatışmaların devam etmesinin başkenti ve tüm ülkeyi daha da istikrarsızlaştıracağına karşı uyarı yapıldı.

UNSMIL açıklamada ayrıca sükûnet ve arabuluculuk amaçlı tüm çabalara tam destek verdiğini ve Libyalıların can ve mal güvenliği ile istikrarın korunması amacıyla çatışmaların sona erdirilmesi ve diyaloğun kolaylaştırılması için iyi niyet misyonunu yerine getirmeye hazır olduğunu vurguladı.

Öte yandan polis, el-Cedide Hapishanesi yakınlarında devam eden çatışmaların mahkumlar arasında korku ve paniğe neden olduğunu belirtti. Yapılan basın açıklamasında, çoğu ağır cezalı olmak üzere çok sayıda mahkûmun kaçmayı başardığı belirtildi.

Suk el-Cuma’nın ileri gelenleriyle bir araya gelen Başkanlık Konseyi Başkanı Muhammed el-Menfi, Başkanlık Konseyine bağlı bir medya platformu tarafından yayınlanan açıklamasında, başkentte toplumsal barışın korunmasının taviz verilemeyecek ortak bir sorumluluk olduğunu ve devlet kurumlarının siyasi gerilimlerden uzak durması gerektiğini söyledi. Menfi, mevcut sürecin en yüksek derecede bilgelik ve ulusal disiplin gerektirdiğini, iç cepheyi birleştirmeyi ve kapsayıcı bir ulusal proje etrafında toplanmayı ve ‘kaos savunucularının’ önünü kesmeyi gerektirdiğini de sözlerine ekledi.

Diğer taraftan UBH, bu gece yaşanan olaylar ve devam eden çatışmalar hakkında yorum yapmaktan kaçındı.